154 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adîiy, ona Şube, ona da Kaade hadisi bu isnad ile rivayet etmiş ve rivayetine; "Allah, bu kasabaya sen (bu adamdan) uzaklaş, diğerine de sen de yaklaş diye vahyetti" ifadesini eklemiştir.
Açıklama: Hadisin tamamı için M007009 numaralı rivayete bakınız.
Bize Süveyd b. Said, ona Hafs b. Meysere, ona Zeyd b. Eslem, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Aziz ve Celil Allah! Ben, kulumun benim hakkımdaki zannı üzereyim. Beni nerede zikrederse onunla beraberim buyurmuştur. Allah'a yemin olsun ki Cenâb-ı Hak, kulunun tövbesine sizden birinin açık alanda kayıp malını bulmasından daha çok sevinir. Allah, bana bir karış yaklaşana ben bir arşın, bir arşın yaklaşana bir kulaç yaklaşırım. Kulum bana yürüyerek geldiğinde de ona koşarak gelirim buyurdu."
Bana Ubeydullah b. Muaz el-Anberî, ona babası (Muaz b. Muaz), ona Şube, ona Katade, ona Ebu Sıddık en-Nâcî, ona da Ebu Said el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurdu: "Bir adam doksan dokuz kişiyi öldürmüştü. Acaba tevbe etsem kabul olur mu diye sormaya başladı. Bir rahibin yanına gitti ve ona sordu. O da senin tövben kabul olmaz dedi. Bu sefer rahibi de öldürdü, sonra tekrar soruşturmaya başladı. Sonra (bulunduğu) kasabadan çıkıp salih kimselerin bulunduğu bir diğer kasabaya giderken yolda iken ölüm (eceli) geldi, göğsüyle iyiler kasabasına doğru hamle yaptı, sonra da ruhunu teslim etti. Rahmet melekleriyle azap melekleri onun hakkında birbirleriyle tartıştılar. Sonra adam salih kimselerin bulunduğu kasabaya bir karış daha yakın olduğu için, salih kasaba ahalisinden kabul edildi."