60 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Osman b. Hakim el-Evdî, ona Cafer b. Avn, ona Ebu Umeys, ona Ebu Sahra, ona da Abdurrahman b. Yezid ve Ebu Bürde (r.anhüma) şöyle rivayet etmişlerdir: Ebu Musa'nın hastalığı ağırlaşınca karısı Ümmü Abdullah ağlayarak feryat etmeye başladı, (Ebu Musa) ayılıp kendisine gelince karısına şöyle dedi: 'Rasulullah'ın (sav) kendilerinden uzak olduğu kimselerden benim de uzak olduğumu bilmiyor musun? Ebu Musa karısına, Rasulullah'ın (sav), "(Musibete uğradığında) saçını başını yolandan, bağırıp çağırandan ve üstünü başını yırtandan uzağım" dediğini anlatırdı.
Bize Ahmed b. Osman b. Hakim, ona Cafer b. Avn, ona Ebu Umeys, ona Ebu Sahra, ona da Abdurrahman b. Yezid ve Ebu Bürde (r.anhüma) şöyle rivayet etmişlerdir: Ebu Musa'nın hastalığı ağırlaşınca karısı feryat etmeye başladı, (Ebu Musa) ayılıp kendisine gelince şöyle dedi: 'Rasulullah'ın (sav) kendilerinden uzak olduğu kimselerden ben de uzak olduğumu sana bildirmemiş miydim?' (Abdurrahman b. Yezid ve Ebu Bürde) dediler ki: 'Ebu Musa karısına, Rasulullah'ın (sav), "(Musibete uğradığında) saçını başını yolandan, üstünü başını yırtandan ve bağırıp çağırandan uzağım" dediğini anlatırdı.
Bize Ahmed b. Osman b. Hakim el-Evdî, ona Cafer b. Avn, ona Ebu Umeys, ona Ebu Sahra, ona da Abdurrahman b. Yezid ve Ebu Bürde (r.anhüma) şöyle rivayet etmişlerdir: Ebu Musa'nın hastalığı ağırlaşınca karısı Ümmü Abdullah ağlayarak feryat etmeye başladı, (Ebu Musa) ayılıp kendisine gelince karısına şöyle dedi: 'Rasulullah'ın (sav) kendilerinden uzak olduğu kimselerden benim de uzak olduğumu bilmiyor musun?' Nitekim, Ebu Musa karısına, Rasulullah'ın (sav), "(Musibete uğradığında) saçını başını yolandan, bağırıp çağırandan ve üstünü başını yırtandan uzağım" dediğini anlatırdı.
Bize Ahmed b. Osman b. Hakim, ona Cafer b. Avn, ona Ebu Umeys, ona Ebu Sahra, ona da Abdurrahman b. Yezid ve Ebu Bürde (r.anhüma) şöyle rivayet etmişlerdir: Ebu Musa'nın hastalığı ağırlaşınca karısı feryat etmeye başladı, (Ebu Musa) ayılıp kendisine gelince şöyle dedi: 'Rasulullah'ın (sav) kendilerinden uzak olduğu kimselerden ben de uzak olduğumu sana bildirmemiş miydim?' (Abdurrahman b. Yezid ve Ebu Bürde) dediler ki: 'Ebu Musa karısına, Rasulullah'ın (sav), "(Musibete uğradığında) saçını başını yolandan, üstünü başını yırtandan ve bağırıp çağırandan uzağım" dediğini anlatırdı.
Bize Ebu Nuaym, ona Süfyân, ona Ebu Sahra, ona Safvân b. Muhriz el-MâzinÎ, ona da İmrân b. Husayn (r.anhuma) şöyle demiştir: Temîm oğullarından bir grup Hz. Peygamber'e (sav) geldi. Peygamber (sav) onlara (İslam'ı anlattı ve) "ey Temîm oğulları, hadi bu müjdeyi kabul edin" buyurdu. Onlar da “ey Allah'ın Rasulü, bizlere ahiret müjdeleri verdin, dünyalık da ver” dediler. Hz. Peygamber'in yüzünde hoşnutsuzluk görüldü. Bu sırada Yemen'den bir grup insan geldi. Rasulullah bunlara hitaben "Temim oğullarının kabul etmediği müjdeyi sizler kabul edin" buyurdu. Yemenliler “kabul ettik ey Allah'ın rasulü” dediler.
Bana Amr b. Ali, ona Ebu Asım, ona Süfyân, ona Ebu Sahra Câmi b. Şeddâd, ona Safvân b. Muhriz el-Mâzinî, ona da İmrân b. Husayn şöyle demiştir: Temîm oğulları heyeti Rasulullah'a (sav) geldi. Rasulullah onlara "ey Temîm oğulları, size verdiğim müjdeyi kabul edip sevinin" buyurdu. Onlar “sen bize yeteri kadar çok müjde verdin, biraz da dünyalık da ver” dediler. Bu cevap üzerine Rasulullah'ın (sav) yüzü asıldı. Ardından Yemen ahalisinden bir heyet çıkageldi. Peygamber (sav) onlara "Temim oğullarının kabul etmediği bu müjdeyi kabul edin" buyurdu. Onlar da “bizler kabul ettik ey Allah'ın Rasulü” dediler.
Açıklama: Kadınların kocalarının evlerine mirasçı olması, miras hükmüne uygun olmadığı için tevil edilmiştir. Araziye başka bir ev bina edilmesi, evin kadına borç olarak verilmesi, muhacirlerin mirasçılarının Medine'de bulunmaması ya da eşlerinin eve temellük etmeleri değil hayatları süresince orada oturmalarına izin verildiği gibi farklı açılardan yorumlanmıştır. (Avnu'l-mabud, VIII, 231-2)