Bize Mâlik, ona Saîd b. Ebu Saîd el-Makburî, ona da Ebu Şüreyh el-Ka'bî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin yahut sussun. Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa komşusuna iyi davransın. Her kim Allah ve âhiret gününe iman ediyorsa misafirine ikram etsin. Misafir bir gün izzet ve ikramla ağırlanır. Normal bir şekilde ağırlanması ise üç gündür. Üç günden sonrası [ev sahibinden misafirine] sadakadır. Misafirin ev sahibini sıkıntıda bırakacak kadar uzun süre kalması helal olmaz."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38619, MU001695
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى شُرَيْحٍ الْكَعْبِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيَقُلْ خَيْرًا أَوْ لِيَصْمُتْ وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيُكْرِمْ جَارَهُ وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيُكْرِمْ ضَيْفَهُ جَائِزَتُهُ يَوْمٌ وَلَيْلَةٌ وَضِيَافَتُهُ ثَلاَثَةُ أَيَّامٍ فَمَا كَانَ بَعْدَ ذَلِكَ فَهُوَ صَدَقَةٌ وَلاَ يَحِلُّ لَهُ أَنْ يَثْوِىَ عِنْدَهُ حَتَّى يُحْرِجَهُ.
Tercemesi:
Bize Mâlik, ona Saîd b. Ebu Saîd el-Makburî, ona da Ebu Şüreyh el-Ka'bî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin yahut sussun. Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa komşusuna iyi davransın. Her kim Allah ve âhiret gününe iman ediyorsa misafirine ikram etsin. Misafir bir gün izzet ve ikramla ağırlanır. Normal bir şekilde ağırlanması ise üç gündür. Üç günden sonrası [ev sahibinden misafirine] sadakadır. Misafirin ev sahibini sıkıntıda bırakacak kadar uzun süre kalması helal olmaz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1695, 1/364
Senetler:
1. Ebu Şurayh Huveylid b. Şurayh el-Huzâî (Huveylid b. Amr b. Sahr b. Abdüluzzâ)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
Konular:
Adab, misafirlik adabı
İkram, ikram etmek, paylaşmak
İyilik, komşuya iyilik etmek
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, ADAB
KTB, KOMŞU, KOMŞULUK
Misafirlik, kalma müddeti
Bize Osman b. Muhammed, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Amr b. Dînâr, ona Nâfi b. Cübeyr, ona da Ebû Şurayh el-Huzâî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa misafirine ikram etsin. Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa komşusuna iyi davransın. Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin ya da sussun."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43444, DM002079
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُثْمَانُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ سَمِعَ نَافِعَ بْنَ جُبَيْرٍ عَنْ أَبِى شُرَيْحٍ الْخُزَاعِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« مَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيُكْرِمْ ضَيْفَهُ ، وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيُحْسِنْ إِلَى جَارِهِ ، وَمَنْ كَانَ يَؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيَقُلْ خَيْراً أَوْ لِيَسْكُتْ ».
Tercemesi:
Bize Osman b. Muhammed, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Amr b. Dînâr, ona Nâfi b. Cübeyr, ona da Ebû Şurayh el-Huzâî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa misafirine ikram etsin. Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa komşusuna iyi davransın. Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin ya da sussun."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Et'ime 11, 2/1295
Senetler:
1. Ebu Şurayh Huveylid b. Şurayh el-Huzâî (Huveylid b. Amr b. Sahr b. Abdüluzzâ)
2. Ebu Muhammed Nafi' b. Cübeyr en-Nevfelî (Nafi' b. Cübeyr b. Mut'im b. Adî b. Nevfel)
3. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Adab, misafirlik adabı
İkram, ikram etmek, paylaşmak
İman
İman, Amelle İlişkisi
İman, Esasları, Ahirete iman
İman, Esasları, Allah'a ve Rasulüne iman
İyilik, komşuya iyilik etmek
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, ADAB
KTB, İMAN
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن الزهري عن أبي سلمة عن أبي هريرة قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : من كان يؤمن بالله واليوم الاخر فليكرم ضيفه ، من كان يؤمن بالله واليوم الاخر فلا يؤذين جاره ، من كان يؤمن بالله واليوم الاخر فليقل خيرا " أو ليصمت .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
87321, MA019746
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن الزهري عن أبي سلمة عن أبي هريرة قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : من كان يؤمن بالله واليوم الاخر فليكرم ضيفه ، من كان يؤمن بالله واليوم الاخر فلا يؤذين جاره ، من كان يؤمن بالله واليوم الاخر فليقل خيرا " أو ليصمت .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 19746, 11/7
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
Konular:
Adab, misafirlik adabı
Adab, sohbet adabı
Ahlak, hayır söylemek ya da susmak
İyilik, komşuya iyilik etmek
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, ADAB
Öneri Formu
Hadis Id, No:
157424, BS020123
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْفَقِيهُ أَبُو الْفَتْحِ الْعُمَرِىُّ أَنْبَأَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى شُرَيْحٍ أَنْبَأَنَا أَبُو الْقَاسِمِ الْبَغَوِىُّ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْجَعْدِ أَنْبَأَنَا زُهَيْرٌ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ حَارِثَةَ بْنِ مُضَرِّبٍ قَالَ : كُنْتُ جَالِسًا عِنْدَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ فَجَاءَ رَجُلاَنِ فَسَلَّمَ أَحَدُهُمَا وَلَمْ يُسَلِّمِ الآخَرُ فَقُلْنَا أَوْ قَالَ مَا بَالُ صَاحِبِكَ لَمْ يُسَلِّمْ قَالَ : إِنَّهُ نَذَرَ صَوْمًا لاَ يُكَلِّمُ الْيَوْمَ إِنْسِيًّا. قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بِئْسَمَا قُلْتَ إِنَّمَا كَانَتْ تِلْكَ امْرَأَةً قَالَتْ ذَلِكَ لِيَكُونَ لَهَا عُذْرٌ وَكَانُوا يُنْكِرُونَ أَنْ يَكُونَ وَلَدٌ مِنْ غَيْرِ زَوْجٍ وَلاَ زِنًا أَوْ إِلاَّ زِنًا فَسَلِّمْ وَأْمُرْ بِالْمَعْرُوفِ وَانْهَ عَنِ الْمُنْكَرِ خَيْرٌ لَكَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Nuzür 20123, 20/208
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Harise b. Mudarrib el-Abdi (Harise b. Mudarrib)
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
5. Ebu Hasan Ali b. Ca'd el-Cevherî (Ali b. Ca'd b. Ubeyd)
6. Ebu Kasım Abdullah b. Sabur el-Beğavi (Abdullah b. Muhammed b. Abdulaziz b. Merzuban b. Sabur b. Şahinşah)
7. Ebu Muhammed,Abdurrahman b. Ahmed eş-Şurayhi (Abdurrahman b. Ahmed b. Muhammed b. Ahmed b. Yahya b. Mahled)
8. Ebu Feth Nasır b. Hüseyin el-Kuraşî (Nasır b. Hüseyin b. Muhammed b. Ali b. Kasım b. Ömer)
Konular:
Adak, Nezir, geçerliliği
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, İYİLİK, BİRR,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
188414, NM000137
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْحُسَيْنِ الْقَاضِي، بِمَرْوَ، وَأَبُو عَبْدِ اللَّهِ مُحَمَّدُ بْنُ عَلِيِّ بْنِ مَخْلَدٍ الْجَوْهَرِيُّ، بِبَغْدَادَ، قَالَ: ثنا الْحَارِثُ بْنُ أَبِي أُسَامَةَ، ثنا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ الضُّبَعِيُّ، ثنا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَلْقَمَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ جَدِّهِ عَلْقَمَةَ بْنِ وَقَّاصٍ، قَالَ: كَانَ رَجُلٌ بَطَّالٌ يَدْخُلُ عَلَى الْأُمَرَاءِ فَيُضْحِكُهُمْ، فَقَالَ لَهُ جَدِّي: وَيْحَكَ يَا فُلَانُ، لِمَ تَدْخُلُ عَلَى هَؤُلَاءِ وَتُضْحِكُهُمْ، فَإِنِّي سَمِعْتُ بِلَالَ بْنَ الْحَارِثِ الْمُزَنِيَّ صَاحِبَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، يُحَدِّثُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «إِنَّ الْعَبْدَ لَيَتَكَلَّمُ بِالْكَلِمَةِ مِنْ رِضْوَانِ اللَّهِ، مَا يَظُنُّ أَنْ تَبْلُغَ مَا بَلَغَتْ فَيَرْضَى اللَّهُ بِهَا عَنْهُ إلى يَوْمَ الْقِيَامَةِ، وَإِنَّ الْعَبْدَ لَيَتَكَلَّمُ بِالْكَلِمَةِ مِنْ سَخَطِ اللَّهِ، مَا يَظُنُّ أَنْ تَبْلُغَ مَا بَلَغَتْ فَيَسْخَطُ اللَّهُ بِهَا إِلَى يَوْمِ يَلْقَاهُ» . «هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ وَقَدِ احْتَجَّ مُسْلِمٌ بِمُحَمَّدِ بْنِ عَمْرٍو، وَقَدْ أَقَامَ إِسْنَادَهُ عَنْهُ سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ كَمَا أَوْرَدتُهُ عَالِيًا هَكَذَا رَوَاهُ سُفْيَانُ الثَّوْرِيُّ وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ وَعَبْدُ الْعَزِيزِ الدَّرَاوَرْدِيُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ بِشْرٍ الْعَبْدِيُّ وَغَيْرُهُمْ، أَمَّا حَدِيثُ الثَّوْرِيِّ»
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Hâkim en-Nîsâbûrî, el-Müstedrek, İmân 137, 1/109
Senetler:
1. Bilal b. Haris (Bilal b. Haris b. Ukeym b. Sa'd)
2. Ebu Yahya Alkame b. Vakkas el-Utvârî (Alkame b. Vakkâs b. Mihsan b. Kelede)
3. Amr b. Alkame el-Leysi (Amr b. Alkame b. Vakkas)
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Leysî (Muhammed b. Amr b. Alkame b. Vakkas)
5. Ebu Muhammed Said b. Amir ed-Dube'î (Said b. Amir)
6. Ebu Muhammed Haris b. Ebu Üsame et-Temimi (Haris b. Muhammed b. Dâhir)
7. Abdullah b. Hüseyin en-Nadri (Abdullah b. Hüseyin b. Hasan b. Ahmed b. Nadr)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Ahlak, hayır söylemek ya da susmak
Konuşma, konuşma adabı
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, ADAB
Söz, sözün sorumluluğu
Yalan, insanları güldürmek için yalan söylemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
274384, NM000137-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْحُسَيْنِ الْقَاضِي، بِمَرْوَ، وَأَبُو عَبْدِ اللَّهِ مُحَمَّدُ بْنُ عَلِيِّ بْنِ مَخْلَدٍ الْجَوْهَرِيُّ، بِبَغْدَادَ، قَالَ: ثنا الْحَارِثُ بْنُ أَبِي أُسَامَةَ، ثنا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ الضُّبَعِيُّ، ثنا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَلْقَمَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ جَدِّهِ عَلْقَمَةَ بْنِ وَقَّاصٍ، قَالَ: كَانَ رَجُلٌ بَطَّالٌ يَدْخُلُ عَلَى الْأُمَرَاءِ فَيُضْحِكُهُمْ، فَقَالَ لَهُ جَدِّي: وَيْحَكَ يَا فُلَانُ، لِمَ تَدْخُلُ عَلَى هَؤُلَاءِ وَتُضْحِكُهُمْ، فَإِنِّي سَمِعْتُ بِلَالَ بْنَ الْحَارِثِ الْمُزَنِيَّ صَاحِبَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، يُحَدِّثُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «إِنَّ الْعَبْدَ لَيَتَكَلَّمُ بِالْكَلِمَةِ مِنْ رِضْوَانِ اللَّهِ، مَا يَظُنُّ أَنْ تَبْلُغَ مَا بَلَغَتْ فَيَرْضَى اللَّهُ بِهَا عَنْهُ إلى يَوْمَ الْقِيَامَةِ، وَإِنَّ الْعَبْدَ لَيَتَكَلَّمُ بِالْكَلِمَةِ مِنْ سَخَطِ اللَّهِ، مَا يَظُنُّ أَنْ تَبْلُغَ مَا بَلَغَتْ فَيَسْخَطُ اللَّهُ بِهَا إِلَى يَوْمِ يَلْقَاهُ» . «هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ وَقَدِ احْتَجَّ مُسْلِمٌ بِمُحَمَّدِ بْنِ عَمْرٍو، وَقَدْ أَقَامَ إِسْنَادَهُ عَنْهُ سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ كَمَا أَوْرَدتُهُ عَالِيًا هَكَذَا رَوَاهُ سُفْيَانُ الثَّوْرِيُّ وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ وَعَبْدُ الْعَزِيزِ الدَّرَاوَرْدِيُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ بِشْرٍ الْعَبْدِيُّ وَغَيْرُهُمْ، أَمَّا حَدِيثُ الثَّوْرِيِّ»
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Hâkim en-Nîsâbûrî, el-Müstedrek, İlim 137, 1/109
Senetler:
1. Bilal b. Haris (Bilal b. Haris b. Ukeym b. Sa'd)
2. Ebu Yahya Alkame b. Vakkas el-Utvârî (Alkame b. Vakkâs b. Mihsan b. Kelede)
3. Amr b. Alkame el-Leysi (Amr b. Alkame b. Vakkas)
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Leysî (Muhammed b. Amr b. Alkame b. Vakkas)
5. Ebu Muhammed Said b. Amir ed-Dube'î (Said b. Amir)
6. Ebu Muhammed Haris b. Ebu Üsame et-Temimi (Haris b. Muhammed b. Dâhir)
7. Ebu Abdullah Muhammed b. Ahmed el-Cevheri (Muhammed b. Ahmed b. Ali b. Mahled b. Eban)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Ahlak, hayır söylemek ya da susmak
Konuşma, konuşma adabı
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, ADAB
Söz, sözün sorumluluğu
Yalan, insanları güldürmek için yalan söylemek
Bize Ebû Tahir el-Fakîh, ona Ebû Bekir Muhammed b. Ömer b. Hafs ez-Zâhid, ona es-Seriy b. Huzeyme, ona da Ebu Nuaym rivayet etti. (T)
Bize Ebû Bekir b. Fûrek, ona Abdullah b. Cafer, ona Yunus b. Habîb, ona Ebû Davud, bu ikisine İsa b. Abdurrahman, ona Talha el-Yâmî, ona Abdurrahman b. Avsece, ona da el-Berâ şöyle söyledi:
Hz. Peygamber’e (sav) bir bedevî geldi ve 'Ey Allah’ın Rasûlü, beni cennete sokacak olan bir amel söyle!' dedi. Rasulullah (sav):
"Sözü kısa tutarsan, meseleyi arz etmiş olursun. Dolayısıyla insanı âzâd et ve kölenin bağını çöz" buyurdu.
Bedevî, 'Ey Allah’ın Rasûlü, bu ikisi aynı şey midir?' diye sorunca,
"Hayır! kişiyi âzâd etmek, onun âzâdını tek başına yapmaktır. Kölenin bağını çözmek ise, onun âzâdlığını ödemesine yardım etmektir. Bir de sütlü deveyi hediye etmek ve zalim akrabaya yardım etmektir” diye karşılık verdi, Hz. Peygamber.
Adam, 'Buna kimin gücü yeter?' deyince, Rasûlullah (sav),
"Öyleyse aç olanı doyur, susamışa su ver!" buyurdu.
Adam, 'Buna da gücüm yetmezse?' deyince,
"O zaman iyiliği emret, kötülüklere mani ol!" buyurdu.
Adam, 'Buna da gücü yetmezse?” deyince, Hz. Peygamber (sav)
"O zaman dilini tut, hayırdan başka söz söyleme!" dedi.
[Bu hadisin lafzı Ebû Davud’a aittir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
267467, BS021352
Hadis:
- أَخْبَرَنَا أَبُو طَاهِرٍ الْفَقِيهُ , أنبأ أَبُو بَكْرٍ مُحَمَّدُ بْنُ عُمَرَ بْنِ حَفْصٍ الزَّاهِدُ , ثنا السَّرِيُّ بْنُ خُزَيْمَةَ , ثنا أَبُو نُعَيْمٍ ح
وَأَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ فُورَكٍ , أنبأ عَبْدُ اللهِ بْنُ جَعْفَرٍ , ثنا يُونُسُ بْنُ حَبِيبٍ , ثنا أَبُو دَاوُدَ، قَالَا: ثنا عِيسَى بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ , عَنْ طَلْحَةَ الْيَامِيِّ , عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْسَجَةَ , عَنِ الْبَرَاءِ، قَالَ:
جَاءَ أَعْرَابِيٌّ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللهِ، أَخْبِرْنِي بِعَمَلٍ يُدْخِلُنِي الْجَنَّةَ , قَالَ: " لَئِنْ أَقْصَرْتَ فِي الْخُطْبَةِ لَقَدْ أَعْرَضْتَ الْمَسْأَلَةَ , أَعْتِقِ النَّسَمَةَ , وَفُكَّ الرَّقَبَةَ " , قَالَ: يَا رَسُولَ اللهِ , أَهُمَا سَوَاءٌ؟ قَالَ: " لَا , عِتْقُ النَّسَمَةِ أَنْ تَنْفَرِدَ بِهَا , وَفَكُّ الرَّقَبَةِ أَنْ تُعِينَ فِي ثَمَنِهَا , وَالْمِنْحَةُ الْوَكُوفُ , وَالْفَيْءُ عَلَى ذِي الرَّحِمِ الظَّالِمِ " , قَالَ: فَمَنْ يُطِيقُ ذَلِكَ؟ قَالَ: " فَأَطْعِمِ الْجَائِعَ , وَاسْقِ الظَّمْآنَ " , قَالَ: فَإِنْ لَمْ أَسْتَطِعْ؟ قَالَ: " مُرْ بِالْمَعْرُوفِ , وَانْهَ عَنِ الْمُنْكَرِ " , قَالَ: فَمَنْ لَمْ يُطِقْ ذَلِكَ؟ قَالَ: " فَكُفَّ لِسَانَكَ إِلَّا مِنْ خَيْرٍ "
[ لَفْظُ حَدِيثِ أَبِي دَاوُدَ.]
Tercemesi:
Bize Ebû Tahir el-Fakîh, ona Ebû Bekir Muhammed b. Ömer b. Hafs ez-Zâhid, ona es-Seriy b. Huzeyme, ona da Ebu Nuaym rivayet etti. (T)
Bize Ebû Bekir b. Fûrek, ona Abdullah b. Cafer, ona Yunus b. Habîb, ona Ebû Davud, bu ikisine İsa b. Abdurrahman, ona Talha el-Yâmî, ona Abdurrahman b. Avsece, ona da el-Berâ şöyle söyledi:
Hz. Peygamber’e (sav) bir bedevî geldi ve 'Ey Allah’ın Rasûlü, beni cennete sokacak olan bir amel söyle!' dedi. Rasulullah (sav):
"Sözü kısa tutarsan, meseleyi arz etmiş olursun. Dolayısıyla insanı âzâd et ve kölenin bağını çöz" buyurdu.
Bedevî, 'Ey Allah’ın Rasûlü, bu ikisi aynı şey midir?' diye sorunca,
"Hayır! kişiyi âzâd etmek, onun âzâdını tek başına yapmaktır. Kölenin bağını çözmek ise, onun âzâdlığını ödemesine yardım etmektir. Bir de sütlü deveyi hediye etmek ve zalim akrabaya yardım etmektir” diye karşılık verdi, Hz. Peygamber.
Adam, 'Buna kimin gücü yeter?' deyince, Rasûlullah (sav),
"Öyleyse aç olanı doyur, susamışa su ver!" buyurdu.
Adam, 'Buna da gücüm yetmezse?' deyince,
"O zaman iyiliği emret, kötülüklere mani ol!" buyurdu.
Adam, 'Buna da gücü yetmezse?” deyince, Hz. Peygamber (sav)
"O zaman dilini tut, hayırdan başka söz söyleme!" dedi.
[Bu hadisin lafzı Ebû Davud’a aittir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Kitabu'l-ıtk 21352, 21/307
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Abdurrahman b. Avsece el-Hemdânî en-Nehdî (Abdurrahman b. Avsece)
3. Talha b. Sinan el-Eyyami (Talha b. Sinan b. Haris b. Musarrif)
4. İsa b. Abdurrahman es-Sülemi (İsa b. Abdurrahman)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Yunus b. Habib el-İclî (Yunus b. Habib b. Abdülkahir b. Abdülaziz b. Ömer b. Kays)
7. Abdullah b. Cafer el-İsbehânî (Abdullah b. Cafer b. Ahmed b. Faris)
8. Ebu Bekir Muhammed b. Hasan el-Eşarî (Muhammed b. Hasan b. Fûrek)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Cennet, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
Teşvik edilenler, Ma'rufu emr/münkerden nehy
Teşvik edilenler, Yemek yedirmek, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
157421, BS020120
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا الْعَبَّاسُ بْنُ مُحَمَّدٍ وَيَحْيَى بْنُ أَبِى طَالِبٍ فَرَّقَهُمَا قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو أَحْمَدَ الزُّبَيْرِىُّ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ إِيَادِ بْنِ لَقِيطٍ عَنْ أَبِيهِ إِيَادِ بْنِ لَقِيطٍ قَالَ حَدَّثَتْنِى لَيْلَى امْرَأَةُ بَشِيرِ ابْنِ الْخَصَاصِيَّةِ وَكَانَ اسْمُهُ قَبْلَ ذَلِكَ زَحْمٌ فَسَمَّاهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بَشِيرًا قَالَتْ حَدَّثَنِى بَشِيرٌ أَنَّهُ سَأَلَ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- عَنْ صَوْمِ يَوْمِ الْجُمُعَةِ وَأَنْ لاَ يُكَلِّمَ ذَلِكَ الْيَوْمَ أَحَدًا قَالَ فَقَالَ لَهُ :« لاَ تَصُمْ يَوْمَ الْجُمُعَةِ إِلاَّ فِى أَيَّامٍ كُنْتَ تَصُومَهَا أَوْ فِى شَهْرٍ وَأَنْ لاَ تُكَلِّمَ أَحَدًا فَلَعَمْرِى لأَنْ تُكَلِّمَ فَتَأْمُرَ بِمَعْرُوفٍ أَوْ تَنْهَى عَنْ مُنْكَرٍ خَيْرٌ مِنْ أَنْ تَسْكُتَ ».
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Nuzür 20120, 20/206
Senetler:
1. İbn Hasâsiyye Beşir b. Hasâsiyye es-Sedûsî (Beşîr b. Zeyd b. Ma'bed b. Dabbâb)
2. Leyla İmraetü Beşir (Leyla bt. Yezid)
3. İyad b. Lekît es-Sedusi (İyad b. Lekît)
4. Ebu Selîl Ubeydullah b. İyad es-Sedusi (Ubeydullah b. İyad b. Lekît)
5. Ebu Ahmed Muhammed b. Abdullah ez-Zübeyrî (Muhammed b. Abdullah b. Zübeyr b. Ömer b. Dirhem)
6. Ebu Bekir Yahya b. Cafer el-Vasiti (Yahya b. Cafer b. Abdulah)
6. Abbas b. Muhammed ed-Duri (Abbas b. Muhammed b. Hatim b. Vakıd)
7. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
8. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Konuşma, konuşma adabı
Konuşmak, konuştuğunda hayır söyle
KTB, ADAB
Kültürel hayat, İsim verme kültürü
Oruç, Cuma günleri oruç tutulabilir mi?