210 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe, ona Leys b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona da Enes b. Mâlik, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim benim -râvi der ki: Zannediyorum Hz. Peygamber "kasıtlı olarak" dedi.- " yalan söylerse cehennemdeki evine hazırlansın." Ebu İsa der ki: Bu, hasen-sahih bir hadis olup Zührî'nin Enes'den rivayetiyle garîb bir rivayettir.
Bize Amr b. Avn, ona Halid; (T) Bize Müsedded, ona Halid -hadisin manası aynı olmak üzere-, ona Beyan b. Bişr -Müsedded, Ebu Bişr demiştir-, ona Vebere b. Abdurrahman, ona Amir b. Abdullah b. Zübeyir, ona babası (Abdullah b. Zübeyir) şöyle demiştir: Zübeyir'e “Seni, sahabenin rivayet ettiği gibi, Rasulullah'tan (sav) hadis rivayet etmekten alıkoyan nedir” dedim. şöyle cevap verdi: Vallahi, benim de onun yanında saygınlığım ve yakınlığım vardı. Ancak ben Hz. Peygamber'in (sav) "benim adıma yalan söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın" buyurduğunu işittim.
Bize Amr b. Avn, ona Halid; (T) Bize Müsedded, ona Halid -hadisin manası aynı olmak üzere-, ona Beyan b. Bişr -Müsedded, Ebu Bişr demiştir-, ona Vebere b. Abdurrahman, ona Amir b. Abdullah b. Zübeyir, ona babası (Abdullah b. Zübeyir) şöyle demiştir: Zübeyir'e “Seni, sahabenin rivayet ettiği gibi, Rasulullah'tan (sav) hadis rivayet etmekten alıkoyan nedir” dedim. şöyle cevap verdi: Vallahi, benim de onun yanında saygınlığım ve yakınlığım vardı. Ancak ben Hz. Peygamber'in (sav) "benim adıma yalan söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın" buyurduğunu işittim.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Said, ona da Ebu Şureyh şöyle rivayet etmiştir: Amr b. Said Mekke'ye ordu gönderdiği sırada, Ebu Şüreyh el-Adevî ona şöyle dedi: Ey Emir, Mekke'nin fethinin ertesi günü Peygamber'in (sav) ayağa kalkıp söylediği bir sözü sana bildirmeme müsaade et. O hutbeyi şu iki kulağım işitti, kalbim belledi, söyleyeni de söylemekte bulunduğu anda gözlerim gördü. Peygamber (sav), Allah'a hamd ve sena ettikten sonra, şöyle buyurdu: "Muhakkak ki, Mekke'yi dokunulmaz kılan insanlar değil bizzat Allah'tır. Bundan dolayı Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimsenin Mekke'de kan dökmesi ve Mekke'deki herhangi bir ağacı kesmesi helal olmaz. Şayet herhangi bir kimse, Peygamber (sav) burada savaştı, diye ruhsatı tercih edecek olursa, ona “Allah yalnız Rasulü'ne izin vermiştir, size izin vermemiştir” deyiniz. Bana da sadece bir günün bir saati içinde izin verdi. Ondan sonra bu gün artık dünkü dokunulmazlığı geri gelmiştir. Bu dediklerimi burada hazır bulunanlar, bulunmayanlara tebliğ etsin." Bu sözlerinden sonra Ebu Şurayh'a “Amr ne dedi?” diye soruldu, o da cevaben şöyle dedi: Amr bana “Ey Ebu Şurayh, ben bunları senden daha çok bilirim. Ama Harem hiçbir asiyi, eli kanlı bir katili ve kanundan kaçan bir caniyi kurtaramaz” dedi.
Bize Musa b. İsmail, ona Vüheyb, ona Eyyub, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: Nebî'ye (sav) hacc yaparken soru soruldu. Birisi, “taş atmadan önce kurban kestim” dedi. Hz. Peygamber (sav) eliyle işaret ederek "sakınca yoktur" dedi. Bir başkası, “kurban kesmeden önce tıraş oldum” dedi. Hz. Peygamber (sav) eliyle işaret ederek "sakınca yoktur" dedi.
Bize İsmail b. Musa el-Fezârî İbn bt. es-Süddî, ona Şerîk b. Abdullah, ona Mansur b. Mu'temir, ona Rib'i b. Hirâş, ona da Ali b. Ebu Tâlib, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Benim adıma yalan söylemeyin. Zira benim adıma yalan söyleyen ateşe girer." Bu konuda Ebu Bekir, Ömer, Osman, Zübeyr, Said b. Zeyd, Abdullah b. Amr, Enes, Câbir, İbn Abbas, Ebu Said, Amr b. Abese, Ukbe b. Âmir, Muaviye b. Büreyde, Ebu Musa el-Ğâfikî, Ebu Ümâme, Abdullah b. Ömer, Münka' ve Evs es-Sekafî'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa der ki: Ali'den rivayet edilen hadis, hasen-sahih bir hadistir. Abdurrahman b. Mehdî, “Mansûr b. Mu'temir ehl-i Kûfe'nin en sağlam (esbet) ravisidir” demiştir. Vekî de “Rib'i b. Hirâş, İslam hususunda yalan konuşmamıştır” demiştir.
Bize Amr b. Merzuk, ona Şube, ona Ebu Akîl Haşim b. Bilal, ona Sabık b. Naciye, ona Ebu Sellam, ona da Hz. Peygamber'e (sav) hizmet etmiş bir kişinin rivayet ettiğine göre; "Hz. Peygamber (sav) bir söz söylediği zaman onu üç defa tekrar edermiş."
Bize Muhammed b. Mansur et-Tusi, ona Süfyan b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona da Urve şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Hureyre (ra) Hz. Aişe'nin (r.anha) odasının yanı başında oturuyordu. Hz. Aişe de o sırada namaz kılmaktaydı. Ebu Hureyre iki defa, Ey hücrenin sahibi dinle! diye seslendi. Hz. Aişe (r.anha) namazını bitirince, şu adama ve konuşmasına hayret etmez misiniz? Hz. Peygamber (sav) bir şey söylediğinde dinleyici onun kelimelerini saymak istese sayabilirdi! dedi."
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Şube, ona Ömer b. Hattab'ın torunlarından Ömer b. Süleyman, ona Abdurrahman b. Ebân, ona da Zeyd b. Sabit, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah, bizden bir hadis işitip onu (başkasına) ulaştırana dek ezberinde koruyanın yüzünü nurlandırsın! Nice din (fıkıh) bilgisine sahip kimse onu kendisinden daha bilgin (efkah) bir kimseye taşıyabilir. Nice fıkıh bilgini de (aslında) din bilgini (fakîh) değildir."
Bize Ebu Velid et-Tayâlisî ile Kuteybe b. Said ve Yezid b. Halid b. Mevheb er-Remlî, önceki hadisle aynı manada bir hadisi onlara el-Leys, ona Abdullah b. Ebu Müleyke, ona Ubeydullah b. Ebu Nüheyk, ona da Sa'd b. Ebu Vakkâs rivayet etti. -Yezid, İbn Ebu Müleyke'ye Said b. Ebu Said rivayet etti dedi. Kuteybe de benim kitabımda da Said b. Ebu Said diye yazılıdır dedi-. Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kur'an'ı teganni ile (ahenkle) okumayan bizden değildir."