336 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Nuaym, ona Süfyân, ona İbn Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah (ra) şöyle rivayet etmiştir: Yahudiler, "eşine arkasından yaklaşarak (ön taraftan) ilişki kuran kimsenin çocuğu şaşı gözlü olur" demişlerdi. Bunun üzerine "Kadınlarınız sizin tarlanızdır. O halde tarlanıza nasıl dilerseniz öyle yaklaşın" ayeti inmiştir.
Bize Hüseyin b. Mansur, esbât b. Muhammed, ona Süleyman b. Feyrûz eş-Şeybânî, ona İkrime ona da İbn Abbâs; (T) Şeybânî der ki: Kanaatim odur ki Ebu Hasan Atâ es-Suvâî bu hadisi mutlaka İbn Abbas'tan rivayet etmiştir: İbn Abbâs "Ey iman edenler! Kadınları zorla miras olarak almak size helâl olmaz. Kendilerine vermiş olduğunuz mehirden bir şeyler koparabilmek için onları sıkıştırmayın" (Nisa, 19) ayeti hakkında şöyle der: Cahiliye döneminde bir adam vefat ettiği zaman, onun velileri, geride kalan eşi konusunda da hak sahibi olur, isterlerse, içlerinden biri onunla evlenir, isterlerse onu başka birisiyle evlendirip mehrini alırlar, isterlerse o kadını kimseyle evlendirmeyip (ölene kadar bekletir, sonra da mirasını alırlardı). İşte bu ayet, bunlar hakkında indi.
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân, ona Ubeydullah, ona da İbn Abbâs (r.anhuma) şöyle demiştir: Nesepleri kötülemek, ölü arkasından ağıt yakmak cahiliye adetlerindendir. Râvi Übeydullah üçüncüsünü hatırlayamadı. Süfyân der ki: Üçüncüsünün, yağmurun yıldızların sayesinde yağdığına inanmak olduğunu söylüyorlar.