157 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe b. Said, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona Abdurrahman b. Yezid, ona da Abdullah b. Mesud şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) gecelediği zaman şöyle dua ederdi: "Geceledik. Bütün mülk de Allah’ın olarak geceye ulaştı. Hamd, Allah'a mahsustur. Allah’tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur." Hasan şöyle dedi: Zübeyd bana rivayet ettiğine göre o bu hadiste şunu ezberlemiş: "Mülk onundur. Hamd onundur. O her şeye kadirdir. Allah'ım senden bu gecenin hayrını dilerim. Bu gecenin şerrinden sana sığınırım. Ondan sonrakilerin şerrinden de sana sığınırım. Allah'ım tembellikten ve kibrin kötülüğünden sana sığınırım. Allah’ım Cehennem'deki ve kabirdeki azaptan sana sığınırım."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona Abdurrahman b. Yezid, ona da Abdullah şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) gecelediği zaman şöyle dua ederdi: "Geceledik. Bütün mülk de Allah’ın olarak geceye ulaştı. Hamd, Allah'a mahsustur. Allah'tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur." Abdullah, sanırım Hz. Peygamber (sav) bu sözlere şunları da ekledi dedi. "Mülk onundur. Hamd onundur. O her şeye kadirdir. Allah’ım senden bu gecenin hayrını dilerim. Bu gecenin şerrinden sana sığınırım. Ondan sonrakilerin şerrinden de sana sığınırım. Allah’ım tembellikten ve kibrin kötülüğünden sana sığınırım. Allah'ım! Cehennem'deki ve kabirdeki azaptan sana sığınırım." Sabaha ulaşınca da "sabaha erdik, mülkte Allah'ım olarak sabaha erdi" diye dua ederdi.
Bize Abdulhamid b. Beyan el-Vâsıtî, ona Halid et-Tahhan, ona Süheyl, ona da babası (Ebu Salih) Ebu Hureyre'nin (ra), Rasulullah (sav) bize yattığımızda şöyle dememizi emretti dediğini rivayet etmiş ve Cerir'in hadisinin aynısını zikretmiş ancak "alnından tuttuğun (sahip olduğun) her hayvandan" ifadesini eklemiştir.
Açıklama: hadisin metni için M006889 numaralı hadise bakınız.
Bize Züheyr b. Harb, ona Cerir, ona da Süheyl şöyle rivayet etti: Ebu Salih, birimiz uyumak istediği zaman sağ yanına yatmasını ve şöyle demesini emrederdi: "Allah'ım! Ey göklerin ve yerin Rabbi! Ey ulu arşın rabbi! Ey bizim ve her şeyin Rabbi! Taneyi, çekirdeği yaran, Tevrat'ı, İncil'i ve Furkân'ı indiren! Perçeminden yakalayıp tuttuğun her şeyin şerrinden sana sığınırım. Allah'ım! Sen kendisinden öncesi olmayan Evvel, kendisinden sonrası olmayan Âhir'sin. Sen kendisinden üstü olmayan Zâhir, kendisinden ötesi olmayan Bâtın'sın. Bizim adımıza borcumuzu öde ve bizi fakirliğe düşürme!" [Ebu Salih, bunu Ebu Hureyre'den (ra), o da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ediyordu.]