Bize Haccâc, ona Leys, ona Zebân b. Fâid, ona da (sehl) b. Muâz b. Enes, ona da Babası (Muâz b. Enes) bu hadisin benzerini rivayet etmiştir.
Açıklama: mütabileriyle hasendir.
bu hadisin metni HM015724 numaralı hadiste geçmektedir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63919, HM015725
Hadis:
حَدَّثَنَا حَجَّاجٌ حَدَّثَنَا لَيْثٌ قَالَ حَدَّثَنِي زَبَّانُ بْنُ فَائِدٍ عَنِ ابْنِ مُعَاذِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ... مِثْلَ ذَلِكَ
Tercemesi:
Bize Haccâc, ona Leys, ona Zebân b. Fâid, ona da (sehl) b. Muâz b. Enes, ona da Babası (Muâz b. Enes) bu hadisin benzerini rivayet etmiştir.
Açıklama:
mütabileriyle hasendir.
bu hadisin metni HM015724 numaralı hadiste geçmektedir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Muaz b. Enes el-Cühenî 15725, 5/377
Senetler:
1. Muaz b. Enes el-Ensârî (Ebu Sehl b. Muaz)
2. Sehl b. Muaz el-Cühenî (Sehl b. Muaz b. Enes)
3. Ebu Cüveyn Zebbân b. Fâid el-Hamrâvî (Zebbân b. Fâid)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Muhammed Haccac b. Muhammed el-Mesîsî (Haccac b. Muhammed)
Konular:
Hayvanlar ve bitkiler, yaratılış gayesi, ibretler oluşu vb.
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
KTB, YARATILIŞ
Bize Yahya, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyr, ona da Nebî'nin (sav) hanımı Aişe şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah'a (sav) gelen ilk vahiy uykudaki sadık rüya şeklindeydi. Gördüğü bir rüya ertesi vakit mutlaka sabahın aydınlığı gibi apaçık gerçekleşirdi. Ardından ona yalnızlık sevdirildi. Hira mağarasına gider, ailesine dönmeden, orada gecelerce tehannüste bulunur, yani ibadet ederdi. Bunun için de yanına azık alırdı. Azığı bittikten sonra Hatice'nin yanına döner, aynı şekilde azık alırdı. Nihayet, o Hira mağarasında iken Hak, kendisine geldi. Melek, ona geldi ve 'oku' dedi. Rasulullah (sav), "ben okuma bilmem" dedi ve şöyle devam etti: "Melek, beni alıp takatim kesilene kadar sıktı, ardından bırakıp 'oku' dedi. Ben, okuma bilmem dedim. Beni yine alıp ikinci kez takatim kesilene kadar sıktı, ardından bırakıp 'oku' dedi. Ben, okuma bilmem dedim. Beni bir daha alıp takatim kesilene kadar üçüncü sefer sıktı, sonra bırakıp 'yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı alakadan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir. O, kalemle öğretendir. İnsana bilmediğini öğretti' dedi."(Alak 96/ 1-5) Rasulullah (sav) korkudan titreyerek oradan döndü. Nihayet, Hatice'nin yanına girdi ve "beni örtün, beni örtün" dedi. Korku (hali) ondan gidene kadar kendisini örttüler. Hatice'ye, "ey Hatice, bana ne oluyor, kendim için endişeleniyorum" dedi (ve) olanı kendisine anlattı. Hatice, 'asla, (bu duruma) sevin. Allah'a yemin olsun ki, o seni asla rezil-rüsvâ etmez. Ona yemin olsun ki sen, akrabayı ihmal etmez, doğru konuşur, muhtaçları gözetir, sadece sende olanı başkalarına infak eder, misafiri ağırlar, Hak'tan gelen sıkıntılara karşı insanlara yardım edersin' dedi. Hatice onu aldı ve amcasının oğlu Varaka b. Nevfel'e götürdü. Kendisi Cahiliye devrinde Hristiyan olmuş, Arapça yazabilen, İncil'i, Allah'ın yazmasını dilediği kadar Arapça olarak yazabilen biriydi. (Ayrıca) oldukça yaşlı olup gözleri görmezdi. Hatice, 'Ey amcamın oğlu, kardeşinin oğlunu dinle' dedi. Varaka, 'Ey kardeşimin oğlu, ne görüyorsun' dedi. Nebî (sav), gördüğünü ona anlattı. Varaka, 'Bu, Musa'ya indirilen Nâmûs'tur. Keşke, vakti geldiğinde genç olup hayatta olabilsem' dedi. (Varaka), başka şeyler de söyledi. Rasulullah (sav), "onlar beni sürecekler mi" dedi. Varaka, 'evet, senin getirdiğini getirene (muhakkak) eziyet edilmiştir. Senin zamanına (kadar) sağ kalabilirsem, sana her şeyimle yardım ederim' dedi. (Ne var ki), çok geçmeden kendisi vefat etti. Vahiy de bir süre kesildi. (Bundan dolayı) Rasulullah (sav), üzüldü.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11257, B000003
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَائِشَةَ أُمِّ الْمُؤْمِنِينَ أَنَّهَا قَالَتْ أَوَّلُ مَا بُدِئَ بِهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنَ الْوَحْىِ الرُّؤْيَا الصَّالِحَةُ فِى النَّوْمِ ، فَكَانَ لاَ يَرَى رُؤْيَا إِلاَّ جَاءَتْ مِثْلَ فَلَقِ الصُّبْحِ ، ثُمَّ حُبِّبَ إِلَيْهِ الْخَلاَءُ ، وَكَانَ يَخْلُو بِغَارِ حِرَاءٍ فَيَتَحَنَّثُ فِيهِ - وَهُوَ التَّعَبُّدُ - اللَّيَالِىَ ذَوَاتِ الْعَدَدِ قَبْلَ أَنْ يَنْزِعَ إِلَى أَهْلِهِ ، وَيَتَزَوَّدُ لِذَلِكَ ، ثُمَّ يَرْجِعُ إِلَى خَدِيجَةَ ، فَيَتَزَوَّدُ لِمِثْلِهَا ، حَتَّى جَاءَهُ الْحَقُّ وَهُوَ فِى غَارِ حِرَاءٍ ، فَجَاءَهُ الْمَلَكُ فَقَالَ اقْرَأْ . قَالَ "مَا أَنَا بِقَارِئٍ. قَالَ فَأَخَذَنِى فَغَطَّنِى حَتَّى بَلَغَ مِنِّى الْجَهْدَ ، ثُمَّ أَرْسَلَنِى فَقَالَ اقْرَأْ . قُلْتُ مَا أَنَا بِقَارِئ . فَأَخَذَنِى فَغَطَّنِى الثَّانِيَةَ حَتَّى بَلَغَ مِنِّى الْجَهْدَ ، ثُمَّ أَرْسَلَنِى فَقَالَ اقْرَأْ . فَقُلْتُ مَا أَنَا بِقَارِئٍ . فَأَخَذَنِى فَغَطَّنِى الثَّالِثَةَ ، ثُمَّ أَرْسَلَنِى فَقَالَ ( اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِى خَلَقَ * خَلَقَ الإِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍ * اقْرَأْ وَرَبُّكَ الأَكْرَمُ )." فَرَجَعَ بِهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَرْجُفُ فُؤَادُهُ ، فَدَخَلَ عَلَى خَدِيجَةَ بِنْتِ خُوَيْلِدٍ رضى الله عنها فَقَالَ "زَمِّلُونِى زَمِّلُونِى" . فَزَمَّلُوهُ حَتَّى ذَهَبَ عَنْهُ الرَّوْعُ ، فَقَالَ لِخَدِيجَةَ وَأَخْبَرَهَا الْخَبَرَ "لَقَدْ خَشِيتُ عَلَى نَفْسِى." فَقَالَتْ خَدِيجَةُ كَلاَّ وَاللَّهِ مَا يُخْزِيكَ اللَّهُ أَبَدًا ، إِنَّكَ لَتَصِلُ الرَّحِمَ ، وَتَحْمِلُ الْكَلَّ ، وَتَكْسِبُ الْمَعْدُومَ ، وَتَقْرِى الضَّيْفَ ، وَتُعِينُ عَلَى نَوَائِبِ الْحَقِّ . فَانْطَلَقَتْ بِهِ خَدِيجَةُ حَتَّى أَتَتْ بِهِ وَرَقَةَ بْنَ نَوْفَلِ بْنِ أَسَدِ بْنِ عَبْدِ الْعُزَّى ابْنَ عَمِّ خَدِيجَةَ - وَكَانَ امْرَأً تَنَصَّرَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ ، وَكَانَ يَكْتُبُ الْكِتَابَ الْعِبْرَانِىَّ ، فَيَكْتُبُ مِنَ الإِنْجِيلِ بِالْعِبْرَانِيَّةِ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَكْتُبَ ، وَكَانَ شَيْخًا كَبِيرًا قَدْ عَمِىَ - فَقَالَتْ لَهُ خَدِيجَةُ يَا ابْنَ عَمِّ اسْمَعْ مِنَ ابْنِ أَخِيكَ . فَقَالَ لَهُ وَرَقَةُ يَا ابْنَ أَخِى مَاذَا تَرَى فَأَخْبَرَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَبَرَ مَا رَأَى . فَقَالَ لَهُ وَرَقَةُ هَذَا النَّامُوسُ الَّذِى نَزَّلَ اللَّهُ عَلَى مُوسَى صلى الله عليه وسلم يَا لَيْتَنِى فِيهَا جَذَعًا ، لَيْتَنِى أَكُونُ حَيًّا إِذْ يُخْرِجُكَ قَوْمُكَ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "أَوَمُخْرِجِىَّ هُمْ" . قَالَ نَعَمْ ، لَمْ يَأْتِ رَجُلٌ قَطُّ بِمِثْلِ مَا جِئْتَ بِهِ إِلاَّ عُودِىَ ، وَإِنْ يُدْرِكْنِى يَوْمُكَ أَنْصُرْكَ نَصْرًا مُؤَزَّرًا . ثُمَّ لَمْ يَنْشَبْ وَرَقَةُ أَنْ تُوُفِّىَ وَفَتَرَ الْوَحْىُ .
Tercemesi:
Bize Yahya, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyr, ona da Nebî'nin (sav) hanımı Aişe şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah'a (sav) gelen ilk vahiy uykudaki sadık rüya şeklindeydi. Gördüğü bir rüya ertesi vakit mutlaka sabahın aydınlığı gibi apaçık gerçekleşirdi. Ardından ona yalnızlık sevdirildi. Hira mağarasına gider, ailesine dönmeden, orada gecelerce tehannüste bulunur, yani ibadet ederdi. Bunun için de yanına azık alırdı. Azığı bittikten sonra Hatice'nin yanına döner, aynı şekilde azık alırdı. Nihayet, o Hira mağarasında iken Hak, kendisine geldi. Melek, ona geldi ve 'oku' dedi. Rasulullah (sav), "ben okuma bilmem" dedi ve şöyle devam etti: "Melek, beni alıp takatim kesilene kadar sıktı, ardından bırakıp 'oku' dedi. Ben, okuma bilmem dedim. Beni yine alıp ikinci kez takatim kesilene kadar sıktı, ardından bırakıp 'oku' dedi. Ben, okuma bilmem dedim. Beni bir daha alıp takatim kesilene kadar üçüncü sefer sıktı, sonra bırakıp 'yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı alakadan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir. O, kalemle öğretendir. İnsana bilmediğini öğretti' dedi."(Alak 96/ 1-5) Rasulullah (sav) korkudan titreyerek oradan döndü. Nihayet, Hatice'nin yanına girdi ve "beni örtün, beni örtün" dedi. Korku (hali) ondan gidene kadar kendisini örttüler. Hatice'ye, "ey Hatice, bana ne oluyor, kendim için endişeleniyorum" dedi (ve) olanı kendisine anlattı. Hatice, 'asla, (bu duruma) sevin. Allah'a yemin olsun ki, o seni asla rezil-rüsvâ etmez. Ona yemin olsun ki sen, akrabayı ihmal etmez, doğru konuşur, muhtaçları gözetir, sadece sende olanı başkalarına infak eder, misafiri ağırlar, Hak'tan gelen sıkıntılara karşı insanlara yardım edersin' dedi. Hatice onu aldı ve amcasının oğlu Varaka b. Nevfel'e götürdü. Kendisi Cahiliye devrinde Hristiyan olmuş, Arapça yazabilen, İncil'i, Allah'ın yazmasını dilediği kadar Arapça olarak yazabilen biriydi. (Ayrıca) oldukça yaşlı olup gözleri görmezdi. Hatice, 'Ey amcamın oğlu, kardeşinin oğlunu dinle' dedi. Varaka, 'Ey kardeşimin oğlu, ne görüyorsun' dedi. Nebî (sav), gördüğünü ona anlattı. Varaka, 'Bu, Musa'ya indirilen Nâmûs'tur. Keşke, vakti geldiğinde genç olup hayatta olabilsem' dedi. (Varaka), başka şeyler de söyledi. Rasulullah (sav), "onlar beni sürecekler mi" dedi. Varaka, 'evet, senin getirdiğini getirene (muhakkak) eziyet edilmiştir. Senin zamanına (kadar) sağ kalabilirsem, sana her şeyimle yardım ederim' dedi. (Ne var ki), çok geçmeden kendisi vefat etti. Vahiy de bir süre kesildi. (Bundan dolayı) Rasulullah (sav), üzüldü.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Vahiy 1, 1/191
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
Konular:
HZ.PEYGAMBER'İN SAYGINLIĞI
İnsan, yaratılış özellikleri
KTB, VAHİY
KTB, YARATILIŞ
Vahiy, başlangıcı
Vahiy, geliş şekilleri
Vahiy, vahyin kesilmesi
Bize Haccâc, ona Leys b. Sa'd, ona Yezîd b. Ebu Habîb, ona da (sehl) b. Muâz b. Enes, ona da Hz. Peygamber'in (sav) sahabilerinden olan Babası (Muâz b. Enes) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Bineklerinize zarar vermeden binin, onları zarar vermeden kullanın. Onları kendiniz için koltuk yapmayın."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63918, HM015724
Hadis:
حَدَّثَنَا حَجَّاجٌ أَخْبَرَنَا لَيْثُ بْنُ سَعْدٍ قَالَ حَدَّثَنِي يَزِيدُ بْنُ أَبِي حَبِيبٍ عَنِ ابْنِ مُعَاذِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِيهِ وَكَانَ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
أَنَّهُ ذَكَرَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ ارْكَبُوا هَذِهِ الدَّوَابَّ سَالِمَةً وَابْتَدِعُوهَا سَالِمَةً وَلَا تَتَّخِذُوهَا كَرَاسِيَّ
Tercemesi:
Bize Haccâc, ona Leys b. Sa'd, ona Yezîd b. Ebu Habîb, ona da (sehl) b. Muâz b. Enes, ona da Hz. Peygamber'in (sav) sahabilerinden olan Babası (Muâz b. Enes) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Bineklerinize zarar vermeden binin, onları zarar vermeden kullanın. Onları kendiniz için koltuk yapmayın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Muaz b. Enes el-Cühenî 15724, 5/377
Senetler:
1. Muaz b. Enes el-Ensârî (Ebu Sehl b. Muaz)
2. Sehl b. Muaz el-Cühenî (Sehl b. Muaz b. Enes)
3. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Muhammed Haccac b. Muhammed el-Mesîsî (Haccac b. Muhammed)
Konular:
Hayvanlar ve bitkiler, yaratılış gayesi, ibretler oluşu vb.
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
KTB, YARATILIŞ
Bize Ebu Velîd et-Tayâlisî, ona Leys, ona Yezîd b. Ebu Habîb, ona da (sehl) b. Muâz b. Enes, ona da sahabi olan Babası (Muâz b. Enes) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Bineklerinize zarar vermeden binin, onları zarar vermeden kullanın. Onları kendiniz için koltuk yapmayın."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63920, HM015726
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ الطَّيَالِسِيُّ قَالَ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِي حَبِيبٍ عَنِ ابْنِ مُعَاذِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِيهِ وَكَانَتْ لَهُ صُحْبَةٌ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ارْكَبُوا هَذِهِ الدَّوَابَّ سَالِمَةً وَابْتَدِعُوهَا سَالِمَةً وَلَا تَتَّخِذُوهَا كَرَاسِيَّ
Tercemesi:
Bize Ebu Velîd et-Tayâlisî, ona Leys, ona Yezîd b. Ebu Habîb, ona da (sehl) b. Muâz b. Enes, ona da sahabi olan Babası (Muâz b. Enes) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Bineklerinize zarar vermeden binin, onları zarar vermeden kullanın. Onları kendiniz için koltuk yapmayın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Muaz b. Enes el-Cühenî 15726, 5/377
Senetler:
1. Muaz b. Enes el-Ensârî (Ebu Sehl b. Muaz)
2. Sehl b. Muaz el-Cühenî (Sehl b. Muaz b. Enes)
3. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Velid Hişam b. Abdülmelik el-Bahilî (Hişam b. Abdülmelik)
Konular:
Hayvanlar ve bitkiler, yaratılış gayesi, ibretler oluşu vb.
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
KTB, YARATILIŞ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33522, D004618
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ قَالَ
"قَدِمَ عَلَيْنَا الْحَسَنُ مَكَّةَ فَكَلَّمَنِى فُقَهَاءُ أَهْلِ مَكَّةَ أَنْ أُكَلِّمَهُ فِى أَنْ يَجْلِسَ لَهُمْ يَوْمًا يَعِظُهُمْ فِيهِ. فَقَالَ نَعَمْ. فَاجْتَمَعُوا فَخَطَبَهُمْ فَمَا رَأَيْتُ أَخْطَبَ مِنْهُ فَقَالَ رَجُلٌ يَا أَبَا سَعِيدٍ مَنْ خَلَقَ الشَّيْطَانَ فَقَالَ سُبْحَانَ اللَّهِ هَلْ مِنْ خَالِقٍ غَيْرُ اللَّهِ خَلَقَ اللَّهُ الشَّيْطَانَ وَخَلَقَ الْخَيْرَ وَخَلَقَ الشَّرَّ. قَالَ الرَّجُلُ قَاتَلَهُمُ اللَّهُ كَيْفَ يَكْذِبُونَ عَلَى هَذَا الشَّيْخِ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona da Humeyd dedi ki:
"Hasan-ı Basrî bir gün Mekke'de bizim yanımıza geldi. Mekke fakîhleri, kendilerine nasihat etmesi için bir gün yanlarına gelmesini rica etmemi benden istediler. Bu talebi kendisine söyleyince, Hasan-ı Basrî olur dedi. Bunun üzerine insanlar toplandı, Hasan-ı Basrî de onlara bir konuşma yaptı. Ben, ondan daha iyi bir hatip asla görmedim. Meclistekilerden biri sordu: Ya Ebu Said, şeytanı kim yarattı? Hasan-ı Basrî, Sübhanallah! Allah'tan başka yaratıcı mı var? Elbette şeytanı da Allah yarattı. Hayrı da Allah yarattı, şerri de! diye cevap verdi. Bunun üzerine adam, Allah onları kahretsin! Bu zât hakkında nasıl da yalan uyduruyorlar dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 7, /1056
Senetler:
1. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, İMAN
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Tarihsel şahsiyetler, Hasan el-Basrî
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33650, D004713
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنْ طَلْحَةَ بْنِ يَحْيَى عَنْ عَائِشَةَ بِنْتِ طَلْحَةَ عَنْ عَائِشَةَ أُمِّ الْمُؤْمِنِينَ قَالَتْ أُتِىَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِصَبِىٍّ مِنَ الأَنْصَارِ يُصَلِّى عَلَيْهِ قَالَتْ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ طُوبَى لِهَذَا لَمْ يَعْمَلْ شَرًّا وَلَمْ يَدْرِ بِهِ. فَقَالَ
"أَوَغَيْرَ ذَلِكَ يَا عَائِشَةُ إِنَّ اللَّهَ خَلَقَ الْجَنَّةَ وَخَلَقَ لَهَا أَهْلاً وَخَلَقَهَا لَهُمْ وَهُمْ فِى أَصْلاَبِ آبَائِهِمْ وَخَلَقَ النَّارَ وَخَلَقَ لَهَا أَهْلاً وَخَلَقَهَا لَهُمْ وَهُمْ فِى أَصْلاَبِ آبَائِهِمْ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan, ona Talha b. Yahya, ona da Müminlerin annesi Hz. Aişe'den rivayet edilmiştir: Dedi ki: Peygambere (sav) (cenaze) namazını kılması için ensardan bir çocuk getirildi. Ben de (çocuğun cenazesini görünce) Ey Allah'ın Rasulü! Ne mutlu! Bu çocuğa bir kötülük işlemedi. Kötülükten haberi de olmadı dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Ey Aişe (belki gerçek) böyle değildir. Muhakkak ki Allah cenneti yarattığı gibi cennetlikleri de yarattı. Cenneti onlar babalarının bellerinde iken onlar için yarattı. Cehennemi yarattı, cehennemlikleri de yarattı. Cehennemi onlar (daha) babalarının bellerinde iken onlar için yarattı" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 18, /1075
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ümmü İmran Aişe bt. Talha el-Kurayşiyye (Aişe bt. Talha b. Ubeydullah)
3. Talha b. Yahya el-Kuraşi (Talha b. Yahya b. Talha b. Ubeydullah b. Osman)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Çocuk, müşrik olanın ahiretteki durumu
KTB, YARATILIŞ
حَدَّثَنَا يُونُسُ حَدَّثَنَا أَبَانُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بَعَثَ سَرِيَّةً يَوْمَ حُنَيْنٍ فَقَاتَلُوا الْمُشْرِكِينَ فَأَفْضَى بِهِمْ الْقَتْلُ إِلَى الذُّرِّيَّةِ فَلَمَّا جَاءُوا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَا حَمَلَكُمْ عَلَى قَتْلِ الذُّرِّيَّةِ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا كَانُوا أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قَالَ أَوَهَلْ خِيَارُكُمْ إِلَّا أَوْلَادُ الْمُشْرِكِينَ وَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ مَا مِنْ نَسَمَةٍ تُولَدُ إِلَّا عَلَى الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعْرِبَ عَنْهَا لِسَانُهَا
حَدَّثَنَا هشيم عَنِ يُونُسُ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ قَالَ
كان رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يقول لا تقتلوا الذرية في الحرب قالو يا رَسُولُ اللَّهِ أو ليس هم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قال أو ليس خياركم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ
Bize Yunus, ona Ebân, ona Katâde, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir.
Hz. Peygamber (sav) Hayber günü bir müfreze gönderdi. Onlar müşriklerle savaştı ve savaşta çok ileri giderek çocukları da öldürdü. Hz. Peygamber (sav) "Çocukları öldürmeye sizi sek eden şey nedir?" buyurdu. Onlar "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar Müşrik çocuklarıydı." dediler. Hz. Peygamber (sav) "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi? Muhammed'in canını elinde tutan Allah'a yemin olsun ki her canlı fıtrat üzere doğar ve konuşmaya başlayıncaya kadar (fıtrat üzere devam eder)." buyurdu.
Bize Hüşeym, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle derdi:
"Harpte çocukları öldürmeyin." Sahabe "Ey Allah'ın Rasulü! onlar Müşriklerin evladı değil mi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) de "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" cevabını verdi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63811, HM015673
Hadis:
حَدَّثَنَا يُونُسُ حَدَّثَنَا أَبَانُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بَعَثَ سَرِيَّةً يَوْمَ حُنَيْنٍ فَقَاتَلُوا الْمُشْرِكِينَ فَأَفْضَى بِهِمْ الْقَتْلُ إِلَى الذُّرِّيَّةِ فَلَمَّا جَاءُوا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَا حَمَلَكُمْ عَلَى قَتْلِ الذُّرِّيَّةِ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا كَانُوا أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قَالَ أَوَهَلْ خِيَارُكُمْ إِلَّا أَوْلَادُ الْمُشْرِكِينَ وَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ مَا مِنْ نَسَمَةٍ تُولَدُ إِلَّا عَلَى الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعْرِبَ عَنْهَا لِسَانُهَا
حَدَّثَنَا هشيم عَنِ يُونُسُ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ قَالَ
كان رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يقول لا تقتلوا الذرية في الحرب قالو يا رَسُولُ اللَّهِ أو ليس هم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قال أو ليس خياركم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ
Tercemesi:
Bize Yunus, ona Ebân, ona Katâde, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir.
Hz. Peygamber (sav) Hayber günü bir müfreze gönderdi. Onlar müşriklerle savaştı ve savaşta çok ileri giderek çocukları da öldürdü. Hz. Peygamber (sav) "Çocukları öldürmeye sizi sek eden şey nedir?" buyurdu. Onlar "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar Müşrik çocuklarıydı." dediler. Hz. Peygamber (sav) "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi? Muhammed'in canını elinde tutan Allah'a yemin olsun ki her canlı fıtrat üzere doğar ve konuşmaya başlayıncaya kadar (fıtrat üzere devam eder)." buyurdu.
Bize Hüşeym, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle derdi:
"Harpte çocukları öldürmeyin." Sahabe "Ey Allah'ın Rasulü! onlar Müşriklerin evladı değil mi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) de "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Esved b. Seri' 15673, 5/365
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, Savaş, savaş ahlakı
Çocuk, günahsız olması
Çocuk, hakları (savaşta)
KTB, YARATILIŞ
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Siyer, Huneyn gazvesi
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Bize İsmail, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'e geldim ve onunla birlikte savaşa katıldım. Sırtımdan vuruldum. İnsanlar o gün savaşta çok ileri gittiler hatta çocukları bile öldürdüler. -bir rivayette الْوِلْدَانَ kelimesi yerine الذُّرِّيَّةَ kelimesini kullanmıştır.- Bu haber Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca şöyle dedi: "Şu insanlara ne oluyor ki, öldürmede çok ileri gittiler, hatta çocukları bile öldürdüler" dedi. Bir adam "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar müşriklerin çocukları" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Dikkatiniz çekerim! Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" dedi, sonra da "Dikkatinizi çekerim! çocukları öldürmeyin, çocukları öldürmeyin. Her canlı fıtrat üzere doğar, konuşmaya başladığında Ebeveyni onu Yahudi ya da Hıristiyan yapar" buyurdu.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63813, HM015674
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ أَخْبَرَنَا يُونُسُ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ قَالَ
أَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَغَزَوْتُ مَعَهُ فَأَصَبْتُ ظَهْرًا فَقَتَلَ النَّاسُ يَوْمَئِذٍ حَتَّى قَتَلُوا الْوِلْدَانَ وَقَالَ مَرَّةً الذُّرِّيَّةَ فَبَلَغَ ذَلِكَ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ مَا بَالُ أَقْوَامٍ جَاوَزَهُمْ الْقَتْلُ الْيَوْمَ حَتَّى قَتَلُوا الذُّرِّيَّةَ فَقَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا هُمْ أَوْلَادُ الْمُشْرِكِينَ فَقَالَ أَلَا إِنَّ خِيَارَكُمْ أَبْنَاءُ الْمُشْرِكِينَ ثُمَّ قَالَ أَلَا لَا تَقْتُلُوا ذُرِّيَّةً أَلَا لَا تَقْتُلُوا ذُرِّيَّةً قَالَ كُلُّ نَسَمَةٍ تُولَدُ عَلَى الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعْرِبَ عَنْهَا لِسَانُهَا فَأَبَوَاهَا يُهَوِّدَانِهَا وَيُنَصِّرَانِهَا
Tercemesi:
Bize İsmail, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'e geldim ve onunla birlikte savaşa katıldım. Sırtımdan vuruldum. İnsanlar o gün savaşta çok ileri gittiler hatta çocukları bile öldürdüler. -bir rivayette الْوِلْدَانَ kelimesi yerine الذُّرِّيَّةَ kelimesini kullanmıştır.- Bu haber Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca şöyle dedi: "Şu insanlara ne oluyor ki, öldürmede çok ileri gittiler, hatta çocukları bile öldürdüler" dedi. Bir adam "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar müşriklerin çocukları" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Dikkatiniz çekerim! Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" dedi, sonra da "Dikkatinizi çekerim! çocukları öldürmeyin, çocukları öldürmeyin. Her canlı fıtrat üzere doğar, konuşmaya başladığında Ebeveyni onu Yahudi ya da Hıristiyan yapar" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Esved b. Seri' 15674, 5/366
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, Savaş, savaş ahlakı
Çocuk, günahsız olması
Çocuk, hakları (savaşta)
KTB, YARATILIŞ
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33519, D004615
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ حَدَّثَنَا خَالِدٌ الْحَذَّاءُ عَنِ الْحَسَنِ فِى قَوْلِهِ تَعَالَى "(وَلِذَلِكَ خَلَقَهُمْ)" قَالَ خَلَقَ هَؤُلاَءِ لِهَذِهِ وَهَؤُلاَءِ لِهَذِهِ.
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona da Halid el-Hazzâ, Hasan (ı Basrî'nin) "zaten (Allah) onları bunun yaratmıştır." ayet-i kerimesini şunlar (yani müminler) şunun için (cennet için), şunlar da (yani kâfirler de) şunun için (cehennem için yaratıldı (lar) şeklinde açıkladığını söylemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 7, /1056
Senetler:
1. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
2. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
KTB, YARATILIŞ
Kur'an, sahabenin ve tabiunun tefsiri
Peygamberler, Hz. Adem'in yaratılışı
حدثنا أبو معاوية عن الأعمش عن أبي ظبيان عن بن عباس قال أول ما خلق الله القلم ثم خلق النون
Öneri Formu
Hadis Id, No:
126281, MŞ37023
Hadis:
حدثنا أبو معاوية عن الأعمش عن أبي ظبيان عن بن عباس قال أول ما خلق الله القلم ثم خلق النون
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Evâil 37023, 19/552
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Zabyan Husayn b. Cündüb el-Mezhicî (Husayn b. Cündüb b. Amr b. Haris)
Konular:
Kalem, yaratılanların ilki kalem
KTB, YARATILIŞ