Öneri Formu
Hadis Id, No:
150151, BS013265
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ الصَّغَانِىُّ حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ حَدَّثَنِى سَعِيدٌ الْمَقْبُرِىُّ عَنْ شَرِيكِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّهُ سَمِعَ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ يَقُولُ : بَيْنَا نَحْنُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- جُلُوسٌ فِى الْمَسْجِدِ إِذْ جَاءَ رَجُلٌ عَلَى جَمَلٍ فَأَنَاخَهُ فِى الْمَسْجِدِ ثُمَّ عَقَلَهُ ثُمَّ قَالَ لَهُمْ : أَيُّكُمْ مُحَمَّدٌ؟ وَرَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مُتَّكِئٌّ بَيْنَ ظَهْرَانَيْهِمْ قَالَ فَقُلْنَا لَهُ : هَذَا الرَّجُلُ الأَبْيَضُ الْمُتَّكِئُ فَقَالَ لَهُ الرَّجُلُ : يَا ابْنَ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« قَدْ أَجَبْتُكَ ». فَقَالَ الرَّجُلُ : يَا مُحَمَّدُ إِنِّى سَائِلُكَ فَمُشْتَدٌّ عَلَيْكَ فِى الْمَسْأَلَةِ فَلاَ تَجِدَنَّ فِى نَفْسِكَ فَقَالَ :« سَلْ مَا بَدَا لَكَ ». فَقَالَ الرَّجُلُ نَشَدْتُكَ بِرَبِّكَ وَرَبِّ مَنْ قَبْلَكَ آللَّهُ أَرْسَلَكَ إِلَى النَّاسِ كُلِّهِمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« اللَّهُمَّ نَعَمْ ». قَالَ : فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تُصَلِّىَ الصَّلَوَاتِ الْخَمْسَ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ فَقَالَ :« اللَّهُمَّ نَعَمْ ». قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ نَصُومَ هَذَا الشَّهْرِ مِنَ السَّنَةِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« اللَّهُمَّ نَعَمْ ». قَالَ أَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَأْخُذَ هَذِهِ الصَّدَقَةَ مِنْ أَغْنِيَائِنَا فَتَقْسِمُهَا عَلَى فُقَرَائِنَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« اللَّهُمَّ نَعَمْ ». قَالَ الرَّجُلُ آمَنْتُ بِمَا جِئْتَ بِهِ وَأَنَا رَسُولُ مَنْ وَرَائِى مِنْ قَوْمِى وَأَنَا ضِمَامُ بْنُ ثَعْلَبَةَ أَخُو بَنِى سَعْدِ بْنِ بَكْرٍ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يُوسُفَ عَنِ اللَّيْثِ.
Tercemesi:
Bize Ebu Abdullah el-Hâfiz, onlara Ebu’l-Abbâs Muhammed b. Ya’kûb, onlara Muhammed b. İshâk es-Sağânî, onlara Yûnus b. Muhammed, onlara da el-Leys rivayet etmiş; Leys de, Saîd el-Makburî’ye, ona da Şerîk b. Abdullah’ın naklettiğine göre o, Enes b. Mâlik’i (r.) şöyle derken duymuştur:
Biz Rasûlüllah (s.) ile Mescit (i-Nebevî) de otururken devesine binmiş olarak bir adam çıkageldi. Devesini Mescid’e ıhtırdı ve onu bağladı. Arkasından oradakilere “Hanginiz Muhammed?” diye sordu. Rasûlüllah (s.) o sırada ashabıyla beraber yaslanmış vaziyette idi. Enes devamla şöyle dedi:
O adama “Şu beyaz yaslanmış adamdır.” dedik. Adam,
- “Ey Abdulmuttalib’in oğlu!” diye seslendi. Rasûlüllah (s.) “Cevap vermeye hazırım” buyurdu. Adam,
- “Ey Muhammed! Sana soru soracağım, bu soru da seni haylice zorlayacak, ancak sen kesinlikle öfkelenmeyecek veya kızmayacaksın.” Dedi. Rasûlüllah (s.) ona,
- “Sor aklına geleni!” buyurdu. Adam,
- “Senin Rabbin ve senden öncekilerin Rabbi adına yeminle senden cevap istiyorum; seni bütün insanlara peygamber olarak gönderen Allah mı?” Rasûlüllah (s.),
- “Allah (şahit), evet!”. Buyurdu. Adam,
- “Allah adına yeminle senden cevap istiyorum; bir gün ve gecede beş vakit namaz kılmanı sana emreden Allah mı?”, diye sordu. Rasûlüllah (s.) cevaben yine,
- “Allah (şahit), evet!”. Buyurdu. Adam,
-“Allah adına yeminle senden cevap istiyorum; sana şu (Ramazan) ayında oruç tutmamızı emreden Allah mı?” dedi.
Rasûlüllah (s.) cevaben yine,
- “Allah (şahit), evet!”. Buyurdu. Adam,
-“Allah adına yeminle senden cevap istiyorum; Sana şu zekâtı zenginlerden almanı ve fakirlerimize dağıtmanı emreden de Allah mı?” dedi.
Rasûlüllah (s.) cevaben yine,
- “Allah (şahit), evet!”. Buyurdu. Adam bunun üzerine,
-“Senin getirdiğin (dine/Kur’ân’a) iman ettim. Ben geride bırakıp geldiğim kavmimin de elçisiyim. Ben Dımâm b. Sa’lebe’yim. Sa’d b. Bekr oğullarının kardeşiyim.” Dedi.
Buharî bu hadisi es-Sahih’inde Abdullah b. Yûsuf’un, Leys’ten rivayet ettiği tarikle rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Sadakât 13265, 13/380
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Muhammed Yunus b. Muhammed el-Müeddib (Yunus b. Muhammed b. Müslim)
6. Muhammed b. İshak es-Sâgânî (Muhammed b. İshak b. Cafer)
7. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
8. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Adab, Mescit, mescitte uyulması gereken edeb
Hz. Peygamber, bütün insanlara gönderildiği
Hz. Peygamber, hitap şekilleri
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, şemaili
KTB, ADAB
Namaz, beş vakit
Namaz, Farziyeti
Oruç, farziyeti
Sahabe, İslama girişleri
Zekat, farziyeti
Zekat, zekat kimlere verilebilir?
Öneri Formu
Hadis Id, No:
152471, BS15421
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ أَخْبَرَنَا الرَّبِيعُ بْنُ سُلَيْمَانَ أَخْبَرَنَا الشَّافِعِىُّ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنْ يَزِيدَ بْنِ الْهَادِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يُونُسَ أَنَّهُ سَمِعَ الْمَقْبُرِىَّ يُحَدِّثُ الْقُرَظِىَّ قَالَ الْمَقْبُرِىُّ حَدَّثَنِى أَبُو هُرَيْرَةَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ لَمَّا نَزَلَتْ آيَةُ الْمُلاَعَنَةِ قَالَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- :« أَيُّمَا امْرَأَةٍ أَدْخَلَتْ عَلَى قَوْمٍ مَنْ لَيْسَ مِنْهُمْ فَلَيْسَتْ مِنَ اللَّهِ فِى شَىْءٍ وَلَنْ يُدْخِلَهَا اللَّهُ جَنَّتَهُ وَأَيُّمَا رَجُلٍ جَحَدَ وَلَدَهُ وَهُوَ يَنْظُرُ إِلَيْهِ احْتَجَبَ اللَّهُ مِنْهُ وَفَضَحَهُ بِهِ عَلَى رُءُوسِ الْخَلاَئِقِ بَيْنَ الأَوَّلِينَ وَالآخِرِينَ ».
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Liân 15421, 15/454
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Hamza Muhammed b. Ka'b el-Kurazi (Muhammed b. Ka'b b. Süleym b. Esed b. Amr)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. Abdullah b. Yunus el-Hicazi (Abdullah b. Yunus)
5. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
6. Ebu Muhammed Abdülaziz b. Muhammed ed-Derâverdî (Abdülaziz b. Muhammed b. Ubeyd b. Ebu Ubeyd)
7. Muhammed b. İdris eş-Şafii (Muhammed b. İdris b. Abbas b. Osman)
8. Rabi' b. Süleyman el-Murâdî (Rabi' b. Süleyman b. Abdülcebbâr b. Kâmil)
9. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
10. Ebu Zekeriyya Yahya b. Ebû İshak en-Nîsâbûrî (Yahya b. İbrahim b. Muhammed b. Yahya b. Sahnûye)
Konular:
Boşanma, Liân-mülâane
Cehennem, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Cennet, uzaklaştıran bazı davranışlar
Çocuk, zina ile doğan
Kur'an, âyetlerin, surelerin nüzulundan sonraki durum
Nesep, nesebin önemi
Suçlar, Cinsel: Zina ithamı
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا بن عيينة عن بن عجلان عن سعيد عن أبى هريرة قال : لا تقولن قبح الله وجهك ووجه من أشبه وجهك فإن الله عز وجل خلق آدم صلى الله عليه وسلم على صورته
Açıklama: Yüzün önemli bir organ olduğunu teyid eden bu hadîs-i şerifteki, “Allah, Âdem'i kendi suretinde yarattı.” cümlesi üzerinde âlimlerin çeşitli görüş ve tefsirleri olmuştur:
1— Bir kısım âlimler, bunun mânâsını Allah'a bırakmışlar ve bunu söz konusu etmemişlerdir.
2— Bazı âlimler de bunun mânâsını te’vil etmiş ve ‘suret, sıfat mânâsındadır’, demişlerdir. Yani Cenab-ı Hak, Âdem'i, kendi sıfatlarına mazhar kılarak yaratmıştır. Allah Teâlâ’nın, ezelî ve kemâl sıfatları olan kelâm, semi', basar, ilim gibi, Âdem'de de mahlûk ve sonradan meydana gelme kelâm, semi', basar ve ilim sıfatları vardır. Allah insanı yarattığı gibi, insanda bu sıfatları da yaratmıştır. Ancak Allah'ın sıfatları ezelî ve ebedîdir, noksanlıklardan beridir. İnsanların sıfatları ise noksandır, geçicidir, değişkendir ve yok olmaya mahkûmdur.
3— Bir kısım âlimlere göre de, suretin Allah'a izafe edilmesi şeref içindir. Yani insanoğlunun şerefini beyan mânâsını taşır.
4— Bir kısmına göre, suret kelimesine bitişik zamir, Allah'a değil, Âdem'e râcidir. Yani Allah Teâlâ Âdem'i, âdem suretinde yarattı. Âdem yaratıldığı andaki şekil, boy ve biçimini ömrünün sonuna kadar muhafaza etti. Çocuktan büyüme şekli ile yaratılmadı, demektir. Bir de insan, başlangıçta da insan gibi yaratıldı, başka bir hayvandan tekâmül ederek bugünkü şekli almadı mânâsını taşır. Böylece Darwin nazariyesi ret edilmiş oluyor. Ayrıca Allah Âdem'i, insan şeklinde yarattı. Bu suretine başka hiç kimseyi ortak kılmadı. Sureti, kendisine ait bir surettir, denilmektedir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
163986, EM000173
Hadis:
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا بن عيينة عن بن عجلان عن سعيد عن أبى هريرة قال : لا تقولن قبح الله وجهك ووجه من أشبه وجهك فإن الله عز وجل خلق آدم صلى الله عليه وسلم على صورته
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Muhammed nakletti. > Dedi ki: Bize İbn Uyeyne > İbn ‘Aclân’dan > o da: Saîd’den > o da: Ebû Hureyre’den nakletti. Ebû Hureyre (radıyallahu anh) şöyle dedi: “Sakın ‘Allah senin yüzünü ve yüzü senin yüzüne benzeyenin yüzünü kara etsin!’, demeyiniz! Çünkü Azîz ve Celîl olan Allah, Âdem sallallahu aleyhi ve sellem'i kendi suretinde yarattı.”
Açıklama:
Yüzün önemli bir organ olduğunu teyid eden bu hadîs-i şerifteki, “Allah, Âdem'i kendi suretinde yarattı.” cümlesi üzerinde âlimlerin çeşitli görüş ve tefsirleri olmuştur:
1— Bir kısım âlimler, bunun mânâsını Allah'a bırakmışlar ve bunu söz konusu etmemişlerdir.
2— Bazı âlimler de bunun mânâsını te’vil etmiş ve ‘suret, sıfat mânâsındadır’, demişlerdir. Yani Cenab-ı Hak, Âdem'i, kendi sıfatlarına mazhar kılarak yaratmıştır. Allah Teâlâ’nın, ezelî ve kemâl sıfatları olan kelâm, semi', basar, ilim gibi, Âdem'de de mahlûk ve sonradan meydana gelme kelâm, semi', basar ve ilim sıfatları vardır. Allah insanı yarattığı gibi, insanda bu sıfatları da yaratmıştır. Ancak Allah'ın sıfatları ezelî ve ebedîdir, noksanlıklardan beridir. İnsanların sıfatları ise noksandır, geçicidir, değişkendir ve yok olmaya mahkûmdur.
3— Bir kısım âlimlere göre de, suretin Allah'a izafe edilmesi şeref içindir. Yani insanoğlunun şerefini beyan mânâsını taşır.
4— Bir kısmına göre, suret kelimesine bitişik zamir, Allah'a değil, Âdem'e râcidir. Yani Allah Teâlâ Âdem'i, âdem suretinde yarattı. Âdem yaratıldığı andaki şekil, boy ve biçimini ömrünün sonuna kadar muhafaza etti. Çocuktan büyüme şekli ile yaratılmadı, demektir. Bir de insan, başlangıçta da insan gibi yaratıldı, başka bir hayvandan tekâmül ederek bugünkü şekli almadı mânâsını taşır. Böylece Darwin nazariyesi ret edilmiş oluyor. Ayrıca Allah Âdem'i, insan şeklinde yarattı. Bu suretine başka hiç kimseyi ortak kılmadı. Sureti, kendisine ait bir surettir, denilmektedir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 173, /176
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî (Abdullah b. Muhammed b. Abdullah)
Konular:
Hitabet, sözler, uygun olan-olmayan
İnsan, yaratılış özellikleri
KTB, YARATILIŞ
Peygamberler, Hz. Adem'in yaratılışı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
134608, TM000627
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ قَالَ: حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي ذِئْبٍ، عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِيِّ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي قَتَادَةَ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ: «خَطَبَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، فَذَكَرَ الْجِهَادَ، فَلَمْ يُفَضِّلْ عَلَيْهِ شَيْئًا إِلَّا الْمَكْتُوبَةَ»
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebu Davud et-Tayalisi, Müsned-i Tayalisi, Ebu Katade 627, 1/510
Senetler:
1. Ebu Katade Haris b. Rib'î es-Sülemî (Haris b. Rib'î b. Beldeme es-Sülemî)
2. Ebu İbrahim Abdullah b. Ebu Katade el-Ensarî (Abdullah b. Haris)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. İbn Ebu Zi'b Muhammed b. Abdurrahman el-Amiri (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğîre el-Kureşî el-Âmirî)
Konular:
Cihad, en faziletlisi
KTB, CİHAD
حدثنا أبو داود قال : حدثنا أبو معشر ، عن سعيد ، عن أبي هريرة ، قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : « دعوة المظلوم مستجابة ، وإن كان فاجرا ففجوره على نفسه »
Öneri Formu
Hadis Id, No:
136426, TM002450
Hadis:
حدثنا أبو داود قال : حدثنا أبو معشر ، عن سعيد ، عن أبي هريرة ، قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : « دعوة المظلوم مستجابة ، وإن كان فاجرا ففجوره على نفسه »
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebu Davud et-Tayalisi, Müsned-i Tayalisi, Ebu Hureyre 2450, 4/92
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Ma'şer Necih b. Abdurrahman es-Sindî (Necih b. Abdurrahman)
Konular:
Dua, beddua, mazlumun bedduası
Dua, makbul-müstecap dualar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
152472, BS15422
Hadis:
وَأَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ : إِسْحَاقُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ يُوسُفَ السُّوسِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو جَعْفَرٍ الْبَغْدَادِىُّ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى عَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنِ ابْنِ الْهَادِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يُونُسَ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رَضِىَ اللَّهِ عَنْهُ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ فَذَكَرَهُ بِمِثْلِهِ مَرْفُوعًا.قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يُونُسَ فَقَالَ مُحَمَّدُ بْنُ كَعْبٍ الْقُرَظِىُّ وَسَعِيدٌ الْمَقْبُرِىُّ يُحَدِّثُ بِهَذَا الْحَدِيثِ فَقَالَ : بَلَغَنِى هَذَا عَنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم-.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Liân 15422, 15/455
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Abdullah b. Yunus el-Hicazi (Abdullah b. Yunus)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Ahmed b. Ebu Musa el-Mısri (Ahmed b. İsa b. Hassan)
8. İsmail b. İshak el-Kâdî (İsmail b. İshak b. İsmail b.Hammâd b. Zeyd b. Dirhem)
9. Ebu Cafer Muhammed b. Muhammed el-Cemmâl (Muhammed b. Muhammed b. Abdullah b. Hamza b. Cemil)
10. Ebu Abdullah İshak b. Muhammed es-Sûsî (İshak b. Muhammed b. Yusuf b. Yakub)
Konular:
Boşanma, Liân-mülâane
Suçlar, Cinsel: Zina ithamı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
158979, BS021638
Hadis:
21638 - أَخْبَرَنَا أَبُو سَعْدٍ الزَّاهِدُ وَأَبُو الْحَسَنِ : مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى الْمَعْرُوفِ الْفَقِيهُ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو عَمْرٍو إِسْمَاعِيلُ بْنُ نُجَيْدٍ السُّلَمِىُّ أَنْبَأَنَا أَبُو مُسْلِمٍ الْكَجِّىُّ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَجْلاَنَ عَنِ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« ثَلاَثَةٌ حَقٌّ عَلَى اللَّهِ عَوْنُهُمْ الْمُجَاهِدُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَالنَّاكِحُ يُرِيدُ الْعَفَافَ وَالْمُكَاتَبُ يُرِيدُ الأَدَاءَ ».
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Mukateb 21638, 21/448
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Ebû Müslim İbrahim b. Abdullah el-Keşşî (İbrahim b. Abdullah b. Müslim b. Mâiz)
6. Ebu Amr İsmail b. Nüceyd es-Sülemî (İsmail b. Nüceyd b. Ahmed b. Yusuf b. Salim b. Halid)
7. ibn Ebu Maruf Ebu Hasan Muhammed b. Muhammed el-Mihrecani (Muhammed b. Muhammed b. Hamza b. Ebu Maruf)
7. Ebu Sa'd Abdulmelik b. Muhammed el-Harkûşi (Abdulmelik b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Allah İnancı, mazlumların yardımcısıdır
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Cihad, cihada teşvik
Evlilik, fazileti
Köle, mükateb
Öneri Formu
Hadis Id, No:
158446, BS21699
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحَسَنِ : عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ الْمُقْرِئُ أَنْبَأَنَا الْحَسَنُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى بَكْرٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ حَدَّثَنِى سَعِيدُ بْنُ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : جَعَلَ رَجُلٌ يَشْتِمُ أَبَا بَكْرٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ وَرَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- جَالِسٌ فَجَعَلَ يَعْجَبُ وَيَتَبَسَّمُ فَلَمَّا أَكْثَرَ ذَلِكَ رَدَّ عَلَيْهِ أَبُو بَكْرٍ بَعْضَ قَوْلِهِ فَغَضِبَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَقَامَ فَلَحِقَهُ أَبُو بَكْرٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ فَقَالَ : يَا رَسُولَ اللَّهِ كَانَ يَشْتِمُنِى وَأَنْتَ جَالِسٌ فَلَمَّا رَدَدْتُ عَلَيْهِ بَعْضَ قَوْلِهِ غَضِبْتَ وَقُمْتَ قَالَ :« فَإِنَّهُ كَانَ مَعَكَ مَنْ يَرُدُّ عَنْكَ فَلَمَّا رَدَدْتَ عَلَيْهِ قَعَدَ الشَّيْطَانُ فَلَمْ أَكُنْ لأَقْعُدَ مَعَ الشَّيْطَانِ ». ثُمَّ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« يَا أَبَا بَكْرٍ مَا مِنْ عَبْدٍ ظُلِمَ مَظْلِمَةً فَيُغْضِى عَنْهَا لِلَّهِ عَزَّ وَجَلَّ إِلاَّ أَعَزَّ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ بِهَا نَصْرَهُ ». {ت} رَوَاهُ اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ بَشِيرٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- فِى قِصَّةِ أَبِى بَكْرٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ مُرْسَلاً دُونَ مَا فِى آخِرِهِ مِنَ التَّرْغِيبِ فِى الإِغْضَاءِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
5. Muhammed b. Ebu Bekir el-Mukaddemî (Muhammed b. Ebu Bekir b. Ali b. Ata b. Mukaddem)
6. Yusuf b. Yakub el-Kâdı (Yusuf b. Yakub b. İsmail b. Hammad b. Zeyd)
7. Hasan b. Muhammed el-Ezherî (Hasan b. Muhammed b. İshak b. İbrahim b. Ezher)
8. Ali b. Muhammed el-Mukrî (Ali b. Muhammed b. Ali b. Humeyd)
Konular:
Gülmek, Hz. Peygamber'in gülmesi
Hz. Peygamber, kızması
Müslüman, müslümana sövmek, hakaret etmek
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Teşvik edilenler, Zulme mani olmak
Zulüm / Zalim, zulmetmek
حدثنا محمد بن سلام قال أخبرنا عبدة عن عبيد الله عن سعيد بن أبى سعيد عن أبى هريرة قال : سئل رسول الله صلى الله عليه وسلم أي الناس أكرم قال أكرمهم عند الله أتقاهم قالوا ليس عن هذا نسألك قال فأكرم الناس يوسف نبي الله بن نبي الله بن خليل الله قالوا ليس عن هذا نسألك قال فعن معادن العرب تسألونى قالوا نعم قال فخياركم في الجاهلية خياركم في الإسلام إذا فقهوا.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
163541, EM000129
Hadis:
حدثنا محمد بن سلام قال أخبرنا عبدة عن عبيد الله عن سعيد بن أبى سعيد عن أبى هريرة قال : سئل رسول الله صلى الله عليه وسلم أي الناس أكرم قال أكرمهم عند الله أتقاهم قالوا ليس عن هذا نسألك قال فأكرم الناس يوسف نبي الله بن نبي الله بن خليل الله قالوا ليس عن هذا نسألك قال فعن معادن العرب تسألونى قالوا نعم قال فخياركم في الجاهلية خياركم في الإسلام إذا فقهوا.
Tercemesi:
Muhammed b. Selam, Abde b. Süleyman'dan onun da Ubeydullah b. Ömer'den, onun da Sa'id b.Ebi Sa'id'den onun da Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, Resûlüllah'a (Sallalahü Aleyhi ve Sellem) "İnsanların en iyisi hangisidir?" diye sorulmuş o da şöyle cevap vermişti: "İnsanların Allah katında en iyisi, en çok takvası olanıdır." Ashab dediler ki:"Biz sana bunu sormuyoruz." Hazreti Peygamber: "O zaman insanların en iyisi, babası peygamber ve dedesi Halilullah olan Allah'ın peygamberi Yûsuf'dur. Ashab: "Biz sana bunu da sormuyoruz." dediler. "O halde siz Arab kavminin asıllarından mı soruyorsunuz?" dedi. Ashab: "Evet!" dediler. Peygamber şöyle dedi:"İslâmdan önce sizin iyi olanlarınız, İslâm'da da bilinçli ve bilgili olurlarsa sizin en iyileriniz olurlar."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 129, /146
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
5. Muhammed b. Selam el-Bikendî (Muhammed b. Selam b. Ferec)
Konular:
Asabiyet, Irkçılık, cahiliye ve İslam döneminde
Bilgi, dinde fakih olmak
Cahiliye
Hayırlı, İnsanın hayırlısı
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
İnsan, iyi-kötü
Müslüman, ahlakı
Peygamberler, Hz. Yusuf
Seçki, Güzel ahlak