44 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Avn, ona Halid el-Vasıtî, ona Halid el-Hazzâ, ona Ebû Kilabe; (T) Bize Müsedded, ona Halid -yani İbn Abdullah el-Vasıtî-, ona Halid el-Hazzâ, ona Ebû Kilabe, ona Amr b. Bücdân, ona da Ebu Zer şöyle demiştir: Hz. Peygamber'in yanında küçük bir miktar koyun birikti. Bana, "Ey Ebu Zer! Bunları al ve otlamaya kırsala götür" dedi. Ben de Rebeze'ye geldim. Cünüp oluyordum ve beş-altı gece yıkanmadan duruyordum. En son Hz. Peygamber'e geldim ve bana "(Şaşırarak) Ebu Zer! Sen misin?" dedi. Ben de cevap vermedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber, "Ey Ebu Zer! Annen acını görsün, annen öle" dedi. Sonra siyahi bir cariye çağırdı. Cariye içerisi suyla dolu olan bir kova ile geldi. Beni bir örtü ile gizledi ve ben de bir devenin arkasında saklanarak yıkandım. Üstümden bir dağı atmış gibi hissettim. Sonra Hz. Peygamber, "On sene de olsa temiz toprak müslümanın abdest suyu yerine geçmektedir. Ancak su bulduğunuz zaman onunla yıkanınız. Çünkü bu daha hayırlıdır," dedi. [Müsedded, zekâttan biriken sürücük demiştir.] [Ebû Davud, Amr'ın rivayeti daha tamdır, demiştir.]
Açıklama: "Annen acını görsün", "annen öle" gibi sözler beddua anlamında olmayıp muhatap ile samimiyeti ifade etmektedirler.
Ey iman edenler! (Biliniz ki), hahamlardan ve râhiplerden birçoğu insanların mallarını haksız yollardan yerler ve (insanları) Allah yolundan engellerler. Altın ve gümüşü yığıp da onları Allah yolunda harcamayanlar yok mu, işte onlara elem verici bir azabı müjdele!
De ki: Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden de) kısar. Siz hayıra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Açıklama: Elbani bu hadisn hasen sahih olduğunu ifade etmiştir