İffetini korumuş olan, İmran kızı Meryem'i de (Allah örnek gösterdi). Biz, ona ruhumuzdan üfledik ve Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdik etti. O gönülden itaat edenlerdendi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
58625, KK66/12
Hadis:
وَمَرْيَمَ ابْنَتَ عِمْرَانَ الَّتِي أَحْصَنَتْ فَرْجَهَا فَنَفَخْنَا فِيهِ مِن رُّوحِنَا وَصَدَّقَتْ بِكَلِمَاتِ رَبِّهَا وَكُتُبِهِ وَكَانَتْ مِنَ الْقَانِتِينَ
Tercemesi:
İffetini korumuş olan, İmran kızı Meryem'i de (Allah örnek gösterdi). Biz, ona ruhumuzdan üfledik ve Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdik etti. O gönülden itaat edenlerdendi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Tahrîm 66/12, /
Senetler:
()
Konular:
İman, Esasları, Kitaplara iman
KTB, İMAN
Kulluk, Allah'ın emrine uymak
Ruh
Tarihsel Şahsiyetler, Hz. Meryem
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10515, M006723
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ وَوَكِيعٌ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ الْهَمْدَانِىُّ - وَاللَّفْظُ لَهُ - حَدَّثَنَا أَبِى وَأَبُو مُعَاوِيَةَ وَوَكِيعٌ قَالُوا حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ زَيْدِ بْنِ وَهْبٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ الصَّادِقُ الْمَصْدُوقُ « إِنَّ أَحَدَكُمْ يُجْمَعُ خَلْقُهُ فِى بَطْنِ أُمِّهِ أَرْبَعِينَ يَوْمًا ثُمَّ يَكُونُ فِى ذَلِكَ عَلَقَةً مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ يَكُونُ فِى ذَلِكَ مُضْغَةً مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ يُرْسَلُ الْمَلَكُ فَيَنْفُخُ فِيهِ الرُّوحَ وَيُؤْمَرُ بِأَرْبَعِ كَلِمَاتٍ بِكَتْبِ رِزْقِهِ وَأَجَلِهِ وَعَمَلِهِ وَشَقِىٌّ أَوْ سَعِيدٌ فَوَالَّذِى لاَ إِلَهَ غَيْرُهُ إِنَّ أَحَدَكُمْ لَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ الْجَنَّةِ حَتَّى مَا يَكُونَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهَا إِلاَّ ذِرَاعٌ فَيَسْبِقُ عَلَيْهِ الْكِتَابُ فَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ النَّارِ فَيَدْخُلُهَا وَإِنَّ أَحَدَكُمْ لَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ النَّارِ حَتَّى مَا يَكُونَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهَا إِلاَّ ذِرَاعٌ فَيَسْبِقُ عَلَيْهِ الْكِتَابُ فَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ الْجَنَّةِ فَيَدْخُلُهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe (el-Absî), ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr) T Vekî' (b. Cerrah er-Ruâsî) T Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî -ki lafızlar ona aittir-, ona babası (Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî), ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr) T Vekî' (b. Cerrah er-Ruâsî), onlara (Süleyman b. Mihrân) el-A'meş, ona Zeyd b. Vehb (el-Cühenî), ona da Abdullah'ın (b. Mesud) (ra) rivayet ettiğine göre her daim doğru söyleyen ve doğruluğu tasdik edilmiş olan Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Her birinizin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde toparlanır. Sonra bir o kadar sürede rahme tutunan bir kan pıhtısı halini alır. Sonra yine bir o kadar sürede bir çiğnem ete dönüşür. Bilahare melek gönderilir ve melek, ona ruh üfler. Bu meleğe dört şeyi yani bebeğin rızkını, ecelini, bedbaht mı yoksa bahtiyar mı olacağını yazması emredilir. Kendisinden başka hiç bir ilah olmayan Allah'a yemin ederim ki biriniz Cenetliklerin amelini işlemeye devam eder. Nihayet Cennet ile kendisi arasında bir zirâ'dan başka bir mesafe kalmaz da bu esnada takdir edilen yazı onun önüne geçer ve Cehennemliklerin amelini işler. Böylece de Cehennem'e gider. Yine biriniz Cehennemliklerin amelini işlemeye devam eder. Nihayet kendisi ile Cehennem arasında bir zirâ'dan başka bir mesafe kalmaz da bu esnada takdir edilen yazı onun önüne geçer ve Cennetliklerin amelini işler. Böylece de Cennet'e girer."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kader 6723, /1090
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
İnsan, yaratılış özellikleri
Kader, amel, ilm-i ezelîye rağmen amel
Kader, kader-amel ilişkisi
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Ruh
Yaratılış, ceninin oluşum safhaları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19011, T003140
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ زَكَرِيَّا بْنِ أَبِى زَائِدَةَ عَنْ دَاوُدَ بْنِ أَبِى هِنْدٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : قَالَتْ قُرَيْشٌ لِيَهُودَ اعْطُونَا شَيْئًا نَسْأَلُ عَنْهُ هَذَا الرَّجُلَ فَقَالَ : سَلُوهُ عَنِ الرُّوحِ قَالَ فَسَأَلُوهُ عَنِ الرُّوحِ فَأَنْزَلَ اللَّهُ ( وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الرُّوحِ قُلِ الرُّوحُ مِنْ أَمْرِ رَبِّى وَمَا أُوتِيتُمْ مِنَ الْعِلْمِ إِلاَّ قَلِيلاً ) قَالُوا أُوتِينَا عِلْمًا كَثِيرًا التَّوْرَاةُ وَمَنْ أُوتِىَ التَّوْرَاةَ فَقَدْ أُوتِىَ خَيْرًا كَثِيرًا فَأُنْزِلَتْ ( قُلْ لَوْ كَانَ الْبَحْرُ مِدَادًا لِكَلِمَاتِ رَبِّى لَنَفِدَ الْبَحْرُ ) إِلَى آخِرِ الآيَةِ قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe (b. Said), ona Yahya b. Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona Ebu Davud b. Ebu Hind, ona İkrime (Mevla İbn Abbas), ona da (Abdullah) b. Abbas şöyle demiştir: Kureyşliler Yahudiler'e bize bazı şeyler söyleyin ki şu adama (Muhammed'e) soralım, dediler. Yahudiler de: 'Ona ruhtan sorun' dediler. Bunun üzerine Peygamber'e ruhtan soru sordular. Bunun üzerine Allah şu ayeti indirdi: "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: "Ruhun ne olduğunu ancak rabbim bilir, size ise pek az bilgi verilmiştir (İsrâ, 17/85)." Yine Yahudiler: Bize çok büyük bilgi kaynağı olan Tevrat verilmiştir. Kime Tevrat verilmişse ona büyük hayır verilmiş demektir, dediler. Bunun üzerine şu ayet indi: "De ki: 'Rabbimin sözleri için denizler mürekkep olsa ve bir o kadar mürekkep ilâve etseydik dahi rabbimin sözleri bitmeden önce mutlaka deniz tükenirdi' (Kehf, 18/109)."
Tirmizî dedi ki: Bu hadis bu şekliyle hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 17, 5/304
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Bekir Davud b. Ebu Hind el-Kuşeyrî (Davud b. Dinar b. Azafir)
4. Yahya b. Zekeriyya el-Hemdani (Yahya b. Zekeriyya b. Halid b. Meymun b. Feyruz)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın ilmi, ilm-i ezeli
Önceki ümmetler, Tevrat
Ruh
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281215, M006723-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ وَوَكِيعٌ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ الْهَمْدَانِىُّ - وَاللَّفْظُ لَهُ - حَدَّثَنَا أَبِى وَأَبُو مُعَاوِيَةَ وَوَكِيعٌ قَالُوا حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ زَيْدِ بْنِ وَهْبٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ الصَّادِقُ الْمَصْدُوقُ « إِنَّ أَحَدَكُمْ يُجْمَعُ خَلْقُهُ فِى بَطْنِ أُمِّهِ أَرْبَعِينَ يَوْمًا ثُمَّ يَكُونُ فِى ذَلِكَ عَلَقَةً مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ يَكُونُ فِى ذَلِكَ مُضْغَةً مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ يُرْسَلُ الْمَلَكُ فَيَنْفُخُ فِيهِ الرُّوحَ وَيُؤْمَرُ بِأَرْبَعِ كَلِمَاتٍ بِكَتْبِ رِزْقِهِ وَأَجَلِهِ وَعَمَلِهِ وَشَقِىٌّ أَوْ سَعِيدٌ فَوَالَّذِى لاَ إِلَهَ غَيْرُهُ إِنَّ أَحَدَكُمْ لَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ الْجَنَّةِ حَتَّى مَا يَكُونَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهَا إِلاَّ ذِرَاعٌ فَيَسْبِقُ عَلَيْهِ الْكِتَابُ فَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ النَّارِ فَيَدْخُلُهَا وَإِنَّ أَحَدَكُمْ لَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ النَّارِ حَتَّى مَا يَكُونَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهَا إِلاَّ ذِرَاعٌ فَيَسْبِقُ عَلَيْهِ الْكِتَابُ فَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ الْجَنَّةِ فَيَدْخُلُهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe (el-Absî), ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr) T Vekî' (b. Cerrah er-Ruâsî) T Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî -ki lafızlar ona aittir-, ona babası (Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî), ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr) T Vekî' (b. Cerrah er-Ruâsî), onlara (Süleyman b. Mihrân) el-A'meş, ona Zeyd b. Vehb (el-Cühenî), ona da Abdullah'ın (b. Mesud) (ra) rivayet ettiğine göre her daim doğru söyleyen ve doğruluğu tasdik edilmiş olan Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Her birinizin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde toparlanır. Sonra bir o kadar sürede rahme tutunan bir kan pıhtısı halini alır. Sonra yine bir o kadar sürede bir çiğnem ete dönüşür. Bilahare melek gönderilir ve melek, ona ruh üfler. Bu meleğe dört şeyi yani bebeğin rızkını, ecelini, bedbaht mı yoksa bahtiyar mı olacağını yazması emredilir. Kendisinden başka hiç bir ilah olmayan Allah'a yemin ederim ki biriniz Cenetliklerin amelini işlemeye devam eder. Nihayet Cennet ile kendisi arasında bir zirâ'dan başka bir mesafe kalmaz da bu esnada takdir edilen yazı onun önüne geçer ve Cehennemliklerin amelini işler. Böylece de Cehennem'e gider. Yine biriniz Cehennemliklerin amelini işlemeye devam eder. Nihayet kendisi ile Cehennem arasında bir zirâ'dan başka bir mesafe kalmaz da bu esnada takdir edilen yazı onun önüne geçer ve Cennetliklerin amelini işler. Böylece de Cennet'e girer."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kader 6723, /1090
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
İnsan, yaratılış özellikleri
Kader, amel, ilm-i ezelîye rağmen amel
Kader, kader-amel ilişkisi
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Ruh
Yaratılış, ceninin oluşum safhaları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13489, M007061
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو سَعِيدٍ الأَشَجُّ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ إِدْرِيسَ يَقُولُ سَمِعْتُ الأَعْمَشَ يَرْوِيهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فِى نَخْلٍ يَتَوَكَّأُ عَلَى عَسِيبٍ . ثُمَّ ذَكَرَ نَحْوَ حَدِيثِهِمْ عَنِ الأَعْمَشِ [بَيْنَمَا أَنَا أَمْشِى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى حَرْثٍ وَهُوَ مُتَّكِئٌ عَلَى عَسِيبٍ إِذْ مَرَّ بِنَفَرٍ مِنَ الْيَهُودِ فَقَالَ بَعْضُهُمْ لِبَعْضٍ سَلُوهُ عَنِ الرُّوحِ فَقَالُوا مَا رَابَكُمْ إِلَيْهِ لاَ يَسْتَقْبِلُكُمْ بِشَىْءٍ تَكْرَهُونَهُ . فَقَالُوا سَلُوهُ فَقَامَ إِلَيْهِ بَعْضُهُمْ فَسَأَلَهُ عَنِ الرُّوحِ - قَالَ - فَأَسْكَتَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَلَمْ يَرُدَّ عَلَيْهِ شَيْئًا فَعَلِمْتُ أَنَّهُ يُوحَى إِلَيْهِ - قَالَ - فَقُمْتُ مَكَانِى فَلَمَّا نَزَلَ الْوَحْىُ قَالَ ( وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الرُّوحِ قُلِ الرُّوحُ مِنْ أَمْرِ رَبِّى وَمَا أُوتِيتُمْ مِنَ الْعِلْمِ إِلاَّ قَلِيلاً )] وَقَالَ فِى رِوَايَتِهِ وَمَا أُوتِيتُمْ مِنَ الْعِلْمِ إِلاَّ قَلِيلاً .
Tercemesi:
Bize Ebû Saîd El-Eşecc rivayet etti. (Dedi ki) : Abdullah b. İdris'i şöyle derken işittim. Ben A'meş'den dinledim. Bu hadîsi Abdullah b. Mûrra'dan, o da Mesruk'dan, o da Abdullah'dan naklen rivayet ediyordu. Abdullah şöyle demiş: Peygamber (sav) bir hurmalık içindeydi. Bir hurma dalma dayanıyordu...
Sonra râvî yukarkilerin A'meş'den rivayet ettikleri hadîs gibi nak-letmiştir. O rivayetinde:«Size ilimden ancak az bir şey verilmiştir.» demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Sıfâtu'l-münâfikîn ve ahkâmuhüm 7061, /1151
Senetler:
()
Konular:
Ruh
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36321, HM003898
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ أَبِي شَيْبَةَ وَسَمِعْتُهُ أَنَا مِنْ عُثْمَانَ بْنِ أَبِي شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ عَنِ الْأَعْمَشِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ
بَيْنَمَا النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فِي حَرْثٍ مُتَوَكِّئًا عَلَى عَسِيبٍ فَقَامَ إِلَيْهِ نَفَرٌ مِنْ الْيَهُودِ فَسَأَلُوهُ عَنْ الرُّوحِ فَسَكَتَ ثُمَّ تَلَا هَذِهِ الْآيَةَ عَلَيْهِمْ
{ يَسْأَلُونَكَ عَنْ الرُّوحِ قُلْ الرُّوحُ مِنْ أَمْرِ رَبِّي وَمَا أُوتِيتُمْ مِنْ الْعِلْمِ إِلَّا قَلِيلًا }
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3898, 2/91
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Abdullah b. Mürre el-Hemdanî (Abdullah b. Mürre)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muhammed Abdullah b. İdris el-Evdî (Abdullah b. İdris b. Yezid b. Abdurrahman)
6. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Ruh
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29909, B007462
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ عَنْ عَبْدِ الْوَاحِدِ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ قَالَ بَيْنَا أَنَا أَمْشِى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِي بَعْضِ حَرْثِ الْمَدِينَةِ وَهْوَ يَتَوَكَّأُ عَلَى عَسِيبٍ مَعَهُ ، فَمَرَرْنَا عَلَى نَفَرٍ مِنَ الْيَهُودِ فَقَالَ بَعْضُهُمْ لِبَعْضٍ سَلُوهُ عَنِ الرُّوحِ . فَقَالَ بَعْضُهُمْ لاَ تَسْأَلُوهُ أَنْ يَجِىءَ فِيهِ بِشَىْءٍ تَكْرَهُونَهُ . فَقَالَ بَعْضُهُمْ لَنَسْأَلَنَّهُ . فَقَامَ إِلَيْهِ رَجُلٌ مِنْهُمْ فَقَالَ يَا أَبَا الْقَاسِمِ مَا الرُّوحُ فَسَكَتَ عَنْهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَعَلِمْتُ أَنَّهُ يُوحَى إِلَيْهِ فَقَالَ ( وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الرُّوحِ قُلِ الرُّوحُ مِنْ أَمْرِ رَبِّى وَمَا أُوتُوا مِنَ الْعِلْمِ إِلاَّ قَلِيلاً ) . قَالَ الأَعْمَشُ هَكَذَا فِى قِرِاءَتِنَا .
Tercemesi:
-.......Abdullah ibn Mesûd (R) şöyle demiştir: Ben bir kerresinde Peygamber'le beraber Medine'nin bâzı tarlaları içinde yürüyorduk. Peygamber (S) yanında bulunan hurma dalından bir deyneğine dayanıyordu. Derken biz Yahudiler'den bir topluluk üzerine tesadüf ettik. Onlardan birtakımı diğer takımına:
— O*na ruhtan sorun, dedi. Bir takımı da:
— O'na birşey sormayın. Belki bunun hakkında hoşlanmayacağınız bir cevâb getirir, dedi.
Bâzıları ise:
— Biz O'na muhakkak soracağız, dediler. Bunun üzerine onlardan biri ayağa kalktı da:
— Yâ Ebâ'l-Kaasım, rüh nedir? diye sordu.
Peygamber (S) sükût etti. Ben kendisine vahy verilmekte olduğunu bildim. Sonunda:
— "Sana ruhu sorarlar. De ki: Rûh, Rabb'imin ermindendir. Onlara az bir ilimden başkası verilmemiştir'* (ei-tsrâ: 85) âyetini söyledi.
Râvî el-A'meş: Bizim kıraatimizde böyle " Ve mâ ûtû( = Onlara verilmedi)" şeklindedir, dedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 29, 2/761
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, Yahudilerle ilişkiler ve sorulan sorular
Ruh
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36346, HM002455
Hadis:
حَدَّثَنَا حُسَيْنُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ يَعْنِي ابْنَ حَازِمٍ عَنْ كُلْثُومِ بْنِ جَبْرٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ أَخَذَ اللَّهُ الْمِيثَاقَ مِنْ ظَهْرِ آدَمَ بِنَعْمَانَ يَعْنِي عَرَفَةَ فَأَخْرَجَ مِنْ صُلْبِهِ كُلَّ ذُرِّيَّةٍ ذَرَأَهَا فَنَثَرَهُمْ بَيْنَ يَدَيْهِ كَالذَّرِّ ثُمَّ كَلَّمَهُمْ قِبَلًا قَالَ
{ أَلَسْتُ بِرَبِّكُمْ قَالُوا بَلَى شَهِدْنَا أَنْ تَقُولُوا يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ أَوْ تَقُولُوا إِنَّمَا أَشْرَكَ آبَاؤُنَا مِنْ قَبْلُ وَكُنَّا ذُرِّيَّةً مِنْ بَعْدِهِمْ أَفَتُهْلِكُنَا بِمَا فَعَلَ الْمُبْطِلُونَ }
Tercemesi:
İbn Abbas'tan (Radıyallahüanhüma): Hz. Peygamber (Sallallahü aleyhi ve sellem) buyurur ki: "Allah Adem'in belindeki soyundan Na'man'da söz aldı. Onun sulbünden yarattığı bütün nesilleri çıkartıp zerreler gibi önüne saçtı, sonra kendileriyle konuştu. Buyurdu ki:"Ben sizin Rabbiniz değil miyim? "Onlar da: 'Elbette (sen bizim Rabbimizsin), biz buna şahitlik ederiz, dediler. (Bunları) kıyamet gününde 'Bizim bundan haberimiz yoktu' demeyesiniz ya da 'Bizden önceki ecdadımız Allah'a başka şeyleri ortak koşmuştu ve biz sadece onların izinden giden bir kuşağız, öyleyse (hakkı bizden) gizleyenlerin yaptıklarından dolayı bizi helak mı edeceksin?' demeyesiniz (diye size hatırlatıyoruz)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2455, 1/707
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ebu Muhammed Külsüm b. Cebr (Külsüm b. Cebr)
4. Ebu Nadr Cerîr b. Hazım el-Ezdî (Cerir b. Hâzim b. Zeyd b. Abdullah b. Şucâ')
5. Ebu Ahmed Hüseyin b. Muhammed et-Temimî (Hüseyin b. Muhammed b. Behram)
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, İMAN
Ruh