25 Kayıt Bulundu.
Bize Hasan b. Sabbah el-Bezzar el-Bağdadî, ona Abdüssamed b. Abdülvaris, ona Sevab b. Utbe, ona Abdullah b. Bureyde, ona da babası (Büreyde b. Husayb) söyle rivayet etmiştir: Nebî (sav) ramazan bayramı birinci günü bir şeyler yemeden bayram namazına çıkmazdı. Kurban bayramı birinci günü ise bayram namazını kılmadan önce bir şey yemezdi. (Tirmizi) dedi ki: Bu hususta Ali ve Enes’ten rivayetler de gelmiştir. Ebu İsa (Tirmizi) dedi ki: Büreyde b. Husayb el-Eslemî’nin rivayeti garib bir hadistir. Muhammed (Buhari) dedi ki: Ben, Sevab b. Utbe’nin bundan başka rivayeti olduğunu bilmiyorum. İlim ehlinden bazıları, Ramazan bayramı günü bir şey yemeden bayram namazına gitmemeyi ve (mümkünse) hurma yemeyi müstehab saymışlardır. Kurban bayramı günü de bayram namazından dönünceye kadar bir şey yememeyi müstehab görmüşlerdir.
Açıklama: Hz. Peygamber (sav)'in dostunun Cebrail olduğuna dair bir bilgi için bk. Tuhfetü'l-ahvezî, V, 431.
Açıklama: Hadisin tercümesinde mana dikkate alınmıştır.
Bize Hasan b. Sabbâh, ona İshak el-Ezrak, ona Avf, ona Hasan ve İbn Sîrîn, onlara da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Fahişe bir kadın bir kuyunun başında susuzluktan dili dışarıda bir köpekle karşılaşmış (ona muamelesi sonucunda) bağışlanmıştır. Şöyle ki, köpek susuzluktan ölmek üzereydi. Kadın ayakkabısını çıkarıp onu baş örtüsü ile bağlayarak (kuyuya sarkıtmış) o köpek için kuyudan su çekmiştir. Kadın bu davranışı sebebiyle bağışlanmıştır."
Bize Hasan b. Sabbâh el-Bezzâr, ona Süfyân, ona ez-Zührî, ona Urve, ona da Hz. Âişe (ra) şöyle dedi: "Hz. Peygamber (sav) konuştuğu zaman, biri O'nun kelimelerini saymak istese sayabilirdi."
Açıklama: ''أَيُّهَا الْغُلاَمُ الْحَزَوَّرُ'' ifadesi, genç olarak tercümeye yansıtılmıştır. Zira Sa'd, o esnada buluğ çağını henüz aşmıştı. Ayrıca ''الْحَزَوَّرُ'' kelimesinin ''genç'' anlamına geldiğine dair bk. Tuhfetü'l-ahvezî, VIII, 96.