337 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. Cafer, ona el-Alâ' b. Abdurrahman, ona babası, ona da Ebû Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav); "Allah'ın günahları neyle sildiğini ve dereceleri ne ile yükselttiğini size bildireyim mi?" diye sormuştu. Yanındakiler, "- Buyur, ey Allah'ın Rasûlü" dediler. Şöyle buyurdu: "Tüm zorluklarına rağmen güzelce abdest almak, mescidlere giden adımları çoğaltmak, bir namazı kılınca sonraki namazın gelmesini beklemek. İşte sizin ribatınız (ibadet nöbetiniz) budur."
Bize Muhammed b. Ali b. Harb el-Mervezî, ona Zeyd b. Hubab, ona Muaviye b. Salih, ona Rabî'a b. Yezîd, ona Ebu İdris el-Havlanî ve Ebu Osman (Makbul), ona Ukbe b. Amir el-Cühenî, ona da Ömer b. Hattab (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim güzelce abdest alıp ardından 'Eşhedü enlâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh. (Ben şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed onun kulu ve elçisidir.)' derse o kimseye cennetin sekiz kapısı açılır ve dilediği kapıdan içeri girer."
Bize Vekî', ona Mis'ar, ona Ebû Sahra Câmi b. Şeddâd, ona Hz. Osman'ın azatlısı Humrân b. Ebân şöyle rivâyet etti: "Ben, Hz. Osman için her günü abdest suyunu hazırlayıp koyardım. O da her abdest aldığında o sudan bir parça üzerine dökerdi. Hz. Osman (ra), bir gün Rasûlullah (sav), bu namazdan -râvî Mis'ar, zannederim ikindi namazından, dedi- çıkınca bize "Size bir şey söyleyeyim mi, yoksa susayım mı, bilemiyorum" dedi. Biz de, "Hayır ise söyle ey Allah'ın rasûlü, ama değilse en iyisini Allah ve rasûlü bilir" dedik. Hz. Peygamber (sav) şöyle dedi: "Bir insan güzelce abdest alır sonra da onunla namaz kılarsa, o namazla gelecfek namaz arasında işlediği (küçük) günahları bağışlanır."
Bize Muhammed b. el-Müsennâ, ona Abdul'a'lâ, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Atâ b. Yezîd el-Leysî, ona da Humrân şöyle rivâyet etti: "Hz. Osman abdest alırken ağzına ve burnuna su verdi, üç defa ellerini ve kollarını yıkadı, başını meshetti, ayaklarını da üç kere yıkadı. Sonra da, ben Rasûlullah'ın (sav) böyle abdest aldığını gördüm ve sonra da duydum: "Kim benim şu abdestim gibi abdest alır, hemen arkasından iki rekât namaz kılar ve bu namazda da kendine bir şey konuşmazsa, geçmiş günahları bağışlanır."
Bize Ahmed b. Ebân, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona Zeyd b. Eslem, ona da Humrân şöyle rivâyet etti: "Hz. Osman'a abdest alması için su verdim, şöyle söyledi: İnsanlar, ne olduğunu bilmediğim bazı hadisleri Rasûlullah'dan (sav) rivâyet ediyorlar. Ben, Rasûlullah'ın (sav) şu benim aldığım gibi abdest aldığını gördüm ve sonra da şöyle söylediğini duydum: "Şu benim aldığım gibi abdest alanın geçmiş günahları bağışlanır. Onun camiye gitmesine ve namaz kılmasına fazladan sevap yazılır." Bu hadisi bu lafızla sadece Hz. Osman'dan rivâyet edildiğini biliyoruz. Bu konuda Hz. Osman'dan rivâyet edilen bu isnad zinciri, hasen senetlerdendir.
Bize Muhammed b. Ali b. Harb el-Mervezî, ona Zeyd b. Hubab, ona Muaviye b. Salih, ona Rabi'a b. Yezid, ona Ebu İdris el-Havlanî ve Ebu Osman, onlara Ukbe b. Amir el-Cühenî, ona da Ömer b. Hattab'ın (ra) dediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim güzelce abdest alır sonra da 'Eşhedü enlâ ilâhe illallah ve eşhedü enne muhammeden abduhû ve rasûluh (Allah'tan başka ilah olmadığına, Muhammed'in onun kulu ve elçisi olduğuna şahitlik ederim.)' derse onun için cennetin yedi kapısı açılır ve dilediği kapıdan cennete girer."
Bize el-Hasan b. Yahya, ona İshak b. İdris, ona Abdulvâhid b. Ziyâd, ona Osman b. Hakîm, ona Muhammed b. el-Münkedir, ona Humrân, ona da Hz. Osman Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Kim güzelce abdest alırsa, tırnaklarının altına varıncaya kadar işlemiş olduğu hataları vücudundan dökülür." Osman b. Hakîm'in, Muhammed b. el-Münkedir'den, o Humrân'dan ve o da Hz. Osman'dan tarîkıyla bu hadîsten başka bir rivâyetini bilmiyoruz. Onu Osman b. Hakîm'den, sadece Abdulvâhid b. Ziyâd rivâyet etti.
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Ebû Ahmed b. Ebî'l-Hasan, ona Muhammed b. İshak, ona Ali b. Hucr, ona İsmail b. Cafer, ona el-Alkâ', ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Büyük günahlar işlenmediği takdirde beş vakit namaz kendi aralarında, Cuma namazı da gelecek Cuma'ya kadar işlenen (küçük) günahlara kefarettir." Bunu Müslim Sahîh'inde Ali b. Hucr ve diğerlerinden tahric eder.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Zeyd b. el-Hubâb, ona Muâviye b. Sâlih, ona Rabîa b. Yezid, ona Ebu İdris el-Havlânî ve Ebu Osman, onlara Cübeyr b. Nüfeyr b. Mâlik el-Hadramî, ona Ukbe b. Âmir el-Cühenî (ra) rivayet ettiğine göre diyerek benzer bir hadisi nakletmiş ancak "Her kim abdest alır ve Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed (sav) onun kulu ve elçisidir derse" ifadesini zikretmiştir.