Öneri Formu
Hadis Id, No:
3722, M002211
Hadis:
حَدَّثَنَا حَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ عَنِ الشَّيْبَانِىِّ عَنِ الشَّعْبِىِّ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلَّى عَلَى قَبْرٍ بَعْدَ مَا دُفِنَ فَكَبَّرَ عَلَيْهِ أَرْبَعًا."
[قَالَ الشَّيْبَانِىُّ فَقُلْتُ لِلشَّعْبِىِّ مَنْ حَدَّثَكَ بِهَذَا قَالَ الثِّقَةُ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبَّاسٍ.]
[هَذَا لَفْظُ حَدِيثِ حَسَنٍ وَفِى رِوَايَةِ ابْنِ نُمَيْرٍ قَالَ انْتَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى قَبْرٍ رَطْبٍ فَصَلَّى عَلَيْهِ وَصَفُّوا خَلْفَهُ وَكَبَّرَ أَرْبَعًا. قُلْتُ لِعَامِرٍ مَنْ حَدَّثَكَ قَالَ الثِّقَةُ مَنْ شَهِدَهُ ابْنُ عَبَّاسٍ.]
Tercemesi:
Bize Hasan b. er-Rabi' ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, o ikisine Abdullah b. İdris, ona eş-Şeybanî, ona eş-Şa'bî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "bir kabir üzerine (ölmüş kişi) defnedildikten sonra namaz kıldı ve (kıldığı namazında) dört tekbir aldı."
[Eş-Şeybanî dedi ki: Ben Şa'bî'ye; bunu sana kim rivayet etti dedim. O; pek sika /güvenilir Abdullah b. Abbas dedi.]
[Bu hasen bir hadisin lafzı olup, İbn Nümeyr'in rivayetinde şöyle dediği zikredilmektedir: Rasulullah (sav), henüz nemi kurumamış bir kabre gitti, üzerine namaz kıldı. Ashab da onun arkasında saf halinde dizildiler ve dört tekbir aldı. Ben Amir'e; bunu sana kim rivayet etti dedim. O; bu olaya tanık olanlardan sika/güvenilir ravi olan İbn Abbas dedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cenâiz 2211, /370
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Süleyman b. Feyrûz eş-Şeybanî (Süleyman b. Feyrûz)
4. Ebu Muhammed Abdullah b. İdris el-Evdî (Abdullah b. İdris b. Yezid b. Abdurrahman)
5. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
Konular:
Cenaze namazı, definden sonra
Cenaze namazı, kabirdekine/kabir üzerine
KTB, NAMAZ,
حَدَّثَنَا حَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ الْحَارِثِ عَنْ زَيْنَبَ امْرَأَةِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"تَصَدَّقْنَ يَا مَعْشَرَ النِّسَاءِ وَلَوْ مِنْ حُلِيِّكُنَّ." قَالَتْ فَرَجَعْتُ إِلَى عَبْدِ اللَّهِ فَقُلْتُ إِنَّكَ رَجُلٌ خَفِيفُ ذَاتِ الْيَدِ وَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ أَمَرَنَا بِالصَّدَقَةِ فَأْتِهِ فَاسْأَلْهُ فَإِنْ كَانَ ذَلِكَ يَجْزِى عَنِّى وَإِلاَّ صَرَفْتُهَا إِلَى غَيْرِكُمْ. قَالَتْ فَقَالَ لِى عَبْدُ اللَّهِ بَلِ ائْتِيهِ أَنْتِ. قَالَتْ فَانْطَلَقْتُ فَإِذَا امْرَأَةٌ مِنَ الأَنْصَارِ بِبَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَاجَتِى حَاجَتُهَا - قَالَتْ - وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ أُلْقِيَتْ عَلَيْهِ الْمَهَابَةُ - قَالَتْ - فَخَرَجَ عَلَيْنَا بِلاَلٌ فَقُلْنَا لَهُ ائْتِ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخْبِرْهُ أَنَّ امْرَأَتَيْنِ بِالْبَابِ تَسْأَلاَنِكَ أَتَجْزِى الصَّدَقَةُ عَنْهُمَا عَلَى أَزْوَاجِهِمَا وَعَلَى أَيْتَامٍ فِى حُجُورِهِمَا وَلاَ تُخْبِرْهُ مَنْ نَحْنُ - قَالَتْ - فَدَخَلَ بِلاَلٌ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلَهُ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ هُمَا." فَقَالَ امْرَأَةٌ مِنَ الأَنْصَارِ وَزَيْنَبُ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَىُّ الزَّيَانِبِ." قَالَ امْرَأَةُ عَبْدِ اللَّهِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لَهُمَا أَجْرَانِ أَجْرُ الْقَرَابَةِ وَأَجْرُ الصَّدَقَةِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4053, M002318
Hadis:
حَدَّثَنَا حَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ الْحَارِثِ عَنْ زَيْنَبَ امْرَأَةِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"تَصَدَّقْنَ يَا مَعْشَرَ النِّسَاءِ وَلَوْ مِنْ حُلِيِّكُنَّ." قَالَتْ فَرَجَعْتُ إِلَى عَبْدِ اللَّهِ فَقُلْتُ إِنَّكَ رَجُلٌ خَفِيفُ ذَاتِ الْيَدِ وَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ أَمَرَنَا بِالصَّدَقَةِ فَأْتِهِ فَاسْأَلْهُ فَإِنْ كَانَ ذَلِكَ يَجْزِى عَنِّى وَإِلاَّ صَرَفْتُهَا إِلَى غَيْرِكُمْ. قَالَتْ فَقَالَ لِى عَبْدُ اللَّهِ بَلِ ائْتِيهِ أَنْتِ. قَالَتْ فَانْطَلَقْتُ فَإِذَا امْرَأَةٌ مِنَ الأَنْصَارِ بِبَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَاجَتِى حَاجَتُهَا - قَالَتْ - وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ أُلْقِيَتْ عَلَيْهِ الْمَهَابَةُ - قَالَتْ - فَخَرَجَ عَلَيْنَا بِلاَلٌ فَقُلْنَا لَهُ ائْتِ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخْبِرْهُ أَنَّ امْرَأَتَيْنِ بِالْبَابِ تَسْأَلاَنِكَ أَتَجْزِى الصَّدَقَةُ عَنْهُمَا عَلَى أَزْوَاجِهِمَا وَعَلَى أَيْتَامٍ فِى حُجُورِهِمَا وَلاَ تُخْبِرْهُ مَنْ نَحْنُ - قَالَتْ - فَدَخَلَ بِلاَلٌ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلَهُ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ هُمَا." فَقَالَ امْرَأَةٌ مِنَ الأَنْصَارِ وَزَيْنَبُ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَىُّ الزَّيَانِبِ." قَالَ امْرَأَةُ عَبْدِ اللَّهِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لَهُمَا أَجْرَانِ أَجْرُ الْقَرَابَةِ وَأَجْرُ الصَّدَقَةِ."
Tercemesi:
Bize Hasan b. Rabi', ona Ebu Ahvas (Sellâm b. Süleym el-Hanefî), ona (Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebu Vâil (Şakik b. Seleme el-Esedî), ona Amr b. Haris, ona da Abdullah'ın (b. Mesud) karısı Zeyneb'in (bt. Abdullah es-Sekafiyye) (r.anhüma) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Ey kadınlar topluluğu! Takılarınızdan bile olsa sadaka verin." Ravi Zeyneb (r.anha) rivayet etmeğe devam etti: Bunun üzerine (eşim) Abdullah'ın yanına döndüm. Ona; sen elinde avucunda pek bir şeyi olmayan bir adamsın. Rasulullah (sav) bizden sadaka vermemizi istedi. Rasulullah'a (sav) git sor. Eğer sadakamı size vermem benim için uygunsa size vereyim. Değilse sizin dışınızda başka birilerine vereyim dedim. Abdullah; bilakis! Ona gidip kendin sor dedi. Ben de kalktım, Rasulullah'a (sav) gittim. Bir de ne göreyim! Rasulullah'ın (sav) kapısında ensardan bir kadın! Benim sorunumla, onun sorunu aynı! Pek tabi Rasulullah'a da (sav) heybet ve saygınlık bahşedilmişti. (Yani huzuruna girmek için izin alırdık) derken Bilal yanımıza geldi. Ona dedik ki; Rasulullah'a gidip kapıda iki kadının, sadakalarını kocalarına ve evlerindeki öksüzlere verseler olur mu? diye sorduklarını söyler misin? Fakat O'na bizim kim olduğumuzu söyleme dedik. Bilal, Rasulullah'ın (sav) huzuruna vardı ve kendisine söz konusu soruyu aktardı. Rasulullah (sav); "kim o iki kadın? diye sorunca Bilal; ensardan bir kadınla Zeynep diye cevap verdi. Rasulullah; "hangi Zeynep?" dedi. Bilal; Abdullah'ın karısı dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Onlar için iki sevap var: Akrabaya iyilik yapma sevabı ve sadaka verme sevabı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zekât 2318, /389
Senetler:
1. ibn Ebu Dirar Amr b. Haris el-Huzaî (Amr b. Haris b. Ebu Dirar)
2. Zeyneb bt. Abdullah es-Sekafiyye (Zeyneb bt. Muaviye bt. Attab b. Es'ad)
3. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
6. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
Konular:
İlim, Bilgi, kadının ilim öğrenmesi
Sadaka, paylaşmaya önce yakınlardan başlamak
Sadaka, paylaşmaya teşvik
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri
Zekat, kimlere zekat verilebilir?
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37117, DM000353
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْحَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ ذَكْوَانَ عَنِ ابْنِ سِيرِينَ قَالَ : دَخَلْتُ الْمَسْجِدَ فَإِذَا الأسود بن سريع يَقُصُّ وَحُمَيْدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ يَذْكُرُ الْعِلْمَ فِى نَاحِيَةِ الْمَسْجِدِ ، فَمَيَّلْتُ إِلَى أَيِّهِمَا أَجْلِسُ؟ فَنَعَسْتُ فَأَتَانِى آتٍ فَقَالَ : مَيَّلْتَ إِلَى أَيِّهِمَا تَجْلِسُ؟ إِنْ شِئْتَ أَرَيْتُكَ مَكَانَ جِبْرِيلَ مِنْ حُمَيْدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ.
Tercemesi:
Bize el-Hasan İbnu'r-Rebi; Abdullah b. Ubeydillah'dan, (o) el-Hasan b. Zekvân'dan, (o da) İbn Şirin'den (naklen) haber verdi (ki İbn Şirin) şöyle dedi; (Bir gün) camiye girdim. Gördüm ki, caminin bir tarafında Humeyd b. Abdirrahman ilimden bahsederken, (öbür tarafında) Sümeyr b. Abdirrahman (va'z türünden).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 32, 1/361
Senetler:
1. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
2. Ebu Seleme Hasan b. Zekvan el-Basri (Hasan b. Zekvan)
3. Ubeydullah b. Abdullah el-Abbadanî (Abdullah b. Ubeydullah)
4. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
137717, BS000983
Hadis:
وَأَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ وَأَبُو سَعِيدِ بْنُ أَبِى عَمْرٍو قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ الْكَلْبِىُّ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا عَثَّامٌ يَعْنِى ابْنَ عَلِىٍّ عَنْ هِشَامٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذَا أَجْنَبَ فَأَرَادَ أَنْ يَنَامَ تَوَضَّأَ أَوْ تَيَمَّمَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Tahâret 983, 2/116
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Ali Assam b. Ali el-Amiri (Assam b. Ali b. Hüceyr b. Büceyr b. Zür'a)
5. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
6. Ebu Üsame Abdullah b. Üsame el-Kelbi (Abdullah b. Üsame)
7. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
8. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
8. Ebu Said Muhammed b. Musa b. Şazan (Muhammed b. Musa b. Fadl b. Şâzân)
Konular:
Gusül, cünüp olarak uyumak
KTB, ABDEST
Teyemmüm
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13858, İM001270
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى الْقَاسِمِ أَبُو الأَحْوَصِ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ حَدَّثَنَا حُصَيْنٌ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ جَاءَ أَعْرَابِىٌّ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ لَقَدْ جِئْتُكَ مِنْ عِنْدِ قَوْمٍ مَا يَتَزَوَّدُ لَهُمْ رَاعٍ وَلاَ يَخْطِرُ لَهُمْ فَحْلٌ . فَصَعِدَ الْمِنْبَرَ فَحَمِدَ اللَّهَ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ اسْقِنَا غَيْثًا مُغِيثًا مَرِيئًا طَبَقًا مَرِيعًا غَدَقًا عَاجِلاً غَيْرَ رَائِثٍ » . ثُمَّ نَزَلَ فَمَا يَأْتِيهِ أَحَدٌ مِنْ وَجْهٍ مِنَ الْوُجُوهِ إِلاَّ قَالُوا قَدْ أُحْيِينَا .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ebu’l Kasım Ebu’l-Ahvas, ona el-Hasan b. er-Rabi‘, ona Abdullah b. İdris, ona Husayn, ona Habib b. Ebu Sabit’in rivayetine göre İbn Abbas şöyle demiştir: Bir bedevi Nebi’ye (sav) gelerek:
-Ey Allah’ın Rasulü, ben senin yanına (kuraklıktan ötürü) çobanları hayvan gütmeye gitmeyen, erkek develerinden hiçbirisinin kuyruğunu kaldırıp indiremediği bir kavmin yanından geliyorum, dedi. Bunun üzerine minbere çıktı, Allah’a hamd ettikten sonra:
-İmdadımıza yetişen, bizi çaresizlikten kurtaran, afiyetle gelecek, iyiden iyiye ıslatacak, bol, gecikmeden ve acil bir yağmur gönder, buyurdu. Sonra indi, ona her nereden kim geldiyse mutlaka:
-Yağmur ile ihya edildik, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 154, /206
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
3. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
4. Ebu Muhammed Abdullah b. İdris el-Evdî (Abdullah b. İdris b. Yezid b. Abdurrahman)
5. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
6. Muhammed b. Ebu Kasım es-Sekafi (Muhammed b. Heysem b. Hammad b. Vakid)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, namazı, elbisenin ters çevrilmesi
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35392, DM000005
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْحَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ قَالَ قَالَ كَعْبٌ : نَجِدُ مَكْتُوباً : مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- لاَ فَظٌّ وَلاَ غَلِيظٌ ، وَلاَ صَخَّابٌ بِالأَسْوَاقِ ، وَلاَ يَجْزِى بِالسَّيِّئَةِ السَّيِّئَةَ ، وَلَكِنْ يَعْفُو وَيَغْفِرُ ، وَأُمَّتُهُ الْحَمَّادُونَ ، يُكَبِّرُونَ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ عَلَى كُلِّ نَجْدٍ ، وَيَحْمَدُونَهُ فِى كُلِّ مَنْزِلَةٍ ، يَتَأَزَّرُونَ عَلَى أَنْصَافِهِمْ ، وَيَتَوَضَّئُونَ عَلَى أَطْرَافِهِمْ ، مُنَادِيهِمْ يُنَادِى فِى جَوِّ السَّمَاءِ ، صَفُّهُمْ فِى الْقِتَالِ وَصَفُّهُمْ فِى الصَّلاَةِ سَوَاءٌ ، لَهُمْ بِاللَّيْلِ دَوِىٌّ كَدَوِىِّ النَّحْلِ ، مَوْلِدُهُ بِمَكَّةَ ، وَمُهَاجِرُهُ بِطَيْبَةَ ، وَمُلْكُهُ بِالشَّامِ.
Tercemesi:
Bize Hasan b. Rabî', ona Ebu Ahvas, ona el-A'meş, ona Ebu Sâlih, ona da Kâ'b şöyle rivayet etmiştir:
Allah'ın rasulü Muhammed (sav), ne öfkeli ne sert ne çarşı-pazarda bağırıp çağıran ne de kötülüğe kötülükle karşılık veren biridir. Ancak o, affeder ve bağışlar. Ümmeti çokça hamd eden kimselerdir. Allah'ı (ac) her yüksek yerde [yüceltmek suretiyle] tekbir getirirler. Her konaklamada ona hamd ederler. Bellerine izar giyerler. Yanlarını yıkarlar. Nida edenleri göğün boşluğunda nida eder. Savaştaki safları ve namazdaki safları aynıdır. Onların geceleyin arı vızıltısı gibi vızıltıları vardır. [Muhammed'in] doğumu Mekke'de, hicret yeri Taybe'de [Medine], hükümranlığı da Şâm [bölgesindedir].
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 2, 1/156
Senetler:
1. Ebu İshak Ka'b el-Ahbar (Ka'b b. Mâti')
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
5. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
Konular:
Hz. Peygamber, hasaisi, cevamiu'l-kelim
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38976, DM000831
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْحَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ رُفَيْعٍ عَنْ عَطَاءٍ قَالَ كَانَ ابْنُ عَبَّاسٍ يَقُولُ فِى الْمُسْتَحَاضَةِ : تَغْتَسِلُ غُسْلاً واحدًا لِلظُّهْرِ وَالْعَصْرِ ، وَغُسْلاً لِلْمَغْرِبِ وَالْعِشَاءِ. وَكَانَ يَقُولُ : تُؤَخِّرُ الظُّهْرَ وَتُعَجِّلُ الْعَصْرَ ، وَتُؤَخِّرُ الْمَغْرِبَ وَتُعَجِّلُ الْعِشَاءَ.
Tercemesi:
Bize el-Hasan İbnu'r-Rebî' haber verip (dedi ki), bize Ebul-Ahvas, Abdulaziz b. Rufey'den, (O da) Atâ'dan (naklen) rivayet etti (ki, Atâ') şöyle dedi: İbn Abbâs müstehâza hakkında şöyle derdi: O, öğle ve ikindi için bir gusüî, akşam ve yatsı için de bir gusül yapar, O (yine) şöyle derdi: O, öğleyi geriye, (son vaktine) bırakır, ikindiyi öne, (ilk vaktine) alır, akşamı geriye bırakır, yatsıyı öne alır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Tahâret 84, 1/611
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Abdullah Abdulaziz b. Rufey' el-Esedî (Abdulaziz b. Rufey')
4. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
5. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
Konular:
Gusül, gerektiren haller
Hayız, temizlenme şekli
Namaz, Hayız, gören kadının namazı
Namaz, yolculukta veya savaşta namazların cem'i,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
155078, BS017894
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحُسَيْنِ بْنُ الْفَضْلِ الْقَطَّانُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ سُفْيَانَ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ سُمَيْعٍ الْحَنَفِىِّ عَنْ مَالِكِ بْنِ عُمَيْرٍ وَكَانَ قَدْ أَدْرَكَ الْجَاهِلِيَّةَ قَالَ : جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- فَقَالَ إِنِّى لَقِيتُ الْعَدُوَّ وَلَقِيتُ أَبِى فِيهِمْ فَسَمِعَتُ لَكَ مِنْهُ مَقَالَةً قَبِيحَةً فَلَمْ أَصْبِرْ حَتَّى طَعَنْتُهُ بِالرُّمْحِ أَوْ حَتَّى قَتَلْتُهُ فَسَكَتَ عَنْهُ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- ثُمَّ جَاءَهُ آخَرُ فَقَالَ : إِنِّى لَقِيتُ أَبِى فَتَرَكْتُهُ وَأَحْبَبْتُ أَنْ يَلِيَهُ غَيْرِى فَسَكَتَ عَنْهُ. وَهَذَا مُرْسَلٌ جَيِّدٌ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Siyer 17894, 18/92
Senetler:
1. Mâlik b. Umeyr el-Hanefî (Mâlik b. Umeyr)
2. İsmail b. Sümey' el-Hanefî (İsmail b. Sümey')
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
4. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
5. Ebu Yusuf Yakub b. Süfyan el-Fesevî (Yakub b. Süfyan b. Cüvan)
6. Ebu Muhammed Abdullah b. Cafer en-Nahvî (Abdullah b. Cafer b. Dürüstuye)
7. ُُEbu Hüseyin Muhammed b. Hüseyin el-Mettusî (Muhammed b. Hüseyin b. Muhammed Fadl b. Yakub)
Konular:
Haklar, Baba hakkı
Hz. Peygamber, Hz. Peygamber'e hakaretin cezası
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
KTB, ADAB