4 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Ma'mer Abdullah b. Amr, ona Abdulvâris, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. Cafer, ona İbn Abdullah b. Üneys, ona da babası şöyle söyledi: Rasulullah (sav) beni, Urane ve Arafat taraflarında bulunan Halid b. Süfyan el-Hüzelî'ye gönderdi ve; "Git onu öldür!" buyurdu. Ben onu ikindi namazı vakti girdiğinde gördüm, (kendi kendime); bununla benim aramda namazı ertelememi gerektiren bir şey olmasından korkarım deyip îmâ ile namazı kılarak ona doğru gittim. Kendisine yaklaşınca bana; sen kimsin? dedi. Ben de Araplardan biriyim. Duyduğuma göre sen (Peygamberim diyen) şu adama karşı kuvvet topluyormuşsun, bunun için sana geldim dedim. O da evet bununla meşgulüm dedi. Adamla birlikte bir süre yürüdüm. Fırsatını bulunca kılıcımı çekip işini bitirdim.
Açıklama: Bu hadis, vaktin çıkmasından endişe edildiğinde namazın îmâ ile kılınabileceğine deli gösterilir.
Bize Ahmed b. Hafs b. Abdullah es-Sülemî, ona babası, ona İbrahim b. Tahman, ona Abbad b. İshak, ona Muhammed b. Müslim ez-Zührî, ona Damra b. Abdullah b. Üneys, ona da babası, şöyle demiştir: Selime oğullarının meclisinde bulunuyordum, en küçükleri de bendim. Bizim için Rasulullah'a (sav) kadir gecesini kim sorar? dediler. Bu toplantı Ramazanın yirmi birinci gecesinin sabahında yapılmıştı. Bunun üzerine ben oradan çıktım, akşam namazında Rasulullah (sav) ile karşılaştım. Namazdan sonra evinin kapısının önüne durdum. Yanıma gelince; "İçeri gir" dedi. Hemen girdim. Önümüze akşam yemeği getirildi. Yemeğin azlığından dolayı elimi geri geri çektiğimi gördü. Yemek bitince: Bana ayakkabılarımı ver dedi ve kalktı. Onunla birlikte ben de kalktım. Bana, "sanki bir ihtiyacın varmış gibisin" dedi. Evet, Selime oğullarından bir cemaat beni sana gönderdiler, sana Kadir gecesini sormak istiyorlar, dedim. Bunun üzerine, "bu gece Ramazanın kaçıncı gecesi?" diye sordu. Yirmi ikinci gecesidir dedim. "İşte o bu gecedir," buyurdu. Sonra döndü yirmi üçüncü geceyi kast ederek; "belki de gelen gecedir" buyurdu.
Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. İbrahim, ona İbn Abdullah b. Üneys el-Cüheni, ona da babası şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber'e Ey Allah'ın Rasulü, benim çölde (bir evim) var. Orada kalıyorum ve Allah'a hamdolsun namazımı orada kılıyorum. Bana bir gece söyle de o gece Medine'deki şu mescide geleyim dedim. "Yirmi üçüncü gece gel!" buyurdu. [(Bu hadisin ravisi Muhammed b. İbrahim) dedi ki: Ben (bu olayı nakleden Abdullah b. Üneys'in) oğluna, baban o gece ne yapıyordu? diye sordum. O gece babam ikindi namazını kılınca mescide girerdi, sabah namazını kılıncaya kadar herhangi bir ihtiyaç için dışarı çıkmazdı. Sabah namazını kılınca mescidin kapısında duran hayvanını bulurdu ve ona binip çöldeki evine varırdı diye cevap verdi.]