Öneri Formu
Hadis Id, No:
21621, N000461
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ رَبِيعَةَ بْنِ يَزِيدَ عَنْ أَبِى إِدْرِيسَ الْخَوْلاَنِىِّ عَنْ أَبِى مُسْلِمٍ الْخَوْلاَنِىِّ قَالَ أَخْبَرَنَا الْحَبِيبُ الأَمِينُ عَوْفُ بْنُ مَالِكٍ الأَشْجَعِىُّ قَالَ كُنَّا عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « أَلاَ تُبَايِعُونَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم » . فَرَدَّدَهَا ثَلاَثَ مَرَّاتٍ فَقَدَّمْنَا أَيْدِيَنَا فَبَايَعْنَاهُ فَقُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ قَدْ بَايَعْنَاكَ فَعَلاَمَ قَالَ « عَلَى أَنْ تَعْبُدُوا اللَّهَ وَلاَ تُشْرِكُوا بِهِ شَيْئًا وَالصَّلَوَاتِ الْخَمْسِ وَأَسَرَّ كَلِمَةً خَفِيَّةً أَنْ لاَ تَسْأَلُوا النَّاسَ شَيْئًا » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Mansur, ona Ebu Mushir, ona Said b. Abdülaziz, ona Rabi‘a b. Yezid, ona Ebu İdris el-Havlânî, ona Ebu Müslim el-Havlânî, ona el-Habib el-Emin Avf b. Malik el-Eşcaî’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah’ın (sav) yanında idik, bir ara: “Rasulullah’a (sav) bey’at etmez misiniz? buyurdu ve bunu üç defa tekrar etti. Biz de ellerimizi uzatıp ona bey’at ettik. Biz: Ey Allah’ın Rasulü, sana, ne üzerine beyat etmiş olduk? dedik. O: “Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak üzere ibadet etmek, beş vakit namazı dosdoğru kılmak –ve bir sözü, bir sır gibi gizlice söylercesine: İnsanlardan hiçbir şey istememek üzere” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Salât 5, /2116
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Ebu Seleme Abdullah b. Esveb el-Havlanî (Abdullah b. Sevb b. Ya'kub b. Avf)
3. Ebu İdris el-Havlanî (Aizullah b. Abdullah b. Amr)
4. Rabi'a b. Yezid el-İyadî (Rabi'a b. Yezid el-İyadî)
5. Said b. Abdülaziz et-Tennuhi (Said b. Abdülaziz b. Ebu Yahya)
6. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
7. Ebu Said Amr b. Mansûr en-Nesâî (Amr b. Mansûr)
Konular:
Biat, biat alımı
Biat, Hz. Peygambere biat etmek
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26176, N001382
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ مَنْصُورٍ وَهَارُونُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ بَكَّارِ بْنِ بِلاَلٍ - وَاللَّفْظُ لَهُ - قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ قَالَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ يَحْيَى بْنِ الْحَارِثِ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ أَوْسِ بْنِ أَوْسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ غَسَّلَ وَاغْتَسَلَ وَغَدَا وَابْتَكَرَ وَدَنَا مِنَ الإِمَامِ وَلَمْ يَلْغُ كَانَ لَهُ بِكُلِّ خُطْوَةٍ عَمَلُ سَنَةٍ صِيَامُهَا وَقِيَامُهَا » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Mansur ve Harun b. Muhammed b. Bekkâr b. Bilal -hadisin lafzı bu isnadla geldi, onlara Ebu Mushir, ona Said b. Adulaziz, ona Yahya b. Haris, ona Ebu Eşas es-Sanânî, ona da Evs b. Evs (r.a),Nebi'nin şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Kim (sürdüğü yağ vb. şeylerle kirlenen başını) Cuma günü yıkar ve gusül abdesti alır, (mescide gitmek üzere) erkenden evden ayrılır, imamın yakınında bir yere oturur, [hutbeyi dinler ve imam namazdan ayrılıncaya kadar (namaz dışında)] başka bir şeyle ilgilenmezse [o kimseye namaza giderken] attığı her bir adım için bir sene oruç tutmuş ve o senenin gecelerini ibadetle geçirmiş gibi sevap verilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cumua 10, /2178
Senetler:
1. Evs b. Evs es-Sekafi (Evs b. Evs)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebu Amr Yahya b. Haris el-Gassânî (Yahya b. Haris)
4. Said b. Abdülaziz et-Tennuhi (Said b. Abdülaziz b. Ebu Yahya)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Harun b. Muhammed el-Âmilî (Harun b. Muhammed b. Bekkâr b. Bilal)
Konular:
Özel Zamanlar, cuma günü,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
143419, BS006666
Hadis:
أَخْبَرَنَاهُ أَبُو طَاهِرٍ أَخْبَرَنَا أَبُو حَامِدٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ قَالَ : مَرِضْتُ فَعَادَنِى أَبُو صَالِحٍ الأَشْعَرِىُّ فَحَدَّثَنِى عَنْ كَعْبِ الأَحْبَارِ فَذَكَرَهُ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Cenâiz 6666, 7/188
Senetler:
1. Ebu İshak Ka'b el-Ahbar (Ka'b b. Mâti')
2. Ebu Salih el-Eş'arî (Ebu Salih)
3. İsmail b. Ebu Muhacir el-Kuraşi (İsmail b. Ubeydullah b. Akram)
4. Said b. Abdülaziz et-Tennuhi (Said b. Abdülaziz b. Ebu Yahya)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
7. Ahmed b. Muhammed el-Haşşab (Ahmed b. Muhammed b. Yahya b. Bilal)
8. Ebu Tahir Muhammed b. Mahmiş ez-Ziyâdî (Muhammed b. Muhammed b. Mahmiş b. Ali b. Davud b. Eyyüb)
Konular:
KTB, ADAB
KTB, HASTA, HASTALIK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22552, N000694
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ مَنْصُورٍ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ قَالَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ رَبِيعَةَ بْنِ يَزِيدَ عَنْ أَبِى إِدْرِيسَ الْخَوْلاَنِىِّ عَنِ ابْنِ الدَّيْلَمِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَنَّ سُلَيْمَانَ بْنَ دَاوُدَ صلى الله عليه وسلم لَمَّا بَنَى بَيْتَ الْمَقْدِسِ سَأَلَ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ خِلاَلاً ثَلاَثَةً سَأَلَ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ حُكْمًا يُصَادِفُ حُكْمَهُ فَأُوتِيَهُ وَسَأَلَ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ مُلْكًا لاَ يَنْبَغِى لأَحَدٍ مِنْ بَعْدِهِ فَأُوتِيَهُ وَسَأَلَ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ حِينَ فَرَغَ مِنْ بِنَاءِ الْمَسْجِدِ أَنْ لاَ يَأْتِيَهُ أَحَدٌ لاَ يَنْهَزُهُ إِلاَّ الصَّلاَةُ فِيهِ أَنْ يُخْرِجَهُ مِنْ خَطِيئَتِهِ كَيَوْمِ وَلَدَتْهُ أُمُّهُ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Mansur, Ebu Müshir [Abdüla'la b. Müshir], ona Said b. Abdülaziz, ona Rabia b. Yezid, ona EBu İdris el-Havlânî, ona İbn Deylemî [Abdullah b. Feyruz], ona da Abdullah b. Amr'ın (ra) naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Hz. Davud'un oğlu Hz. Süleyman (sav) Beyt-i Makdis’i inşa edince Allah’tan üç şey istedi: 1- Allah'tan, hikmetine muvafık hükümler verebilme yeteneği istedi, bu kendisine verildi. 2- Allah'tan, kendisinden sonra kimseye nasib olmayacak bir saltanat istedi, bu da kendisine verildi. 3- (Son olarak da) Mescidin inşaatı bitince, oraya yalnızca namaz kılmak maksadıyla gelen bir kimseyi, annesinden yeni doğduğu günkü gibi (günahsız olarak) oradan çıkarmasını istedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Mesâcid 6, /2131
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Abdullah b. Feyruz ed-Deylemi (Abdullah b. Feyruz)
3. Ebu İdris el-Havlanî (Aizullah b. Abdullah b. Amr)
4. Rabi'a b. Yezid el-İyadî (Rabi'a b. Yezid el-İyadî)
5. Said b. Abdülaziz et-Tennuhi (Said b. Abdülaziz b. Ebu Yahya)
6. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
7. Ebu Said Amr b. Mansûr en-Nesâî (Amr b. Mansûr)
Konular:
Dua, duası makbul kimseler
İbadethaneler, Mescid-i Aksa, saygınlığı
KTB, DUA
Peygamberler, Hz. Süleyman
Yargı, Hakimlik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
155794, BS018578
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنِى أَبُو بَكْرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْبَزَّازُ بِبَغْدَادَ حَدَّثَنَا سِمَاكُ بْنُ عَبْدِ الصَّمَدِ حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ : عَبْدُ الأَعْلَى بْنُ مُسْهِرٍ الْغَسَّانِىُّ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنِى الأَوْزَاعِىُّ حَدَّثَنِى سُلَيْمَانُ بْنُ حَبِيبٍ عَنْ أَبِى أُمَامَةَ الْبَاهِلِىِّ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« ثَلاَثَةٌ كُلُّهُمْ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ رَجُلٌ خَرَجَ غَازِيًا فِى سَبِيلِ اللَّهِ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ حَتَّى يَتَوَفَّاهُ فَيُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ أَوْ يَرُدَّهُ بِمَا نَالَ مِنْ أَجْرٍ أَوْ غَنِيمَةٍ وَرَجُلٌ رَاحَ إِلَى الْمَسْجِدِ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ حَتَّى يَتَوَفَّاهُ فَيُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ أَوْ يَرُدَّهُ بِمَا نَالَ مِنْ أَجْرٍ أَوْ غَنِيمَةٍ وَرَجُلٌ دَخَلَ بَيْتَهُ بِسَلاَمٍ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ ».
Tercemesi:
Ebu Abdullah el-Hafız, ona Bağdat’da Ebu Bekir Muhammed b. İbrahim el-Bezzar, ona Simak b. Abdussamed, ona Ebu Müshir Abdul’ala b. Müshir el-Gassani, ona İsmail b. Abdullah, ona Evzai, ona Süleyman b. Habib Ebu Ümame el-Bahili’nin şöyle dediğini rivayet etti: Rasul-i Ekrem şöyle buyurdu: “Üç sınıf insan vardır ki bunların tümü Allah’a emanettir. (Birincisi) Allah yolunda savaşa çıkan kimsedir. Bu kişi Allah ruhunu alıp cennete koyuncaya veya elde ettiği sevap veya ganimetle (onu evine) geri döndürünceye kadar Allah’a emanettir. (İkincisi) mescide giden kimsedir. Bu kişi de Allah ruhunu alıp cennete koyuncaya veya kazandığı sevap veya ganimetle (onu evine) döndürünceye kadar Allah’a emanettir. (Üçüncüsü de) Evine selam vererek giren kimsedir. Bu kimse de Allah’a emanettir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Siyer 18578, 18/546
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Süleyman b. Habib el-Muharibî (Süleyman b. Habib)
3. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
4. İsmail b. Semâ'a el-Kuraşi (İsmail b. Abdullah b. Semâ'a)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Ebu Kasım Simak b. Abdussamed Ensari (Simak b. Abdussamed b. Selam b. Vedia)
7. Muhammed b. Abdullah eş-Şafii (Muhammed b. Abdullah b. İbrahim b. Abduyeh b. Musa)
8. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Cennet, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Cihad, cihada teşvik
Cihad, fazileti
Fe'y ve Ganimet
İbadethane, Camii, mescitlerde ibadete teşvik
KTB, SELAM
Namaz, cemaatla kılmanın fazileti
Selam, eve girerken Selam vermek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
167594, MK007492
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو زُرْعَةَ الدِّمَشْقِيُّ، حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ، حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بن عَبْدِ اللَّهِ بن سَمَاعَةَ، عَنِ الأَوْزَاعِيِّ، عَنْ سُلَيْمَانَ بن حَبِيبٍ، عَنْ أَبِي أُمَامَةَ، عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمْ، مِثْلَهُ. ["ثَلاثٌ مَنْ كَانَ فِيهِ وَاحِدَةٌ مِنْهُنَّ كَانَ ضَامِنًا عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ: مَنْ خَرَجَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ كَانَ ضَامِنًا عَلَى اللَّهِ، إِنْ تَوَفَّاهُ أَدْخَلَهُ الْجَنَّةَ، وَإِنْ رَدَّهُ إِلَى أَهْلِهِ، فَبِمَا نَالَ مِنْ أَجْرٍ أَوْ غَنِيمَةٍ، وَرَجُلٌ كَانَ فِي الْمَسْجِدِ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ، إِنْ تَوَفَّاهُ أَدْخَلَهُ الْجَنَّةَ، وَإِنْ رَدَّهُ إِلَى أَهْلِهِ، فَبِمَا نَالَ مِنْ أَجْرٍ أَوْ غَنِيمَةٍ، وَرَجُلٌ دَخَلَ بَيْتَهُ بِسَلامٍ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ"]
Tercemesi:
Bize Ebu Zür’a ed-Dımeşkî, ona Ebu Müshir, ona İsmail b. Abdullah b. Semâ’a, ona Evzâî, ona Süleyman b. Habîb, ona Ebû Ümâme Hz. Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet etti: Üç özellik vardır ki bunlardan birisi kimde bulunursa o kişi Allah’a emanettir. (Birincisi) Kim Allah yolunda savaşa çıkarsa Allah’a emanettir. Allah onun ruhunu alırsa kendisini cennete koyar. (Ailesine) geri döndürürse elde ettiği ecir veya ganimetle (geri döner.) (İkincisi) Mescide giden kimsedir. O da Allah’a emanettir. Allah ruhunu alırsa cennete koyar. (Ailesine) geri döndürürse elde ettiği ecir veya ganimetle geri döner. (Üçüncüsü) Evine selam vererek giren kimsedir. Bu kimse de Allah’a emanettir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Taberânî, Mu'cem-i kebîr, Sudey b. Aclan Ebu Ümame el-Bahilî 7492, 6/1957
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Süleyman b. Habib el-Muharibî (Süleyman b. Habib)
3. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
4. İsmail b. Semâ'a el-Kuraşi (İsmail b. Abdullah b. Semâ'a)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Ebu Züra ed-Dımeşki (Abdurrahman b. Amr b. Abdullah b. Safvan b. Amr)
Konular:
KTB, ŞEHİT, ŞEHİTLİK
KTB, SELAM
Namaz, beklemenin fazileti
Selam, eve girerken Selam vermek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272925, İM000857-2
Hadis:
حَدَّثَنَا الْعَبَّاسُ بْنُ الْوَلِيدِ الْخَلاَّلُ الدِّمَشْقِىُّ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُحَمَّدٍ وَأَبُو مُسْهِرٍ قَالاَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ يَزِيدَ بْنِ صَالِحِ بْنِ صُبَيْحٍ الْمُرِّىُّ حَدَّثَنَا طَلْحَةُ بْنُ عَمْرٍو عَنْ عَطَاءٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَا حَسَدَتْكُمُ الْيَهُودُ عَلَى شَىْءٍ مَا حَسَدَتْكُمْ عَلَى آمِينَ فَأَكْثِرُوا مِنْ قَوْلِ آمِينَ » .
Tercemesi:
Bize el-Abbas b. el-Velid b. el-Hallâl ed-Dimeşkî, ona Mervan b. Muhammed ve Ebu Mushir, onlara Halid b. Yezid b. Salih b. Subeyh el-Murrî, ona Talha b. Amr, ona Ata, o, İbn Abbas’ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav): “Yahudiler âmin demeniz dolasıyla sizi kıskandığı kadar hiçbir şey için sizi kıskanmamışlardır. Siz de bu sebeple çokça âmin deyiniz,” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 14, /144
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Talha b. Amr el-Hadrami (Talha b. Amr b. Osman)
4. Ebu Haşim Halid b. Yezid el-Mürrî (Halid b. Yezid b. Salih b. Subeyh b. Haşhaş b. Muaviye b. Süfyan)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Abbas b. Velid el-Hallal (Abbas b. Velid b. Subh)
Konular:
Dua, duaya amin demek
Ehl-i kitap, Yahudi tasvirleri, Kur'an, Rasulullah ve Sahabenin
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
190691, NM002431
Hadis:
أَخْبَرَنِي أَبُو بَكْرٍ مُحَمَّدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْبَزَّازُ بِبَغْدَادَ، ثنا سِمَاكُ بْنُ عَبْدِ الصَّمَدِ، ثنا أَبُو مُسْهِرٍ عَبْدُ الْأَعْلَى بْنُ مُسْهِرٍ الْغَسَّانِيُّ، ثنا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، حَدَّثَنِي الْأَوْزَاعِيُّ، حَدَّثَنِي سُلَيْمَانُ بْنُ حَبِيبٍ، عَنْ أَبِي أُمَامَةَ الْبَاهِلِيِّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «ثَلَاثَةٌ كُلُّهُمْ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ؛ رَجُلٌ خَرَجَ غَازِيًا فِي سَبِيلِ اللَّهِ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ حَتَّى يَتَوَفَّاهُ، فَيُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ، أَوْ يَرُدَّهُ بِمَا نَالَ مِنْ أَجْرٍ أَوْ غَنِيمَةٍ، وَرَجُلٌ رَاحَ إِلَى الْمَسْجِدِ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ حَتَّى يَتَوَفَّاهُ، فَيُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ أَوْ يَرُدَّهُ بِمَا نَالَ مِنْ أَجْرٍ أَوْ غَنِيمَةٍ، وَرَجُلٍ دَخَلَ بَيْتَهُ بِالسَّلَامِ فَهُوَ ضَامِنٌ عَلَى اللَّهِ»
هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحُ الْإِسْنَادِ وَلَمْ يُخَرِّجَاهُ
Tercemesi:
Bana Bağdat’ta Ebu Bekir Muhammed b. İbrahim el-Bezzar, ona Simak b. Abdussamed, ona Müshir Abdu’l-A’lâ b. Müshir el-Gassani ona İsmail b. Abdullah, ona Evzai, ona Süleyman b. Habib, Ebu Umüme b. el-Bahili’nin şöyle dediğini rivayet etti: Hz. Peygamber şöyle dedi: “Üç sınıf insan vardır ki bunların tümü Allah’a emanettir. (Birincisi) Allah yolunda savaşa çıkan kimsedir. Bu kişi Allah ruhunu alıp cennete koyuncaya veya elde ettiği sevap veya ganimetle (onu evine) geri döndürünceye kadar Allah’a emanettir. (İkincisi) mescide giden kimsedir. Bu kişi de Allah ruhunu alıp cennete koyuncaya veya kazandığı sevap veya ganimetle (onu evine) döndürünceye kadar Allah’a emanettir. (Üçüncüsü de) Evine selam vererek giren kimsedir. Bu kimse de Allah’a emanettir.”
Bu hadisin isnadı sahihtir ancak Buhari ve Müslim Sahih’lerine almamışlardır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Hâkim en-Nîsâbûrî, el-Müstedrek, Cihâd 2431, 3/155
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Süleyman b. Habib el-Muharibî (Süleyman b. Habib)
3. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
4. İsmail b. Semâ'a el-Kuraşi (İsmail b. Abdullah b. Semâ'a)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Ebu Kasım Simak b. Abdussamed Ensari (Simak b. Abdussamed b. Selam b. Vedia)
7. Muhammed b. Abdullah eş-Şafii (Muhammed b. Abdullah b. İbrahim b. Abduyeh b. Musa)
Konular:
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Cihad, fazileti
KTB, SELAM
Selam, eve girerken Selam vermek,
حدثنا عبد الأعلى بن مسهر أو بلغني عنه قال حدثنا سعيد بن عبد العزيز عن ربيعة بن يزيد عن أبي إدريس الخولاني عن أبى ذر عن النبي صلى الله عليه وسلم عن الله تبارك وتعالى قال : يا عبادي إني قد حرمت الظلم على نفسي وجعلته محرما بينكم فلا تظالموا يا عبادي إنكم الذين تخطئون بالليل والنهار وأنا أغفر الذنوب ولا أبالى فاستغفرونى أغفر لكم يا عبادي كلكم جائع إلا من أطعمته فاستطعموني أطعمكم كلكم عار إلا من كسوته فاستكسونى أكسكم يا عبادي لو أن أولكم وآخركم وإنسكم وجنكم كانوا على قلب أتقى عبد منكم لم يزد ذلك في ملكي شيئا ولو كانوا على أفجر قلب رجل لم ينقص ذلك من ملكى شيئا ولو اجتمعوا في صعيد واحد فسألونى فأعطيت كل إنسان منهم ما سأل لم ينقص ذلك من ملكى شيئا إلا كما ينقص البحر أن يغمس فيه المخيط غمسة واحدة يا عبادي إنما هي أعمالكم أجعلها عليكم فمن وجد خيرا فليحمد الله ومن وجد غير ذلك فلا يلوم إلا نفسه كان أبو إدريس إذا حدث بهذا الحديث جثا على ركبتيه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164687, EM000490
Hadis:
حدثنا عبد الأعلى بن مسهر أو بلغني عنه قال حدثنا سعيد بن عبد العزيز عن ربيعة بن يزيد عن أبي إدريس الخولاني عن أبى ذر عن النبي صلى الله عليه وسلم عن الله تبارك وتعالى قال : يا عبادي إني قد حرمت الظلم على نفسي وجعلته محرما بينكم فلا تظالموا يا عبادي إنكم الذين تخطئون بالليل والنهار وأنا أغفر الذنوب ولا أبالى فاستغفرونى أغفر لكم يا عبادي كلكم جائع إلا من أطعمته فاستطعموني أطعمكم كلكم عار إلا من كسوته فاستكسونى أكسكم يا عبادي لو أن أولكم وآخركم وإنسكم وجنكم كانوا على قلب أتقى عبد منكم لم يزد ذلك في ملكي شيئا ولو كانوا على أفجر قلب رجل لم ينقص ذلك من ملكى شيئا ولو اجتمعوا في صعيد واحد فسألونى فأعطيت كل إنسان منهم ما سأل لم ينقص ذلك من ملكى شيئا إلا كما ينقص البحر أن يغمس فيه المخيط غمسة واحدة يا عبادي إنما هي أعمالكم أجعلها عليكم فمن وجد خيرا فليحمد الله ومن وجد غير ذلك فلا يلوم إلا نفسه كان أبو إدريس إذا حدث بهذا الحديث جثا على ركبتيه
Tercemesi:
— Ebû Zer, Peygamber (Sallaîîahü Aleyhi ve SeJlem)'den, Peygamber de Allah (Tebareke ve Teâlâ)'dan aldığına göre, Allah şöyle buyurdu :
«— Ey kullarım! Ben zulmü kendimden kaldırdım ve sizin aranızda da onu haram kıldım; artık birbirinize zulmetmeyiniz.
— Ey kullarım! Siz gece ve gündüz günah işlersiniz; ben ise günahları bağışlarım ve beis görmem. O halde benden mağfiret dileyin, sizi bağışlıyayım.
— Ey kullarım! Ben doyurmazsam, hepiniz açsınız, O halde benden rızık isteyin, sizi doyurayım. Ben giydirmezsem, hepiniz çıplaksınız. O halde benden giyim isteyin, sizi giydireym.
— Ey kullarım! Eğer sizden öncekiler ve sonrakiler, insanlarınız ve cinleriniz, sizden en takva sahibi bir kulun kalbinde bulunsalar, bu benim mülkümde bir şey çoğaltmaz ve eğer en facir bir adamın kalbinde bulunsalar, bu da benim mülkümden bir şey azaltmaz. Eğer bir arazi üzerinde toplanıp da benden isteseler, ben de onlardan her insana istediğini versem, bu benim mülkümden bir şey azaltmaz; ancak denize bir defa batırılan iğnenin denizi azaltması kadar azaltır.
— Ey kullarım! İşte tu ameiierinizdir ki, onları size karşı tespit ederim, hesaba geçiririm. O halde kim amellerinde hayır bulursa, Allah'a hamd etsin. Kim de bundan başkasını k ulursa, neuinden îıaşkasuu kötülemesin, (suç nefsinindir).»
Ebu İdris, bu kudsî hadîsi anlattığı zaman, dizleri üzere çökerek otururdu.[956]
Peygamber (Sallaliahü Aleyhi veSetle/n)'\n Allah Tealâya nispet ederek buyurdukları Kur'ân'dan ve daha önceki kitaplardan olmayan kelâma «Kudsî Hadîs» denir. Bir de kudsî hadîs şöyle tarif edilir: Peygamber (Sailattahü Aıeyhi ve Setlem) "\n manasını Allah Katından alıp da, lâfızlarını kendisi ifadelendirdiği kelâma «Kudsi Hadîs» denir. Fakat bu ikinci tarif hadîs âlîmîerince muteber sayılmamaktadır; Çünkü Peygamber kendiliğinden hiç bir dinî hüküm söylemez, ancak Allah'dan vahy edileni bildirir. Böyle olunca diğer bütün hadîsler de bu tarifin İçine girmiş olurlar.
Kur'ân'la Kudsî hadîsin arası şöyle ayrılır: Melek Cebrail tarafından tilâvet edilerek (okunarak) Peygambere gelen vahy ki, bunlar Kur'ân âyetleridir. Tilâvet edilmeyerek (okunmayarak) kalbe vahyedilerek bırakılan manalar ki, bunlar da kudsî hadîslerdir. (Kale Allahu) ve (Yekûlü Allahu) kelâmı ile Peygamber in kelâma başladığı hadîslerdir. Bunların sayısı yüzden fazladır. Ebu Zer hazretlerinden rivayet edilen bu kudsî hadîs en meşhurlarıdır.
Allah Tealâ Hazretlerine nispet edilen kelâmlar üç kısma ayrılır:
1— Kur'ân : İlâhî kelâmların en şereflisi Kur'ân'dır; çünkü lâfız ve ma-nasİyle kıyamete kadar bâkİ kalacak olan ve insanları her devirde acziyete düşüren icazkâr kelâmdır. Tahrif ve tebdilden korunmuştur. Abdestsİzlerin ona dokunması ve cünub olanların onu okuması haramdır. Namaz, ancak ondan bir kısım okumakla sıhhat bulur. Şüphe ve tereddüde yer vermeyecek bir nakil olan tevatür yolu ile gelmiştir.
2— Daha önceki Peygamberlere gelen ve değişikliğe uğramadan önce olan kitaplar.
3— Ahad yolu ile bize kadar nakledilen Kudsî hadîsler.
Bu Kudsî Hadîs, zulüm bölümünde getirilmiştir; çünkü baş tarafında zulmün haram olduğuna işaret vardır. Zulüm iki nevidir; biri, insanın kendi nefsine zulmetmesi ki, bunun en büyüğü şirk ve küfür haline düşmesidir.
Sonra bunu takiben gelen diğer günahları işlemesidir. İkincisi, insanın başkasına zulüm etmesidir ki, burada bahis konusu olan zulüm bu ikinci nevidir. Kimse kimseye zulüm etmesin, haksızlık ve tecavüzde bulunmasın. Zulüm günahı hem Peygamberlik, hem de velîlik rütbesine engeldir.
Kudsî hadîsin 2. bölümü, istiğfar ve dua ile ilgilidir. Beşeriyet İcabı, İnsanlar gece ve gündüz çeşitli günah İşlemekten kurtulamazlar. Bundan kurtuluş çaresi, kulun kendini muhasebe ederek günah ve sevabların düşünüp Allah'dan mağfiret dilemesi ve bir daha o günaha dönmemeye azmetmesidİr.
Duaya gelince : Allah Tealâ bütün İhtiyaçlar için kulların kendisinden talepte bulunmalarını ve istemelerini sever, buna rıza gösterir. İhtiyaçların dünya ve âhiret işlerine ait olmalarında bir ayrılık yoktur; her ikisi İçin dua edilir. Allah'dan hidayet, mağfiret dilendiği gibi, yemek, içmek ve ıgiymek gibi ihtiyaçlar için dua edilir. Peygamber (Sallallahü Aleyhi vs Selltm) bir hadîs-i şeriflerinde şöyle buyurdular:
«— Sizden her biriniz, Rabbinden bütün ihtiyaçlarım istesin; ayakkabınızın kesilen kayışına varmaya kadar...»
Ashabı kiramdan bir kısmı, hayvanlarının yemine ve yemeklerinin tuzuna varıncaya kadar ihtiyaçlarını Allah'dan İsterlerdi, (Fadlu'llah: C. 1, s. 575)
Allah Tealâ nin hazineleri sonsuz ve tükenmez olduğu için, insanların bütününe vereceği şeyler, onun mülkünden hiç bir şey eksiltmez. Bunun için denize batırılan iğnenin, deniz suyundan azaltması gibi bir benzerlik yapılmıştır.[957]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 490, /385
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Ebu İdris el-Havlanî (Aizullah b. Abdullah b. Amr)
3. Rabi'a b. Yezid el-İyadî (Rabi'a b. Yezid el-İyadî)
4. Said b. Abdülaziz et-Tennuhi (Said b. Abdülaziz b. Ebu Yahya)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın ihsanı ve nimetleri
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Hadis, Kudsi Hadis
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Zulüm / Zalim, zulmetmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29130, N004789
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَشْعَثَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ قَالَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - وَهُوَ ابْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَمَاعَةَ - قَالَ أَنْبَأَنَا الأَوْزَاعِىُّ قَالَ أَخْبَرَنِى يَحْيَى قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سَلَمَةَ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ قُتِلَ لَهُ قَتِيلٌ فَهُوَ بِخَيْرِ النَّظَرَيْنِ إِمَّا أَنْ يُقَادَ وَإِمَّا أَنْ يُفْدَى » .
Tercemesi:
Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Kimin bir yakını öldürülürse iki şeyden hayırlısını talep eder yani ya katile kısas yapılmasını ister veya diyet verilmesini…”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Kasâme ve'l-kaved ve'd-diyât 29-30, /2398
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. İsmail b. Semâ'a el-Kuraşi (İsmail b. Abdullah b. Semâ'a)
6. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
7. Ebu Bekir Muhammed b. Abdurrahman er-Rib'î (Muhammed b. Abdurrahman b. Eş'as b. Nâfi')
Konular:
Yargı, diyet
Yargı, Kısas