Açıklama: Ali b. Ebu Talib ile Said b. Ebu İmran arasında inkita' vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18496, T003055
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو سَعِيدٍ الأَشَجُّ حَدَّثَنَا مَنْصُورُ بْنُ وَرْدَانَ عَنْ عَلِىِّ بْنِ عَبْدِ الأَعْلَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى الْبَخْتَرِىِّ عَنْ عَلِىٍّ قَالَ: لَمَّا نَزَلَتْ ( وَلِلَّهِ عَلَى النَّاسِ حِجُّ الْبَيْتِ مَنِ اسْتَطَاعَ إِلَيْهِ سَبِيلاً ) قَالُوا : يَا رَسُولَ اللَّهِ فِى كُلِّ عَامٍ ؟ فَسَكَتَ قَالُوا: يَا رَسُولَ اللَّهِ فِى كُلِّ عَامٍ ؟ قَالَ « لاَ وَلَوْ قُلْتُ نَعَمْ لَوَجَبَتْ » . فَأَنْزَلَ اللَّهُ ( يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تَسْأَلُوا عَنْ أَشْيَاءَ إِنْ تُبْدَ لَكُمْ تَسُؤْكُمْ ) . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ عَلِىٍّ . وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ وَابْنِ عَبَّاسٍ .
Tercemesi:
Bize Saîd el-Eşec, ona Mansûr b. Verdân, ona Ali b. Abdüla'lâ, ona babası Abdüla'lâ, ona Ebu'l-Bahterî rivayet ettiğine göre Hz. Ali (ra) şöyle buyurdu: "İnsanlardan gücü yetenlere Kabe'yi haccetmeyi Allah için bir haktır" (Âl-i İmrân, 3/97) âyeti indiği zaman ashab-ı kirâm "Ey Allah'ın resulü! Her yıl mı haccedilecek?" diye sordular. Hz. Peygamber (sav) sesini çıkarmadı. Tekrar "Ey Allah'ın resulü! Her yıl mı haccetmek lazım?" diye sordular. Hz. Peygamber (sav) "Hayır. Ama eğer evet deseydim böyle gerekecekti" buyurdu. Cenab-ı Hak bu hadise üzerine "Ey iman edenler! Açıklandığı zaman hoşunuza gitmeyecek şeyler hakkında soru sormayın..." (Maide, 5/101) âyeti nazil oldu. Ebû İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu, Hz. Ali'den rivayet edilen hasen-garîb bir hadistir. Bu konuda Ebû Hüreyre ve İbn Abbâs'tan da hadis rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Ali b. Ebu Talib ile Said b. Ebu İmran arasında inkita' vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 5, 5/256
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Bahterî Said b. Ebu İmran et-Taî (Said b. Feyruz)
3. Abdula'la b. Amir es-Sa'lebî (Abdula'la b. Amir)
4. Ebu Hasan Ali b. Abdula'la es-Sa'lebî (Ali b. Abdula'la b. Amir)
5. Ebu Muhammed Mansur b. Verdan el-Esedi (Mansur b. Verdan)
6. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
Hac, farziyyeti
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
KTB, ADAB
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19225, T003247
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ مَنْصُورٍ وَالأَعْمَشِ عَنْ ذَرٍّ عَنْ يُسَيْعٍ الْحَضْرَمِىِّ عَنِ النُّعْمَانِ بْنِ بَشِيرٍ قَالَ :سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: « الدُّعَاءُ هُوَ الْعِبَادَةُ » . ثُمَّ قَرَأَ ( وَقَالَ رَبُّكُمُ ادْعُونِى أَسْتَجِبْ لَكُمْ إِنَّ الَّذِينَ يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتِى سَيَدْخُلُونَ جَهَنَّمَ دَاخِرِينَ ) قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Süfyan (es-Sevrî), ona Mansur, ona (Süleyman b. Mihrân) el-A'meş, ona Zer (b. Abdullah el-Mürhibî), Yüsey' el-Hadramî, ona da Numan b. Beşir rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav); 'Dua, ibadetin kendisidir.' buyurduğunu ve 'Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, kabul edeyim. Şüphesiz bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir.' (Mü'min, 40/60) ayetini okuduğunu duydum."
Ebu İsa (Tirmizi) şöyle dedi: "Bu, hasen sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 40, 5/374
Senetler:
1. Numan b. Beşir el-Ensârî (Numan b. Beşir b. Sa'd b. Sa'lebe)
2. Yüsey' b. Ma'dân el-Hadramî (Yüsey' b. Ma'dân)
3. Zer b. Abdullah el-Mürhibi (Zer b. Abdullah b. Zürare b. Muaviye b. Amire)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
7. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Dua
Dua, duanın kader ile ilişkisi
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
KTB, KADER
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18943, T003111
Hadis:
حَدَّثَنَا بُنْدَارٌ حَدَّثَنَا أَبُو عَامِرٍ الْعَقَدِىُّ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ سُفْيَانَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنْ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ قَالَ: لَمَّا نَزَلَتْ هَذِهِ الآيَةُ ( فَمِنْهُمْ شَقِىٌّ وَسَعِيدٌ ) سَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ يَا نَبِىَّ اللَّهِ فَعَلَى مَا نَعْمَلُ عَلَى شَىْءٍ قَدْ فُرِغَ مِنْهُ أَوْ عَلَى شَىْءٍ لَمْ يُفْرَغْ مِنْهُ ؟ قَالَ « بَلْ عَلَى شَىْءٍ قَدْ فُرِغَ مِنْهُ وَجَرَتْ بِهِ الأَقْلاَمُ يَا عُمَرُ وَلَكِنْ كُلٌّ مُيَسَّرٌ لِمَا خُلِقَ لَهُ » . هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عَمْرٍو .
Tercemesi:
Bize Bündar (Muhammed b. Beşşar), ona Ebu Amir (Abdülmelik b. Amr) el-Akadi, ona Süleyman b. Süfyan, ona Abdullah b. Dinar, ona (Abdullah) b. Ömer, ona da Ömer b. Hattab şöyle demiştir: “... Onlardan kimi bedbahttır, kimi mutlu. (Hûd, 11/105)” ayeti indiği zaman Peygamber’e (sav) sordum: Ey Allah’ın Peygamberi! Kesinleşmiş bir şey için mi amel etmekteyiz yoksa Allah tarafından takdir edilmemiş bir şey için mi amel ediyoruz? Bunun üzerine Rasulullah (sav): "Bilakis kesinleşmiş ve kalemlerin yazmış olduğu şey üzerine. Fakat Ey Ömer! Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır."
Tirmizî dedi ki: Bu hadis bu şekliyle hasen garibtir. Bu hadisi sadece Abdullah b. Ömer rivayetiyle bilmekteyiz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 11, 5/289
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Dinar el-Kuraşî (Abdullah b. Dinar)
4. Ebu Süfyan Süleyman b. Süfyan el-Kuraşi (Süleyman b. Süfyan)
5. Ebu Âmir Abdülmelik b. Amr el-Kaysî (Abdülmelik b. Amr)
6. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
İman, Esasları, Kaza ve Kader
Kader, amel, ilm-i ezelîye rağmen amel
Kader, kader-amel ilişkisi
Kıyamet, ahvali
Kıyamet, sıkıntıları
KTB, KADER
Sahabe, kader ve kaza anlayışları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
47008, DM002866
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ بْنُ يَعِيشَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ آدَمَ عَنْ حَمْزَةَ بْنِ حَبِيبٍ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الأَغَرِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ وَأَبِى سَعِيدٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- :« {وَنُودُوا أَنْ تِلْكُمُ الْجَنَّةُ أُورِثْتُمُوهَا بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ} قَالَ : نُودُوا : صِحُّوا فَلاَ تَسْقَمُوا ، وَانْعَمُوا فَلاَ تَبْؤُسُوا ، وَشِبُّوا فَلاَ تَهْرَمُوا ، وَاخْلُدُوا فَلاَ تَمُوتُوا ».
Tercemesi:
Bize Ubeyd b. Ya'îş, ona Yahya b. Adem, ona Hamza b. Habib, ona Ebu İshak es-Sebiî, ona Eğar b. Abdullah el-Medini, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Rasulullah'ın (sav) "Onlara, "İşte size cennet. Yapmış olduğunuz iyi amellere karşılık o size kaldı" diye seslenilir"(A'raf/43) ayeti hakkında şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Onlara şöyle seslenilir: "Sağlıklı olun, hasta olmayın! Bolluk içinde sevinçli olun, sıkıntı ve yoksulluk görmeyin! Genç kalın, ihtiyarlamayın! Sonsuza dek yaşayın, ölmeyin!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Rikâk 103, 3/1864
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Eğar b. Abdullah el-Medini (Eğar b. Abdullah)
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Ebu Umare Hamza b. Habib ez-Zeyyât (Hamza b. Habib b. Umare)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Adem el-Ümevî (Yahya b. Adem b. Süleyman)
6. Ebu Muhammed Ubeyd b. Ya'îş (Ubeyd b. Ya'îş)
Konular:
Cennet, Cehennem, cennet ve cehennem ebedidir
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Cennet, Nimetleri
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13978, T000662
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا عَبَّادُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا الْقَاسِمُ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ اللَّهَ يَقْبَلُ الصَّدَقَةَ وَيَأْخُذُهَا بِيَمِينِهِ فَيُرَبِّيهَا لأَحَدِكُمْ كَمَا يُرَبِّى أَحَدُكُمْ مُهْرَهُ حَتَّى إِنَّ اللُّقْمَةَ لَتَصِيرُ مِثْلَ أُحُدٍ » . وَتَصْدِيقُ ذَلِكَ فِى كِتَابِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ (ألم يعلموا أن الله وَهُوَ يَقْبَلُ التَّوْبَةَ عَنْ عِبَادِهِ وَيَأْخُذُ الصَّدَقَاتِ ) وَ ( يَمْحَقُ اللَّهُ الرِّبَا وَيُرْبِى الصَّدَقَاتِ ) . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَقَدْ رُوِىَ عَنْ عَائِشَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوُ هَذَا . وَقَدْ قَالَ غَيْرُ وَاحِدٍ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ فِى هَذَا الْحَدِيثِ وَمَا يُشْبِهُ هَذَا مِنَ الرِّوَايَاتِ مِنَ الصِّفَاتِ وَنُزُولِ الرَّبِّ تَبَارَكَ وَتَعَالَى كُلَّ لَيْلَةٍ إِلَى السَّمَاءِ الدُّنْيَا قَالُوا قَدْ تَثْبُتُ الرِّوَايَاتُ فِى هَذَا وَيُؤْمَنُ بِهَا وَلاَ يُتَوَهَّمُ وَلاَ يُقَالُ كَيْفَ هَكَذَا رُوِىَ عَنْ مَالِكٍ وَسُفْيَانَ بْنِ عُيَيْنَةَ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْمُبَارَكِ أَنَّهُمْ قَالُوا فِى هَذِهِ الأَحَادِيثِ أَمِرُّوهَا بِلاَ كَيْفٍ . وَهَكَذَا قَوْلُ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَهْلِ السُّنَّةِ وَالْجَمَاعَةِ . وَأَمَّا الْجَهْمِيَّةُ فَأَنْكَرَتْ هَذِهِ الرِّوَايَاتِ وَقَالُوا هَذَا تَشْبِيهٌ . وَقَدْ ذَكَرَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ فِى غَيْرِ مَوْضِعٍ مِنْ كِتَابِهِ الْيَدَ وَالسَّمْعَ وَالْبَصَرَ فَتَأَوَّلَتِ الْجَهْمِيَّةُ هَذِهِ الآيَاتِ فَفَسَّرُوهَا عَلَى غَيْرِ مَا فَسَّرَ أَهْلُ الْعِلْمِ وَقَالُوا إِنَّ اللَّهَ لَمْ يَخْلُقْ آدَمَ بِيَدِهِ . وَقَالُوا إِنَّ مَعْنَى الْيَدِ هَا هُنَا الْقُوَّةُ . وَقَالَ إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ إِنَّمَا يَكُونُ التَّشْبِيهُ إِذَا قَالَ يَدٌ كَيَدٍ أَوْ مِثْلُ يَدٍ أَوْ سَمْعٌ كَسَمْعٍ أَوْ مِثْلُ سَمْعٍ . فَإِذَا قَالَ سَمْعٌ كَسَمْعٍ أَوْ مِثْلُ سَمْعٍ فَهَذَا التَّشْبِيهُ وَأَمَّا إِذَا قَالَ كَمَا قَالَ اللَّهُ تَعَالَى يَدٌ وَسَمْعٌ وَبَصَرٌ وَلاَ يَقُولُ كَيْفَ وَلاَ يَقُولُ مِثْلُ سَمْعٍ وَلاَ كَسَمْعٍ فَهَذَا لاَ يَكُونُ تَشْبِيهًا وَهُوَ كَمَا قَالَ اللَّهُ تَعَالَى فِى كِتَابِهِ ( لَيْسَ كَمِثْلِهِ شَىْءٌ وَهُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ ) .
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ (el-Hemdânî), ona Veki (b. Cerrah er-Ruâsî), ona Abbad b. Mansur (en-Nâcî), ona Kasım b. Muhammed (et-Teymî) ona da Ebu Hüreyre Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: “Allah sadakayı kabul eder, sağ eliyle alır ve onu sizden herhangi birinizin atının yavrusunu büyüttüğü gibi büyütür, (sadaka olarak verilen) bir lokma (nın sevabı sonunda) Uhud dağı kadar oluverir. Bunun doğrulaması (delili) Aziz ve Celil olan Allah’ın kitabında mevcuttur: “Bilmiyorlar mı ki kullarının tövbesini kabul eden Allah’tır, sadakaları kabul eden de O’dur” (Tevbe,9/ 104). (Bir diğer delil de) “Allah faizi tüketir, sadakaları ise arttırır” (şeklindeki beyanıdır.) (Bakara, 2/276).
Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir. Aişe vasıtası ile Nebi’den (sav) bu hadisin bir benzeri rivayet edilmiştir. Pek çok ilim adamı, bu ve benzeri hadislerdeki (Allah’ın) sıfatlarından ve Rabbin –Tebâreke ve Teâlâ- her gece dünyaya en yakın semaya inmesi gibi hususlardan söz etmiş ve şöyle demiştir: “Bu tür rivayetler sabittir, bunlara inanılmalı, vehme kapılarak ‘Bu, nasıl olur?’ dememelidir.”
İmam Malik, Süfyân b. Uyeyne, Abdullah b. Mübarek’in bu çeşit hadisler hakkında “Bu tür hadisleri “nasıl” sız olarak kabul edip inanın, Ehl-i Sünnet ve’l-cemaa ilim adamlarının görüşü böyledir.
Cehmiyye mezhebi ise bu tür rivayetleri reddetmiş ve bu (Allah’ı yarattıklarına) “benzetme” olur demiştir.
Allah, Kitabı’nın pek çok yerinde Yed (el), Sem’ (kulak) ve Basar (göz) kelimelerini zikrediyor. Cehmiyye ise bu ayetleri ilim adamlarının tefsirinden başka türlü yorumlayarak “Allah, Adem’i eliyle yaratmamıştır. Burada ‘el’ kelimesi güç ve kuvvet anlamındadır” demiştir.
İshâk b. İbrahim şöyle diyor: “Teşbih” (Allah’ı yarattıklarına benzetme), “(O’nun insanın) eli gibi eli, eline benzeyen eli; kulağı gibi kulağı, kulağa benzeyen kulağı (vardır) denirse olur.
Allah’ın buyurduğu gibi “Yed (el)” “Sem (kulak)” “Basar (gözü vardır)” denir de nitelik ve özelliği araştırılmaz ise ve (insanın) kulağı gibi (kulağı vardır) kulağına benzer (kulağı vardır) denilmezse bu teşbih olmaz ve (ifade) Allah’ın Kitabındaki şu ayete benzemiş olur: “O’na benzer hiçbir şey yoktur. O her şeyi işitir, her şeyi görür” (Şûrâ, 42/ 11).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Zekât 28, 3/50
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
3. Ebu Seleme Abbad b. Mansur en-Nâcî (Abbad b. Mansur b. Abbad b. Sâme)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Sadaka, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30001, İM002801
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ فِى قَوْلِهِ ( وَلاَ تَحْسَبَنَّ الَّذِينَ قُتِلُوا فِى سَبِيلِ اللَّهِ أَمْوَاتًا بَلْ أَحْيَاءٌ عِنْدَ رَبِّهِمْ يُرْزَقُونَ ) قَالَ أَمَا إِنَّا سَأَلْنَا عَنْ ذَلِكَ فَقَالَ « أَرْوَاحُهُمْ كَطَيْرٍ خُضْرٍ تَسْرَحُ فِى الْجَنَّةِ فِى أَيِّهَا شَاءَتْ ثُمَّ تَأْوِى إِلَى قَنَادِيلَ مُعَلَّقَةٍ بِالْعَرْشِ فَبَيْنَمَا هُمْ كَذَلِكَ إِذِ اطَّلَعَ عَلَيْهِمْ رَبُّكَ اطِّلاَعَةً فَيَقُولُ سَلُونِى مَا شِئْتُمْ . قَالُوا رَبَّنَا وَمَاذَا نَسْأَلُكَ وَنَحْنُ نَسْرَحُ فِى الْجَنَّةِ فِى أَيِّهَا شِئْنَا فَلَمَّا رَأَوْا أَنَّهُمْ لاَ يُتْرَكُونَ مِنْ أَنْ يَسْأَلُوا قَالُوا نَسْأَلُكَ أَنْ تَرُدَّ أَرْوَاحَنَا فِى أَجْسَادِنَا إِلَى الدُّنْيَا حَتَّى نُقْتَلَ فِى سَبِيلِكَ . فَلَمَّا رَأَى أَنَّهُمْ لاَ يَسْأَلُونَ إِلاَّ ذَلِكَ تُرِكُوا » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş, ona Abdullah b. Mürra, ona Mesrûk, ona da Abdullah (b. Mesud), "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanmayın. Aksine onlar diri (olup) Rablerinin nezdinde rızıklandırılırlar" ayetine dair şöyle rivayet etmiştir:
Biz bu (ayet) hakkında Hz. Peygamber'e (sav) sorduk. Nebî (sav), "(Şehidlerin) ruhları cennette istediği yere girip çıkan yeşil kuş gibidir. Ardından Arş'ta asılı kandillere konarlar. Onlar bu hal üzere iken birden Rabbin onlara muttali olup 'benden dilediğinizi isteyin' der. Onlar, 'Rabbimiz! Bizler cennette dilediğimiz yere girip çıkarken senden (daha) ne isteriz ki!' derler. Onlar, (bir şey) istemeden bırakılmayacaklarını anladıklarında 'senin yolunda öldürülmemiz için ruhlarımızı bedenlerimize iade edip (bizi) dünyaya (döndürmeni) istiyoruz' derler. (Allah teâlâ) onların sadece bunu istediklerini görünce (onlar, kendi hallerine) bırakılırlar" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 16, /455
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Şehit, mükafatı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272828, DM002866-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ بْنُ يَعِيشَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ آدَمَ عَنْ حَمْزَةَ بْنِ حَبِيبٍ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الأَغَرِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ وَأَبِى سَعِيدٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- :« {وَنُودُوا أَنْ تِلْكُمُ الْجَنَّةُ أُورِثْتُمُوهَا بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ} قَالَ : نُودُوا : صِحُّوا فَلاَ تَسْقَمُوا ، وَانْعَمُوا فَلاَ تَبْؤُسُوا ، وَشِبُّوا فَلاَ تَهْرَمُوا ، وَاخْلُدُوا فَلاَ تَمُوتُوا ».
Tercemesi:
Bize Ubeyd b. Ya'îş, ona Yahya b. Adem, ona Hamza b. Habib, ona Ebu İshak es-Sebiî, ona Eğar b. Abdullah el-Medini, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Rasulullah'ın (sav) "Onlara, "İşte size cennet. Yapmış olduğunuz iyi amellere karşılık o size kaldı" diye seslenilir"(A'raf/43) ayeti hakkında şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Onlara şöyle seslenilir: "Sağlıklı olun, hasta olmayın! Bolluk içinde sevinçli olun, sıkıntı ve yoksulluk görmeyin! Genç kalın, ihtiyarlamayın! Sonsuza dek yaşayın, ölmeyin!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Rikâk 103, 3/1864
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Eğar b. Abdullah el-Medini (Eğar b. Abdullah)
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Ebu Umare Hamza b. Habib ez-Zeyyât (Hamza b. Habib b. Umare)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Adem el-Ümevî (Yahya b. Adem b. Süleyman)
6. Ebu Muhammed Ubeyd b. Ya'îş (Ubeyd b. Ya'îş)
Konular:
Cennet, Cehennem, cennet ve cehennem ebedidir
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Cennet, Nimetleri
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282533, T003247-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ مَنْصُورٍ وَالأَعْمَشِ عَنْ ذَرٍّ عَنْ يُسَيْعٍ الْحَضْرَمِىِّ عَنِ النُّعْمَانِ بْنِ بَشِيرٍ قَالَ :سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: « الدُّعَاءُ هُوَ الْعِبَادَةُ » . ثُمَّ قَرَأَ ( وَقَالَ رَبُّكُمُ ادْعُونِى أَسْتَجِبْ لَكُمْ إِنَّ الَّذِينَ يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتِى سَيَدْخُلُونَ جَهَنَّمَ دَاخِرِينَ ) قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Süfyan (es-Sevrî), ona Mansur, ona (Süleyman b. Mihrân) el-A'meş, ona Zer (b. Abdullah el-Mürhibî), Yüsey' el-Hadramî, ona da Numan b. Beşir rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav); 'Dua, ibadetin kendisidir.' buyurduğunu ve 'Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, kabul edeyim. Şüphesiz bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir.' (Mü'min, 40/60) ayetini okuduğunu duydum."
Ebu İsa (Tirmizi) şöyle dedi: "Bu, hasen sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 40, 5/374
Senetler:
1. Numan b. Beşir el-Ensârî (Numan b. Beşir b. Sa'd b. Sa'lebe)
2. Yüsey' b. Ma'dân el-Hadramî (Yüsey' b. Ma'dân)
3. Zer b. Abdullah el-Mürhibi (Zer b. Abdullah b. Zürare b. Muaviye b. Amire)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
7. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Dua
Dua, duanın kader ile ilişkisi
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
KTB, KADER
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282076, T003012-2
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ جَامِعٍ وَهُوَ ابْنُ أَبِى رَاشِدٍ وَعَبْدُ الْمَلِكِ بْنُ أَعْيَنَ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ يَبْلُغُ بِهِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَا مِنْ رَجُلٍ لاَ يُؤَدِّى زَكَاةَ مَالِهِ إِلاَّ جَعَلَ اللّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فِى عُنُقِهِ شُجَاعًا » . ثُمَّ قَرَأَ عَلَيْنَا مِصْدَاقَهُ مِنْ كِتَابِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ ( لاَ تَحْسَبَنَّ الَّذِينَ يَبْخَلُونَ بِمَا آتَاهُمُ اللَّهُ مِنْ فَضْلِهِ ) الآيَةَ . وَقَالَ مَرَّةً قَرَأَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِصْدَاقَهُ ( سَيُطَوَّقُونَ مَا بَخِلُوا بِهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ) « وَمَنِ اقْتَطَعَ مَالَ أَخِيهِ الْمُسْلِمِ بِيَمِينٍ لَقِىَ اللَّهَ وَهُوَ عَلَيْهِ غَضْبَانُ » . ثُمَّ قَرَأَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِصْدَاقَهُ مِنْ كِتَابِ اللَّهِ ( إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ ) الآيَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize İbn Ebu Ömer (Muhammed b. Yahya), ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Cami' b. Ebu Raşid ve Abdülmelik b. E'yen, onlara Ebu Vail (Şakik b. Seleme), ona da Abdullah b. Mesud şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Malının zekatını vermeyen her bir kimsenin boynuna kıyamet günü Allah bir yılan takacaktır." Sonra bu sözünü doğrulamak için (delilini getirerek) şu ayetini okudu: "Allah'ın kendilerine ikram edip verdiği malları, infak etmekte cimrilik gösterenler... (Ali İmran/2-180)" Abdullah b. Mesud dedi ki: Başka bir seferde de Rasulullah'ın (sav) bu sözünü doğrulamak için (delilini getirerek) aynı ayeti(n devamını) okumuştu: "Cimrilik ettikleri şey kıyamet günü boyunlarına dolanacaktır... (Ali İmran/2-180)" Rasulullah (sav) şöyle devam etti: "Müslüman kardeşinin malını yalan yere yemin ederek kendi zimmetine geçiren kişi kıyamet günü Allah’ı kendisine kızgın vaziyette bulacaktır." Sonra da Allah'ın kitabından bu sözünü doğrulamak için şu ayeti okudu: "Allah'a verdikleri sözü satanlar... (Ali İmran/2-77)."
Ebu İsa (Tirmizî) dedi ki: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 3, 5/232
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Cami b. Ebu Raşid el-Kâhili (Cami b. Ebu Raşid)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Muhammed b. Ebu Ömer el-Adenî (Muhammed b. Yahya b. Ebu Ömer)
Konular:
Cimrilik, zemmedilişi
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Söz, sözde durmak, ahde vefa
Yemin, Yalan yere
Zekat, farziyeti
Zekat, vermeyenin hali
نا محمد بن مخلد نا أحمد بن منصور نا يزيد بن أبي حكيم نا سفيان بن سعيد حدثني إبراهيم بن يزيد عن محمد بن عباد عن بن عمر قال : سئل رسول الله صلى الله عليه و سلم عن قوله ولله على الناس حج البيت من استطاع إليه سبيلا قال السبيل إلى الحج الزاد والراحلة فقيل له وما الحاج قال الشعث التفل وسئل أي الحج أفضل قال العج والثج. ورواه إبراهيم بن يزيد الخوزي عن محمد بن عباد بن جعفر عن بن عمر عن النبي صلى الله عليه و سلم وهو مشهور عنه وقد تابعه محمد بن عبد الله بن عبيد بن عمير الليثي فرواه عن محمد بن عباد عن بن عمر عن النبي صلى الله عليه و سلم : كذلك
Öneri Formu
Hadis Id, No:
185662, DK002421
Hadis:
نا محمد بن مخلد نا أحمد بن منصور نا يزيد بن أبي حكيم نا سفيان بن سعيد حدثني إبراهيم بن يزيد عن محمد بن عباد عن بن عمر قال : سئل رسول الله صلى الله عليه و سلم عن قوله ولله على الناس حج البيت من استطاع إليه سبيلا قال السبيل إلى الحج الزاد والراحلة فقيل له وما الحاج قال الشعث التفل وسئل أي الحج أفضل قال العج والثج. ورواه إبراهيم بن يزيد الخوزي عن محمد بن عباد بن جعفر عن بن عمر عن النبي صلى الله عليه و سلم وهو مشهور عنه وقد تابعه محمد بن عبد الله بن عبيد بن عمير الليثي فرواه عن محمد بن عباد عن بن عمر عن النبي صلى الله عليه و سلم : كذلك
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Darekutni, Sünen-i Darekutni, Hac 2421, 3/217
Senetler:
()
Konular:
Hac, hacca ait amellerin en faziletlisi
Hac, yolculuğuna azıksız çıkmamak
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri