216 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Ali (el-Fellâs), ona Yahya (b. Said el-Kattan), ona Eclah (b. Abdullah el-Kindî), ona (Amir ) eş-Şa'bî, ona da Abdullah b. Ebu Halil, Zeyd b. Erkam’ın şöyle anlattığını nakletti: Bir gün Rasulullah'ın (sav) yanındaydım. O günlerde Ali (görev icabı) Yemen'deydi. Yemen'den bir adam Rasulullah'ın (sav) yanına geldi ve şunları anlattı: "(Ey Allah’ın Rasulü!) Ali'nin (huzurunda gerçekleşen şöyle bir davaya) şahit oldum: Üç kişi geldi ve her biri, bir kadının çocuğunun kendilerine ait olduğunu iddia ettiler. Ali onlardan birine "Çocuğu şuna bırakır mısın?" dedi. O kişi bunu kabul etmedi. İkinciye "Çocuğu şuna bırakır mısın?" dedi. O da kabul etmedi. Bu kez üçüncüsüne "Çocuğu şuna bırakır mısın?" dedi. O da kabul etmedi. Ali de dedi ki: "Siz (tam da ayette bahsedildiği gibi) bir türlü anlaşamayan üç ortaksınız. Aranızda kura çekeceğim. Kura kime çıkarsa çocuk onun olacak ve (çocuğun annesi ümmü veled olacağı için) diyetin üçte ikisini o ödeyecek." Rasulullah (sav) (Hz. Ali'nin hükmünü duyunca hoşlandı ve) azı dişleri görününceye kadar güldü.
Açıklama: Hz. Ali'nin telmihte bulunduğu ayet şudur: "Allah şöyle bir örnek veriyor: Bir adam var ki onun birbiriyle ihtilâflı birçok ortak efendisi bulunmaktadır; bir adam da var ki bir tek kişiye bağlıdır. Şimdi bu iki adamın durumları eşit olabilir mi? Bütün övgüler Allah'a mahsustur; fakat çoğu bunu anlamamaktadır." (Zümer, 39/29).
Bize Kuteybe, ona el-Leys, ona Bükeyr, ona Büsr b. Said, İbnü’s-Sâidî el-Mâlikî’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Ömer (ra) beni zekât toplama işinde görevlendirmişti. İşimi bitirip de topladığım zekâtları kendisine teslim edince, bana ücret verilmesini emretti. Bunun üzerine “Ben bu işi Allah rızası için yaptım, mükâfatım Allah’a aittir” dedim. Bana dedi ki: “Sana verdiğimi al, zira ben de Hz. Peygamber (sav) zamanında (bu işte) çalıştım. Ben de dediğin gibi demiştim. Hz. Peygamber (sav) bana “İstemeden sana bir şey verildiği zaman onu (al) ye ve tasadduk et” buyurmuştu.
Bize Ebu Asım Huşeyş b. Asram (en-Nesaî), ona Abdurrezzak (b. Hemmam), ona (Süfyan) es-Sevrî, ona Salih (b. Salih es-Sevrî) el-Hemdanî, ona (Âmir) eş-Şa'bî, ona da Abdu Hayr (b. Yezid el-Hemdanî)'nin naklettiğine göre Zeyd b. Erkam (el-Ensarî) şöyle anlatmıştır: Ali, Yemen'de görevli iken huzuruna üç kişi getirildi. Bunların üçü de aynı temizlik süresi içerisinde bir kadınla (cariye ile) cinsel ilişkide bulunmuşlar (ve her biri doğan çocuğun kendisine ait olduğunu iddia ettiğinden anlaşmazlığa düşmüşlerdi.) Ali, bunlardan ikisine "Çocuğun bu üçüncü kişiye ait olmasını kabul eder misiniz?" diye sordu. O ikisi "Hayır kabul etmiyoruz" dediler. Ali, daha sonra diğer iki kişiye "Çocuğun bu üçüncü şahsa ait olduğunu kabul eder misiniz?" diye sordu. Yine ikisi birden "Hayır" dediler. Bunun üzerine Ali aralarında kura çekti, çocuğun nesebini kurayı kazanana bağladı ve kadının (ümmü veled olmak suretiyle elde ettiği hürriyetinin karşılığı olan) diyetinin üçte ikisini ödeme yükümlülüğünü de ona verdi. Bu olay Hz. Peygamber’e (sav) anlatılınca, (hüküm çok hoşuna gittiği için) azı dişleri görününceye kadar güldü.
Açıklama: Elbani bu hadisin merfu kısmının sahih olduğunu, onun dışındaki kıssanın ise zayıf olduğunu ifade etmiştir.
Açıklama: Müslim'in şartlarına göre sahihtir.