Giriş

Bize Mücahid b. Musa ve Abbas b. Abdulazim el-Anberi -aynı manada-, onlara Abdurrahman b. Mehdi, ona Yahya b. Velid, ona Muhil b. Halife, ona da Ebu Semh şöyle dedi: Hz. Peygamber'e hizmet ederdim. Yıkanmak istediğinde bana "kafanı çevir," derdi. Ben de kafamı çevirir ve ona siper olurdum. Bir gün kendisine Hasan veya Hüseyin getirildi. Sonra o, Hz. Peygamber'in göğsünün üzerine bevletti. Ben idrarı yıkamaya geldiğimde Hz. Peygamber; "kız çocuğunun idrarı iyice yıkanır, erkek çocuğunun idrarının üzerine ise su serpilir," dedi. [Abbas şöyle dedi: Bize Yahya b. Velid tahdis etti.] [Ebû Davud şöyle demiştir: (Yahya b. Velid Ebu Za'râ'dır. Harun b. Temim, Hasan el-Basrî'nin bütün idrarlar eşittir dediğini nakletmiştir.]


    Öneri Formu
4382 D000376 Ebu Davud, Taharet, 135


    Öneri Formu
9892 İM000526 İbn Mâce, Tahâret, 77

Bana Muhammed b. Hakem, ona en-Nadr, ona İsrâîl, ona Sa'd et-Tâî, ona Muhıl b. Halîfe, ona da Adiy b. Hâtim şöyle rivâyet etti: "Hz. Peygamber’in (sav) huzurunda otururken bir adam gelip fakirlikten şikâyette bulundu. Sonra başka biri gelip yolların kesilmesinden şikâyet etti. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) bana; “Ya Adiyy, Hîre’yi gördün mü?” diye sordu. Ben, “Görmedim, ancak bana o şehir hakkında bazı haberler verildi” dedim. O zaman Rasûlullah (sav), “Eğer ömrün uzun olursa, deve sırtında Hîre’den (tek başına) yola çıkan bir kadının Kâbe’ye kadar gelip onu tavaf edeceğini görürsün; bu seyahat esnasında o kadın, yüreğinde Allah korkusundan başka hiçbir korku hissetmeyecektir” dedi. Bunun üzerine ben kendi kendime; “Ülkelere dehşet saçan Tayy kabilesinin yol kesici eşkıyaları nereye gidecek?” dedim. Hz. Peygamber (sav) sözüne şöyle devam etti: "Eğer ömrün uzun olursa, Kisrâ hazinelerinin fethedildiğini de görürsün.” Ben, “Hürmüz’ün oğlu Kisrâ mı?” diye sordum. “Evet, Hürmüz’ün oğlu Kisrâ” buyurdu ve şöyle devam etti: “Eğer ömrün uzun olursa, eli altın ve gümüşle dolu olan bir adamın, bunları kabul edecek bir insan aradığını, ama kimsenin onları kabul etmediğini de göreceksin. Hepiniz mutlaka bir gün Allah’a kavuşacaksınız; hem de aranızda hiçbir tercüman olmadan O’na varacaksınız. Allah; “Ben sana, (emirlerimi) tebliğ eden bir Peygamber göndermedim mi?” diye soracak. İnsan da; “Evet, ya Rabbi” diyecek. Allah tekrar; “Ben sana mal vermedim mi? Sana lütufta bulunmadım mı?” diye soracak. İnsan, “Evet, ya Rabbi” diyecek. Sonra sağına bakacak, cehennemden başka bir şey göremeyecek. Soluna bakacak, yine cehennemden başka bir şey göremeyecek.” Adiyy şöyle der: “Ben, Rasûlullah’ın (sav) şöyle söylediğini de işittim: “Yarım hurma ile olsa da (onu tasadduk ederek) kendinizi cehennemden koruyun! Yarım hurmayı bile bulamazsanız, bari güzel bir sözle cehennemden korunun!” Bana Abdullah, ona Ebû Âsım, ona Sa'dân b. Bişr, ona Ebû Mücâhid, ona Muhıll b. Halîfe, ona da Adiyy rivâyet etti: "Ben Peygamber aleyhisselâmın huzurunda oturuyordum..."


    Öneri Formu
280697 B003595-2 Buhari, Menakıb, 25


Açıklama: Sonda yer alan rivayet senedi ile ilk rivayette yer alan 'Hz. Peygamber’in (sav) huzurundayken' ifadesinden farklı gelen bir lafza dikkat çekilmek istenmiştir.

    Öneri Formu
34320 B003595 Buhari, Menakıb, 25


    Öneri Formu
7639 B001413 Buhari, Zekat, 9


    Öneri Formu
10093 İM000613 İbn Mâce, Tahâret, 113


    Öneri Formu
20928 N000305 Nesai, Taharet, 190


    Öneri Formu
280576 İM000613-2 İbn Mâce, Tahâret, 113


    Öneri Formu
280577 İM000613-3 İbn Mâce, Tahâret, 113