133 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Ubeyd el-Ğabari, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyûb ve Hişam, onlara Muhammed ona Enes b. Malik “Rasulullah (sav) namaz kıldıktan sonra hutbe verdi ve namazdan önce kurban kesmiş olanlara kurbanlarını yeniden kesmelerini emretti” dedi ve İbn Uleyye’nin hadisinin benzerini rivayet etti.
Açıklama: hadisin tam metni için M005079 numaralı hadise bakınız.
Bize Muhammed b. Ubeyd el-Ğabari, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyûb ve Hişam, onlara Muhammed ona Enes b. Malik “Rasulullah (sav) namaz kıldıktan sonra hutbe verdi ve namazdan önce kurban kesmiş olanlara kurbanlarını yeniden kesmelerini emretti” dedi ve İbn Uleyye’nin hadisinin benzerini rivayet etti.
Açıklama: hadisin tam metni için M005079 numaralı hadise bakınız.
Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Zübeyd el-Yâmî, ona Şa'bî, ona da Bera b. Azib şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) 'Bugünümüzde ilk olarak yapacağımız iş namaz kılmaktır, sonra dönüp kurban keseriz. Kim böyle yaparsa o bizim sünnetimize isabet ettirmiş olur. Kim (namazdan önce) keserse şüphesiz ki o, aile halkına alelacele takdim ettiği bir et olur, onun kurban ile hiçbir alakası olmaz' buyurdu. Bu sırada Ebu Bürde b. Niyar kurbanını kesmiş bulunuyordu. Hz. Peygamber'e 'Yanımda bir yaşını bitirmiş (koyun)dan daha iyi bir oğlak var' dedi. Rasulullah (sav) 'onu kes ama senden sonra hiç kimse için yeterli olmayacaktır' buyurdu."
Bana Yahya b. Eyyûb, Amr en-Nâkıd, Züheyr b. Harb, onların hepsine – lafz Amr’a ait olmak üzere- İbn Uleyye, ona İsmail b. İbrahim, ona Eyyûb, ona Muhammed, ona Enes rivayet edip şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) kurban bayramı birinci günü 'Namazdan önce kurbanını kesmiş olan tekrar etsin' buyurdu. Bir adam ayağa kalkarak 'Ey Allah’ın Rasulü, bugün canın et çektiği bir gündür' dedi ve komşularının ihtiyacını söz konusu etti. Rasulullah (sav) da onu doğrular gibi oldu. Sonra adam 'Bir de yanımda iki et koyunundan daha çok hoşuma giden bir oğlak var onu kesebilir miyim' dedi. Rasulullah (sav) ona ruhsat verdi. Ama o ruhsat, ondan başkasını da kapsadı mı kapsamadı mı bilemiyorum. (Enes): 'Sonra Rasulullah (sav) iki koça yöneldi ve onları kesti. İnsanlar da birkaç koyuna kalkıp (kestiler) ve onları kendi aralarında dağıttılar' ya da 'kendi aralarında parçalayıp pay ettiler' dedi."
Bize Hennâd b. Serî, ona İbn Ebu Zâide, ona babası (Zekeriyya b. Ebu Zâide), ona Firas, ona da Amir (eş-Şa'bî), ona da Bera b. Azib; T Bize Davud b. Ebu Hind, ona (Amir) eş-Şa'bî, ona da Bera b. Azib şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bayram günü cemaate hitâb ederek 'Kıblemize yönelen, namazlarımız gibi namaz kılan, bizim gibi kurban kesen bayram namazını kılmadan kurban kesmesin.' buyurdu. Bunu duyan dayım kalkarak 'Ey Allah'ın Rasulü! çoluk çocuğuma, aileme ve komşulara yedirmek için acele ederek kurbanımı namazdan önce kestim' deyince, Rasulullah (sav) 'Tekrar başka bir kurban kes' buyurdu. Dayım 'Yanımda, sadece iki koyundan daha değerli ve süt için beslediğim bir oğlak var' dedi. Rasulullah (sav) 'Onu kes, o senin kurbanının en hayırlısıdır. Ama senden başkası için oğlak (bu şekilde) asla kurban olmaz' buyurdu."
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyan, ona Mansur ve Zübeyd, onlara da eş-Şa'bî, Bera b. Azib’in şöyle dediğini rivayet etti: "Ebu Bürde b. Niyâr (bayram) namazını kılmadan önce kurbanını kesti. Sonra Hz. Peygamber (sav) namazını kılınca O'nu çağırdı, O da yaptığını O'na anlattı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) O'na 'Senin (kestiğin) koyun, et (için kesilen bir) koyun (oldu!)' buyurdu. Ebu Bürde de 'Ey Allah'ın Rasulü! Yanımda dişi bir oğlak -veya dişi bir keçi yavrusu- var. Bu bana bir koyundan daha sevimlidir, (acaba bunu kurban etsem olur mu?)' dedi. (Hz. Peygamber de); 'O halde onu kurban et. Ancak bu, senden sonra hiç kimse için (kurban olmaya) yeterli olmaz' buyurdu." [Ebu Muhammed (ed-Dârimî) der ki: Muhammed'in Süfyan'dan, bana aktardığı rivayette "Kim de (bayram) namazından sonra, imam hutbe okuyorken (kurbanını) keserse, (bu kurban) ona yeter." ifadesi vardır.]
Bize Hennâd b. Serî, ona İbn Ebu Zâide, ona babası (Zekeriyya b. Ebu Zâide), ona Firas, ona da Amir (eş-Şa'bî), ona da Bera b. Azib; T Bize Davud b. Ebu Hind, ona (Amir) eş-Şa'bî, ona da Bera b. Azib şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bayram günü cemaate hitâb ederek 'Kıblemize yönelen, namazlarımız gibi namaz kılan, bizim gibi kurban kesen bayram namazını kılmadan kurban kesmesin.' buyurdu. Bunu duyan dayım kalkarak 'Ey Allah'ın Rasulü! çoluk çocuğuma, aileme ve komşulara yedirmek için acele ederek kurbanımı namazdan önce kestim' deyince, Rasulullah (sav) 'Tekrar başka bir kurban kes' buyurdu. Dayım 'Yanımda, sadece iki koyundan daha değerli ve süt için beslediğim bir oğlak var' dedi. Rasulullah (sav) 'Onu kes, o senin kurbanının en hayırlısıdır. Ama senden başkası için oğlak (bu şekilde) asla kurban olmaz' buyurdu."
Bana Yahya b. Eyyûb, Amr en-Nâkıd, Züheyr b. Harb, onların hepsine – lafz Amr’a ait olmak üzere- İbn Uleyye, ona İsmail b. İbrahim, ona Eyyûb, ona Muhammed, ona Enes rivayet edip şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) kurban bayramı birinci günü 'Namazdan önce kurbanını kesmiş olan tekrar etsin' buyurdu. Bir adam ayağa kalkarak 'Ey Allah’ın Rasulü, bugün canın et çektiği bir gündür' dedi ve komşularının ihtiyacını söz konusu etti. Rasulullah (sav) da onu doğrular gibi oldu. Sonra adam 'Bir de yanımda iki et koyunundan daha çok hoşuma giden bir oğlak var onu kesebilir miyim' dedi. Rasulullah (sav) ona ruhsat verdi. Ama o ruhsat, ondan başkasını da kapsadı mı kapsamadı mı bilemiyorum. (Enes): 'Sonra Rasulullah (sav) iki koça yöneldi ve onları kesti. İnsanlar da birkaç koyuna kalkıp (kestiler) ve onları kendi aralarında dağıttılar' ya da 'kendi aralarında parçalayıp pay ettiler' dedi."
Bana Yahya b. Eyyûb, Amr en-Nâkıd, Züheyr b. Harb, onların hepsine – lafz Amr’a ait olmak üzere- İbn Uleyye, ona İsmail b. İbrahim, ona Eyyûb, ona Muhammed, ona Enes rivayet edip şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) kurban bayramı birinci günü 'Namazdan önce kurbanını kesmiş olan tekrar etsin' buyurdu. Bir adam ayağa kalkarak 'Ey Allah’ın Rasulü, bugün canın et çektiği bir gündür' dedi ve komşularının ihtiyacını söz konusu etti. Rasulullah (sav) da onu doğrular gibi oldu. Sonra adam 'Bir de yanımda iki et koyunundan daha çok hoşuma giden bir oğlak var onu kesebilir miyim' dedi. Rasulullah (sav) ona ruhsat verdi. Ama o ruhsat, ondan başkasını da kapsadı mı kapsamadı mı bilemiyorum. (Enes): 'Sonra Rasulullah (sav) iki koça yöneldi ve onları kesti. İnsanlar da birkaç koyuna kalkıp (kestiler) ve onları kendi aralarında dağıttılar' ya da 'kendi aralarında parçalayıp pay ettiler' dedi."
Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Zübeyd el-Yâmî, ona Şa'bî, ona da Bera b. Azib şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) 'Bugünümüzde ilk olarak yapacağımız iş namaz kılmaktır, sonra dönüp kurban keseriz. Kim böyle yaparsa o bizim sünnetimize isabet ettirmiş olur. Kim (namazdan önce) keserse şüphesiz ki o, aile halkına alelacele takdim ettiği bir et olur, onun kurban ile hiçbir alakası olmaz' buyurdu. Bu sırada Ebu Bürde b. Niyar kurbanını kesmiş bulunuyordu. Hz. Peygamber'e 'Yanımda bir yaşını bitirmiş (koyun)dan daha iyi bir oğlak var' dedi. Rasulullah (sav) 'onu kes ama senden sonra hiç kimse için yeterli olmayacaktır' buyurdu."