أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ يَحْيَى قَالَ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ قَالَ حَدَّثَنَا دَاوُدُ - يَعْنِى الطَّائِىَّ - عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عُمَيْرٍ عَنْ جَبْرٍ أَنَّهُ دَخَلَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى مَيِّتٍ فَبَكَى النِّسَاءُ فَقَالَ جَبْرٌ أَتَبْكِينَ مَا دَامَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جَالِسًا قَالَ « دَعْهُنَّ يَبْكِينَ مَا دَامَ بَيْنَهُنَّ فَإِذَا وَجَبَ فَلاَ تَبْكِيَنَّ بَاكِيَةٌ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26825, N003197
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ يَحْيَى قَالَ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ قَالَ حَدَّثَنَا دَاوُدُ - يَعْنِى الطَّائِىَّ - عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عُمَيْرٍ عَنْ جَبْرٍ أَنَّهُ دَخَلَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى مَيِّتٍ فَبَكَى النِّسَاءُ فَقَالَ جَبْرٌ أَتَبْكِينَ مَا دَامَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جَالِسًا قَالَ « دَعْهُنَّ يَبْكِينَ مَا دَامَ بَيْنَهُنَّ فَإِذَا وَجَبَ فَلاَ تَبْكِيَنَّ بَاكِيَةٌ » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yahya, ona İshak b. Mansûr, ona Dâvûd et-Tâî, ona Abdülmelik b. Umeyr, ona da Cebr şöyle rivayet etmiştir:
Kendisi, Hz. Peygamber (sav) ile ölmek üzere olan (birinin evine) girmiş, kadınlar da ağlamışlar! (Bunun üzerine) Cebr, "Rasulullah (sav) oturmaya devam ederken ağlıyor musunuz?" demiş. Nebî (sav) de, "Bırak onları! Aralarında (ve) hayatta olduğu sürece ağlasınlar! Ölüm vaki olduğunda kimse ağlamasın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cihâd 48, /2294
Senetler:
1. Ebu Abdullah Cebr b. Atik el-Ensari (Cebr b. Atik b. Kays b. Hayşe b. Haris b. Ümeyye b. Muaviye)
2. Abdülmelik b. Umeyr el-Lahmî (Abdülmelik b. Umeyr b. Süveyd)
3. Ebu Süleyman Davud b. Nusayr et-Tai (Davud b. Nusayr b. Ziyad)
4. İshak b. Mansur es-Selûlî (İshak b. Mansur es-Selûlî)
5. Ebu Cafer Ahmed b. Yahya el-Evdî (Ahmed b. Yahya b. Zekeriyya)
Konular:
Cenaze, arkasından ağlamak, feryat etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30006, İM002803
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ أَبِى الْعُمَيْسِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ جَابِرِ بْنِ عَتِيكٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّهُ مَرِضَ فَأَتَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَعُودُهُ فَقَالَ قَائِلٌ مِنْ أَهْلِهِ إِنْ كُنَّا لَنَرْجُو أَنْ تَكُونَ وَفَاتُهُ قَتْلَ شَهَادَةٍ فِى سَبِيلِ اللَّهِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ شُهَدَاءَ أُمَّتِى إِذًا لَقَلِيلٌ الْقَتْلُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ شَهَادَةٌ وَالْمَطْعُونُ شَهَادَةٌ وَالْمَرْأَةُ تَمُوتُ بِجُمْعٍ شَهَادَةٌ - يَعْنِى الْحَامِلَ - وَالْغَرِقُ وَالْحَرِقُ وَالْمَجْنُوبُ - يَعْنِى ذَاتَ الْجَنْبِ - شَهَادَةٌ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Vekî', ona Ebu 'Umeys, ona Abdullah b. Abdullah b. Câbir b. 'Atîk, ona (Abdullah'ın) babası (Abdullah b. Cebr), ona da (Abdullah'ın) dedesi (Cebr b. 'Atîk) şöyle rivayet etmiştir:
Kendisi hastalanmış, Nebî (sav) de ziyaret için yanına gelmiş. Ailesinden biri "Biz onun ölümünün Allah yolunda şehadet(e nail olacağı) ölüm (ile) olmasını umuyorduk" dedi. (Bu söz üzerine) Hz. Peygamber (sav), "O halde ümmetimin şehitleri gerçekten az (olurdu). Allah yolunda öldürülmek şehadettir. Vebadan ölmek şehadettir. Hamile kadının ölmesi şehadettir. Boğulmak, yanmak ve karın hastalığı (sebebiyle ölmek de şehadettir)" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 17, /455
Senetler:
1. Ebu Abdullah Cebr b. Atik el-Ensari (Cebr b. Atik b. Kays b. Hayşe b. Haris b. Ümeyye b. Muaviye)
2. Abdullah b. Cebr el-Ensari (Abdullah b. Cebr b. Atîk b. Kays)
3. Abdullah b. Abdullah el-Ensarî (Abdullah b. Abdullah b. Cebr b. Atik)
4. Ebu Umeys Utbe b. Abdullah el-Mesudi el-Hüzelî (Utbe b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Şehit, Malını, ailesini ve canını korurken ölen şehittir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
72531, HM024152
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عِيسَى عَنْ جَبْرِ بْنِ عَتِيكٍ عَنْ عَمِّهِ قَالَ
دَخَلْتُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَلَى مَيِّتٍ مِنْ الْأَنْصَارِ وَأَهْلُهُ يَبْكُونَ فَقُلْتُ أَتَبْكُونَ وَهَذَا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ دَعْهُنَّ يَبْكِينَ مَا دَامَ عِنْدَهُنَّ فَإِذَا وَجَبَتْ فَلَا يَبْكِينَ
فَقَالَ جَبْرٌ فَحَدَّثْتُ بِهِ عُمَرَ بْنَ حُمَيْدٍ الْقُرَشِيَّ فَقَالَ لِي مَاذَا وَجَبَتْ قَالَ إِذَا أُدْخِلَ قَبْرَهُ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Cabir b. Atik 24152, 7/836
Senetler:
1. Ammü Cebr b. Atik el-Ensari (Ammü Cebr b. Atik)
2. Ebu Abdullah Cebr b. Atik el-Ensari (Cebr b. Atik b. Kays b. Hayşe b. Haris b. Ümeyye b. Muaviye)
3. İsa b. Abdurrahman el-Ensari (İsa b. Abdurrahman b. Ebu Leyla)
4. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
5. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Cenaze, ardından ağlamak /musıbet karşısında
Cenaze, arkasından ağlamak, feryat etmek