119 Kayıt Bulundu.
Bize İbn Nümeyr, ona babası (Abdullah b. Nümeyr), ona Seyf, ona Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Ka'b b. Ucre (ra) rivayet etmiştir: "Ka'b b. Ucre'nin başından aşağı bitler akarken Rasulullah (sav), onun yanı başında durdu ve 'Bitlerin seni rahatsız ediyor mu?' buyurdu. (Ka'b der ki:) Ben de 'Evet' dedim. Bunun üzerine 'O halde başını tıraş et' buyurdu. Ka'b der ki: 'Sizden her kim hasta olursa yahut başından bir rahatsızlığı varsa, oruç veya sadaka veya kurban olmak üzere fidye gerekir.' (Bakara, 2/196) ayeti benim hakkımda nazil oldu. Bunun üzerine Rasulullah (sav) bana 'Ya üç gün oruç tut, yahut bir ferakı (yaklaşık 7 litre yiyecek) altı yoksula sadaka olarak paylaştır, yahut da kolayına gelen bir kurban kes' buyurdu."
Bize Muhammed b. Ebu Ömer, ona Süfyan, ona İbn Ebu Necih, ona Eyyüb, ona Humeyd ve Abdülkerim, onlara Mücahid, ona İbn Ebu Leyla, ona Ka'b b. Ucre şöyle demiştir: "Nebî (sav), Mekke’ye girmeden önce Hudeybiye’deyken Ka'b'ın yanından geçti. Ka‘b, ihramlıydı ve bir tencerenin altında ateş yakıyordu. Yüzüne bitler düşüyor, her yanına hücum ediyordu. Peygamber (sav) ona 'Bu haşereler sana eziyet mi ediyor?' diye sordu. O da 'Evet' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Başını tıraş et, ardından; ya altı yoksula, her birine yarım sâ' olacak şekilde toplam bir ferak (üç sâ miktarı, yani yaklaşık 7,5 litre) yiyecek ver, ya üç gün oruç tut, ya da bir kurban kes' buyurdu." [İbn Ebu Necih rivayetinde "Yahut bir koyun kes" demiştir.]
Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb, ona Malik; (T) Bize Yahya b. Yahya –lafız kendisine ait olmak üzere-, ona Malik, ona Cafer b. Muhammed, ona babası (Muhammed b. Ali), ona Cabir b. Abdullah (r.anhuma) şöyle demiştir: "Ben Rasulullah'ın (sav) Hacer-i Esved'den itibaren yine Hacer-i Esved'e kadar tavafın üç şavtında remel yaptığını (hızlıca yürüdüğünü) gördüm."
Bize Harun b. Abdullah ve Muhammed b. Râfi, onlara Ebu Âsım, ona Ma'ruf b. Harrabuz el-Mekkî, ona da Ebu Tufeyl şöyle demiştir: "Nebi'yi (sav) bineği üzerinde Kabe'yi tavaf ederek bastonu ile (Hacer-i Esved'in bulunduğu) Rüknü selamladıktan sonra onu öptüğünü gördüm." [Muhammed b. Râfi rivayetinde şunu da eklemiştir: Sonra Safa ile Merve'ye çıkarak yine devesi üzerinde yedi defa sa'y yaptı.]
Bize Ebu Nuaym, ona Seyf, ona Mücâhid, ona Abdurrahman b. Ebu Leylâ, ona da Ka‘b b. Ucre şöyle rivayet etmiştir: "Hudeybiye’de başımdan bitler dökülürken Rasulullah (sav) yanı başımda durdu ve 'Bu haşeratın seni rahatsız ediyor mu?' buyurdu. Ben 'evet' deyince, 'O halde başını tıraş et –ya da: tıraş ol-' buyurdu. (Ka‘b) der ki: İşte bu olay üzerine 'Sizden her kim hasta olursa yahut başından bir rahatsızlığı varsa, oruç veya sadaka veya kurban olmak üzere fidye gerekir' (Bakara, 2/196) ayeti benim hakkımda inmiştir. Bunun üzerine Nebi (sav) 'Ya üç gün oruç tut, yahut altı yoksula bir ferak (yaklaşık 8 litre) sadaka ver, ya da kolayına gelen bir kurban kes' buyurdu."
Bize Yahya b. Main, ona Haccâc, ona İbn Cüreyc, ona el-Ahvel, ona Tâvus, ona da İbn Abbas şöyle haber vermiştir: "Hz. Peygamber (sav), Kâbe'yi tavaf ederken, burnuna bağlanmış bir hızmayla çekilen bir insana denk geldi. Eliyle hızmayı kopardı ve onun elinden tutup götürülmesini emretti."
Bize Ebu Mus'ab, ona Malik b. Enes, Ebu Bekir b. Abdurrahman'ın azatlısı Sümey, ona Ebu Salih es-Semman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "İki umre, arada işlenen günahlara kefarettir. Allah tarafından kabul görmüş haccın mükafatı da mutlaka cennettir."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْحَجُّ الْمَبْرُورُ لَيْسَ لَهُ جَزَاءٌ إِلَّا الْجَنَّةُ
Bize Ukbe b. Mükrem el-Ammi ve Muhammed b. Râfi, -lâfız İbn Rafi'ye aittir-, o ikisine Vehb b. Cerir b. Hazim, ona babası (Cerir b. Hazim), ona Kays, ona Ata, ona Safvan b. Ya'la b. Ümeyye'den, o da babası (Ya'la b. Ümeyye) şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav), Cirane'deyken yanına bir adam geldi. Bu zat saçını sakalını sarıya boyamış ve dikişli bir cübbe giymiş bir halde umreye niyet ederek 'Ey Allah'ın Rasulü! Ben, Umreye niyet ettim. Hâlim gördüğün gibidir' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Üzerinden cübbeyi çıkar, sarı boyayı da yıka. Hacda yaptığının aynısını Umrende de yap' buyurdu."
Bize Abd b. Humeyd, ona Abürrazzak, ona Mamer, ona Eyyüb, ona Ebu Aliye, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etti: "Rasulullah (sav) sabah namazını Zi Tuvâ'da kıldı, Zi'l-Hicce'nin dördüncü günü (Mekke'ye) geldi ve ashabına 'Yanında kurbanı olanlar hariç, herkes ihramdan çıksın' diye emir buyurdu."
Bize Ahmed b. Osman, ona Şureyh b. Mesleme, ona İbrahim b. Yusuf, ona babası (Yusuf b. İshak), ona Ebu İshak şöyle demiştir: "Ben, Mesruk, Atâ ve Mucahid'e sordum, bana 'Hz. Peygamber (sav), hac yapmadan önce zilkade ayında umre yaptı' dediler. Ve (Ebu İshak) der ki: Berâ b. Âzib’in şöyle dediğini işittim: Rasulullah (sav) hacdan önce zilkade ayı içinde iki defa umre yaptı."