8186 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Üsâme ve Vekî‘, onlara Kehmes, ona Abdullah b. Büreyde, ona da Abdullah b. Muğaffel’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Allah’ın Nebisi (sav) şöyle buyurdu: "Her ezan ve kâmet arasında bir namaz vardır. Her ezan ve kâmet arasında bir namaz vardır." Bu sözlerini üç defa tekrarladıktan sonra üçüncüsünde ise "İsteyen için" diye ekledi.
Açıklama: Bu hadis, ezan ile kamet arasında dileyenlerin nafile namaz kılabileceğini ifade etmektedir. Hz. Peygamber (sav) bu vakitlerde namaz kılmanın caiz olduğunu belirterek, isteyen kişinin ezan ve kamet arasında dilediği nafile namazı kılabileceğini belirtmiştir. Bütün namazları kapsayan bu hükümden, sadece cuma günü Cuma namazı istisna edilmiştir.
Bize Yezîd b. Harun, ona el-Cüreyrî, ona Abdullah b. Büreyde, ona da Abdullah b. Muğaffel’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav): "Her ezan ve kâmet arasında bir namaz vardır. Her ezan ve kâmet arasında bir namaz vardır." Bu sözlerini üç defa tekrarladıktan sonra üçüncüsünde ise "İsteyen için" diye ekledi.
Açıklama: Bu hadis, ezan ile kamet arasında dileyenlerin nafile namaz kılabileceğini ifade etmektedir. Hz. Peygamber (sav) bu vakitlerde namaz kılmanın caiz olduğunu belirterek, isteyen kişinin ezan ve kamet arasında dilediği nafile namazı kılabileceğini belirtmiştir. Bütün namazları kapsayan bu hükümden, sadece cuma günü Cuma namazı istisna edilmiştir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, o ikisine Ebu Üsâme, ona Hişam, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Aişe'nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) bir adamın geceleyin Kur'an okuduğunu işitmiş ve "Allah ona merhametiyle muamele eylesin! Gerçekten bana şu şu surelerde unuttu(ruldu)ğum şu şu ayetleri hatırlattı." buyurdu.
Açıklama: İnsana özgü olan hallerden unutma ve hatırlayamamanın Hz. Peygamber (sav) için de geçerli olduğu bilinse de bu hadisteki “Bana şu sûreden unuttu(ruldu)ğum şu âyeti hatırlattı” ifadesini mutlak manada unutmak ve hiç hatırlamamak şeklinde anlamak doğru değildir. Zira vahiy ve risâleti ilgilendiren bir durum hakkında Hz. Peygamber’in (sav) unut(turul)ması, nübüvvet müessesine ve risâlet görevine zarar verecektir. Bu sebeple İslam alimleri, söz konusu hadisteki “unutturulma”yı, “nesh” diye yorumlayan alimler, neshin bir çeşit unut(turul)ma olduğunu ve bununla kastedilenin ya ilgili ayetin tilavetinin neshi ya da hükmünün neshi olduğunu ifade etmişlerdir.
Bize Müsedded, ona Yahya b. Said, ona Hişam, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Namaz kılmak için ne güneşin doğuşunu ne de batış zamanını özellikle arayarak (namazı o vakte kadar) geciktirmeyiniz."
Bize Musa b. İsmail, ona Abdülvahid, ona eş-Şeybânî, ona Abdurrahman b. Esved, ona babası (Esved b. Yezid), ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir: "Gizli halde de açık halde de (ister özel hayatında isterse toplum önünde), Rasulullah’ın (sav) hiç terk etmediği iki rekat namaz vardır. Bunlar sabah namazından önceki iki rekat ile ikindi namazından sonraki iki rekattır."
Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus, ona Züheyr, ona da Ebu İshak şöyle rivayet etmiştir: Bir adamın mescitte Kur'an-ı Kerim öğretmekte olan Esved b. Yezîd'e soru sorarak "Sen şu "فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ" ayetindeki harfi dâl ile mi okuyorsun yoksa zâl ile mi okuyorsun? O (Esved b. Yezîd) "Hayır, dâl ile okurum." dedi ve daha sonra şöyle dedi: "Ben Abdullah b. Mesud'u şöyle derken işittim: "Hz. Peygamber (sav), [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] 'Fe-hel min müddekir' şeklinde (dâl harfi) ile okudu."
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr, İbnü’l Müsennâ'ya Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Ebu İshâk, ona el-Esved, ona da Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav), [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl harfi) ile okudu."
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr, İbnü’l Müsennâ'ya Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Ebu İshâk, ona el-Esved, ona da Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav), [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl harfi) ile okudu."
Açıklama: Bu hadis, ezan ile kamet arasında dileyenlerin nafile namaz kılabileceğini ifade etmektedir. Hz. Peygamber (sav) bu vakitlerde namaz kılmanın caiz olduğunu belirterek, isteyen kişinin ezan ve kamet arasında dilediği nafile namazı kılabileceğini belirtmiştir. Bütün namazları kapsayan bu hükümden, sadece cuma günü Cuma namazı istisna edilmiştir.