8054 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Muhammed b. Sinan, ona Süleym b.Hayyân, ona Said b. Mînâ, ona da Cabir (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav), Necaşi Ashama için (gıyabi) cenaze namazı kıldırdı ve namazda dört defa tekbir aldı. [Yezid b. Harun ve Abdüssamed'in Suleym’den rivayetlerinde de “Ashama” ifadesi geçmiştir. Abdüssamed, (Selim'den rivayetinde) Muhammed b. Sinan'a mütabaatta bulunmuştur.]
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Yezid b. Harun arasında inkita vardır.
Bize Muhammed b. Sinan, ona Süleym b.Hayyân, ona Said b. Mînâ, ona da Cabir (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav), Necaşi Ashama için (gıyabi) cenaze namazı kıldırdı ve namazda dört defa tekbir aldı. [Yezid b. Harun ve Abdüssamed'in Suleym’den rivayetlerinde de “Ashama” ifadesi geçmiştir. Abdüssamed, (Selim'den rivayetinde) Muhammed b. Sinan'a mütabaatta bulunmuştur.]
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdussamed b. Abdülvaris arasında inkita vardır.
Bize Muhammed b. Sinan, ona Süleym b.Hayyân, ona Said b. Mînâ, ona da Cabir (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav), Necaşi Ashama için (gıyabi) cenaze namazı kıldırdı ve namazda dört defa tekbir aldı. [Yezid b. Harun ve Abdüssamed'in Suleym’den rivayetlerinde de “Ashama” ifadesi geçmiştir. Abdüssamed, (Selim'den rivayetinde) Muhammed b. Sinan'a mütabaatta bulunmuştur.]
Bize Ebu Rabi, ona İbn Uyeyne, ona İbn Cüreyc, ona Ata, ona Cabir (ra) şunu rivayet etti: Necaşi vefat ettiğinde Nebi (sav) "Bugün, salih bir adam öldü. Haydi, kalkın kardeşiniz Ashama’nın namazını kılın" buyurdu.
Bize İshak b. İbrahim el-Hanzalî, ona Şuayb b. İshak ed-Dımeşkî, ona el-Evzaî, ona Ebu Necaşi, ona Râfi b. Hadic “Biz akşam namazının kılardık … ” demiş ve hadisi buna yakın olarak rivayet etmiştir.
Açıklama: hadisin tam metni için M001441 numaralı hadise bakınız.
Bize Kuteybe, ona Hammâd b. Zeyd, ona Sâbit el-Bünânî, ona Abdullah b. Rebâh el-Ensârî, ona da Ebu Katâde şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'e (sav) uykudan dolayı kaçırılan namaz hakkında sordular, Hz. Peygamber (sav) de şöyle buyurmuştur: "Bu durumda kusur yoktur. Kusur sadece uyanıklık halindedir. Sizden biri namazını unuttuğunda ya da uykudan dolayı (kılamadığında) onu hatırladığında kılsın" [Bu konuda İbn Mesud, Ebu Meryem, İmrân b. Husayn, Cübeyr b. Mut'im, Ebu Cuhayfe, Ebu Said, Amr b. Ümeyye ed-Damrî ve İbn Ebu Necâşî olan ve kendisine Zû Mihber ya da Zû Mahmer denilen birinden de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa der ki: Ebu Katâde hadisi, hasen-sahih bir hadistir. İlim ehli, uykudan dolayı ya da unutarak namazı kaçıran kimse hakkında ihtilaf etmişlerdir. Bir kimse, uyansa ya da hatırlasa ancak bu durum güneşin doğması ya da batması (gibi kaçırdığı) namazın vakti içerisinde olmasa ne yapması gerektiği konusunda, bazıları, “güneşin doğduğu ya da battığı (bir vakitte de olsa) uyandığında ya da hatırladığında (namazını) kılar” demiştir. Bu görüş Ahmed, İshak, Şâfiî ve Mâlik'in görüşüdür. Bazıları da “güneş doğana ya da batana dek namaz kılamaz” demiştir.]
Açıklama: ''ذَكَرُوا لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَوْمَهُمْ عَنِ الصَّلاَةِ'' ifadesi tercüme edilirken mana dikkate alınmıştır. ''أَوْ نَامَ عَنْهَا'' ifadesinin hadisin râvilerin şüphesinden kaynaklandığına dair bilgiye rastlanmadığından hadisin orijinalinden gibi tercümeye yansıtılmıştır.
Bize Muhammed b. Mihran er-Razi, ona el-Velid b. Müslim, ona el-Evzaî, ona Ebu Necaşi, ona Râfi b. Hadîc şöyle demiştir: Biz akşam namazını Rasulullah (sav) ile kılardık da bizden herhangi birisi ayrılıp gittiğinde oklarının düştüğü yeri görebiliyordu.
Bize Yahya b. Yahya, ona Malik, ona Salih b. Keysan, ona Urve b. ez-Zübeyr, ona da Nebi'nin (sav) zevcesi Aişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Namaz hem hazarda (ikamet halinde) hem de seferde ikişer rekât olarak farz kılındı. Sonra seferdeki namaz olduğu gibi bırakıldı, ikamet halindeki namaza ilave yapıldı.
Bize Ali b. Haşrem, ona İbn Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Urve, ona Aişe şöyle rivayet etmiştir: Namaz ilk olarak ikişer rekât olarak farz kılındı. Sefer namazı olduğu gibi bırakılırken ikamet namazı (dörde) tamamlandı. [ez-Zührî der ki: Ben Urve'ye “Peki Âişe neden seferde tam kılıyor?” dedim, bana “Aişe de Osman'ın tevili gibi tevilde bulunmuştur” dedi.]
Bize Abdurrahman b. İbrahim ed-Dımeşkî, ona el-Velid b. Müslim, ona el-Evzâî, ona Ebu Necaşî, ona da Râfi b. Hadîc şöyle demiştir: Rasulullah (sav) hayatta iken akşam namazını kıldıktan sonra herhangi birimiz namazdan çıktığında, attığı okların düştüğü yerleri görebiliyordu. [Bize Ebu Yahya ez-Za’ferânî, ona İbrahim b. Musa hadisi buna yakın olarak rivayet etmiştir.]