Öneri Formu
Hadis Id, No:
160657, MK000872
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِيُّ بن سَعِيدٍ الرَّازِيُّ ، حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بن إِسْمَاعِيلَ بن عَلِيٍّ الأَنْصَارِيُّ ، حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بن رَبِيعَةَ ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بن شَوْذَبٍ ، عَنْ أَبِي نَهِيكٍ ، عَنْ شِبْلِ بن خُلَيْدٍ الْمُزَنِيِّ ، عَنْ أَكْثَمَ بن أَبِي الْجَوْنٍ ، قَالَ : قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ ، فُلانٌ يَجْرِي فِي الْقِتَالِ ؟ ، قَالَ : هُوَ فِي النَّارِ ، قَالَ : قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ ، إِذَا كَانَ فُلانٌ فِي عِبَادَتِهِ وَاجْتِهَادِهِ وَلِينِ جَانِبِهِ فِي النَّارِ ، فَأَيْنَ نَحْنُ ؟ ، قَالَ : إِنَّمَا ذَلِكَ إِخْبَاتُ النِّفَاقِ ، وَهُوَ فِي النَّارِ ، قَالَ : كُنَّا نَتَحَفَّظُ عَلَيْهِ فِي الْقِتَالِ ، كَانَ لا يَمُرُّ بِهِ فَارِسٌ ، وَلا رَاجِلٌ إِلا وَثَبَ عَلَيْهِ ، فَكَثُرَ عَلَيْهِ جِرَاحُهُ ، فَأَتَيْنَا النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، فَقُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ ، اسْتُشْهِدَ فُلانٌ ، قَالَ : هُوَ فِي النَّارِ ، فَلَمَّا اشْتَدَّ بِهِ أَلَمُ الْجِرَاحِ أَخَذَ سَيْفَهُ فَوَضَعَهُ بَيْنَ ثَدْيَيْهِ ، ثُمَّ اتَّكَأَ عَلَيْهِ حَتَّى خَرَجَ مِنْ ظَهْرِهِ ، فَأَتَيْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، فَقُلْتُ : أَشْهَدُ أَنَّكَ رَسُولُ اللَّهِ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِنَّ الرَّجُلَ لَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ الْجَنَّةِ ، وَإِنَّهُ لِمَنْ أَهْلِ النَّارِ ، وَإِنَّ الرَّجُلَ لَيَعْمَلُ بِعَمَلِ أَهْلِ النَّارِ ، وَإِنَّهُ مِنْ أَهْلِ الْجَنَّةِ تُدْرِكُهُ الشِّقْوَةُ أَوِ السَّعَادَةُ عِنْدَ خُرُوجِ نَفْسِهِ ، فَيُخْتَمُ لَهُ بِهَا.
Tercemesi:
Bize Ali b. Saîd er-Râzi, ona Muhammed b. İsmail b. Ali el-Ensârî, ona Damre b. Rebî'a, ona Abdullah b. Şevzeb, ona Ebû Nehîk, ona Şibl b. Huleyd el-Müzenî, ona Eksem b. el-Cevn şöyle rivayet etmiştir: Dedik ki: "Ey Allah'ın resulü! Falanca savaşta koşturuyor!" Hz. Peygamber (sav): "O cehennemdedir" buyurdu. Biz "Ey Allah'ın resulü! Falanca ibadetine, gösterdiği gayrete ve insanlarla iyi geçinmesine rağmen cehenneme gidecekse biz nereye gideriz!" dedik. Hz. Peygamber (sav) "Bu ameller nifaktan kaynaklanmaktadır. O kişi cehennemdedir" buyurdu. Biz savaşta o adamı takip ediyorduk. Süvari veya piyade kimle karşılaşırsa onun üzerine atlıyor ve çarpışıyordu. Sonunda yaraları çoğaldı. Hz. Peygamber'in (sav) yanına geldik ve "Ey Allah'ın resulü! Falanca şehit oldu" dedik. Hz. Peygamber (sav) "O cehennemdedir" buyurdu. Onun yaralarından duyduğu ağrı artınca dayanamayıp kılıcını aldı, göğsünün ortasına koydu, üzerine dayandı ve kılıç sırtından çıktı. Hz. Peygamber'e (sav) geldim ve "Şehadet ederim ki sen Allah'ın resulüsün" dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav): "İnsan cennetliklerin amelini yapar ama cehennemliktir. Kişi cehennem ehlinin amelini yapar ama cennetliktir. Bedbahtlık ve mutluluk ruhu çıkarken onu yakalar ve akıbeti buna göre olur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Taberânî, Mu'cem-i kebîr, Eksem b. Ebu Cevn 872, 1/255
Senetler:
1. Ebu Ma'bed Eksem b. Ebu Cevn (Eksem b. Cevn)
2. Şibl b. Huleyd el-Müzenî (Şibl b. Hâmid)
3. Ebu Nehik Osman b. Nehik el-Ezdî (Osman b. Nehik)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
5. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
6. Muhammed b. İsmail en-Nâsik (Muhammed b. İsmail b. Ali)
7. Aliyyek er-Razi (Ali b. Said b. Beşir b. Mihran)
Konular:
intihar, akibeti, cezası
Kader, amel, ilm-i ezelîye rağmen amel
Kader, kader-amel ilişkisi
KTB, İNTİHAR
KTB, KADER
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37331, DM000358
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ مَطَرٍ {وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ} قَالَ : هَلْ مِنْ طَالِبِ خَيْرٍ فَيُعَانَ عَلَيْهِ؟
Tercemesi:
. Bize Muhammed b. Kesir, İbn Şevzeb'den, (o da) Mu-tarrif den<576) (naklen) haber verdi (ki Mutarrıf); "Andolsun ki biz Kur'an'ı düşünmek için kolaylaştırdık. O halde düşünen var mı?"(577) (âyetinin son cümlesinin tefsirinde) şöyle dedi: "Hayır isteyip de kendisine yardım edilecek kimse var mı?". Bize Mervân ise, Damra'dan, (onun bu âyetin tefsirinde);
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 32, 1/364
Senetler:
1. Matar b. Tahman el-Varrak (Matar b. Tahman)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
3. Ebu Yusuf Muhammed b. Kesir es-Sekafi (Muhammed b. Kesir b. Ebu Ata)
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
حَدَّثَنَا أَبُو عُمَيْرٍ عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ النَّحَّاسُ وَعِيسَى بْنُ يُونُسَ وَالْحُسَيْنُ بْنُ أَبِى السُرَى الْعَسْقَلاَنِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ أَتَى رَجُلٌ بِقَاتِلِ وَلِيِّهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْفُ » . فَأَبَى فَقَالَ « خُذْ أَرْشَكَ » . فَأَبَى . قَالَ « اذْهَبْ فَاقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ فَلُحِقَ بِهِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ قَالَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . فَخَلَّى سَبِيلَهُ . قَالَ فَرُئِىَ يَجُرُّ نِسْعَتَهُ ذَاهِبًا إِلَى أَهْلِهِ . قَالَ كَأَنَّهُ قَدْ كَانَ أَوْثَقَهُ .
قَالَ أَبُو عُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ قَالَ ابْنُ شَوْذَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ فَلَيْسَ لأَحَدٍ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقُولَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ ابْنُ مَاجَهْ هَذَا حَدِيثُ الرَّمْلِيِّينَ لَيْسَ إِلاَّ عِنْدَهُمْ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28803, İM002691
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو عُمَيْرٍ عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ النَّحَّاسُ وَعِيسَى بْنُ يُونُسَ وَالْحُسَيْنُ بْنُ أَبِى السُرَى الْعَسْقَلاَنِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ أَتَى رَجُلٌ بِقَاتِلِ وَلِيِّهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْفُ » . فَأَبَى فَقَالَ « خُذْ أَرْشَكَ » . فَأَبَى . قَالَ « اذْهَبْ فَاقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ فَلُحِقَ بِهِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ قَالَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . فَخَلَّى سَبِيلَهُ . قَالَ فَرُئِىَ يَجُرُّ نِسْعَتَهُ ذَاهِبًا إِلَى أَهْلِهِ . قَالَ كَأَنَّهُ قَدْ كَانَ أَوْثَقَهُ .
قَالَ أَبُو عُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ قَالَ ابْنُ شَوْذَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ فَلَيْسَ لأَحَدٍ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقُولَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ ابْنُ مَاجَهْ هَذَا حَدِيثُ الرَّمْلِيِّينَ لَيْسَ إِلاَّ عِنْدَهُمْ .
Tercemesi:
Bize Ebu Umeyr İSa b. Muhammed en-Nehhas ve İsa b. Yunus ve el-Hüseyn b. Ebu's-Sürî el-Askalanî, onlara Damra b. Rabia, ona İbn Şevzeb, ona Sabit el-Bünanî, ona da Enes b. Malik'ten rivayet edildiğine göre: Bir adam, velisinin katilini Rasulullah'a (sav) getirdi. Peygamber (sav) (adama):
"(Katili) bağışla," buyurdu. Adam bağışlamaktan imtina etti. Bunun üzerine Peygamber (sav):
"Diyetini (kan bahasını) al," buyurdu. Adam (bundan da) imtina etti. (Bu kere) Peygamber (sav):
"Git katili öldür, şüphesiz sen (onu öldürür isen) onun mislisin," buyurdu. Enes dedi ki: Sonra adama arkadan yetişildi ve kendisine denildi ki, Rasulullah (sav):
"Katili öldür. Şüphesiz sen (onu öldürürsen) onun mislisin," buyurdu. Adam bunun üzerine katile yol verdi. Enes dedi ki: Katil, (bağlı bulunduğu ve son anda çözülen) kayışını yederek, ev halkının yanma doğru gider vaziyette görüldü. Enes dedi ki; maktulün velisi galiba katili bağlamıştı.
(Müellifin şeyhi) Ebu Umeyr dedi ki: İbn Şevzeb, Abdurrahman b. Kasım'ın şöyle söylediğini rivayet etti: Peygamber'den (sav) sonra (yâni O'ndan başka) hiç kimse (maktulün velisine):
"Katili Öldür, şüphesiz sen de (onu öldürürsen) onun mislisin diyemez." İbn Mâce dedi ki: Bu, Kemlilerin hadîsidir. Yalnız onların yanında bulunur, (onlardan başka hiç kimsenin yanında bulunmaz.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 34, /435
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
4. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
5. Hüseyin b. Mütevekkil el-Haşimi (Hüseyin b. Mütevekkil b. Abdurrahman b. Hassan)
Konular:
Yargı, Ceza Hukuku
Yargı, diyet
Yargı, Kısas
حَدَّثَنَا أَبُو عُمَيْرٍ عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ النَّحَّاسُ وَعِيسَى بْنُ يُونُسَ وَالْحُسَيْنُ بْنُ أَبِى السُرَى الْعَسْقَلاَنِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ أَتَى رَجُلٌ بِقَاتِلِ وَلِيِّهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْفُ » . فَأَبَى فَقَالَ « خُذْ أَرْشَكَ » . فَأَبَى . قَالَ « اذْهَبْ فَاقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ فَلُحِقَ بِهِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ قَالَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . فَخَلَّى سَبِيلَهُ . قَالَ فَرُئِىَ يَجُرُّ نِسْعَتَهُ ذَاهِبًا إِلَى أَهْلِهِ . قَالَ كَأَنَّهُ قَدْ كَانَ أَوْثَقَهُ .
قَالَ أَبُو عُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ قَالَ ابْنُ شَوْذَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ فَلَيْسَ لأَحَدٍ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقُولَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ ابْنُ مَاجَهْ هَذَا حَدِيثُ الرَّمْلِيِّينَ لَيْسَ إِلاَّ عِنْدَهُمْ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276367, İM002691-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو عُمَيْرٍ عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ النَّحَّاسُ وَعِيسَى بْنُ يُونُسَ وَالْحُسَيْنُ بْنُ أَبِى السُرَى الْعَسْقَلاَنِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ أَتَى رَجُلٌ بِقَاتِلِ وَلِيِّهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْفُ » . فَأَبَى فَقَالَ « خُذْ أَرْشَكَ » . فَأَبَى . قَالَ « اذْهَبْ فَاقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ فَلُحِقَ بِهِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ قَالَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . فَخَلَّى سَبِيلَهُ . قَالَ فَرُئِىَ يَجُرُّ نِسْعَتَهُ ذَاهِبًا إِلَى أَهْلِهِ . قَالَ كَأَنَّهُ قَدْ كَانَ أَوْثَقَهُ .
قَالَ أَبُو عُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ قَالَ ابْنُ شَوْذَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ فَلَيْسَ لأَحَدٍ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقُولَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ ابْنُ مَاجَهْ هَذَا حَدِيثُ الرَّمْلِيِّينَ لَيْسَ إِلاَّ عِنْدَهُمْ .
Tercemesi:
Bize Ebu Umeyr İsa b. Muhammed en-Nehhâs ve İsa b. Yunus ve el-Hüseyn b. Ebu Ser el-Askalânî,, onlara Damra b. Rabia, ona İbn Şevzeb, ona Sâbit el-Bünani, ona da Enes b. Mâlik'ten rivayet edildiğine göre: Bir adam, velisinin katilini Rasulullah'a (sav) getirdi. Peygamber (sav) (adama):
"(Katili) bağışla," buyurdu. Adam bağışlamaktan imtina etti. Bunun üzerine Peygamber (sav):
"Diyetini (kan bahasını) al," buyurdu. Adam (bundan da) imtina etti. (Bu kere) Peygamber (sav):
"Git katili öldür, şüphesiz sen (onu öldürür isen) onun mislisin," buyurdu. Enes dedi ki: Sonra adama arkadan yetişildi ve kendisine denildi ki, Rasulullah (sav):
"Katili öldür. Şüphesiz sen (onu öldürürsen) onun mislisin," buyurdu. Adam bunun üzerine katile yol verdi. Enes dedi ki: Katil, (bağlı bulunduğu ve son anda çözülen) kayışını yederek, ev halkının yanına doğru gider vaziyette görüldü. Enes dedi ki; maktulün velîsi galiba katili bağlamıştı.
(Müellifin şeyhi) Ebu Umeyr dedi ki: İbn Şevzeb, Abdurrahman b. el-Kâsım'ın şöyle söylediğini rivayet etti: Peygamber'den (sav) sonra (yâni O'ndan başka) hiç kimse (maktulün velisine): 'Katili öldür, şüphesiz sen de (onu öldürürsen) onun mislisin' diyemez. İbn Mâce dedi ki: Bu, Kemlilerin hadîsidir. Yalnız onların yanında bulunur, (onlardan başka hiç kimsenin yanında bulunmaz.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 34, /435
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
4. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
5. Ebu Musa İsa b. Yunus el-Fâhûrî (İsa b. Yunus b. Eban)
Konular:
Yargı, Ceza Hukuku
Yargı, diyet
Yargı, Kısas
حَدَّثَنَا أَبُو عُمَيْرٍ عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ النَّحَّاسُ وَعِيسَى بْنُ يُونُسَ وَالْحُسَيْنُ بْنُ أَبِى السُرَى الْعَسْقَلاَنِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ أَتَى رَجُلٌ بِقَاتِلِ وَلِيِّهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْفُ » . فَأَبَى فَقَالَ « خُذْ أَرْشَكَ » . فَأَبَى . قَالَ « اذْهَبْ فَاقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ فَلُحِقَ بِهِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ قَالَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . فَخَلَّى سَبِيلَهُ . قَالَ فَرُئِىَ يَجُرُّ نِسْعَتَهُ ذَاهِبًا إِلَى أَهْلِهِ . قَالَ كَأَنَّهُ قَدْ كَانَ أَوْثَقَهُ .
قَالَ أَبُو عُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ قَالَ ابْنُ شَوْذَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ فَلَيْسَ لأَحَدٍ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقُولَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ ابْنُ مَاجَهْ هَذَا حَدِيثُ الرَّمْلِيِّينَ لَيْسَ إِلاَّ عِنْدَهُمْ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276368, İM002691-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو عُمَيْرٍ عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ النَّحَّاسُ وَعِيسَى بْنُ يُونُسَ وَالْحُسَيْنُ بْنُ أَبِى السُرَى الْعَسْقَلاَنِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ أَتَى رَجُلٌ بِقَاتِلِ وَلِيِّهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْفُ » . فَأَبَى فَقَالَ « خُذْ أَرْشَكَ » . فَأَبَى . قَالَ « اذْهَبْ فَاقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ فَلُحِقَ بِهِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ قَالَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . فَخَلَّى سَبِيلَهُ . قَالَ فَرُئِىَ يَجُرُّ نِسْعَتَهُ ذَاهِبًا إِلَى أَهْلِهِ . قَالَ كَأَنَّهُ قَدْ كَانَ أَوْثَقَهُ .
قَالَ أَبُو عُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ قَالَ ابْنُ شَوْذَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ فَلَيْسَ لأَحَدٍ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقُولَ « اقْتُلْهُ فَإِنَّكَ مِثْلُهُ » . قَالَ ابْنُ مَاجَهْ هَذَا حَدِيثُ الرَّمْلِيِّينَ لَيْسَ إِلاَّ عِنْدَهُمْ .
Tercemesi:
Bize Ebu Umeyr İsa b. Muhammed en-Nehhâs ve İsa b. Yunus ve el-Hüseyn b. Ebu Ser el-Askalânî,, onlara Damra b. Rabia, ona İbn Şevzeb, ona Sâbit el-Bünani, ona da Enes b. Mâlik'ten rivayet edildiğine göre: Bir adam, velisinin katilini Rasulullah'a (sav) getirdi. Peygamber (sav) (adama):
"(Katili) bağışla," buyurdu. Adam bağışlamaktan imtina etti. Bunun üzerine Peygamber (sav):
"Diyetini (kan bahasını) al," buyurdu. Adam (bundan da) imtina etti. (Bu kere) Peygamber (sav):
"Git katili öldür, şüphesiz sen (onu öldürür isen) onun mislisin," buyurdu. Enes dedi ki: Sonra adama arkadan yetişildi ve kendisine denildi ki, Rasulullah (sav):
"Katili öldür. Şüphesiz sen (onu öldürürsen) onun mislisin," buyurdu. Adam bunun üzerine katile yol verdi. Enes dedi ki: Katil, (bağlı bulunduğu ve son anda çözülen) kayışını yederek, ev halkının yanına doğru gider vaziyette görüldü. Enes dedi ki; maktulün velîsi galiba katili bağlamıştı.
(Müellifin şeyhi) Ebu Umeyr dedi ki: İbn Şevzeb, Abdurrahman b. el-Kâsım'ın şöyle söylediğini rivayet etti: Peygamber'den (sav) sonra (yâni O'ndan başka) hiç kimse (maktulün velisine): 'Katili öldür, şüphesiz sen de (onu öldürürsen) onun mislisin' diyemez. İbn Mâce dedi ki: Bu, Kemlilerin hadîsidir. Yalnız onların yanında bulunur, (onlardan başka hiç kimsenin yanında bulunmaz.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 34, /435
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
4. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
5. ibn Nehhâs er-Remli (İsa b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Yargı, Ceza Hukuku
Yargı, diyet
Yargı, Kısas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
212463, İCM001109
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَلِيٍّ الْجَوْزَجَانِيُّ، نا هَارُونُ، نا ضَمْرَةُ، عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ، قَالَ: " أَوْصَى قَتَادَةُ إِلَى مَطَرٍ، وَأَوْصَى مَطَرٌ إِلَى فَرْقَدٍ "
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ca'd el-Cevherî, Müsned-i İbn Ca'd, Şu'be b. Haccâc 1109, 1/530
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39901, DM001213
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ شَوْذَبٍ حَدَّثَنَا عَنْ مَطَرٍ قَالَ سَأَلْتُ الْحَسَنَ وَعَطَاءً عَنِ الرَّجُلِ تَكُونُ مَعَهُ امْرَأَتُهُ فِى سَفَرٍ فَتَحِيضُ ثُمَّ تَطْهُرُ وَلاَ تَجِدُ الْمَاءَ. قَالاَ : تَتَيَمَّمُ وَتُصَلِّى. قَالَ قُلْتُ لَهُمَا : يَطَؤُهَا زَوْجُهَا؟ قَالاَ : نَعَمِ ، الصَّلاَةُ أَعْظَمُ مِنْ ذَلِكَ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yezîd haber verip dedi ki, bize Abdullah b. Şevzeb rivayet edip (dedi ki), bize Matar rivayet edip dedi ki, el-Hasan ve Atâ'ya, bir yolculukta beraberinde karısı bulunan, derken (karısı) hayız olan, sonra da kanı kesilen, ama su bulamayan adamın (karısının ne yapacağım) sordum, onlar da; "teyemmüm yapar, namazını kılar" dediler. (Matar) dedi ki, onlara; "kocası onunla cinsi münasebet yapabilir mi?" dedim. Onlar; "evet, dediler, (çünkü) namaz bundan daha büyüktür."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Tahâret 119, 1/751
Senetler:
1. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
2. Matar b. Tahman el-Varrak (Matar b. Tahman)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
4. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
5. Muhammed b. Yezid el-Hizami (Muhammed b. Yezid)
Konular:
Cinsel Hayat, hayızlı kadınla ilişki, yatma
Kadın, hayız,
Teyemmüm, hangi şartlarda yapılabilir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
155077, BS017893
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا الرَّبِيعُ بْنُ سُلَيْمَانَ حَدَّثَنَا أَسَدُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ شَوْذَبٍ قَالَ : جَعَلَ أَبُو أَبِى عُبَيْدَةَ بْنِ الْجَرَّاحِ يَنْصِبُ الأَلِهَةَ لأَبِى عُبَيْدَةَ يَوْمَ بَدْرٍ وَجَعَلَ أَبُو عُبَيْدَةَ يَحِيدُ عَنْهُ فَلَمَّا كَثَّرَ الْجَرَّاحُ قَصَدَهُ أَبُو عُبَيْدَةَ فَقَتَلَهُ فَأَنْزَلَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ فِيهِ هَذِهِ الآيَةَ حِينَ قَتَلَ أَبَاهُ {لاَ تَجِدُ قَوْمًا يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ يُوَادُّونَ مَنْ حَادَّ اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَلَوْ كَانُوا آبَاءَهُمْ أَوْ أَبْنَاءَهُمْ} إِلَى آخِرِهَا. هَذَا مُنْقَطِعٌ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Siyer 17893, 18/91
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
2. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
3. Ebu Said Esed b. Musa el-Ümevi (Esed b. Musa b. İbrahim b. Velid)
4. Rabi' b. Süleyman el-Murâdî (Rabi' b. Süleyman b. Abdülcebbâr b. Kâmil)
5. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
6. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
İtaat, Allah ve Rasûlüne itaat
İtaat, Allah'a ve Rasûlüne itaat veya isyan
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
KTB, ADAB
Kur'an, Nüzul sebebleri
Siyer, Bedir Savaşı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273562, DM001213-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ شَوْذَبٍ حَدَّثَنَا عَنْ مَطَرٍ قَالَ سَأَلْتُ الْحَسَنَ وَعَطَاءً عَنِ الرَّجُلِ تَكُونُ مَعَهُ امْرَأَتُهُ فِى سَفَرٍ فَتَحِيضُ ثُمَّ تَطْهُرُ وَلاَ تَجِدُ الْمَاءَ. قَالاَ : تَتَيَمَّمُ وَتُصَلِّى. قَالَ قُلْتُ لَهُمَا : يَطَؤُهَا زَوْجُهَا؟ قَالاَ : نَعَمِ ، الصَّلاَةُ أَعْظَمُ مِنْ ذَلِكَ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yezîd haber verip dedi ki, bize Abdullah b. Şevzeb rivayet edip (dedi ki), bize Matar rivayet edip dedi ki, el-Hasan ve Atâ'ya, bir yolculukta beraberinde karısı bulunan, derken (karısı) hayız olan, sonra da kanı kesilen, ama su bulamayan adamın (karısının ne yapacağım) sordum, onlar da; "teyemmüm yapar, namazını kılar" dediler. (Matar) dedi ki, onlara; "kocası onunla cinsi münasebet yapabilir mi?" dedim. Onlar; "evet, dediler, (çünkü) namaz bundan daha büyüktür."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Tahâret 119, 1/751
Senetler:
1. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
2. Matar b. Tahman el-Varrak (Matar b. Tahman)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Şevzeb el-Horasanî (Abdullah b. Şevzeb)
4. Ebu Abdullah Damre b. Rabi'a el-Filistini (Damre b. Rabi'a)
5. Muhammed b. Yezid el-Hizami (Muhammed b. Yezid)
Konular:
Cinsel Hayat, hayızlı kadınla ilişki, yatma
Kadın, hayız,
Teyemmüm, hangi şartlarda yapılabilir