حَدَّثَنَا ابْنُ السَّرْحِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى ابْنُ لَهِيعَةَ وَعَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ بِهَذَا الْخَبَرِ قَالَ فَأُتِىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِتَمْرٍ فَأَعْطَاهُ إِيَّاهُ وَهُوَ قَرِيبٌ مِنْ خَمْسَةَ عَشَرَ صَاعًا قَالَ
"تَصَدَّقْ بِهَذَا." قَالَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ عَلَى أَفْقَرَ مِنِّى وَمِنْ أَهْلِى فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"كُلْهُ أَنْتَ وَأَهْلُكَ."
Açıklama: İlgili rivayet için bkz. D002213 numaralı hadis.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13180, D002217
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ السَّرْحِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى ابْنُ لَهِيعَةَ وَعَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ بِهَذَا الْخَبَرِ قَالَ فَأُتِىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِتَمْرٍ فَأَعْطَاهُ إِيَّاهُ وَهُوَ قَرِيبٌ مِنْ خَمْسَةَ عَشَرَ صَاعًا قَالَ
"تَصَدَّقْ بِهَذَا." قَالَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ عَلَى أَفْقَرَ مِنِّى وَمِنْ أَهْلِى فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"كُلْهُ أَنْتَ وَأَهْلُكَ."
Tercemesi:
Bize (Ahmed b. Amr) b. Serh, ona (Abdullah) b. Vehb, ona (Abdullah) b. Lehîa (el-Hadramî) Amr b. Haris (el-Ensarî), ona Bükeyr b. Eşec, ona Süleyman b. Yesar bu rivayet nakletmiştir. Buna göre söz konusu rivayette Seleme b. Sahr (ra) şöyle demiştir: Rasulullah'a (sav) bir miktar hurma getirildi. Rasulullah (sav) hurmayı Seleme b. Sahr'a (ra) verdi. Hurmalar yaklaşık on beş sâ' idi. Rasulullah (sav) ona; "Bunları sadaka olarak ver," buyurdu. Seleme b. Sahr (ra); Ya Rasulallah! Benden ve ailemden daha fakir birilerine mi? diye karşılık verdi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu.
"Ailenle birlikte onu yiyebilirsin."
Açıklama:
İlgili rivayet için bkz. D002213 numaralı hadis.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 17, /515
Senetler:
1. Ebu Türâb Süleyman b. Yesar el-Hilâlî (Süleyman b. Yesar el-Hilâlî)
2. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
3. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
4. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
5. Ebu Tahir Ahmed b. Amr el-Kuraşî (Ahmed b. Amr b. Abdullah)
Konular:
Niyet, Sadaka, niyet ve samimiyet esastır
Sadaka, paylaşmaya önce yakınlardan başlamak
Sadaka, paylaşmaya teşvik
Sadaka, verilecek yerler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4129, M002362
Hadis:
حَدَّثَنِى سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنِى حَفْصُ بْنُ مَيْسَرَةَ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"قَالَ رَجُلٌ لأَتَصَدَّقَنَّ اللَّيْلَةَ بِصَدَقَةٍ فَخَرَجَ بِصَدَقَتِهِ فَوَضَعَهَا فِى يَدِ زَانِيَةٍ فَأَصْبَحُوا يَتَحَدَّثُونَ تُصُدِّقَ اللَّيْلَةَ عَلَى زَانِيَةٍ. قَالَ اللَّهُمَّ لَكَ الْحَمْدُ عَلَى زَانِيَةٍ لأَتَصَدَّقَنَّ بِصَدَقَةٍ. فَخَرَجَ بِصَدَقَتِهِ فَوَضَعَهَا فِى يَدِ غَنِىٍّ فَأَصْبَحُوا يَتَحَدَّثُونَ تُصُدِّقَ عَلَى غَنِىٍّ. قَالَ اللَّهُمَّ لَكَ الْحَمْدُ عَلَى غَنِىٍّ لأَتَصَدَّقَنَّ بِصَدَقَةٍ. فَخَرَجَ بِصَدَقَتِهِ فَوَضَعَهَا فِى يَدِ سَارِقٍ فَأَصْبَحُوا يَتَحَدَّثُونَ تُصُدِّقَ عَلَى سَارِقٍ. فَقَالَ اللَّهُمَّ لَكَ الْحَمْدُ عَلَى زَانِيَةٍ وَعَلَى غَنِىٍّ وَعَلَى سَارِقٍ. فَأُتِىَ فَقِيلَ لَهُ أَمَّا صَدَقَتُكَ فَقَدْ قُبِلَتْ أَمَّا الزَّانِيَةُ فَلَعَلَّهَا تَسْتَعِفُّ بِهَا عَنْ زِنَاهَا وَلَعَلَّ الْغَنِىَّ يَعْتَبِرُ فَيُنْفِقُ مِمَّا أَعْطَاهُ اللَّهُ وَلَعَلَّ السَّارِقَ يَسْتَعِفُّ بِهَا عَنْ سَرِقَتِهِ."
Tercemesi:
Bize Süveyd b. Saîd (el-Herevî), ona Hafs b. Meysere (el-Ukaylî), ona Musa b. Ukbe (el-Kuraşî), ona Ebu Zinad (Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi), ona A'rec (Abdurrahman b. Hürmüz), ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Adamın biri; vallahi, bu gece mutlaka bir sadaka vereceğim dedi ve sadakasını çıkarıp zinakâr bir kadının eline verdi. Bilahare sabah olunca insanlar; bu gece zinakâr bir kadına sadaka verilmiş diye laf etmeye başladılar. Bunun üzerine adam (şaşkınlığını ifade ederek); hamd Allah'a mahsustur. Zinakâr bir kadına sadaka vermişim! Vallahi, tekrar bir sadaka vereceğim dedi. Ardından sadakasını çıkarıp zengin bir adamın eline bıraktı. Sabah olunca insanlar; zengin bir adama sadaka verilmiş! diye laf etmeye başladılar. Adam da; hamd, Allah'a mahsustur. Zengin bir adama sadaka vermişim! Vallahi, tekrar bir sadaka vereceğim dedi ve sadakasını çıkarıp bu sefer de bir hırsızın eline bıraktı. Sabah olunca bu kez de insanlar; bir hırsıza sadaka verilmiş! diye laf etmeye başladılar. Buna karşın adam; hamd Allah'a mahsustur. Zinakâr bir kadına, zengin bir adama ve bir hırsıza sadaka verdim! dedi. Derken (rüyasında) adama gelenler oldu ve kendisine şöyle söylendi: Sadakana gelince; sadakan kabul edilmiştir. Zinakâr kadına gelince; umulur ki o kadın, aldığı bu sadaka sebebiyle zinadan vaz geçip iffetli biri olur. Yine umulur ki zengin olan adam, Allah'ın kendisine lütfettiği maldan infak eder. Umulur ki hırsız da bu sadaka sebebiyle hırsızlığından vaz geçip iffetli biri olur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zekât 2362, /396
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
4. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
5. Ebu Amr Hafs b. Meysere el-Ukaylî (Hafs b. Meysere)
6. Ebu Muhammed Süveyd b. Saîd el-Herevî (Süveyd b. Saîd b. Sehl b. Şehriyâr)
Konular:
Niyet, Sadaka, niyet ve samimiyet esastır
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4170, M002383
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَابْنُ نُمَيْرٍ قَالاَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنْ عُمَارَةَ عَنْ أَبِى زُرْعَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَىُّ الصَّدَقَةِ أَعْظَمُ أَجْرًا فَقَالَ
"أَمَا وَأَبِيكَ لَتُنَبَّأَنَّهُ أَنْ تَصَدَّقَ وَأَنْتَ صَحِيحٌ شَحِيحٌ تَخْشَى الْفَقْرَ وَتَأْمُلُ الْبَقَاءَ وَلاَ تُمْهِلْ حَتَّى إِذَا بَلَغَتِ الْحُلْقُومَ قُلْتَ لِفُلاَنٍ كَذَا وَلِفُلاَنٍ كَذَا وَقَدْ كَانَ لِفُلاَنٍ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe (el-Absî) ve (Muhammed) b. Numeyr (el-Hemdânî), o ikisine (Muhammed) b. Fudayl (ed-Dabbî), ona Umare (b. Ka'ka' ed-Dabbî), ona Ebu Zür'a (b. Amr el-Beceli), ona da Ebu Hureyre (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Bir adam Hz. Peygamber'e (sav) geldi ve ya Rasulallah! Sevabı bakımından hangi sadaka daha büyüktür? diye sordu. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Babana yemin olsun ki bu sorunun cevabını alacaksın! Sağlıklı, mala düşkün, fakirlikten korkar ve daha yaşamayı umarken sadaka vermen. Bunu ihmal etme! Nihayet can boğaza dayanır da falana şu kadar, filana şu kadar dersin. Oysa o mal artık bir başkasının olmuştur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zekât 2383, /399
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Zür'a b. Amr el-Beceli (Herim b. Amr b. Cerir b. Abdullah)
3. Umare b. Ka'ka' ed-Dabbî (Umare b. Ka'ka' b. Şübrüme)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Niyet, Sadaka, niyet ve samimiyet esastır
Sadaka, paylaşmaya teşvik
حَدَّثَنَا ابْنُ السَّرْحِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى ابْنُ لَهِيعَةَ وَعَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ بِهَذَا الْخَبَرِ قَالَ فَأُتِىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِتَمْرٍ فَأَعْطَاهُ إِيَّاهُ وَهُوَ قَرِيبٌ مِنْ خَمْسَةَ عَشَرَ صَاعًا قَالَ
"تَصَدَّقْ بِهَذَا." قَالَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ عَلَى أَفْقَرَ مِنِّى وَمِنْ أَهْلِى فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"كُلْهُ أَنْتَ وَأَهْلُكَ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270650, D002217-2
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ السَّرْحِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى ابْنُ لَهِيعَةَ وَعَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ بِهَذَا الْخَبَرِ قَالَ فَأُتِىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِتَمْرٍ فَأَعْطَاهُ إِيَّاهُ وَهُوَ قَرِيبٌ مِنْ خَمْسَةَ عَشَرَ صَاعًا قَالَ
"تَصَدَّقْ بِهَذَا." قَالَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ عَلَى أَفْقَرَ مِنِّى وَمِنْ أَهْلِى فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"كُلْهُ أَنْتَ وَأَهْلُكَ."
Tercemesi:
Bize (Ahmed b. Amr) b. Serh, ona (Abdullah) b. Vehb, ona (Abdullah) b. Lehîa (el-Hadramî) Amr b. Haris (el-Ensarî), ona Bükeyr b. Eşec, ona Süleyman b. Yesar bu rivayet nakletmiştir. Buna göre söz konusu rivayette Seleme b. Sahr (ra) şöyle demiştir: Rasulullah'a (sav) bir miktar hurma getirildi. Rasulullah (sav) hurmayı Seleme b. Sahr'a (ra) verdi. Hurmalar yaklaşık on beş sâ' idi. Rasulullah (sav) ona; "Bunları sadaka olarak ver," buyurdu. Seleme b. Sahr (ra); Ya Rasulallah! Benden ve ailemden daha fakir birilerine mi? diye karşılık verdi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu.
"Ailenle birlikte onu yiyebilirsin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 17, /515
Senetler:
1. Ebu Türâb Süleyman b. Yesar el-Hilâlî (Süleyman b. Yesar el-Hilâlî)
2. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Lehîa el-Hadramî (Abdullah b. Lehîa b. Ukbe)
4. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
5. Ebu Tahir Ahmed b. Amr el-Kuraşî (Ahmed b. Amr b. Abdullah)
Konular:
Niyet, Sadaka, niyet ve samimiyet esastır
Sadaka, paylaşmaya önce yakınlardan başlamak
Sadaka, paylaşmaya teşvik
Sadaka, verilecek yerler