1192 Kayıt Bulundu.
Bize Sufyân, ona A'meş, ona Ebu Vâil şöyle rivayet etmiştir: Usame b. Zeyd'e “Falancaya (Osmân b. Affân'a) gitsen de halk arasındaki fitneyi onunla konuşsan” denildi. Usame “siz benim onunla bu meseleleri konuşmadığımı sanıyorsunuz. Oysa ben onunla gizlice konuşuyorum ama fitne kapısını ilk açan ben olmak istemediğim için konuştuklarımı size aktarmıyorum. Ben Rasullullah'tan (sav) duyduğum bir sözden sonra, hiç bir kimseye, başımda yönetici olduğundan dolayı, 'bu adam insanların en hayırlısıdır' demem” diye cevap verdi. Orada bulunanlar “Rasulullah'ın söylediği hangi sözü işittin?” diye sordular. Usame “ben Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittim” dedi: "Kıyamet gününde bir kişi getirilip, cehenneme atılır ve cehennemde hemen onun bağırsakları karnından dışarı çıkar. Sonra o kişi değirmen eşeğinin değirmende dönüşü gibi (bağırsakları etrafında) döner. Bunun üzerine cehennem ahalisi o kişinin başına toplanırlar ve 'ey falanca, senin bu hâlin nedir? Sen bize (dünyâda) iyiliği tavsiye edip bizleri kötülükten alıkoymaz mıydın?' derler. O da 'ben size iyiliği tavsiye eder, fakat onu kendim yapmazdım. Yine ben sizleri kötülükten alıkoyardım, ama kendim işlerdim' diye cevâb verir." Gunder, Şu'be'den, o da A'meş'ten bu hadisi rivayet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Muhammed b. Cafer arasında inkıta vardır.
Açıklama: “Emânet” ile “Sıla-i rahim”in, Sırât’ın iki yakasına oturtulması, bu iki şeyin önemini gösterir. Emânet, daha çok insan hakları ile; Sıla-i rahim de beşerî ilişkilerle alâkalı bir husustur. Bunların oraya oturtulmaları da, bu konularda yapılan yanlışlıkların mutlaka adâlete uygun şekilde sorgulanıp hesabının görüleceği anlamındadır.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Ali b. Müshir, ona Sa'd b. Tarık, ona Rib'î b. Hiraş, ona da Huzeyfe (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle söylediğini haber verdi: "Benim havuzum Eyle ile Aden arasından daha büyüktür. Hayatım elinde olan Allah'a yemin ederim ki, havuz sahibi bir adamın yabancı develeri havuzundan kovduğu gibi ben de bazı insanları havuzumdan kovacağım." Orada bulunan sahabeler; ey Allah'ın Rasulü! Sen bizi tanıyacak mısın? diye sordular. Hz. Peygamber (sav); "evet. Siz benim yanıma abdest izlerinizin eseri olarak yüzleriniz ve ayaklarınız bembeyaz bir şekilde geleceksiniz. Bu alâmet sizde başka kimsede bulunmayacak."
Bize Muhammed b. Abdullah er-Rakkâşî, ona Mutemir, ona babası (Süleyman b. Tarhân), ona Ebu Miclez, ona da Kays b. Ubâd, Ali b. Talib'in (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Kıyamet gününde Rahman'ın huzurunda hasımlarıyla hesaplaşmak üzere ilk diz çökecek kişi ben olacağım. Kays der ki: "Şu iki gurup, Rableri hakkında çekişen iki hasımdır" (Hac, 19) ayeti, Bedir Günü karşılıklı çarpışan Ali, Hamza ve Ubeyde ile Şeybe b. Rabîa, Utbe b. Rabîa ve Velid b. Utbe hakkında inmiştir.