62 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Velid et-Tayâlisî, ona el-Leys, ona Bükeyr b. Abdullah b. el-Eşec, ona Büsr b. Said, İbn Sâid'in şöyle anlattığını rivayet etti: Ömer (ra) beni zekât toplamak üzere görevlendirmişti. İşimi bitirip topladığım zekâtları kendisine teslim edince, bana ücret verilmesini emretti. Bunun üzerine ben bu işi Allah rızası için yaptım, mükâfatım Allah'a aittir dedim. Bana dedi ki: Sana verileni al, zira ben de Hz. Peygamber (sav) zamanında (bu işte) çalıştım. Bana ücret vermişti de ben de senin dediğin gibi demiştim. Hz. Peygamber (sav) bana "istemeden sana bir şey verildiği zaman onu (al) ye ve tasadduk et," buyurmuştu.
Açıklama: Zekât memurlarına devletin toplanan zekâttan maaş verebilir. Bu konuda verilen bu meblağı kişi kazanç olarak yiyebilir ya da sadaka verebilir.
Bize Bişr b. Merhûm, ona Yahya b. Süleym, ona İsmail b. Ümeyye, ona Said b. Ebu Said, ona Ebu Hureyre (ra) ona da Allah Resulü'nün (sav) bildirdiğine göre Yüce Allah şöyle buyurmuştur: "Üç (sınıf insan) vardır ki, kıyamet günü ben bunların hasmıyım: 1. Benim adımı anarak söz verip sonra sözünde durmayan, 2. Hür bir kimseyi (köle diye) satıp parasını yiyen. 3. Bir işçi çalıştırıp ücretini tam ödemeyen."
Açıklama: Zekat ölçüleri: "Farak : Otuz altı rıtıl yani dört bin altıyüz seksen dirhemlik bir miktar." (Bkz. Mehmet Erdoğan, Fıkıh ve Hukuk Terimleri Sözlüğü, Ensar Yayınları, İstanbul, 2013, s. 135.) Rıtıl: Sıvı maddeler için kullanılan yüz otuz dirhemlik bir ölçek. Sa'ın sekizde biri. (Aynı eser, s. 480)