267 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Abdullah el-Vekîl, ona el-Hasan b. Arafe, ona Hüşeym, ona el-Haccâc ve Abdülmelik, onlara Atâ, ona Ubeyd b. Umeyr el-Leysî’nin rivayet ettiğine göre; abdestte ayağının sırtına su değmeyen bir adam görmüş ve ona; “- Bu abdestle mi namaz kıldın?” diye sormuştu. Adam, “- Ey mü’minlerin emîri, soğuk çok şiddetl idi, ayrıca beni donmaktan loruyacak bir şeyim de yok” dedi. Hz. Ömer adamın azmini gördükten sonra kendisine acıdı ve ona, “- Git, ayağından yıkamadığın kısmı da yıka ve namazını da iadet et” dedi. Sonra da ona bir hırka verilmesini emretti.
Bize İbn Mübeşşir, ona Ahmed b. Sinan, ona Yazîd b. Harun, ona Abdüsselâm b. Salih, ona İshak b. Süveyd, ona el-Alâ’ b. Ziyâd, ona da Rasûlullah’ın (sav) kendisinden razı olunmuş ashabından biri şöyle anlatmış: “Bir gün Rasûlullah (sav) gusledip insanların yanına gitmişti. Vücudunda su değmemiş parlak bir nokta kalmıştı. Biz, “- Ey Allah’ın rasûlü, şu parlak noktaya su değmemiş” dedik. Rasûlullah’ın (sav) uzun saçları vardı, o saçların ıslaklığı ile su değmeyen o noktayı da ıslattı. Bu hadisi rivayet eden Abdüsselâm, Basralıdır, hadiste kavi değildir. Diğer raviler ise sikadırlar ve bunu İshak vasıtasıyla el-Alâ’dan Mürsel olarak rivayet etmişlerdir.
Açıklama: Müslim'in şartlarına göre sahihtir.