Öneri Formu
Hadis Id, No:
19935, T003326
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ مُوسَى عَنِ ابْن لَهِيعَةَ عَنْ دَرَّاجٍ عَنْ أَبِى الْهَيْثَمِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الصَّعُودُ جَبَلٌ مِنْ نَارٍ يَتَصَعَّدُ فِيهِ الْكَافِرُ سَبْعِينَ خَرِيفًا ثُمَّ يَهْوِى بِهِ كَذَلِكَ فِيهِ أَبَدًا » . قَالَ : هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ إِنَّمَا نَعْرِفُهُ مَرْفُوعًا مِنْ حَدِيثِ ابْنِ لَهِيعَةَ . وَقَدْ رُوِىَ شَىْءٌ مِنْ هَذَا عَنْ عَطِيَّةَ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ قَوْلُهُ مَوْقُوفٌ .
Tercemesi:
Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), Müddessir sûresi 17. ayetinde geçen “Saûd” = Ateşten bir dağdır ki kafir devamlı olarak yetmiş yıl çıkar ve yetmiş yıl da iner bu iş ebediyen böylece devam eder gider. (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadis garibtir. Merfu olarak İbn Lehîa’nın rivâyetiyle bilmekteyiz.Atıyye’den Ebû Saîd’den benzeri mevkuf olarak rivâyet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 74, 5/429
Senetler:
()
Konular:
Cehennem, toplanma yeri
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19969, T003336
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ عَنِ ابْنِ عَوْنٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم ( يَوْمَ يَقُومُ النَّاسُ لِرَبِّ الْعَالَمِينَ ) قَالَ « يَقُومُ أَحَدُهُمْ فِى الرَّشْحِ إِلَى أَنْصَافِ أُذُنَيْهِ » . قَالَ : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَفِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ .
Tercemesi:
İbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v): “O gün insanlar alemlerin rabbi huzurunda hazır olup dikileceklerdir.” Ayeti hakkında şöyle demişlerdir. Onlardan her biri kulaklarının yarısına kadar ter içinde kalacaktır.Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 83, 5/434
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20026, T003348
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ عَبْدِ الْكَرِيمِ الْجَزَرِىِّ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رضى الله عنهما ( سَنَدْعُ الزَّبَانِيَةَ ) قَالَ قَالَ أَبُو جَهْلٍ لَئِنْ رَأَيْتُ مُحَمَّدًا يُصَلِّى لأَطَأَنَّ عَلَى عُنُقِهِ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « لَوْ فَعَلَ لأَخَذَتْهُ الْمَلاَئِكَةُ عِيَانًا » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
İbn Abbâs (r.a.)’den rivâyet edilmiştir: “Biz de azab meleklerimiz olan zebanileri çağırırız.” (Alak sûresi 18) Ayeti konusunda şöyle demiştir: “Ebû Cehil, Muhammed’i namaz kılarken görürsem mutlak surette ensesine basacağım” demişti. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Eğer Ebû Cehil böyle bir şey yapmış olsaydı melekler onu göz göre göre kapıp kaçarlardı." Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 96, 5/443
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Kur'an, nuzül sebebi
Tarihsel şahsiyetler, Ebu Cehil ve karısı