Giriş

Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Abdullah b. Saîd el-Eşec, onlara Veki, ona A'meş, ona Hayseme, ona da Süveyd b. Ğafele, Ali'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) bir sözünü aktarırken, Onun söylemediği bir sözü ona nispet etmektense semadan yeryüzüne düşmek bana daha sevimli gelir. Ama sizinle aramızda olan şeyler üzerine konuştuğumuzda, harp hileden ibarettir. Ben Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işitmiştim: "Ahir zamanda yaşları küçük, akılları kıt bazı insanlar ortaya çıkacak. Onlar, insanların söylediği en güzel sözü söyleyen, Kur'an okuyan ancak, okudukları Kur'an boğazlarından aşağı geçmeyen ve okun avı (deldikten sonra) çıkıp gittiği gibi imandan çıkan kimselerdir. Bu insanlarla karşılaştığınızda onları öldürün. Zira onları öldürenlere kıyamet gününde Allah katında mükafat vardır.


    Öneri Formu
4303 M002462 Müslim, Zekat, 154

Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Abdullah b. Saîd el-Eşec, onlara Veki, ona A'meş, ona Hayseme, ona da Süveyd b. Ğafele, Ali'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) bir sözünü aktarırken, Onun söylemediği bir sözü ona nispet etmektense semadan yeryüzüne düşmek bana daha sevimli gelir. Ama sizinle aramızda olan şeyler üzerine konuştuğumuzda, harp hileden ibarettir. Ben Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işitmiştim: "Ahir zamanda yaşları küçük, akılları kıt bazı insanlar ortaya çıkacak. Onlar, insanların söylediği en güzel sözü söyleyen, Kur'an okuyan ancak, okudukları Kur'an boğazlarından aşağı geçmeyen ve okun avı (deldikten sonra) çıkıp gittiği gibi imandan çıkan kimselerdir. Bu insanlarla karşılaştığınızda onları öldürün. Zira onları öldürenlere kıyamet gününde Allah katında mükafat vardır.


    Öneri Formu
279830 M002462-2 Müslim, Zekat, 154


Açıklama: ''الْخَلْقِ وَالْخَلِيقَةِ'' ifadelerinin, ''insanların ve hayvanların'' şeklinde anlaşılabileceğine ilişkin bk. Suyûtî, Şerhu Süneni İbn Mâce, I, 15.

    Öneri Formu
4317 M002469 Müslim, Zekat, 158


    Öneri Formu
4328 M002473 Müslim, Zekat, 161

Bize Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ, ona Ebu Bekir b. Ayyâş, ona Asım, ona Zir, ona da Abdullah b. Mesûd'un dediğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kıyamete yakın zamanlarda, yaşları genç, hayalleri bozuk bazı kimseler çıkacak. Bunlar Kur'an okuyacaklar, fakat okudukları Kur'an köprücük kemiklerinden aşağı geçmeyecektir. İnsanların en hayırlısının sözlerini söyleyecekler, fakat okun yaydan çıktığı gibi İslam dininden çıkacaklardır." Tirmizî der ki: Bu konuda Ali, Ebu Saîd ve Ebu Zer’den de hadis rivayet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda, bu hadis dışında Hz. Peygamber'den (sav) rivayet edilen hadislerde Kur'an okuyan, ama okudukları Kur'an'ın köprücük kemiklerinden öteye geçmediği kimselerin özelliklerinden bahsedilir ki bunlar Hariciler, Harûrîler ve Haricilerin diğer kollarına mensup olan kimselerdir.


    Öneri Formu
12422 T002188 Tirmizi, Fiten, 24

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Hişâm, ona Ma'mer, ona Zuhrî, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Saîd şöyle demiştir: Peygamber (sav) ganimet tak­simi yaparken, Abdullah b. Zü'l-Huveysıra et-Temîmî geldi ve “Adaletli davran, ey Allah'ın Rasulü” dedi. Rasulullah (sav) da ona "yazıklar olsun sana, ben adaletli değilsem kim adaletli?" buyurdu. Ömer b. Hattâb “müsaade edin de şunun boynunu vura­yım” dedi. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bırak onu, onun öyle arkadaşları var ki, sizden biriniz onların namazı yanında kendi namazını, orucu yanında kendi orucunu küçümser. Ama onlar okun hedefini delip geçmesi gibi dinden çıkacaklar. Okun tüyüne bakılır, orada kandan hiçbir şey bulunmaz. Sonra okun de­mirine bakılır, orada da hiçbir şey bulunmaz. Sonra okun yaya giriş yerine bakılır, orada da bir şey bulunmaz. Sonra okun ağaç kısmına bakılır, orada da bir şey bulunmaz. Ok, işkembe ve kana girip çıkmıştır ama onlardan da hiçbir şey oka yapışıp kal­mamıştır. Onların alâmeti, iki elinden -ya da İki memesinden- bir kadın memesi gibi, yahut sallanıp duran büyük bir et par­çası gibi olan bir adamdır. Onlar, insanlar arasında bir tefrika olduğu zaman ortaya çıkarlar" Ebu Saîd der ki: Ben bu hadisi Peygamber'den (sav) işittiğime şehadet ederim. Yine şehadet ederim ki, ben de kendisi ile birlikte iken, Ali bunlarla harp yaptı ve bu sırada Hz. Peygamber'in (sav) nitelendirdiği özellikleri taşıyan bir adam getirildi. Ebu Saîd der ki: "sadakaların taksimi konusunda seni ayıplayanlar" (Tevbe, 58) ayeti bunun (Abdullah b. Zü'l-Huveysıra et-Temîmî) hakkında indi.


    Öneri Formu
27407 B006933 Buhari, İstitâbetü'l-Mürteddîn, 7

Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan, ona Muhammed, ona Hayseme, ona Süveyd b. Ğafele, ona da Ali şöyle demiştir: Sizlere Rasulullah'tan (sav) diye bir hadis rivayet ettiğim zaman, yalan söylemektense semadan (yere) düşmeyi daha çok severim. Benimle sizler arasında konuştuğum zaman ise (durum farklıdır), çünkü savaş ancak bir hiledir. Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken dinledim: "Ahir zamanda yaşları genç, akılları ermez bir takım kimseler gelecek, yaratılmışların en hayırlılarının konuştukları gibi konuşacak ama okun hedefini delip geçmesi gibi İslâm'dan öylece çıkacaklar. İmanları gırtlaklarından aşağı geçmeyecektir. Onlarla nerede karşılaşırsanız onları hemen öldürün çünkü onları öldürmek, kıyamet gününde öldürenler için bir ecirdir."


    Öneri Formu
33757 D004767 Ebu Davud, Sünne, 27, 28

Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Saîd el-Hudrî (ra) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) ganimet taksimi yaparken biz de yanındaydık. Bu sırada Temîm oğullarından Zulhuveyrisa isimli bir adam geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, adil ol” dedi. Rasulullah (sav) "yazıklar olsun sana, ben adaletli olmayacağım da kim olacak? Eğer sana adaletle davranmasaydım kaybetmiş ve zarara uğramış olacaktın" buyurdu. Bunun üzerine Ömer “Ey Allah'ın Rasulü, izin ver, bunun boynunu vurayım” dedi. Rasulullah (sav) "bırak onu, (onlar öyle ibadet ederler ki) sizden biriniz kıldığı namazı, tuttuğu orucu, onun dostlarından herhangi birinin namazı ve orucuyla karşılaştırdığında ken­di namaz ve orucunu değersiz bulur. Onlar Kur'an da okurlar. Fakat Kur'an onların köprücük kemiklerinden öteye geçmez. Onlar okun avdan (delip) çıktığı gibi İslâm'dan çıkacak­lar. (Avı delip geçen) okunun demirine bakılır, orada kan namına bir şey bulunmaz. Sonra okun yaya giriş yerine bakılır, orada da bir şey bu­lunmaz. Sonra okun ağaç kısmına bakılır, orada da bir şey bulunmaz. Sonra okun yelesine -tüyüne- bakılır, orada da bir şey bulunmaz. Ok, avın işkembesi içindeki şeylere ve kana girip çıkmış, fakat onlardan hiçbir şey oka yapışmamıştır. Onların alâmeti iki pazısından biri kadın memesi gibi yahut öteye beriye gidip gelen büyük bir et parçası gibi olan siyah bir adamdır. Onlar insanlar arasında bir ayrışma olduğu zaman ortaya çıkarlar" Ebû Saîd der ki: Ben bu hadisi Rasulullah'tan işitmiş oldu­ğuma şehadet ediyorum. Ve yine şehadet ediyorum ki, Ali b. Ebu Tâlib, ben de onun maiyetinde iken bunlarla savaştı. Ali bu hadiste tarif edilen adamın aranmasını emretti. Adam arandı, neticede bu­lup getirildi. Hatta ben ona baktım ve Rasulullah'ın tarif ettiği gibi olduğunu gördüm.


    Öneri Formu
34347 B003610 Buhari, Menakıb, 25


    Öneri Formu
4323 M002471 Müslim, Zekat, 159


    Öneri Formu
13776 B005057 Buhari, Fedailu'l-Kur'an, 36