Öneri Formu
Hadis Id, No:
10833, D001588
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبَّاسُ بْنُ عَبْدِ الْعَظِيمِ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ عُمَرَ عَنْ أَبِى الْغُصْنِ عَنْ صَخْرِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جَابِرِ بْنِ عَتِيكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"سَيَأْتِيكُمْ رَكْبٌ مُبَغَّضُونَ فَإِذَا جَاءُوكُمْ فَرَحِّبُوا بِهِمْ وَخَلُّوا بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ مَا يَبْتَغُونَ فَإِنْ عَدَلُوا فَلأَنْفُسِهِمْ وَإِنْ ظَلَمُوا فَعَلَيْهَا وَأَرْضُوهُمْ فَإِنَّ تَمَامَ زَكَاتِكُمْ رِضَاهُمْ وَلْيَدْعُوا لَكُمْ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ أَبُو الْغُصْنِ هُوَ ثَابِتُ بْنُ قَيْسِ بْنِ غُصْنٍ.]
Tercemesi:
Bize Abbas b. Abdulazim (el-Anberî) ve Muhammed b. el-Müsenna, onlara Ebu Muhammed Bişr b. Ömer (ez-Zehraî), ona Ebu Ğusn (Sabit b. Kays), ona Sahr b. İshak, ona Abdurrahman b. Cabir b. Atîk (el-Ensarî), ona da babası (Cabir b. Atîk el-Ensarî), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Yakında yanınıza istenmeyen bir kafile gelecek. Yanınıza geldiklerinde onları hoş karşılayın ve (zekât konusundaki) istekleriyle baş başa bırakın. Eğer adil hareket ederlerse kendi lehlerine olur. Zulmederlerse de aleyhlerine olur. Onların gönlünü hoş edin. Şüphesiz zekatınızın (sevabının) kemali, onların rızasına bağlıdır. (Böyle yapın ki) onlar da sizin için (hayır) dua etsinler."
[Ebû Davut dedi ki: (Senette yer alan) Ebu Ğusn, Sabit b. Kays b. Ğusn'dur.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Zekât 6, /372
Senetler:
0. Abdurrahman b. Cabir el-Ensarî (Abdurrahman b. Cabir b. Atik)
1. Cebr b. Atîk el-Ensarî (Cabir b. Atik b. Kays b. Mürrî b. Ka'b b. Seleme)
2. Sahr b. İshak el-Gifarî (Sahr b. İshak)
3. Ebu Ğusn Sabit b. Kays el-Gifari (Sabit b. Kays)
4. Ebu Muhammed Bişr b. Ömer ez-Zehraî (Bişr b. Ömer b. Hakem b. Ukbe)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Zekat, kimlere zekat verilebilir?
Zekat, memurunun adil olması
Zekat, zekat alma veya verme adabı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275169, D001588-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبَّاسُ بْنُ عَبْدِ الْعَظِيمِ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ عُمَرَ عَنْ أَبِى الْغُصْنِ عَنْ صَخْرِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جَابِرِ بْنِ عَتِيكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"سَيَأْتِيكُمْ رَكْبٌ مُبَغَّضُونَ فَإِذَا جَاءُوكُمْ فَرَحِّبُوا بِهِمْ وَخَلُّوا بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ مَا يَبْتَغُونَ فَإِنْ عَدَلُوا فَلأَنْفُسِهِمْ وَإِنْ ظَلَمُوا فَعَلَيْهَا وَأَرْضُوهُمْ فَإِنَّ تَمَامَ زَكَاتِكُمْ رِضَاهُمْ وَلْيَدْعُوا لَكُمْ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ أَبُو الْغُصْنِ هُوَ ثَابِتُ بْنُ قَيْسِ بْنِ غُصْنٍ.]
Tercemesi:
Bize Abbas b. Abdulazim (el-Anberî) ve Muhammed b. el-Müsenna, onlara Ebu Muhammed Bişr b. Ömer (ez-Zehraî), ona Ebu Ğusn (Sabit b. Kays), ona Sahr b. İshak, ona Abdurrahman b. Cabir b. Atîk (el-Ensarî), ona da babası (Cabir b. Atîk el-Ensarî), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Yakında yanınıza istenmeyen bir kafile gelecek. Yanınıza geldiklerinde onları hoş karşılayın ve (zekât konusundaki) istekleriyle baş başa bırakın. Eğer adil hareket ederlerse kendi lehlerine olur. Zulmederlerse de aleyhlerine olur. Onların gönlünü hoş edin. Şüphesiz zekatınızın (sevabının) kemali, onların rızasına bağlıdır. (Böyle yapın ki) onlar da sizin için (hayır) dua etsinler."
[Ebû Davut dedi ki: (Senette yer alan) Ebu Ğusn, Sabit b. Kays b. Ğusn'dur.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Zekât 6, /372
Senetler:
1. Cebr b. Atîk el-Ensarî (Cabir b. Atik b. Kays b. Mürrî b. Ka'b b. Seleme)
2. Abdurrahman b. Cabir el-Ensarî (Abdurrahman b. Cabir b. Atik)
3. Sahr b. İshak el-Gifarî (Sahr b. İshak)
4. Ebu Ğusn Sabit b. Kays el-Gifari (Sabit b. Kays)
5. Ebu Muhammed Bişr b. Ömer ez-Zehraî (Bişr b. Ömer b. Hakem b. Ukbe)
6. Abbas b. Abdulazim el-Anberi (Abbas b. Abdulazim b. İsmail)
Konular:
Zekat, kimlere zekat verilebilir?
Zekat, memurunun adil olması
Zekat, zekat alma veya verme adabı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21098, N002359
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ عَلِىٍّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ قَالَ حَدَّثَنَا ثَابِتُ بْنُ قَيْسٍ أَبُو الْغُصْنِ - شَيْخٌ مِنْ أَهْلِ الْمَدِينَةِ - قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى أُسَامَةُ بْنُ زَيْدٍ قَالَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ لَمْ أَرَكَ تَصُومُ شَهْرًا مِنَ الشُّهُورِ مَا تَصُومُ مِنْ شَعْبَانَ . قَالَ « ذَلِكَ شَهْرٌ يَغْفُلُ النَّاسُ عَنْهُ بَيْنَ رَجَبٍ وَرَمَضَانَ وَهُوَ شَهْرٌ تُرْفَعُ فِيهِ الأَعْمَالُ إِلَى رَبِّ الْعَالَمِينَ فَأُحِبُّ أَنْ يُرْفَعَ عَمَلِى وَأَنَا صَائِمٌ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Ali, ona Abdurrahman, ona Medine ahalisinden bir râvi (şeyh) Ebu Ğusn Sâbit b. Kays, ona Ebu Said el-Makburî, ona da Üsâme b. Zeyd şöyle rivayet etmiştir:
Ben, ''yâ Rasulullah! Şaban ayında oruç tuttuğun kadar başka aylarda oruç tuttuğunu görmedim'' dedim. Hz. Peygamber (sav), ''bu, Ramazan ile Recep arasında (bulunan ve) insanların gafil kaldığı bir aydır. (Aynı zamanda) o, amellerin alemlerin Rabbî'ne arz edildiği bir aydır. (İşte) ben, oruçlu olduğum halde amelimin arz edilmesini isterim'' buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 70, /2239
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Ebu Said Keysan el-Makburî (Keysan Ebu Said)
3. Ebu Ğusn Sabit b. Kays el-Gifari (Sabit b. Kays)
4. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
5. Ebu Hafs Amr b. Ali el-Fellâs (Amr b. Ali b. Bahr b. Kenîz)
Konular:
Mübarek zamanlar, Şaban ayı, fazileti, Önemi,
Oruç, Hz. Peygamber'in
Oruç, Şaban ayında
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21099, N002360
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ عَلِىٍّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ قَالَ حَدَّثَنَا ثَابِتُ بْنُ قَيْسٍ أَبُو الْغُصْنِ - شَيْخٌ مِنْ أَهْلِ الْمَدِينَةِ - قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى أُسَامَةُ بْنُ زَيْدٍ قَالَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّكَ تَصُومُ حَتَّى لاَ تَكَادَ تُفْطِرُ وَتُفْطِرُ حَتَّى لاَ تَكَادَ أَنْ تَصُومَ إِلاَّ يَوْمَيْنِ إِنْ دَخَلاَ فِى صِيَامِكَ وَإِلاَّ صُمْتَهُمَا . قَالَ « أَىُّ يَوْمَيْنِ » . قُلْتُ يَوْمَ الاِثْنَيْنِ وَيَوْمَ الْخَمِيسِ . قَالَ « ذَانِكَ يَوْمَانِ تُعْرَضُ فِيهِمَا الأَعْمَالُ عَلَى رَبِّ الْعَالَمِينَ فَأُحِبُّ أَنْ يُعْرَضَ عَمَلِى وَأَنَا صَائِمٌ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Ali, ona Abdurrahman, ona Medine ahalisinden bir râvi (şeyh) Ebu Ğusn Sâbit b. Kays, ona Ebu Said el-Makburî, ona da Üsâme b. Zeyd şöyle rivayet etmiştir:
Ben, ''yâ Rasulullah! Sen, iki gün hariç hiç bırakmayacasına oruç tutuyor ve hiç tutmayacaksına da oruç tutmuyorsun! (O iki gün) oruç tuttuğun günlere de denk gelse tutuyor, gelmese de tutuyorsun'' dedim. Hz. Peygamber (sav), ''hangi iki gün(ü kastediyorsun)?'' buyurdu, ben, ''pazartesi ve perşembe günü'' dedim. Nebî (sav), ''amelleri o iki günde alemlerin Rabbi'ne arz olunur. Ben, oruçlu olduğum halde amelimin arz olunmasını isterim'' buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 70, /2239
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Ebu Said Keysan el-Makburî (Keysan Ebu Said)
3. Ebu Ğusn Sabit b. Kays el-Gifari (Sabit b. Kays)
4. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
5. Ebu Hafs Amr b. Ali el-Fellâs (Amr b. Ali b. Bahr b. Kenîz)
Konular:
Oruç, ameller arz edilirken
Oruç, ara vermeden
Oruç, pazartesi ve perşembe günleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21101, N002361
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ سُلَيْمَانَ قَالَ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ الْحُبَابِ قَالَ أَخْبَرَنِى ثَابِتُ بْنُ قَيْسٍ الْغِفَارِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو هُرَيْرَةَ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَسْرُدُ الصَّوْمَ فَيُقَالُ لاَ يُفْطِرُ وَيُفْطِرُ فَيُقَالُ لاَ يَصُومُ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Süleyman, ona Zeyd b. Hubâb, ona Sâbit Kays el-Ğifârî, ona Ebu Said el-Makburî, ona Ebu Hureyre, ona da Üsame b. Zeyd şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) peş peşe oruç tutardı da ''orucu bırakmayacak'' denilirdi. (Öylesine) oruç tutmazdı ki ''oruç tutmayacak'' denilirdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 70, /2239
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
3. Ebu Said Keysan el-Makburî (Keysan Ebu Said)
4. Ebu Ğusn Sabit b. Kays el-Gifari (Sabit b. Kays)
5. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
6. Ahmed b. Süleyman er-Ruhâvî (Ahmed b. Süleyman b. Abdülmelik b. Ebu Şeybe b. Yezid b. Lâî)
Konular:
Nafile Oruç, nafile
Oruç, ara vermeden
Oruç, Hz. Peygamber'in oruç tutması