Giriş

Bize Bişr b. Hilal el-Basrî es-Savvaf, ona Abdulvâris b. Saîd, ona Abdulaziz b. Suheyb, ona Ebu Nadra, ona da Ebu Saîd şöyle rivayet etmiştir: Cibril, Nebi'ye (sav) gelerek "Ey Muhammed [sav] rahatsızlandın mı?" diye sordu. O (sav) da "Evet!" diye cevap verince Cibril, ona şöyle dua etti: "Allah'ın ismiyle sana eziyet veren her şeyden sana okuyorum, her nefsin şerrinden ve her hasetçinin nazarından Allah'ın ismiyle sana okuyorum. Allah sana şifa versin"


    Öneri Formu
15701 T000972 Tirmizi, Cenaiz, 4

Bize Muhammed b. Bekkâr Basri, ona Asım, ona İbn Cüreyc; (T) Bize Muhammed b. Râfi, -lafız ona aittir-, ona Abdürrezzak, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Kuzaa, ona ve Hasan'a Ebu Nadre, ona da Ebu Said el-Hudrî’nin rivayet ettiğine göre Abdülkays heyeti Hz. Peygamber'e (sav) geldiklerinde; Ey Allah'ın Rasulü! Allah bizi sana feda eylesin! Hangi içecekler bizim için uygundur? diye sordular. Hz. Peygamber (sav); "nakîr denilen tastan içmeyin" buyurdu. Ey Allah'ın Peygamberi! Allah bizi sana feda etsin! Nakîr denilen kabı bilir misin? diye sordular. "Evet bilirim. Ortası oyulan bir kütüktür. İçi boşaltılmış kuru kabaktan yapılan dübbâ kabından, hantem denilen içki kabından içmeyiniz. Ağzı bağlı kapları kullanınız."


    Öneri Formu
534 M000120 Müslim, İman, 28

Bana Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara İbn Ebû Adî, ona Sa'îd, ona Katâde, ona da bu heyetle görüşen pek çok kişi rivayet etmiştir. Ebu Nadra, Abdülkays heyetinin Hz. Peygamber'e geldiklerini Ebu Saîd el-Hudrî'den İbn Uleyye'nin hadisinin bir benzerini nakletmiştir: [Abdülkaysoğulları'ndan bazı kimseler Hz. Peygamber'e (sav) gelip "Ey Allah'ın Rasulü! Biz Rebîa kabilesinin bir boyuyuz. Bizimle sizin aranızda Mudar kafirleri yaşamaktadırlar. Bu sebeple sizin yanınıza ancak haram aylarda gelebiliyoruz. Bize öyle bir emir ver ki buraya gelemeyen akrabalarımıza onu söyleyelim de bu öğüdü tuttuğumuzda hepimiz cennete girelim." dediler. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu "Size dört şeyi emredip, sizi dört şeyden men ederim: Allah'a ibadet ediniz, ona hiç bir şeyi ortak koşmayınız, namazı dosdoğru kılınız, zekatı veriniz, Ramazan orucunu tutunuz, ganimetlerden beşte birini veriniz. Sizi men ettiğim dört şey ise şunlardır: Dübbâ (içi oyulmuş kuru kabaktan yapılan kap), hantem (içki fıçısı), müzeffet (ziftlenmiş fıçı) ve nakîr (hurma ağacından yapılmış kap)." Onlar "Ey Allah'ın Rasulü! Nakîr hakkında bilginiz var mı, bize de söyleyin" dediler. Hz. Peygamber (sav) "Elbette! Nakîr bir hurma kütüğüdür. Onu oyup, içine hurma taneleri atarsınız." Said şöyle demiştir "Hurma taneleri atarsınız". "Sonra içine su dökersiniz ve kaynaması yatışınca onu içersiniz. O kadar ki bunu içince sarhoşluktan biriniz amcaoğluna kılıçla vurabilir." O toplulukta böyle yaralanmış bir adam vardı. O adam "Bunu utancımdan Rasulullah'tan saklıyordum" dedi. "Peki neyin içinde içelim?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Ağızları bağlanan deri su kaplarından" buyurdu. "Ey Allah'ın Rasulü! Bizim yaşadığımız yerde çok fare var. Deri kap bırakmıyorlar" dediler. Hz. Peygamber (sav) üç defa "Fareler yese de böyle yapın" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber (sav) Abdülkaysoğulları'ndan Eşecc'e "Sende Allah'ın sevdiği iki haslet var: Yumuşak huyluluk ve ağırbaşlılık" buyurdu.] Ancak bu hadiste "İçinde ufak hurma veya kuru hurma ile suyu karıştırırsınız" ifadesi vardır. "Said dedi ki" dememiş ve "hurmadan" ifadesini kullanmıştır.


    Öneri Formu
286036 M000119-2 Müslim, İman, 27

Bana Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşâr, o ikisine İbn Ebu Adî, ona Said, ona Katade, ona da bu heyetle görüşen pek çok kişi rivayet etmiştir. Ebu Nadra, Abdülkays heyetinin Hz. Peygamber'e geldiklerini Ebu Said el-Hudrî'den İbn Uleyye'nin hadisinin bir benzerini nakletmiştir: [Abdülkaysoğulları'ndan bazı kimseler Hz. Peygamber'e (sav) gelip Ey Allah'ın Rasulü! Biz Rebîa kabilesinin bir boyuyuz. Bizimle sizin aranızda Mudar kafirleri yaşamaktadırlar. Bu sebeple sizin yanınıza ancak haram aylarda gelebiliyoruz. Bize öyle bir emir ver ki buraya gelemeyen akrabalarımıza onu söyleyelim de bu öğüdü tuttuğumuzda hepimiz cennete girelim dediler. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Size dört şeyi emredip, sizi dört şeyden menederim: Allah'a ibadet ediniz, ona hiçbir şeyi ortak koşmayınız, namazı dosdoğru kılınız, zekâtı veriniz, Ramazan orucunu tutunuz, ganimetlerden beşte birini veriniz. Sizi menettiğim dört şey ise şunlardır: Dübbâ (içi oyulmuş kuru kabaktan yapılan kap), hantem (içki fıçısı), müzeffet (ziftlenmiş fıçı) ve nakîr (hurma ağacından yapılmış kap)." Onlar; Ey Allah'ın Rasulü! Nakîr hakkında bilginiz var mı, bize de söyleyin dediler. Hz. Peygamber (sav); "elbette! Nakîr bir hurma kütüğüdür. Onu oyup, içine hurma taneleri atarsınız." Said şöyle demiştir Hurma taneleri atarsınız. "Sonra içine su dökersiniz ve kaynaması yatışınca onu içersiniz. O kadar ki bunu içince sarhoşluktan biriniz amcaoğluna kılıçla vurabilir." O toplulukta böyle yaralanmış bir adam vardı. O adam; bunu utancımdan Rasulullah'tan saklıyordum dedi. Peki neyin içinde içelim? diye sordu. Hz. Peygamber (sav); "ağızları bağlanan deri su kaplarından" buyurdu. Ey Allah'ın Rasulü! Bizim yaşadığımız yerde çok fare var. Deri kap bırakmıyorlar dediler. Hz. Peygamber (sav) üç defa; "fareler yese de böyle yapın" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber (sav) Abdülkaysoğulları'ndan Eşecc'e; "sende Allah'ın sevdiği iki haslet var: Yumuşak huyluluk ve ağırbaşlılık" buyurdu.] Ancak bu hadiste "içinde ufak hurma veya kuru hurma ile suyu karıştırırsınız" ifadesi vardır. Said dedi ki dememiş ve hurmadan ifadesini kullanmıştır.


    Öneri Formu
531 M000119 Müslim, İman, 27

Bize Muhammed b. Bekkâr el-Basrî, ona Âsım, ona İbn Cüreyc (T) Bize Muhammed b. Râfi, -lafız ona aittir-, ona Abdürrezzak, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Kuzaa, ona ve Hasan'a Ebu Nadra, ona da Ebu Saîd el-Hudrî’nin rivayet ettiğine göre Abdülkays heyeti Hz. Peygamber'e (sav) geldiklerinde "Ey Allah'ın Rasulü! Allah bizi sana feda eylesin! Hangi içecekler bizim için uygundur?" diye sordular. Hz. Peygamber (sav) "Nakîr denilen tastan içmeyin" buyurdu. "Ey Allah'ın Peygamberi! Allah bizi sana feda etsin! Nakîr denilen kabı bilir misin?" diye sordular. "Evet bilirim. Ortası oyulan bir kütüktür. İçi boşaltılmış kuru kabaktan yapılan dübbâ kabından, hantem denilen içki kabından içmeyiniz. Ağzı bağlı kapları kullanınız."


    Öneri Formu
286037 M000120-2 Müslim, İman, 28


Açıklama: hz İsanın şu zözü إِنِّي اتُّخِذْتُ إِلَهًا مِنْ دُونِ اللَّهِ hariç hasen li gayrihi dir. Kültürümüzü şekillendiren hadisler bağlamında geçen ibare: آدَمُ فَمَنْ دُونَهُ تَحْتَ لِوَائِي Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren ilaveli metin şöyledir: أَنَا سَيِّدُ وَلَدِ آدَمَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلَا فَخْرَ

    Öneri Formu
37809 HM002546 İbn Hanbel, I, 282


    Öneri Formu
32895 D004285 Ebu Davud, Mehdi, 1


    Öneri Formu
33213 D004431 Ebu Davud, Hudud, 23, +


    Öneri Formu
34387 D005221 Ebu Davud, Edeb, 146, 147


    Öneri Formu
275638 D004431-2 Ebu Davud, Hudud, 23, +