6 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Fudayl, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Mücahid, ona da Abdurrahman b. Safvân veya Safvân b. Abdurrahman el-Kureşî şöyle rivayet etmiştir: Abdurrahman Mekke'nin fetih günü babasını huzura getirerek “ey Allah'ın Rasulü, babama hicretten pay versen” diye istekte bulundu. Hz. peygamber (sav) "Mekke fethinden sonra artık hicret yoktur" buyurdu. Bunun üzerine oradan ayrılıp Abbas’ın yanına girdi ve “beni tanıdın mı?” dedi. Abbas “Evet” dedi, sonra cübbesini giymeden, bir gömlekle hemen çıkıp huzura geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, sen falan adamı tanırsın, bizimle onun arasındaki münasebet de malumdur. Bu adam, babasını, hicret üzere sana biat etsin diye getirdi” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "Mekke fethinden sonra hicret yoktur" buyurdu. Abbas, Hz. Peygamber'e (sav) “senin üzerine yemin ederim” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) mübarek elini uzatıp adamın babasının elini tuttu ve "amcamın yeminini yerine getirdim, ama hicret yoktur" buyurdu.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir b. Abdulhamid, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Mücahid, ona da Abdurrahman b. Safvan demiştir ki: "Rasululah (sav) Mekke'yi fethedince, (kendi kendime) elbisemi giyeyim -evim yol üzerinde bulunuyordu- Rasulullah'ın (sav) nasıl hareket ettiğine bakayım dedim. Sonra gittim; Rasulullah (sav) ve ashabını, Kâbe'den çıkarlarken gördüm. Kâbe’yi, kapısından itibaren Hatîm'e kadar istilâm ettiler. Yanaklarını Kâbe’nin üstüne koydular. O sırada Hz. Peygamber (sav) ashabının arasında bulunuyordu."
Açıklama: Hacer-i Esved’le Rükn-i Irakî arasında, Hacer-i Esved’e yakın bir yerde, zeminden 2 metre kadar yükseklikte Kâbe kapısı vardır. İşte Hacer-i Esved’le Kâbe kapısı arasındaki duvara Mültezem denilir. Bu cihette yapılan duâların kabulü ümit edilir. Hatîm ise; Hacer-i Esved’den sonra gelen ve Rükn-i Irakî adını taşıyan köşe ile ondan sonra gelen Rükn-i Şamî’nin karşısında bulunan ve zeminden bir metre kadar yüksek yarım daire şeklinde bir duvardır. Bu duvarla Kâbe arasındaki boşluğa da Hicr denir. Hadîste ashâb-ı kirâmın, Hacer-i Esved’le Rükn-i Irakî arasındaki duvarı istilâm ettikleri, o cepheye özel bir önem verdikleri ifâde edilmektedir. Zaten Makam-ı İbrahim de o cihette bulunmaktadır.
Bize Züheyr b. Harb, ona Cerir, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Mücahid ona Abdurrahman b. Safvan rivayet etmiştir: "Ben Ömer b. el-Hattab'a sordum: Rasulullah (sav) Kâbe'nin içine girdiği zaman ne yaptı? diye sordum. İki rekât namaz kıldı dedi."