2133 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Tahir, Harmele ve Amr b. Sevad el-Amirî, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Ebu Abdullah el-Eğar, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Cuma günü mescidin her bir kapısına melekler oturur ve Cuma namazına gelenleri, ilk geliş sırasına göre kaydeder. İmam minbere oturduğunda melekler defterleri kapatır ve hutbeyi dinlemek üzere mescide girer. Mescide erkenden gelen kimse bir deve kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir inek kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir koç kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir tavuk kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse de bir yumurtayı (ihtiyaç sahibi birine) vermiş gibi (sevap kazanır.)"
Bize Ebu Tahir, Harmele ve Amr b. Sevad el-Amirî, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Ebu Abdullah el-Eğar, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Cuma günü mescidin her bir kapısına melekler oturur ve Cuma namazına gelenleri, ilk geliş sırasına göre kaydeder. İmam minbere oturduğunda melekler defterleri kapatır ve hutbeyi dinlemek üzere mescide girer. Mescide erkenden gelen kimse bir deve kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir inek kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir koç kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir tavuk kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse de bir yumurtayı (ihtiyaç sahibi birine) vermiş gibi (sevap kazanır.)"
Bize Ebu Tahir, Harmele ve Amr b. Sevad el-Amirî, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Ebu Abdullah el-Eğar, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Cuma günü mescidin her bir kapısına melekler oturur ve Cuma namazına gelenleri, ilk geliş sırasına göre kaydeder. İmam minbere oturduğunda melekler defterleri kapatır ve hutbeyi dinlemek üzere mescide girer. Mescide erkenden gelen kimse bir deve kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir inek kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir koç kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir tavuk kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse de bir yumurtayı (ihtiyaç sahibi birine) vermiş gibi (sevap kazanır.)"
Bize Yahya b. Eyyub, Kuteybe b. Said ve Ali b. Hucr, onlara İsmail -İbn Eyyûb (hocasıyla rivayet ilişkisini ifade etmek için) 'haddesenâ İsmail b. Ca'fer' ifadesini kullanmıştır- ona Huraka'nın azatlısı Alâ b. Abdurrahman b. Yakub, ona babası (Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî), ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Büyük günahlar işlenmediği sürece beş vakit namaz ve diğer cumaya kadar cuma (namazı), aralarındakilere (işlenen günahlara) kefarettir.
Bize Nasr b. Ali el-Cahdamî, ona Abdula’lâ, ona Hişam (b. Hassan el-Ezdi), ona Muhammed (b. Sirin), ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Beş vakit namaz ve diğer cumaya kadar bir cuma (namazı), aralarındakilere (işlenen günahlara) kefarettir."
Bana Ebu Tahir (Ahmed b. Amr) ile Harun b. Said el-Eylî, o ikisine (Abdullah) b. Vehb, ona Ebu Sahr, ona Zâide'nin azatlısı Ömer b. İshak, ona babası (İshak b. Abdullah), ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Kul büyük günahlardan kaçtığı takdirde, beş vakit namaz, iki cuma namazı ve iki Ramazan ayı, aralarındaki (küçük günahlara) kefarettir."
Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus, ona Züheyr (b. Muaviye el-Cu'fî), ona Ebu İshak (es-Sebiî), ona Ebu Ahvas (Avf b. Malik el-Cüşemî), ona da Abdullah (b. Mesud), Nebî'nin (sav) Cuma namazına katılmayanlar hakkında şöyle buyurduğunu rivayet etti: "İçimden öyle geçiyor ki, birisini cemaate namaz kıldırmak için görevlendireyim. Sonra (gideyim) Cuma namazına katılmayan kimselerin evlerini onlarla beraber (cayır cayır) yakayım!"