50 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Muhammed b. Esma ed-Dübaî ile Şeyban b. Ferruh, o ikisine Mehdi b. Meymun, ona Ebu Uyeyne'nin azatlısı Vasıl, ona Yahya b. Ukayl, ona Yahya b. Yamer, ona Ebu Esved ed-Düeli, ona da Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurmuştur: "İyisiyle kötüsüyle ümmetimin amelleri bana gösterildi. Ümmetimin güzel amelleri arasında, yoldan rahatsız verici şeylerin giderilmesinin bulunduğunu gördüm. Kötü amelleri arasında mescide atılan ve üzeri kapatılmayan balgam olduğunu gördüm."
Bize Muhammed b. Yahyâ, ona Ebû'n-Nu'mân, ona Mehdî b. Meymûn, ona Muhammed b. Ebû Ya'kûb, ona el-Hasen b. Sa'd, ona Abdullah b. Ca'fer'den rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) tuvalet ihtiyacını gidereceği zaman daha çok hurma duvarı (veya sık hurma ağaçları) arasına saklanmayı tercih ederdi.
Açıklama: İsnadda yer alan Basralı bir şeyh'in müphemliğinden dolayı isnad zayıftır.
Bize Muhammed b. Süfyan el-Ubullî, ona Habban b. Hilal Ebu Habib, ona Mehdi b. Meymun, ona Amr b. Malik, ona Ebu Cevzâ şöyle demiştir: Bana sahabeden biri -onun Abdullah b. Amr olduğu rivayet edilir- tahdis etti ve dedi ki: Hz. Peygamber (sav); "Yarın gel de sana ikramda, ihsanda ve bağışta bulunayım," buyurdu. Ben, gerçekten bana bir bağışta bulunacak sandım. (Ertesi gün gidince); "Güneş zevâl vaktini geçince, kalk ve dört rekât namaz kıl..." dedi, diyerek önceki hadiste geçen sözleri rivayet etti. Sonra Hz. Peygamber şunları söyledi: "...Sonra başını ikinci secdeden kaldırıp oturursun ve on defa tesbîh, on defa tehlîl, on defa tahmîd, on defa da tekbîr getirmeden ayağa kalkmazsın. Sonra bunları dört rekâtta da tekrar edersin. Sen, dünyanın en büyük günahını işlesen dahi, bu sayede affedilirsin." O saatte bunu kılamazsam ne olur? diye sordum. "Gece veya gündüzün bir vaktinde kıl!" buyurdu. [Ebû Davud dedi ki: Habban b. Hilal, Hilal er-Râî'nin dayısıdır.] [Yine Ebû Davud şöyle dedi: Bunu el-Müstemir b. er-Reyyân, Ebu'l-Cevzâ'dan, o da Abdullah b. Amr'dan mevkûf olarak rivayet etti. Onu, Ravh b. el-Müseyyeb ile Cafer b. Süleyman da Amr b. Mâlik en-Nükrî'den, o Ebu'l-Cevzâ'dan, o da İbn Abbas'tan kendi sözü olarak rivâyet ettiler. Ravh'ın rivâyetinde de İbn Abbas, ben bunu Hz. Peygamber'den (sav) naklediyorum, dedi.]