Giriş

Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Mansur, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Bir gün Biz Hz. Peygamber (sav) oturuyorken elindeki çubukla yere çizgi çizmeye başladı, sonra başını kaldırdı ve 'İstisnasız hepinizin cennet ya da cehennemdeki yeri (takdir edilmiş), yazılmıştır' buyurdu. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyle ise niçin amel ediyoruz? Buna dayanıp, güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Hayır öyle değil, sizler amel edip çalışın. Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır' buyurdu ve 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."


    Öneri Formu
10548 M006734 Müslim, Kader, 7

Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ebu Âmir, ona Muhammed b. Ebu Humeyd, ona İsmail b. Muhammed b. Sa'd b. Ebu Vakkâs, ona babası (Muhammed b. Sa'd), ona da Sa'd, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'ın, kendisi için takdir ettiği şeye razı olması kulun, bahtiyarlığındandır. Allah'tan hayrı istemeyi terk etmesi ve kendisi için Allah'ın takdir ettiğine öfkelenmesi ise kulun, bedbahtlığındandır." [Ebu İsa şöyle der ki: Bu hadis, sadece Muhammed b. Ebu Humeyd'in rivayeti ile bildiğimiz garîb bir hadistir. Kendisine Hammâd b. Ebu Humeyd de denir ki o, Ebu İbrahim el-Medenî olup ehli hadis nezdinde zayıftır (leyse hüve bi'l-kavî).]


    Öneri Formu
12352 T002151 Tirmizi, Kader, 15

Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Mansur, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Bir gün Biz Hz. Peygamber (sav) oturuyorken elindeki çubukla yere çizgi çizmeye başladı, sonra başını kaldırdı ve 'İstisnasız hepinizin cennet ya da cehennemdeki yeri (takdir edilmiş), yazılmıştır' buyurdu. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyle ise niçin amel ediyoruz? Buna dayanıp, güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Hayır öyle değil, sizler amel edip çalışın. Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır' buyurdu ve 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."


    Öneri Formu
281248 M006734-2 Müslim, Kader, 7

Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Mansur, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Bir gün Biz Hz. Peygamber (sav) oturuyorken elindeki çubukla yere çizgi çizmeye başladı, sonra başını kaldırdı ve 'İstisnasız hepinizin cennet ya da cehennemdeki yeri (takdir edilmiş), yazılmıştır' buyurdu. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyle ise niçin amel ediyoruz? Buna dayanıp, güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Hayır öyle değil, sizler amel edip çalışın. Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır' buyurdu ve 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."


    Öneri Formu
281249 M006734-3 Müslim, Kader, 7

Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Mansur, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Bir gün Biz Hz. Peygamber (sav) oturuyorken elindeki çubukla yere çizgi çizmeye başladı, sonra başını kaldırdı ve 'İstisnasız hepinizin cennet ya da cehennemdeki yeri (takdir edilmiş), yazılmıştır' buyurdu. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyle ise niçin amel ediyoruz? Buna dayanıp, güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Hayır öyle değil, sizler amel edip çalışın. Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır' buyurdu ve 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."


    Öneri Formu
281250 M006734-4 Müslim, Kader, 7

Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Züheyr b. Harb (lafız İbn Nümeyr'e aittir), onlara Süfyân b. Uyeyne, Amr b. Dinar, ona Ebu Tufeyl, ona Huzeyfe b. Esîd'in söylediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Nutfenin rahme yerleşmesinden kırk, kırk beş gece geçtikten sonra ona bir melek gelir ve 'ey Rabbim! Şaki mi said mi olacak?' diye sorar. Bunlar yazılır. Sonra 'Erkek mi olacak dişi mi olacak?' diye sorar, bunlar yazılır. Sonra ameli, eseri, eceli, rızkı yazılır. Sonra sahifeler dürülüp, kapatılır. Bundan sonra bundan ne eksiltilir ne de buna ilave yapılır."


    Öneri Formu
10526 M006725 Müslim, Kader, 2

Bize Muhammed b. Humeyd er-Râzî, ona Saîd b. Yakub, onlara Yahya b. Durays, ona Ebu Mevdûd, ona Süleyman et-Teymî, ona Ebu Osman en-Nehdî, ona da Selmân’ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav.) şöyle buyurdu: "Kaderi ancak dua önler, ömrü ise ancak iyilik uzatır." [Tirmizî der ki: Bu konuda Ebu Esîd’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis Selman hadisi olarak hasen-garibdir. Bunu sadece Yahya b. -Durays’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebu Mevdud iki kişidir; birine Fıdda denilir ki bu hadisi rivâyet eden odur. İsmi Fıdda el-Basrî’dir. Diğeri ise Abdülaziz b. Ebu Süleyman’dır. Bunlardan biri Basralı, diğeri ise Medînelidir. Her ikisi de aynı dönemde yaşamışlardır.]


    Öneri Formu
12331 T002139 Tirmizi, Kader, 6

Bize Muhammed b. Müsenna, ona Abdula'lâ, ona Hişam, ona Muhammed, ona da Ma'bed b. Sirin şöyle söylemiştir: "Biz Ebu Said'e 'Rasulullah'ın (sav) azil konusunda bir şey söyleyip söylemediğini işittin mi?' diye sorduk. O da 'evet' diyerek İbn Avn'ın Ebu Said el-Hudrî'den naklettiği hadisi söyledi. Ebu Said el-Hudrî şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber'e (sav) Azil konusu soruldu, O da 'Bunu neden soruyorsunuz' buyurdu. Biz de 'Bir adamın karısı var, onunla cinsel ilişkiye giriyor, fakat hamile olmasını istemiyor. Yine bir kimsenin bir cariyesi var, onunla cinsel ilişkiye giriyor fakat onun hamile kalmasını istemiyor' dedik. Hz. Peygamber (sav) 'Bunu yapmanızın size bir zararı olmaz. Çünkü çocuğun olup olmaması kadere bağlıdır' buyurdu." [İbn Avn der ki: Bu hadisi Hasan'a aktardım, bana “Vallahi, Hz. Peygamber'in bu ifadesi "الْقَدَرُ" kelimesine kadar bir azarlamadır” dedi.]


    Öneri Formu
18002 M003552 Müslim, Nikah, 131

Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Zâide b. Kudâme, ona Mansûr b. Mu'temir, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona da Ali şöyle rivayet etmiştir: "Baki mezarlığında bir cenazede idik. (Derken) Nebî (sav) gelip oturdu. Bizler de onunla beraber oturduk. Beraberinde yeri çizdiği bir değnek vardı. Başını göğe kaldırdı ve 'Dünyaya gelmiş herkesin gireceği yer (cenne ya da cehennem) yazılmıştır (belirlenmiştir)' buyurdu. Topluluk 'Ey Allah'ın Rasulü! O halde biz neden yazgımıza güvenmeyelim ki. Nasıl olsa bahtiyar olan bahtiyarlık için amel eder, bedbaht olan da bedbahtlık için amel eder' dediler. Hz. Peygamber (sav) 'Bilakis, amele devam edin. Bahtiyarlardan olana bahtiyarların ameli kolaylaştırılır. Behbahtlardan olana da bedbahtların ameli kolaylaştırılır' buyurdu. Ardından 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu." [Ebu İsader ki: Bu, hasen-sahih bir hadistir.]


    Öneri Formu
20010 T003344 Tirmizi,Tefsîru'l-Kur'ân, 92

Bize Muhammed b. Humeyd er-Râzî, ona Saîd b. Yakub, onlara Yahya b. Durays, ona Ebu Mevdûd, ona Süleyman et-Teymî, ona Ebu Osman en-Nehdî, ona da Selmân’ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav.) şöyle buyurdu: "Kaderi ancak dua önler, ömrü ise ancak iyilik uzatır." [Tirmizî der ki: Bu konuda Ebu Esîd’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis Selman hadisi olarak hasen-garibdir. Bunu sadece Yahya b. -Durays’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebu Mevdud iki kişidir; birine Fıdda denilir ki bu hadisi rivâyet eden odur. İsmi Fıdda el-Basrî’dir. Diğeri ise Abdülaziz b. Ebu Süleyman’dır. Bunlardan biri Basralı, diğeri ise Medînelidir. Her ikisi de aynı dönemde yaşamışlardır.]


    Öneri Formu
281260 T002139-2 Tirmizi, Kader, 6