77 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Rabî' el-Atekî, ona Hammad yani İbn Zeyd, (T) Bize Yahya b. Yahya, ona Abbad b. Abbad ve Ebu Muaviye, (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara Vekî', (T) Bize Ebu Küreyb, ona İbn İdris, Ebu Üsame, İbn Nümeyr ve Abde, (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, (T) Bize Muhammed b. Hatim, ona Yahya b. Said, (T) Bize Ebu Bekir b. Nâfi', ona Ömer b. Ali, (T) Bize Abd b. Humeyd, ona Yezid b. Harun, ona Şube b. Haccac, onların hepsine Hişam b. Urve, ona babası, ona Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'den Cerir'in hadisine benzer bir hadis nakletti. (Ravi) Ömer b. Ali'nin hadisinde şu ziyadeyi de zikretmiştir: Abdullah b. Amr'a sene başında denk geldim. Ona sordum, bize hadisi daha önce naklettiği gibi nakletti ve 'Ben Hz. Peygamber'i şöyle söylerken işittim...' dedi.
Açıklama: Hadisin bütünü için bk. M006796
Bize Harun b. İshak el-Hemdânî, ona Abde b. Süleyman, ona Hişâm b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Abdullah b. Amr b. Âs, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah ilmi insanlardan ansızın çekip almaz; önce alimleri onların arasından çekip alır. Alim kalmayınca, insanlar cahilleri önder edinirler. Onlar da kendilerine sorulduğunda bilgisizce fetva verir, böylece hem kendileri saparlar hem de başkalarını saptırırlar." [Bu konuda Aişe ve Ziyâd b. Lebîd'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle der ki: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Bu hadisi benzer şekilde Zührî, Urve vasıtası ile Abdullah b. Amr ve Aişe'den, onlar da Hz. Peygamber (sav)'den rivayet etmiştir.]
Açıklama: ''Şüphesiz Allah, ilmi, insanların arasından kaldırmakla çekip almaz'' şeklinde bir tercümenin dayanağı için bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, VII, 344.
Bize Kuteybe b. Said, ona Cerir, ona Hişam b. Urve, ona babası, ona Abdullah b. Amr b. Âs'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz Allah, ilmi insanlardan arasından çekip almaz. Ancak alimleri (insanlar arasından) çekip alarak ilmi alır. En sonunda hiçbir alim kalmayınca insanlar, cahilleri önder edinir ve onlara fetva sorarlar. Onlar da ilim olmaksızın fetva vererek hem sapar hem de saptırırlar."
Bize Abdullah b. Abdurrahman, ona Abdullah b. Salih, ona Muaviye b. Salih, ona Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr, ona babası Cübeyr b. Nüfeyr, ona da Ebu Derdâ şöyle rivayet etmiştir: "Bizler Rasulullah (sav) ile beraberdik, (kendisi başını kaldırıp) gökyüzüne baktı, ardından 'Şimdi öyle bir zaman geliyor ki, ilim insanların içinden öyle bir çekilip alınacak ki, insanlar artık ondan hiçbir şey elde edemez hale gelecekler.' buyurdu. Ziyâd b. Lebîd el-Ensârî 'Kur'ân'ı okuduğumuz halde (ilim), bizden nasıl çekilip alınır? Vallahi, bizler onu mutlaka okuyacak, kadınlarımıza ve çocuklarımıza da okutacağız' dedi. Hz. Peygamber (sav) de 'Ey Ziyâd, annen seni kaybetsin! Ben seni Medine ahalisinin derin anlayışlılarından (fukahâ) sayardım. İşte Yahudi ve Hristiyanların (elinde) Tevrat ve İncil! Onlara faydası nedir?' buyurdu." Cübeyr der ki: Ubâde b. Sâmit ile karşılaştım. Ona, “kardeşin Ebu Derdâ'nın dediğini duydun mu?” dedim ve Ebu Derdâ'nın dediklerini ona anlattım. O da “Ebu Derdâ doğru söylemiş. Eğer dilersen, insanların (arasından) kaldırılacak ilk ilmi sana söyleyeyim! O huşudur. Bir topluluğun mescidine girip orada tek bir adamı dahi huşu içinde göremeyeceğin zaman pek yakındır” dedi. [Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-garîb bir hadistir. Muaviye b. Salih, ehl-i hadis nezdinde sikadır. Yahya b. Said el-Kattân dışında birinin, onu tenkit ettiğini bilmiyoruz. Muaviye b. Salih'ten de buna benzer bir hadis rivayet edilmiştir. Bu hadisi bazıları, Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr vasıtasıyla babasından, o Avf b. Malik'ten, o da Hz. Peygamber (sav)'den rivayet etmiştir.]
Bize Ebu Rabî' el-Atekî, ona Hammad yani İbn Zeyd, (T) Bize Yahya b. Yahya, ona Abbad b. Abbad ve Ebu Muaviye, (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara Vekî', (T) Bize Ebu Küreyb, ona İbn İdris, Ebu Üsame, İbn Nümeyr ve Abde, (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, (T) Bize Muhammed b. Hatim, ona Yahya b. Said, (T) Bize Ebu Bekir b. Nâfi', ona Ömer b. Ali, (T) Bize Abd b. Humeyd, ona Yezid b. Harun, ona Şube b. Haccac, onların hepsine Hişam b. Urve, ona babası, ona Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'den Cerir'in hadisine benzer bir hadis nakletti. (Ravi) Ömer b. Ali'nin hadisinde şu ziyadeyi de zikretmiştir: Abdullah b. Amr'a sene başında denk geldim. Ona sordum, bize hadisi daha önce naklettiği gibi nakletti ve 'Ben Hz. Peygamber'i şöyle söylerken işittim...' dedi.
Bize Ebu Rabî' el-Atekî, ona Hammad yani İbn Zeyd, (T) Bize Yahya b. Yahya, ona Abbad b. Abbad ve Ebu Muaviye, (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara Vekî', (T) Bize Ebu Küreyb, ona İbn İdris, Ebu Üsame, İbn Nümeyr ve Abde, (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, (T) Bize Muhammed b. Hatim, ona Yahya b. Said, (T) Bize Ebu Bekir b. Nâfi', ona Ömer b. Ali, (T) Bize Abd b. Humeyd, ona Yezid b. Harun, ona Şube b. Haccac, onların hepsine Hişam b. Urve, ona babası, ona Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'den Cerir'in hadisine benzer bir hadis nakletti. (Ravi) Ömer b. Ali'nin hadisinde şu ziyadeyi de zikretmiştir: Abdullah b. Amr'a sene başında denk geldim. Ona sordum, bize hadisi daha önce naklettiği gibi nakletti ve 'Ben Hz. Peygamber'i şöyle söylerken işittim...' dedi.
Bize Ebu Yeman, ona Şuayb, ona Ebu Zinad, ona Abdurrahman b. A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İlim (çekilip) alınmadıkça, depremler çoğalmadıkça, zaman yakınlaşıp daralmadıkça, fitneler ortaya çıkmadıkça, herc -peş peşe cinayetler- artmadıkça ve sizlerin malları çoğalıp taşmadıkça kıyamet kopmayacaktır."