8053 Kayıt Bulundu.
Bize Hennâd b. Serî, ona Mervân b. Muaviye el-Fezârî ve Ebu Muaviye, onlara Asım el-Ahvel bu isnad ile benzeri bir hadis rivayet etmiş ve "tebârekte yâ ze'l-celâli ve'l-ikrâm" (ilave bilgisini) kaydetmiştir. Bu konuda Sevbân, İbn Ömer, İbn Abbas, Ebu Said, Ebu Hureyre ve Ebu Muğîre'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Aişe hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Bu hadisi Halid el-Hazzâ', Abdullah b. Hâris'ten Aişe'nin hadisi olarak Âsım'ın rivayetine benzer şekilde rivayet etmiştir. Rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (sav) (namazı bitirip) selam verdikten sonra şöyle dua ederdi: "Lâ ilahe illallah vahdehû lâ şerike leh, lehu’l-mulku ve lehu’l hamd yuhyî ve yümît ve huve alâ külli şeyin kadîr. Allahumme lâ mania‘ limâ a’tayt ve lâ mu‘tiye limâ mena‘t ve lâ yenfeu ze’l-ceddi minke’l-cedd - Allah'tan başka ilah yoktur, onun ortağı yoktur, mülk onundur, hamd onadır, o öldürür ve diriltir, O her şeye kâdirdir. Allah'ım! Senin verdiğinden men edecek, senin men ettiğini de verecek yoktur! Hiçbir zenginin zenginliği, Senin katında ona bir fayda sağlayamaz." Yine Âsım'dan nakledildiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle de dua ederdi: "Sübhâne Rabbike Rabbi'l-izzeti ammâ yasifûn, ve-selâmun ale'l-Müerselîn, ve'l-hamdu lillâhi rabbi'l-âlemîn - Senin Rabbin; kudret ve şeref sahibi olan Rab, onların nitelendirdiği şeylerden uzaktır, yücedir. Peygamberlere selam olsun. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اَ يَنْفَعُ ذَا الْجَدِّ مِنْكَ الْجَدُّ
Bize Yahya b. Yahya, ona Süleyman b. Bilal, ona Yahyâ b. Saîd, ona Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr, ona Abbad b. Temim, ona da Abdullah b. Zeyd el-Ensarî şöyle haber vermiştir: "Rasulullah (sav) yağmur duası yapmak üzere namazgâha çıktı. Dua etmek isteyince kıbleye döndü ve ridâsını ters çevirdi."
Bize İbn Ebu Ömer el-Mekkî, ona Süfyan, ona Abde b. Ebu Lubâbe ve Abdulmelik b. Umeyr’in her ikisinin de Muğîre b. Şu‘be’nin kâtibi Verrâd’ı şöyle derken dediklerini rivayet etmişlerdir: Muaviye, Muğîre’ye “Bana Rasulullah’dan (sav) işitmiş olduğun bir şeyi yaz” dedi. (Verrâd) der ki: Muğîre ona şunları yazdı: Ben namazını bitirdikten sonra Rasulullah’ı (sav) şöyle buyururken dinledim: "Lâ ilahe illallah vahdehû lâ şerike leh, lehu’l-mulku ve lehu’l hamd ve huve alâ külli şeyin kadîr. Allahumme lâ mania‘ limâ a’tayt ve lâ mu‘tiye limâ mena‘t ve lâ yenfeu ze’l-ceddi minke’l-cedd" "Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur. O’nun ortağı yoktur, her şeyin mülk ve egemenliği yalnız O’nundur. Hamd O’na mahsustur. O her şeye gücü yetendir, Allah’ım, senin verdiğine kimse engel olamaz, senin vermediğini de kimse veremez. Hiçbir zenginin zenginliği, Senin katında ona bir fayda sağlayamaz."
Bize Hennâd b. Serî, ona Mervân b. Muaviye el-Fezârî ve Ebu Muaviye, onlara Asım el-Ahvel bu isnad ile benzeri bir hadis rivayet etmiş ve "tebârekte yâ ze'l-celâli ve'l-ikrâm" (ilave bilgisini) kaydetmiştir. Bu konuda Sevbân, İbn Ömer, İbn Abbas, Ebu Said, Ebu Hureyre ve Ebu Muğîre'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Aişe hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Bu hadisi Halid el-Hazzâ', Abdullah b. Hâris'ten Aişe'nin hadisi olarak Âsım'ın rivayetine benzer şekilde rivayet etmiştir. Rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (sav) (namazı bitirip) selam verdikten sonra şöyle dua ederdi: "Lâ ilahe illallah vahdehû lâ şerike leh, lehu’l-mulku ve lehu’l hamd yuhyî ve yümît ve huve alâ külli şeyin kadîr. Allahumme lâ mania‘ limâ a’tayt ve lâ mu‘tiye limâ mena‘t ve lâ yenfeu ze’l-ceddi minke’l-cedd - Allah'tan başka ilah yoktur, onun ortağı yoktur, mülk onundur, hamd onadır, o öldürür ve diriltir, O her şeye kâdirdir. Allah'ım! Senin verdiğinden men edecek, senin men ettiğini de verecek yoktur! Hiçbir zenginin zenginliği, Senin katında ona bir fayda sağlayamaz." Yine Âsım'dan nakledildiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle de dua ederdi: "Sübhâne Rabbike Rabbi'l-izzeti ammâ yasifûn, ve-selâmun ale'l-Müerselîn, ve'l-hamdu lillâhi rabbi'l-âlemîn - Senin Rabbin; kudret ve şeref sahibi olan Rab, onların nitelendirdiği şeylerden uzaktır, yücedir. Peygamberlere selam olsun. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur."
Bize İbn Ebu Ömer el-Mekkî, ona Süfyan, ona Abde b. Ebu Lubâbe ve Abdulmelik b. Umeyr’in her ikisinin de Muğîre b. Şu‘be’nin kâtibi Verrâd’ı şöyle derken dediklerini rivayet etmişlerdir: Muaviye, Muğîre’ye “Bana Rasulullah’dan (sav) işitmiş olduğun bir şeyi yaz” dedi. (Verrâd) der ki: Muğîre ona şunları yazdı: Ben namazını bitirdikten sonra Rasulullah’ı (sav) şöyle buyururken dinledim: "Lâ ilahe illallah vahdehû lâ şerike leh, lehu’l-mulku ve lehu’l hamd ve huve alâ külli şeyin kadîr. Allahumme lâ mania‘ limâ a’tayt ve lâ mu‘tiye limâ mena‘t ve lâ yenfeu ze’l-ceddi minke’l-cedd" "Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur. O’nun ortağı yoktur, her şeyin mülk ve egemenliği yalnız O’nundur. Hamd O’na mahsustur. O her şeye gücü yetendir, Allah’ım, senin verdiğine kimse engel olamaz, senin vermediğini de kimse veremez. Hiçbir zenginin zenginliği, Senin katında ona bir fayda sağlayamaz."