Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Esbât b. Nasr arasında inkita vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
278468, B001020-3
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ عَنْ سُفْيَانَ حَدَّثَنَا مَنْصُورٌ وَالأَعْمَشُ عَنْ أَبِى الضُّحَى عَنْ مَسْرُوقٍ قَالَ أَتَيْتُ ابْنَ مَسْعُودٍ فَقَالَ إِنَّ قُرَيْشًا أَبْطَئُوا عَنِ الإِسْلاَمِ ، فَدَعَا عَلَيْهِمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَأَخَذَتْهُمْ سَنَةٌ حَتَّى هَلَكُوا فِيهَا وَأَكَلُوا الْمَيْتَةَ وَالْعِظَامَ ، فَجَاءَهُ أَبُو سُفْيَانَ فَقَالَ يَا مُحَمَّدُ ، جِئْتَ تَأْمُرُ بِصِلَةِ الرَّحِمِ ، وَإِنَّ قَوْمَكَ هَلَكُوا ، فَادْعُ اللَّهَ . فَقَرَأَ ( فَارْتَقِبْ يَوْمَ تَأْتِى السَّمَاءُ بِدُخَانٍ مُبِينٍ ) ثُمَّ عَادُوا إِلَى كُفْرِهِمْ فَذَلِكَ قَوْلُهُ تَعَالَى ( يَوْمَ نَبْطِشُ الْبَطْشَةَ الْكُبْرَى ) يَوْمَ بَدْرٍ . قَالَ وَزَادَ أَسْبَاطٌ عَنْ مَنْصُورٍ فَدَعَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ، فَسُقُوا الْغَيْثَ ، فَأَطْبَقَتْ عَلَيْهِمْ سَبْعًا ، وَشَكَا النَّاسُ كَثْرَةَ الْمَطَرِ فَقَالَ « اللَّهُمَّ حَوَالَيْنَا وَلاَ عَلَيْنَا » . فَانْحَدَرَتِ السَّحَابَةُ عَنْ رَأْسِهِ ، فَسُقُوا النَّاسُ حَوْلَهُمْ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Mansur; (T) ona A'meş, onlara Ebu Duhâ, ona da Mesruk şöyle rivayet etmiştir: Ben İbn Mesud'a geldim. O şöyle dedi: Kureyş kavmi İslam'a girmekte geciktiler. Bunun üzerine Peygamber (sav) onlara beddua etti de onları bir kıtlık yakaladı ki, neredeyse helak oldular, ölü hayvan etlerini yediler ve kemikleri kemirdiler. Ebu Sufyan, Peygamber'in (sav) yanına gelerek, 'Yâ Muhammed, sen akrabayla ilgilenmeyi (sıla-i rahim) emrederek geldin. Senin kavmin ise helak oldular. Artık Allah'a dua et', dedi. Rasulullah veya İbn Mesud, 'Şimdi sen, göğün, insanları bürüyecek açık bir duman çıkaracağı günü gözetle.' (Duhân, 44/10) âyetini okudu. Sonra Kureyş yine küfre döndü. Bu (küfre dönüşün cezası da) Yüce Allah'ın şu sözüdür: 'Onları o en şiddetli bir şekilde yakalayacağımız günü hatırla.' (Duhân, 44/16). Bu gün, Bedr günüdür.
(Buhârî) şöyle dedi: Esbât b. Nasr da, Mansûr isnâdiyle şu ziyadeyi rivayet etti: Rasulullah (sav) dua etti. Bunun üzerine onlara yağmur yağdırıldı. Yedi gün (yedi gece) iyice ıslandılar. Ondan sonra halk yağmurun kesilmeden çok yağdığından şikayet ettiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav), "Allah'ım! etrafımıza yağdır; üzerimize değil" diye dua etti de, başlarının üstünden bulut kaydı gitti, onların etraflarındaki halka yağmur yağdırıldı.
Açıklama:
Rivayet muallaktır; Buhari ile Esbât b. Nasr arasında inkita vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, İstiskâ 13, 1/391
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Duhâ Müslim b. Subeyh el-Hemdanî (Müslim b. Subeyh)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
Konular:
Akraba, akrabalık ilişkileri, sıla-i rahim
Dua, Beddua
Dua, İstiska, yağmur duası, namazı, elbisenin ters çevrilmesi
Hz. Peygamber, dua/beddua ettiği kişi/kabileler
Kur'an, Duhan suresi, nuzülü, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34413, D005247
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ التَّمَّارُ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ طَلْحَةَ حَدَّثَنَا أَسْبَاطٌ عَنْ سِمَاكٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ جَاءَتْ فَأْرَةٌ فَأَخَذَتْ تَجُرُّ الْفَتِيلَةَ فَجَاءَتْ بِهَا فَأَلْقَتْهَا بَيْنَ يَدَىْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى الْخُمْرَةِ الَّتِى كَانَ قَاعِدًا عَلَيْهَا فَأَحْرَقَتْ مِنْهَا مِثْلَ مَوْضِعِ الدِّرْهَمِ فَقَالَ
"إِذَا نِمْتُمْ فَأَطْفِئُوا سُرُجَكُمْ فَإِنَّ الشَّيْطَانَ يَدُلُّ مِثْلَ هَذِهِ عَلَى هَذَا فَتَحْرِقَكُمْ."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Abdurrahman et-Temmâr, ona Amr b. Talha, ona Esbat (b. Nasr el-Hemdani), ona Simak (Mevla Abdullah b. Abbas), ona da İkrime'nin (Mevla Abdullah b. Abbas) rivayet ettiğine göre (Abdullah) b. Abbas) şöyle demiştir: Bir fare geldi ve (yanan) fitili sürüklemeye başladı. Fitili getirdi ve Rasulullah'ın (sav) önüne, üzerinde oturmakta olduğu hurma yapraklarından mamul küçük hasırın üzerine bıraktı. Derken bu fitil, hasırda dirhem kadar bir yeri yaktı. Bunun üzerine Rasulullah (sav);
"Uyuyacağınız vakit kandillerinizi söndürün. Zira Şeytan, bunun gibilerini böyle bir şeye sevk edip de sizi yakabilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 172, /1182
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. Ebu Muhammed Amr b. Hammad el-Kannâd (Amr b. Hammad b. Talha)
6. Ebu Davud Süleyman b. Abdurrahman et-Talhî (Süleyman b. Abdurrahman b. Hammad b. İmran b. Musa b. Talha b. Ubeydullah)
Konular:
HZ.PEYGAMBER DÖNEMİNDEKİ ARAÇ-GEREÇLER
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Teşvik edilenler, Yangına karşı önlem almak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
161728, MK001945
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحُسَيْنُ بن إِسْحَاقَ التُّسْتَرِيُّ ، حَدَّثَنَا الْفَضْلُ بن أَبِي حَسَّانَ ، حَدَّثَنَا عَمْرُو بن حَمَّادِ بن طَلْحَةَ الْقَنَّادُ ، حَدَّثَنَا أَسْبَاطُ بن نَصْرٍ ، عَنْ سِمَاكٍ ، عَنْ جَابِرِ بن سَمُرَةَ ، قَالَ : دَخَلْتُ عَلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَهُوَ يَبُولُ فَسَلَّمْتُ عَلَيْهِ فَلَمْ يَرُدَّ عَلَيَّ ، ثُمَّ قَامَ فَدَخَلَ بَيْتَهُ فَتَوَضَّأَ ثُمَّ خَرَجَ إِلَيَّ ، فَقَالَ : " وَعَلَيْكُمُ السَّلامُ وَعَلَيْكُمُ السَّلامُ ".
Tercemesi:
Bize Hüseyin b. İshak et-Tüsteri, ona Fadl b. Ebu Hassan, ona Amr b. Hammad b. Talha el-Kannad, ona Esbat b. Nasr ona Simak Cabir b. Semura’nın şöyle dediğini rivayet etti: “Hz. Peygamber küçük abdestini bozarken üzerine rast geldim. Ona selam verdim. Selamımı almadı. Sonra kalktı ve evine girdi, abdest aldı sonra çıkıp yanıma geldi ve bana “Ve aleyküm selam ve aleyküm selam” dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Taberânî, Mu'cem-i kebîr, Cabir b. Semure es-Süvâî 1945, 2/507
Senetler:
1. Ebu Halid Cabir b. Semure el-Amirî (Cabir b. Semure b. Cünâde)
2. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
3. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
4. Ebu Muhammed Amr b. Hammad el-Kannâd (Amr b. Hammad b. Talha)
5. Ebu Abbas Fadl b. Ebu Hasan el-Bekkâî (Fadl b. Ebu Hasan)
6. Hüseyin b. İshak et-Tüsterî (Hüseyin b. İshak b. İbrahim)
Konular:
KTB, SELAM
Selam, karşılık verilmeyecek durumlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
129382, MŞ38590
Hadis:
38590- حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ , قَالَ : حدَّثَنَا أَسْبَاطُ بْنُ نَصْرٍ ، عَنِ السُّدِّيِّ ، عَنْ أَبِيهِ ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى الله عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لاَ يَفْتِكُ مُؤْمِنٌ ، الإِيمَانُ قَيَّدَ الْفَتْكِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Fiten 38590, 21/180
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu İsmail Abdurrahman b. Ebu Kerime es-Süddî (Abdurrahman b. Nehşel)
3. Ebu Muhammed es-Süddî el-Kebîr (İsmail b. Abdurrahman b. Ebu Kerime)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. İshak b. Mansur es-Selûlî (İshak b. Mansur es-Selûlî)
Konular:
İhanet, mümin ihanet etmez
İman, iman nedir?
KTB, İMAN
أخبرنا علي بن محمد بن عقبة الشيباني بالكوفة ثنا إبراهيم بن إسحاق الزهري ثنا أسباط بن نصر الهمداني ثنا إسماعيل بن عبد الرحمن السدي عن أبيه عن أبي هريرة رضي الله عنه قال : قال رسول الله صلى الله عليه و سلم : لا يفتك مؤمن الإيمان قيد الفتك
هذا حديث صحيح على شرط مسلم ولم يخرجاه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
196354, NM008235
Hadis:
أخبرنا علي بن محمد بن عقبة الشيباني بالكوفة ثنا إبراهيم بن إسحاق الزهري ثنا أسباط بن نصر الهمداني ثنا إسماعيل بن عبد الرحمن السدي عن أبيه عن أبي هريرة رضي الله عنه قال : قال رسول الله صلى الله عليه و سلم : لا يفتك مؤمن الإيمان قيد الفتك
هذا حديث صحيح على شرط مسلم ولم يخرجاه
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Hâkim en-Nîsâbûrî, el-Müstedrek, Hudûd 8235, 10/47
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu İsmail Abdurrahman b. Ebu Kerime es-Süddî (Abdurrahman b. Nehşel)
3. Ebu Muhammed es-Süddî el-Kebîr (İsmail b. Abdurrahman b. Ebu Kerime)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. ibn Ebu Anbes Ebu İshak İbrahim b. İshak ez-Zühri (İbrahim b. İshak b. Ebu Anbes)
6. Ebu Hasan Ali b. Muhammed eş-Şeybani (Ali b. Muhammed b. Ukbe b. Hemmam b. Velid)
Konular:
İhanet, mümin ihanet etmez
İman, iman nedir?
İman, İman'ı saklamak / korumak
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18886, D003041
Hadis:
حَدَّثَنَا مُصَرِّفُ بْنُ عَمْرٍو الْيَامِىُّ حَدَّثَنَا يُونُسُ - يَعْنِى ابْنَ بُكَيْرٍ - حَدَّثَنَا أَسْبَاطُ بْنُ نَصْرٍ الْهَمْدَانِىُّ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْقُرَشِىِّ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
"صَالَحَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَهْلَ نَجْرَانَ عَلَى أَلْفَىْ حُلَّةٍ النِّصْفُ فِى صَفَرٍ وَالْبَقِيَّةُ فِى رَجَبٍ يُؤَدُّونَهَا إِلَى الْمُسْلِمِينَ وَعَارِيَةِ ثَلاَثِينَ دِرْعًا وَثَلاَثِينَ فَرَسًا وَثَلاَثِينَ بَعِيرًا وَثَلاَثِينَ مِنْ كُلِّ صِنْفٍ مِنْ أَصْنَافِ السِّلاَحِ يَغْزُونَ بِهَا وَالْمُسْلِمُونَ ضَامِنُونَ لَهَا حَتَّى يَرُدُّوهَا عَلَيْهِمْ إِنْ كَانَ بِالْيَمَنِ كَيْدٌ أَوْ غَدْرَةٌ عَلَى أَنْ لاَ تُهْدَمَ لَهُمْ بَيْعَةٌ وَلاَ يُخْرَجُ لَهُمْ قَسٌّ وَلاَ يُفْتَنُوا عَنْ دِينِهِمْ مَا لَمْ يُحْدِثُوا حَدَثًا أَوْ يَأْكُلُوا الرِّبَا."
[قَالَ إِسْمَاعِيلُ فَقَدْ أَكَلُوا الرِّبَا.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ إِذَا نَقَضُوا بَعْضَ مَا اشْتَرَطَ عَلَيْهِمْ فَقَدْ أَحْدَثُوا.]
Tercemesi:
Bize Musarrıf b. Amr el-Yâmî, ona Yunus b. Bükeyr, ona Esbat b. Nasr el-Hemdânî, ona İsmail b. Abdurrahman el-Kureşî, ona da İbn Abbas şöyle haber vermiştir:
"Hz Peygamber (sav), Necran halkıyla yarısını Safer ayında diğer yarısını da Recep ayında iki yüz elbise (cizye olarak) ödemeleri, savaşta kullanılmak üzere otuz zırh, otuz at, otuz deve ve her çeşit silahtan otuzar silahı ödünç olarak vermeleri, Müslümanların da onlara bu ödünç malları geri vermeyi taahhüt etmeleri, Necranlılar'ın olay çıkarmadıkları ve faiz yemedikleri müddetçe mabetlerinin yıkılmayacağı, dini önderlerinin zorla çıkarılmayacağı, dinlerini (değiştirme) konusunda baskı görmeyeceklerine dair anlaşma yaptı."
[İsmail (b. Abdurrahman) şöyle demiştir: Necran halkı faiz yediler.]
[Ebû Davud da şöyle demiştir: Kendilerine şart koşulan bazı şeyleri çiğnedikleri için olay çıkarmış oldular.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Harâc ve'l-fey' ve'l-imâre 30, /710
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed es-Süddî el-Kebîr (İsmail b. Abdurrahman b. Ebu Kerime)
3. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
4. Ebu Bükeyr Yunus b. Bükeyr eş-Şeybanî (Yunus b. Bükeyr b. Vasıl)
5. Musarrif b. Amr el-Yâmi (Musarrif b. Amr b. Seri b. Musarrif)
Konular:
Savaş, barış, eman/güvence vermek
Zimmet Ehli, Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33101, D004359
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَنَا أَسْبَاطُ بْنُ نَصْرٍ قَالَ زَعَمَ السُّدِّىُّ عَنْ مُصْعَبِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ سَعْدٍ قَالَ لَمَّا كَانَ يَوْمُ فَتْحِ مَكَّةَ اخْتَبَأَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعْدِ بْنِ أَبِى سَرْحٍ عِنْدَ عُثْمَانَ بْنِ عَفَّانَ فَجَاءَ بِهِ حَتَّى أَوْقَفَهُ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ بَايِعْ عَبْدَ اللَّهِ. فَرَفَعَ رَأْسَهُ فَنَظَرَ إِلَيْهِ ثَلاَثًا كُلُّ ذَلِكَ يَأْبَى فَبَايَعَهُ بَعْدَ ثَلاَثٍ ثُمَّ أَقْبَلَ عَلَى أَصْحَابِهِ فَقَالَ
"أَمَا كَانَ فِيكُمْ رَجُلٌ رَشِيدٌ يَقُومُ إِلَى هَذَا حَيْثُ رَآنِى كَفَفْتُ يَدِى عَنْ بَيْعَتِهِ فَيَقْتُلَهُ." فَقَالُوا مَا نَدْرِى يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا فِى نَفْسِكَ أَلاَّ أَوْمَأْتَ إِلَيْنَا بِعَيْنِكَ قَالَ
"إِنَّهُ لاَ يَنْبَغِى لِنَبِىٍّ أَنْ تَكُونَ لَهُ خَائِنَةُ الأَعْيُنِ."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Ahmed b. Mufaddal, ona Esbat b. Nasr, (زَعَمَ السُّدِّىُّ), ona Musad b. Sa'd, ona da Sa'd (b. Ebu Vakkâs) (ra) demiştir ki: Mekke'nin fethi gününde Abdullah b. Sa'd b. Ebu Şerh, Osman b. Affan'a sığındı. Osman onu getirip Rasulullah'ın huzurunda durdurttu ve Ya Rasulullah Abdullah'ın biatini kabul et (eman ver), dedi. Rasulullah (sav) başını kaldırıp ona baktı. (Osman ra bunu) üç kere tekrar etti, Rasulullah (sav) her seferinde eman vermekten kaçınıyordu. Nihayet üçüncü müracaatından sonra biatini kabul buyurdu (eman verdi). Sonra ashabına dönüp;
"İçinizde, ben onun biatından kaçındığımda kalkıp onu öldürecek anlayışlı birisi yok muydu?" buyurdu. Sahabeler, Ya Rasulullah senin gönlündekini biz bilmiyoruz, gözlerinle bize işaret etseydin ya dediler. Rasulullah (sav), "bir peygamberin hain gözlü olması yakışmaz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Hudûd 1, /994
Senetler:
1. Ebu İshak Sa'd b. Ebu Vakkâs ez-Zührî (Malik b. Vüheyb b. Abdümenaf b. Zühre b. Kilab b. Mürre)
2. Ebu Zürare Musab b. Sa'd ez-Zührî (Musab b. Sa'd b. Ebu Vakkas b. Üheyb)
3. Ebu Muhammed es-Süddî el-Kebîr (İsmail b. Abdurrahman b. Ebu Kerime)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. Ahmed b. Mufaddal (Ahmed b. Mufaddal)
6. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
İrtidat,İslam Cemaati önemi, mürtedin öldürülmesi
Siyer, Mekke'nin fethi günü eman verilenler/verilmeyenler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33174, D004394
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ حَمَّادِ بْنِ طَلْحَةَ حَدَّثَنَا أَسْبَاطٌ عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ عَنْ حُمَيْدِ ابْنِ أُخْتِ صَفْوَانَ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ أُمَيَّةَ قَالَ كُنْتُ نَائِمًا فِى الْمَسْجِدِ عَلَى خَمِيصَةٍ لِى ثَمَنُ ثَلاَثِينَ دِرْهَمًا فَجَاءَ رَجُلٌ فَاخْتَلَسَهَا مِنِّى فَأُخِذَ الرَّجُلُ فَأُتِىَ بِهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَمَرَ بِهِ لِيُقْطَعَ. قَالَ فَأَتَيْتُهُ فَقُلْتُ أَنَقْطَعُهُ مِنْ أَجْلِ ثَلاَثِينَ دِرْهَمًا أَنَا أَبِيعُهُ وَأُنْسِئُهُ ثَمَنَهَا قَالَ
"فَهَلاَّ كَانَ هَذَا قَبْلَ أَنْ تَأْتِيَنِى بِهِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَرَوَاهُ زَائِدَةُ عَنْ سِمَاكٍ عَنْ جُعَيْدِ بْنِ جُحَيْرٍ قَالَ نَامَ صَفْوَانُ. وَرَوَاهُ مُجَاهِدٌ وَطَاوُسٌ أَنَّهُ كَانَ نَائِمًا فَجَاءَ سَارِقٌ فَسَرَقَ خَمِيصَةً مِنْ تَحْتِ رَأْسِهِ. وَرَوَاهُ أَبُو سَلَمَةَ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ قَالَ فَاسْتَلَّهُ مِنْ تَحْتِ رَأْسِهِ فَاسْتَيْقَظَ فَصَاحَ بِهِ فَأُخِذَ.]
[وَرَوَاهُ الزُّهْرِىُّ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ فَنَامَ فِى الْمَسْجِدِ وَتَوَسَّدَ رِدَاءَهُ فَجَاءَهُ سَارِقٌ فَأَخَذَ رِدَاءَهُ فَأُخِذَ السَّارِقُ فَجِىءَ بِهِ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Faris, ona Amr b. Hammad b. Talha, ona Esbat, ona Simak b. Harb, ona Humeyd İbn Uhti Safvan, ona da Safvan b. Ümeyye (ra) şöyle demiştir: Üzerimde otuz dirhem değerinde bir abam bulunduğu halde Mescidde uyuyamazdım. Bir adam gelip onu benden çaldı. Adam yakalanıp Rasulullah'a (sav) getirildi ve Rasulullah (onun elinin) kesilmesini emretti. Ben efendimize gidip otuz dirhem yüzünden onu (n elini) kesecek misin? Ben abayı ona satıyorum ve parasına da vade veriyorum dedim. Rasulullah:
"Adamı bana getirmeden önce bunu yapmasaydın olmaz mıydı?" buyurdu.
[Ebû Davud der ki: Bu hadisi Zaide, Simak'ten, o da Cuayd b. Huceyr'den rivayet edip; Safvan uyudu dedi. Mücahid ve Tavus, o uyumakta idi. Bir hırsız gelip başının altından bir desenli aba çaldı diye rivayet ettiler. Ebu Seleme b. Abdurrahman ise rivayetinde: Abayı başının altından çekti. Safvan uyanıp bağırdı ve adam yakalandı dedi.]
[Zühri de Safvan b. Abdullah'tan şöyle rivayet etti: Safvan ridasını başının altına yastık yaparak mescidde uyudu. Bir hırsız gelip ridayı çaldı. Hırsız yakalanıp Rasulullah'a (sav) getirildi...]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Hudûd 14, /1002
Senetler:
1. Ebu Vehb Safvan b. Ümeyye el-Kuraşî (Safvan b. Ümeyye b. Halef b. Vehb b. Huzafe)
2. Cueyd b. Huceyr (Humeyd b. Huceyr)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. Ebu Muhammed Amr b. Hammad el-Kannâd (Amr b. Hammad b. Talha)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Hırsızlık, cezası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33473, D004574
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ التَّمَّارُ أَنَّ عَمْرَو بْنَ طَلْحَةَ حَدَّثَهُمْ قَالَ حَدَّثَنَا أَسْبَاطٌ عَنْ سِمَاكٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ فِى قِصَّةِ حَمَلِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ فَأَسْقَطَتْ غُلاَمًا قَدْ نَبَتَ شَعْرُهُ مَيِّتًا وَمَاتَتِ الْمَرْأَةُ فَقَضَى عَلَى الْعَاقِلَةِ الدِّيَةَ. فَقَالَ عَمُّهَا إِنَّهَا قَدْ أَسْقَطَتْ يَا نَبِىَّ اللَّهِ غُلاَمًا قَدْ نَبَتَ شَعْرُهُ. فَقَالَ أَبُو الْقَاتِلَةِ إِنَّهُ كَاذِبٌ إِنَّهُ وَاللَّهِ مَا اسْتَهَلَّ وَلاَ شَرِبَ وَلاَ أَكَلَ فَمِثْلُهُ يُطَلُّ. فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"أَسَجْعَ الْجَاهِلِيَّةِ وَكَهَانَتَهَا أَدِّ فِى الصَّبِىِّ غُرَّةً."
[قَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ كَانَ اسْمُ إِحْدَاهُمَا مُلَيْكَةَ وَالأُخْرَى أُمَّ غُطَيْفٍ.]
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Abdurrahman et-Temmar, ona Amr b. Talha, onlara Esbat, ona Simak, ona İkrime, ona da İbn Abbas'tan (ra) Hamel b. Malik kıssası hakkında şöyle dedi: Kadın, saçı bitmiş bir cenini düşürdü, (öbür) kadın öldü. Rasulullah (sav) katilin akılesine diyeti hükmetti. Öldürülen kadının amcası, Ya Rasulallah! O, saçı bitmiş bir çocuğu düşürdü dedi. Bunun üzerine katilin babası, o yalancıdır. Vallahi o ses vermedi, yemedi, içmedi. Onun gibiler hederdir (karşılığı yoktur) dedi. Rasulullah (sav):
"Cahiliye döneminin seçili sözleri ve kâhinlikleri gibi mi konuşuyorsun?!.. Çocuk için de gurre ver" buyurdu.
[İbn Abbas: Kadınlardan birisinin adı Müleyke öbürünün adı Ümmü Gutayf'tı der.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Diyât 21, /1046
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. Ebu Muhammed Amr b. Hammad el-Kannâd (Amr b. Hammad b. Talha)
6. Ebu Davud Süleyman b. Abdurrahman et-Talhî (Süleyman b. Abdurrahman b. Hammad b. İmran b. Musa b. Talha b. Ubeydullah)
Konular:
Yargı, diyet, ceninin veya çocuğun diyeti
Yargı, yaralamalarda Diyet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37945, HM001287
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْد اللَّهِ حَدَّثَنِي أَبُو بَكْرٍ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ حَمَّادٍ عَنْ أَسْبَاطِ بْنِ نَصْرٍ عَنْ سِمَاكٍ عَنْ حَنَشٍ عَنْ عَلِيٍّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ
أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ حِينَ بَعَثَهُ بِبَرَاءَةٌ فَقَالَ يَا نَبِيَّ اللَّهِ إِنِّي لَسْتُ بِاللَّسِنِ وَلَا بِالْخَطِيبِ قَالَ مَا بُدٌّ أَنْ أَذْهَبَ بِهَا أَنَا أَوْ تَذْهَبَ بِهَا أَنْتَ قَالَ فَإِنْ كَانَ وَلَا بُدَّ فَسَأَذْهَبُ أَنَا قَالَ فَانْطَلِقْ فَإِنَّ اللَّهَ يُثَبِّتُ لِسَانَكَ وَيَهْدِي قَلْبَكَ قَالَ ثُمَّ وَضَعَ يَدَهُ عَلَى فَمِهِ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ali b. Ebu Talib 1287, 1/416
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebü'Mu'temir Haneş b. Mu'temir el-Kinânî (Haneş b. Mu'temir)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Yusuf Esbat b. Nasr el-Hemdani (Esbât b. Nasr)
5. Ebu Muhammed Amr b. Hammad el-Kannâd (Amr b. Hammad b. Talha)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Hitabet, sözün, ifadenin gücü, etkileyiciliği ve önemi