208 Kayıt Bulundu.
Bize Adem, ona Şube, ona Halid, ona Abdurrahman b. Ebu Bekre, ona da babası (Nüfey b. Mesruh) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) huzurunda bir adamdan bahsedildi. Bir başkası da onun hakkında övgü dolu sözler söyledi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) bir kaç defa: "Yazıklar olsun sana, arkadaşının boynunu vurdun" dedi. Sonra da şöyle devam etti: "Sizden biri, öyle olduğunu düşünüyor ve övmesi gerekiyorsa, şöyle şöyle olduğunu sanıyorum, desin. Hesabı görecek olan Allah'tır. Allah'a karşı kimseyi temize çıkarmaya çalışmasın." [Vüheyb, Halid'den yaptığı rivayette (aynı anlama gelen) "Veyhake (وَيْحَكَ)" yerine "Veyleke (وَيْلَكَ)" demiştir.]
Bize Saîd b. Süveyd, ona Yahya b. Süleym, ona Abdullah b. Osman b. Huseym, ona Ebû’z-Zübeyr, ona da Cabir (ra.) şöyle dedi: "Habeşistan muhacirleri Rasûlullah’ın (sav.) yanına döndüklerinde, onlara; “- Bana, Habeşistan diyarında gördüğünüz ilginç şeylerden bahsetsenize!" dedi. Onlardan bir genç; “- Elbette, ey Allah'ın rasûlü, dedi ve şöyle devam etti: Bir gün otururken onların yaşlı rahibelerinden biri, başının üstünde bir su küpü olduğu halde yanımızdan geçti. Az sonra kadın bir gence rastladı ve genç bir elini rahibenin omuzları arasına koyup onu itti. Kadın dizlerinin üzerine düştü ve küpü kırıldı. Kadın yerden kalkınca gence yöneldi ve; "- Ey zalim! Allah kürsüyü kurduğu, yaratılmışların evvelini ve âhirini toplayıp hesaba çektiği, ellerin ve ayakların dile gelip yaptıklarını anlattıkları günde sen bana yaptığın zulmün ne demek olduğunu bileceksin! Yarın Allah'ın huzurunda benim hâlimle, kendi hâlinin ne olduğunu göreceksin!" dedi. Râvî der ki: Bunları dinleyen Rasûlullah (sav.) şöyle söyledi: "Râhibe doğru söylemiş, doğru söylemiş. Allah, zayıfların intikamını güçlülerden almayan bir ümmeti nasıl kutsayıp temizler?"
Ve kalplerde gizlenenler ortaya konduğu zaman,
De ki: Kim sapıklıkta ise, çok merhametli olan Allah ona mühlet versin! Nihayet kendilerine vâdolunan şeyi -ya azabı (müminler karşısında yenilgiyi), veya kıyameti- gördükleri zaman, mevki ve makamı daha kötü ve askeri daha zayıf olanın kim olduğunu öğreneceklerdir.
O gün Rabbin onları ve Allah'tan başka taptıkları şeyleri toplar da, der ki: Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan çıktılar?
Açıklama: el-Kâsım b. Abdilvehhâb el-Mekkî'nin durumu hakkında Ebû Hâtim'e sorulmuş o da cevaben hadisi yazılır demiştir. Hadisi huccet/delil olur mu diye sorulduğunda ise Süfyân ve Şu'be'nin hadisi delil olur demiştir. Şuayb Arnavut'un belirttiğine göre el-Kâsım b. Abdilvehhâb el-Mekkî hakkında herhangi bir cerh bulamamıştır.