Giriş

Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Ma'mer, ona Asım, ona da Muâze şöyle rivayet etmiştir: "Aişe'ye 'Hayızlı kadın neden tutamadığı oru­çlarını kaza ediyor da kılamadığı namazlarını kaza etmiyor?' diye sorduğumda, Aişe bana 'Sen Harûrî misin?' dedi. 'Haruriyye'den değilim. Sadece soruyorum' dedim. (O zaman) Aişe 'Biz hayızlı olduğumuzda oruçları kaza etmekle emrolunur, namazların kazasını kılmakla emrolunmazdık.'"


Açıklama: Hadiste geçen "emrolunur ve emrolunmazdık" ifadeleri, Hz. Peygamber dönemindeki uygulamayı ve sünneti ifade etmek için kullanılmıştır.

    Öneri Formu
2354 M000763 Müslim, Hayız, 69

Bize Ali b. Hucr, ona Ali b. Müshir, ona Said, ona Katâde, ona da Muâze el-Adeviyye şöyle rivayet etmiştir: "Bir kadın Âişe'ye gelip 'Hayızlı kadın, temizlendiğinde namazları kaza eder mi?' diye sordu. Âişe ona 'Sen Harûrî (Hâricî) misin?' deyip şöyle ekledi: 'Bizler Rasulullah (sav) döneminde hayız olup temizlenince, Hz. Peygamber (sav) bize oruçları kaza etmemizi emreder, namazları ise kaza etmemizi emretmezdi'."


    Öneri Formu
20925 N002320 Nesai, Sıyâm, 64

Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Abdürrezzak, ona es-Sevrî, ona babası, ona İbn Ebu Nu’m, ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir: "Hz. Ali Yemen’de iken, Nebi’ye (sav) toprağından ayrıştırılmamış az miktarda bir altın gönderdi. Allah Rasulü de bu altını, Akra’ b. Habis el-Hanzalî, Mücaşi’ oğullarından bir kişi, Uyeyne b. Bedr el-Fezarî, Alkame b. Ulâse el-Âmirî, Kilâb oğullarından bir kişi, Zeyd Hayl et-Tâ’î ve Nebhan oğullarından bir kişi arasında paylaştırdı. Bunun üzerine Kureyş ve Ensar kızdı ve “Bizi bırakıp Necid halkının ileri gelenlerine onu veriyor” dediler. Allah Rasulü “Ben sadece onların kalplerini İslam'a ısındırmaya çalışıyorum” buyurdu. Gözleri çukur, alnı yüksek, gür sakallı, elmacık kemikleri çıkık, başını tıraş etmiş bir adam geldi ve “Ey Muhammed, Allah’tan kork!” dedi. Bunun üzerine Nebi (sav) “Allah’a ben isyan edersem ona kim itaat edecek? Allah, yeryüzündekiler hakkında bana güvenirken, siz mi bana güvenmiyorsunuz?” buyurdu. Orada hazır bulunanlardan bir adam onu öldürmek için izin istediyse de, Nebi (sav) ona izin vermedi. Adam arkasını dönüp gidince, Nebi (sav) “Şüphesiz ki, bunun soyundan öyle bir topluluk gelecek ki, bunların okudukları Kur’ân hançerelerinden aşağı inmeyecek. Okun hedefini delip çıktığı gibi İslâm’dan çıkacaklar, putperestleri bırakıp Müslümanları öldürecekler. Eğer onlara yetişecek olursam, Âd kavminin yok edildiği gibi ben de onları öldürürüm” buyurdu."


    Öneri Formu
26637 N004106 Nesai, Muharebe, 26

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Hişâm, ona Ma'mer, ona Zuhrî, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Saîd şöyle demiştir: Peygamber (sav) ganimet tak­simi yaparken, Abdullah b. Zü'l-Huveysıra et-Temîmî geldi ve “Adaletli davran, ey Allah'ın Rasulü” dedi. Rasulullah (sav) da ona "yazıklar olsun sana, ben adaletli değilsem kim adaletli?" buyurdu. Ömer b. Hattâb “müsaade edin de şunun boynunu vura­yım” dedi. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bırak onu, onun öyle arkadaşları var ki, sizden biriniz onların namazı yanında kendi namazını, orucu yanında kendi orucunu küçümser. Ama onlar okun hedefini delip geçmesi gibi dinden çıkacaklar. Okun tüyüne bakılır, orada kandan hiçbir şey bulunmaz. Sonra okun de­mirine bakılır, orada da hiçbir şey bulunmaz. Sonra okun yaya giriş yerine bakılır, orada da bir şey bulunmaz. Sonra okun ağaç kısmına bakılır, orada da bir şey bulunmaz. Ok, işkembe ve kana girip çıkmıştır ama onlardan da hiçbir şey oka yapışıp kal­mamıştır. Onların alâmeti, iki elinden -ya da İki memesinden- bir kadın memesi gibi, yahut sallanıp duran büyük bir et par­çası gibi olan bir adamdır. Onlar, insanlar arasında bir tefrika olduğu zaman ortaya çıkarlar" Ebu Saîd der ki: Ben bu hadisi Peygamber'den (sav) işittiğime şehadet ederim. Yine şehadet ederim ki, ben de kendisi ile birlikte iken, Ali bunlarla harp yaptı ve bu sırada Hz. Peygamber'in (sav) nitelendirdiği özellikleri taşıyan bir adam getirildi. Ebu Saîd der ki: "sadakaların taksimi konusunda seni ayıplayanlar" (Tevbe, 58) ayeti bunun (Abdullah b. Zü'l-Huveysıra et-Temîmî) hakkında indi.


    Öneri Formu
27407 B006933 Buhari, İstitâbetü'l-Mürteddîn, 7

Bize Kabîsa, ona Süfyan, ona babası, ona İbn Ebu Nu’m ya da Ebu Nu’m –şüphe eden Kabîsa’dır-, ona da Ebu Saîd “Nebi’ye (sav) az miktarda bir altın gönderildi. O da dört kişi arasında onu paylaştırdı...” dedi; (T) Bana İshak b. Nasr, ona Abdürrezzak, ona Süfyan, ona babası, ona İbn Ebu Nu’m, ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir: "Hz. Ali Yemen’de iken, Nebi’ye (sav) toprağından ayrıştırılmamış az miktarda bir altın gönderdi. Allah Rasulü de bu altını, Akra’ b. Habis el-Hanzalî, Mücaşi’ oğullarından bir kişi, Uyeyne b. Bedr el-Fezarî, Alkame b. Ulâse el-Âmirî, Kilâb oğullarından bir kişi, Zeyd Hayl et-Tâ’î ve Nebhan oğullarından bir kişi arasında paylaştırdı. Bunun üzerine Kureyş ve Ensar kızdı ve “Bizi bırakıp Necid halkının ileri gelenlerine onu veriyor” dediler. Allah Rasulü “Ben sadece onların kalplerini İslam'a ısındırmaya çalışıyorum” buyurdu. Gözleri çukur, alnı yüksek, gür sakallı, elmacık kemikleri çıkık, başını tıraş etmiş bir adam geldi ve “Ey Muhammed, Allah’tan kork!” dedi. Bunun üzerine Nebi (sav) “Allah’a ben isyan edersem ona kim itaat edecek? Allah, yeryüzündekiler hakkında bana güvenirken, siz mi bana güvenmiyorsunuz?” buyurdu. Orada hazır bulunanlardan bir adam -zannederim Halid b. Velid- onu öldürmek için izin istediyse de, Nebi (sav) ona izin vermedi. Adam arkasını dönüp gidince, Nebi (sav) “Şüphesiz ki, bunun soyundan öyle bir topluluk gelecek ki, bunların okudukları Kur’ân hançerelerinden aşağı inmeyecek. Okun hedefini delip çıktığı gibi İslâm’dan çıkacaklar, putperestleri bırakıp Müslümanları öldürecekler. Eğer onlara yetişecek olursam, Âd kavminin yok edildiği gibi ben de onları öldürürüm” buyurdu."


    Öneri Formu
29793 B007432 Buhari, Tevhid, 23

Bize Kabîsa, ona Süfyan, ona babası, ona İbn Ebu Nu’m ya da Ebu Nu’m –şüphe eden Kabîsa’dır-, ona da Ebu Saîd “Nebi’ye (sav) az miktarda bir altın gönderildi. O da dört kişi arasında onu paylaştırdı...” dedi; (T) Bana İshak b. Nasr, ona Abdürrezzak, ona Süfyan, ona babası, ona İbn Ebu Nu’m, ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir: "Hz. Ali Yemen’de iken, Nebi’ye (sav) toprağından ayrıştırılmamış az miktarda bir altın gönderdi. Allah Rasulü de bu altını, Akra’ b. Habis el-Hanzalî, Mücaşi’ oğullarından bir kişi, Uyeyne b. Bedr el-Fezarî, Alkame b. Ulâse el-Âmirî, Kilâb oğullarından bir kişi, Zeyd Hayl et-Tâ’î ve Nebhan oğullarından bir kişi arasında paylaştırdı. Bunun üzerine Kureyş ve Ensar kızdı ve “Bizi bırakıp Necid halkının ileri gelenlerine onu veriyor” dediler. Allah Rasulü “Ben sadece onların kalplerini İslam'a ısındırmaya çalışıyorum” buyurdu. Gözleri çukur, alnı yüksek, gür sakallı, elmacık kemikleri çıkık, başını tıraş etmiş bir adam geldi ve “Ey Muhammed, Allah’tan kork!” dedi. Bunun üzerine Nebi (sav) “Allah’a ben isyan edersem ona kim itaat edecek? Allah, yeryüzündekiler hakkında bana güvenirken, siz mi bana güvenmiyorsunuz?” buyurdu. Orada hazır bulunanlardan bir adam -zannederim Halid b. Velid- onu öldürmek için izin istediyse de, Nebi (sav) ona izin vermedi. Adam arkasını dönüp gidince, Nebi (sav) “Şüphesiz ki, bunun soyundan öyle bir topluluk gelecek ki, bunların okudukları Kur’ân hançerelerinden aşağı inmeyecek. Okun hedefini delip çıktığı gibi İslâm’dan çıkacaklar, putperestleri bırakıp Müslümanları öldürecekler. Eğer onlara yetişecek olursam, Âd kavminin yok edildiği gibi ben de onları öldürürüm” buyurdu."


    Öneri Formu
287447 B007432-2 Buhari, Tevhid, 23


    Öneri Formu
31120 B007562 Buhari, Tevhid, 57


    Öneri Formu
32001 B004667 Buhari, Tefsir, (Tevbe) 10


    Öneri Formu
32313 B004728 Buhari, Tefsir, (Kehf) 5


    Öneri Formu
149962 BS13077 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VI, 557