194 Kayıt Bulundu.
Açıklama: Bazı alimler "muhâkale"yi "buğday karşılığı tarlayı kiraya/icar verme" diye, bazıları "ekinin belirli bir miktarına karşılık tarlayı kiraya verme" diye, bazıları "biçilmemiş buğdayı [derilmiş içeri konulmuş hazır] buğday karşılığı satmak" diye, bazıları da "olgunlaşmadan önce biçilmemiş buğdayı satmak" diye tarif etmişlerdir. bkz. Azîmâbâdî, Avnu'l-ma'bûd (Şamile online arayüzü), IX, 188, 194. "Müzabene" ise fukahanın çoğunluğuna göre dalındaki yaş hurmanın, kuruyunca ne kadar geleceğini tahminen kestirmek suretiyle belirlenen ölçüye denk miktarda kuru hurma karşılığı satılmasıdır. Diğer tarifler mutlaktır, hurma kaydı bulunmamaktadır. bkz. el-Mevsûatu'l-fıkhiyye, Kuveyt: 1987, IX, 139.
Bize Muhammed b. Seleme ve Haris b. Miskin, - hadisin lafzı Haris'e aittir.- onlara [Abdurrahman] b. Kasım, ona Malik b. Enes, ona Yahya b. Said, ona Hâriseoğullarının azatlısı Büşeyr b. Yesar, ona da Süveyd b. Nu'man'ın rivayet ettiğine göre "Süveyd Hayber fethinin gerçekleştiği yıl Rasulullah'la (sav) birlikte sefere çıkmıştı. Hayber'in aşağı kısmında bulunan Sahbâ'ya geldiklerinde Rasulullah (sav) ikindi namazını kıldırdı. Sonra yemeklerin getirilmesini istedi. Ancak kavut [kavrulmuş un] dışında bir şey getirilmedi. Rasulullah (sav) emretti, kavut ıslatılarak bulamaç yapıldı. Rasulullah (sav) bulamaçtan yedi biz de yedik. Sonra akşam namazına kalktı. Ağzını çalkaladı, biz de çalkaladık. Ardından abdestini tazelemeden namaz kıldırdı."
Bize Muhammed b. Mesleme ve Hâris b. Miskîn, onlara İbn Kasım, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyir, ona Abdurrahman b. Abdulkârî, ona da Ömer b. Hattâb (ra) şöyle demiştir: Hişâm b. Hakim b. Hizâm'ı Furkân Suresi'ni, benim okuduğumdan başka lehçe üzerine okurken işittim. Halbuki o sureyi Rasulullah (sav) bana okutmuştu. Hemen müdahale etmeyi düşündüm ama vazgeçip namazını bitirmesini bekledim. Sonra ridâsından tutup onu çektim ve kendisini Rasulullah'a getirdim ve "bu adamın Furkân Suresi'ni, bana okuttuğundan farklı şekilde okuduğunu işittim" dedim. Rasulullah (sav) bana "onu serbest bırak" buyurdu, sonra ona hitaben "oku" buyurdu. O da okudu. Rasulullah (sav) "Bu sure bu şekilde indirildi" dedi. Sonra bana "oku" buyurdu. Ben de okudum. Rasulullah (sav) yine "bu şekilde indirildi. Şüphesiz ki, Kur'an yedi harf üzere indirilmiştir. Ondan kolayınıza geleni okuyunuz" buyurdu.