Bize Vasıl b. Abdulala, ona Muhammed b. Fudayl (ed-Dabbî), ona Husayn b. Abdurrahman, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas, ona babası (Ali b. Abdullah b. Abbas), ona da Abdullah b. Abbas rivayet etmiştir: Abdullah b. Abbas, Rasulullah'ın (sav) yanında uyudu. Rasulullah (sav) uyandı, misvak kullandı ve abdest aldı. Bu esnada şu ayetleri okuyordu:
"Şüphesiz göklerle yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün birbirini takip edişinde akıl sahipleri için ibretler vardır." (Bakara 2/164) Rasulullah (sav) bu ayetleri surenin sonuna kadar okudu. Sonra kalktı ve iki rekât namaz kıldı. Fakat bu iki rekâtta kıyamı, rükûu ve secdeleri uzattı. Ardından namazını bitirip uyudu. Öyle ki uyurken horladı. Rasulullah (sav) bunu üç defa yaptı. Böylece altı rekât namaz kıldı. Hepsinde de misvak kullanıyor, abdest alıyor ve bu âyetleri okuyordu. Bilahare üç rekât vitir namazı kıldı; derken müezzin ezan okudu. O (sav) da; "ey Allah'ım! Kalbime nur, dilime nur, kulağıma nur, gözüme nur, arkama nur, önüme nur, altıma nur ve üstüme nur ver. Allah'ım bana nur ver" duasını okuyarak namaza çıktı.
Açıklama: Nurdan kastedilen hidayettir.
Bakara 2/164: Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah’ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
6539, M001799
Hadis:
حَدَّثَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنْ حُصَيْنِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِىِّ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ أَنَّهُ رَقَدَ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَاسْتَيْقَظَ فَتَسَوَّكَ وَتَوَضَّأَ وَهُوَ يَقُولُ "(إِنَّ فِى خَلْقِ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ وَاخْتِلاَفِ اللَّيْلِ وَالنَّهَارِ لآيَاتٍ لأُولِى الأَلْبَابِ)" فَقَرَأَ هَؤُلاَءِ الآيَاتِ حَتَّى خَتَمَ السُّورَةَ ثُمَّ قَامَ فَصَلَّى رَكْعَتَيْنِ فَأَطَالَ فِيهِمَا الْقِيَامَ وَالرُّكُوعَ وَالسُّجُودَ ثُمَّ انْصَرَفَ فَنَامَ حَتَّى نَفَخَ ثُمَّ فَعَلَ ذَلِكَ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ سِتَّ رَكَعَاتٍ كُلَّ ذَلِكَ يَسْتَاكُ وَيَتَوَضَّأُ وَيَقْرَأُ هَؤُلاَءِ الآيَاتِ ثُمَّ أَوْتَرَ بِثَلاَثٍ فَأَذَّنَ الْمُؤَذِّنُ فَخَرَجَ إِلَى الصَّلاَةِ وَهُوَ يَقُولُ
"اللَّهُمَّ اجْعَلْ فِى قَلْبِى نُورًا وَفِى لِسَانِى نُورًا وَاجْعَلْ فِى سَمْعِى نُورًا وَاجْعَلْ فِى بَصَرِى نُورًا وَاجْعَلْ مِنْ خَلْفِى نُورًا وَمِنْ أَمَامِى نُورًا وَاجْعَلْ مِنْ فَوْقِى نُورًا وَمِنْ تَحْتِى نُورًا. اللَّهُمَّ أَعْطِنِى نُورًا."
Tercemesi:
Bize Vasıl b. Abdulala, ona Muhammed b. Fudayl (ed-Dabbî), ona Husayn b. Abdurrahman, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas, ona babası (Ali b. Abdullah b. Abbas), ona da Abdullah b. Abbas rivayet etmiştir: Abdullah b. Abbas, Rasulullah'ın (sav) yanında uyudu. Rasulullah (sav) uyandı, misvak kullandı ve abdest aldı. Bu esnada şu ayetleri okuyordu:
"Şüphesiz göklerle yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün birbirini takip edişinde akıl sahipleri için ibretler vardır." (Bakara 2/164) Rasulullah (sav) bu ayetleri surenin sonuna kadar okudu. Sonra kalktı ve iki rekât namaz kıldı. Fakat bu iki rekâtta kıyamı, rükûu ve secdeleri uzattı. Ardından namazını bitirip uyudu. Öyle ki uyurken horladı. Rasulullah (sav) bunu üç defa yaptı. Böylece altı rekât namaz kıldı. Hepsinde de misvak kullanıyor, abdest alıyor ve bu âyetleri okuyordu. Bilahare üç rekât vitir namazı kıldı; derken müezzin ezan okudu. O (sav) da; "ey Allah'ım! Kalbime nur, dilime nur, kulağıma nur, gözüme nur, arkama nur, önüme nur, altıma nur ve üstüme nur ver. Allah'ım bana nur ver" duasını okuyarak namaza çıktı.
Açıklama:
Nurdan kastedilen hidayettir.
Bakara 2/164: Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah’ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salâtu'l-müsâfirîn ve Kasruhâ 1799, /302
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ali b. Abdullah el-Kuraşî (Ali b. Abdullah b. Abbas)
3. Muhammed b. Ali el-Haşimi (Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas)
4. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
5. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
6. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
7. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Abdest, abdest alırken misvak kullanmak
Hz. Peygamber, duaları
KTB, NAMAZ,
Kur'an, okumak ve yaşamak
Namaz, gece namazı ve kılınışı
Namaz, misvak kullanmak
Bize Ebu Küreyb ile Vasıl b. Abdula'la -hadisin lafzı Vasıl'a aittir-, onlara İbn Fudayl, ona Ebu Malik el-Eşca'i, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Ümmetim Kevser havuzunun başında benim yanıma gelecek. Başkasının develerini kendi devesinden uzaklaştıran adam gibi ben de bazı insanları havuzdan uzaklaştıracağım." Bunun üzerine sahabe; ey Allah'ın Peygamberi! O zaman sen bizi tanıyacak mısın? diye sordu. Rasulullah (sav) da "evet. Sizin, sizden başka kimsede bulunmayan bir simanız olacak, o gün siz benim yanıma abdest izlerinden dolayı yüzünüz ve ayaklarınız parlayarak geleceksiniz. Ancak içinizden bir gurup insan benden alıkonulacak ve bana erişemeyecek. O zaman Ben; ya Rabbi onlar benim ashabımdan olan insanlardır diyeceğim. Hemen bir melek bana; Sen'den sonra onların neler yaptıklarını biliyor musun? şeklinde cevap verecek."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1693, M000582
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ وَوَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى - وَاللَّفْظُ لِوَاصِلٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنْ أَبِى مَالِكٍ الأَشْجَعِىِّ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"تَرِدُ عَلَىَّ أُمَّتِى الْحَوْضَ وَأَنَا أَذُودُ النَّاسَ عَنْهُ كَمَا يَذُودُ الرَّجُلُ إِبِلَ الرَّجُلِ عَنْ إِبِلِهِ." قَالُوا يَا نَبِىَّ اللَّهِ أَتَعْرِفُنَا قَالَ
"نَعَمْ لَكُمْ سِيمَا لَيْسَتْ لأَحَدٍ غَيْرِكُمْ تَرِدُونَ عَلَىَّ غُرًّا مُحَجَّلِينَ مِنْ آثَارِ الْوُضُوءِ وَلَيُصَدَّنَّ عَنِّى طَائِفَةٌ مِنْكُمْ فَلاَ يَصِلُونَ فَأَقُولُ يَا رَبِّ هَؤُلاَءِ مِنْ أَصْحَابِى فَيُجِيبُنِى مَلَكٌ فَيَقُولُ وَهَلْ تَدْرِى مَا أَحْدَثُوا بَعْدَكَ."
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb ile Vasıl b. Abdula'la -hadisin lafzı Vasıl'a aittir-, onlara İbn Fudayl, ona Ebu Malik el-Eşca'i, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Ümmetim Kevser havuzunun başında benim yanıma gelecek. Başkasının develerini kendi devesinden uzaklaştıran adam gibi ben de bazı insanları havuzdan uzaklaştıracağım." Bunun üzerine sahabe; ey Allah'ın Peygamberi! O zaman sen bizi tanıyacak mısın? diye sordu. Rasulullah (sav) da "evet. Sizin, sizden başka kimsede bulunmayan bir simanız olacak, o gün siz benim yanıma abdest izlerinden dolayı yüzünüz ve ayaklarınız parlayarak geleceksiniz. Ancak içinizden bir gurup insan benden alıkonulacak ve bana erişemeyecek. O zaman Ben; ya Rabbi onlar benim ashabımdan olan insanlardır diyeceğim. Hemen bir melek bana; Sen'den sonra onların neler yaptıklarını biliyor musun? şeklinde cevap verecek."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Tahâret 582, /122
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Hazim Selman Mevla Azze (Selman)
3. Ebu Malik Sa'd b. Tarık el-Eşca'i (Sa'd b. Tarık b. eşyem)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Abdest, abdest ve namaza teşvik
Abdest, önemi, fazileti / sevabı
Havz, Havz'da toplanma
Kıyamet, ahvali
KTB, ABDEST
KTB, TAHARET
Bize Vasıl b. Abdulala, ona İbn Fudayl, ona el-A'meş rivayet etmiş ve "sanki Hz. Peygamber topluluğu sever gibiydi, demiştir."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33858, D004824
Hadis:
حَدَّثَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى عَنِ ابْنِ فُضَيْلٍ عَنِ الأَعْمَشِ بِهَذَا قَالَ
"كَأَنَّهُ يُحِبُّ الْجَمَاعَةَ."
Tercemesi:
Bize Vasıl b. Abdulala, ona İbn Fudayl, ona el-A'meş rivayet etmiş ve "sanki Hz. Peygamber topluluğu sever gibiydi, demiştir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 16, /1099
Senetler:
1. Ebu Halid Cabir b. Semure el-Amirî (Cabir b. Semure b. Cünâde)
2. Ebu Suleyt Temim b. Tarafe et-Tai (Temim b. Tarafe)
3. Ebu Ala Müseyyeb b. Rafi' el-Esedi (Müseyyeb b. Rafi')
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
6. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Adab, oturma adabı
Cemaat, birlik olma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23834, N005540
Hadis:
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى عَنِ ابْنِ فُضَيْلٍ عَنْ عَاصِمِ بْنِ سُلَيْمَانَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ قَالَ كَانَ إِذَا قِيلَ لِزَيْدِ بْنِ أَرْقَمَ حَدِّثْنَا مَا سَمِعْتَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ لاَ أُحَدِّثُكُمْ إِلاَّ مَا كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَدَّثَنَا بِهِ وَيَأْمُرُنَا أَنْ نَقُولَ « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْعَجْزِ وَالْكَسَلِ وَالْبُخْلِ وَالْجُبْنِ وَالْهَرَمِ وَعَذَابِ الْقَبْرِ اللَّهُمَّ آتِ نَفْسِى تَقْوَاهَا وَزَكِّهَا أَنْتَ خَيْرُ مَنْ زَكَّاهَا أَنْتَ وَلِيُّهَا وَمَوْلاَهَا اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ نَفْسٍ لاَ تَشْبَعُ وَمِنْ قَلْبٍ لاَ يَخْشَعُ وَمِنْ عِلْمٍ لاَ يَنْفَعُ وَدَعْوَةٍ لاَ تُسْتَجَابُ » .
Tercemesi:
Bize Vasıl b. Abdüla'lâ, ona (Muhammed) b. Fudayl, ona Asım b. Süleyman, ona da Abdullah b. Haris şöyle demiştir: Zeyd b. Erkam'a: "Bize Rasulullah'dan (sav) duyduğun bir şeyleri söyle" denildiğinde şöyle dedi: Size Rasulullah'ın (sav) söylediğinden başka bir şey söylemiyorum. O bize şöyle dua etmemizi emrederdi: "Allah'ım! Acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, ihtiyarlığın bunaklığından, kabir azabından Sana sığınırım. Allah'ım! Nefsime takva nasip et, nefsimi günahlardan temizle. Sen temizleyenlerin en hayırlısısın. Sen o nefsin dostu ve mevlasısın. Allah'ım! Doymayan nefisten, korkmayan kalpten, faydasız ilimden ve kabul olunmayan duadan Sana sığınırım."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İstiâze 65, /2442
Senetler:
1. Ebu Amr Zeyd b. Erkam el-Ensarî (Zeyd b. Erkam b. Zeyd b. Kays b. Numan)
2. Abdullah b. Haris el-Ensari (Abdullah b. Haris b. Muhammed)
3. Ebu Abdurrahman Asım el-Ahvel (Asım b. Süleyman)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Bilgi, faydalı olanına talip olmak
Cimrilik, zemmedilişi
Hz. Peygamber, istiazesi
İnsan, ihtiyarlık, yaşlanması
Kabir Hayatı, Kabir Azabı
Korkak, Korkaklık,
Tembellik, tembellikten, miskinlikten kaçınmak
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَدِىِّ بْنِ ثَابِتٍ عَنْ زِرِّ بْنِ حُبَيْشٍ عَنْ عَلِىٍّ قَالَ عَهِدَ إِلَىَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ لاَ يُحِبَّنِى إِلاَّ مُؤْمِنٌ وَلاَ يُبْغِضَنِى إِلاَّ مُنَافِقٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26634, N005025
Hadis:
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَدِىِّ بْنِ ثَابِتٍ عَنْ زِرِّ بْنِ حُبَيْشٍ عَنْ عَلِىٍّ قَالَ عَهِدَ إِلَىَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ لاَ يُحِبَّنِى إِلاَّ مُؤْمِنٌ وَلاَ يُبْغِضَنِى إِلاَّ مُنَافِقٌ .
Tercemesi:
Bize Vâsıl b. Abdi’l-A’lâ, ona Vekî’, ona A’meş, ona Adî b. Sâbit, ona Zirr b. Hubeyş ona da Ali (r.a) şöyle demiştir: Rasulullah (s.a) “Beni ancak Mü’min kimsenin seveceğini ve bana ancak münafığın buğz edeceğini.” ahd etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İmân ve şerâi'uhâ 20, /2411
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Meryem Zir b. Hubeyş el-Esedi (Zir b. Hubeyş b. Hubabe b. Evs b. Bilal b. Sa'd)
3. Adî b. Sabit el-Ensarî (Adî b. Sabit b. Dinar)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277369, N001369-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنْ أَبِى مَالِكٍ الأَشْجَعِىِّ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ وَعَنْ رِبْعِىِّ بْنِ حِرَاشٍ عَنْ حُذَيْفَةَ قَالاَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَضَلَّ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ عَنِ الْجُمُعَةِ مَنْ كَانَ قَبْلَنَا فَكَانَ لِلْيَهُودِ يَوْمُ السَّبْتِ وَكَانَ لِلنَّصَارَى يَوْمُ الأَحَدِ فَجَاءَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ بِنَا فَهَدَانَا لِيَوْمِ الْجُمُعَةِ فَجَعَلَ الْجُمُعَةَ وَالسَّبْتَ وَالأَحَدَ وَكَذَلِكَ هُمْ لَنَا تَبَعٌ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَنَحْنُ الآخِرُونَ مِنْ أَهْلِ الدُّنْيَا وَالأَوَّلُونَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ الْمَقْضِىُّ لَهُمْ قَبْلَ الْخَلاَئِقِ » أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمَّارٍ قَالَ حَدَّثَنَا الْمُعَافَى عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ طَهْمَانَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ زِيَادٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ إِنَّ أَوَّلَ جُمُعَةٍ جُمِعَتْ بَعْدَ جُمُعَةٍ جُمِعَتْ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِمَكَّةَ جُمُعَةٌ بِجُوَاثَا بِالْبَحْرَيْنِ قَرْيَةٌ لِعَبْدِ الْقَيْسِ .
Tercemesi:
Bize Vâsıl b. Abdüla'lâ, ona (Muhammed) b. Fudayl (ed-Dabbî), ona Ebu Malik el-Eşca'î, ona Ebu Hâzim (Selman mevlâ Azze), ona da Ebu Hureyre'nin (ra) T Rib'î b. Hirâş, ona da Huzeyfe'nin (b. Yemân el-Absî) (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Aziz ve celil olan Allah, bizden önceki ümmetlere cuma gününü kaybettirdi de Yahudilerin kutsal günleri cumartesi, Hristiyanların kutsal günleri pazar oldu. Ardından aziz ve celil olan Allah, (ümmet olarak) bizleri getirdi ve bizlere cuma gününü nasip etti. Böylece bu günleri cuma, cumartesi ve pazar olarak takdir etti. İşte onlar da bu şekilde Kıyamet Günü bizim ardımızdan geleceklerdir. Bizler, Dünya ehli içerisinde sonda gelenler olmamıza rağmen Kıyamet Günü insanlar içerisinde hesabı ilk görülenler olacağız."
Bize Muhammed b. Abdullah b. Ammar, ona Muâfâ b. İbrahim Tahmân, ona Muhammed b. Ziyad'ın rivayet ettiğine göre Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir:
"Rasulullah'la (sav) birlikte Mekke'de kılınan cuma namazından sonra kılınan ilk cuma namazı, Bahreyn'deki Cüvâsâ yerleşim yerinde bulunan Abdülkays Köyü'ndeki namazdır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cumua 1, /2177
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Ebu Meryem Rib'î b. Hiraş el-Absî (Rib'î b. Hiraş b. Cahş)
3. Ebu Malik Sa'd b. Tarık el-Eşca'i (Sa'd b. Tarık b. eşyem)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Cuma Namazı, ilk Cuma namazı
Ehl-i kitap, inançları
KTB, CUMA
Mübarek zamanlar, Cuma, müslümanların bayramı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
16622, T001161
Hadis:
حَدَّثَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى الْكُوفِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَبِى نَصْرٍ عَنْ مُسَاوِرٍ الْحِمْيَرِىِّ عَنْ أُمِّهِ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَيُّمَا امْرَأَةٍ مَاتَتْ وَزَوْجُهَا عَنْهَا رَاضٍ دَخَلَتِ الْجَنَّةَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Ümmü Seleme (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Hangi kadın kocası kendisinden razı olarak ölürse mutlaka Cennete girer.” Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Radâ' 10, 3/466
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Ümmü Müsavir el-Himyeriyye (Ümmü Müsavir)
3. Müsavir el-Himyerî (Müsavir)
4. Ebu Nasr Abdullah b. Abdurrahman ed-Dabi (Abdullah b. Abdurrahman ed-Dabi)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
6. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Kadın, kocasına itaat etmesi
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى عَمْرَةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الدُّبَّاءِ وَالْحَنْتَمِ وَالْمُزَفَّتِ وَالنَّقِيرِ وَأَنْ يُخْلَطَ الْبَلَحُ وَالزَّهْوُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19366, N005550
Hadis:
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى عَمْرَةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الدُّبَّاءِ وَالْحَنْتَمِ وَالْمُزَفَّتِ وَالنَّقِيرِ وَأَنْ يُخْلَطَ الْبَلَحُ وَالزَّهْوُ .
Tercemesi:
İbn Abbas (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v): “İçki için kullanılan kabak, testi, ziftlenmiş küp ve oyularak yapılmış ağaç kapları kullanmayı yasak etti. Yaş hurma ile hurma çağlasından meşrubat yapmayı da yasakladı.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Eşribe 5, /2442
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Habib b. Ebu Amre el-Himmanî el-Ezdî (Habib b. Ebu Amre)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
İçecekler, sarhoşluk vermesi bakımından
İçki, kapları
Yiyecekler, Hurma, İlgili Herşey
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26558, N004563
Hadis:
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى زُرْعَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « التَّمْرُ بِالتَّمْرِ وَالْحِنْطَةُ بِالْحِنْطَةِ وَالشَّعِيرُ بِالشَّعِيرِ وَالْمِلْحُ بِالْمِلْحِ يَدًا بِيَدٍ فَمَنْ زَادَ أَوِ ازْدَادَ فَقَدْ أَرْبَى إِلاَّ مَا اخْتَلَفَتْ أَلْوَانُهُ » .
Tercemesi:
Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Hurma aynı cins hurma ile değişilebilir. Buğdayla aynı cins buğday değişilebilir. Arpayla aynı cins arpa birbiriyle değişilebilir. Tuz ile tuz aynı cins olarak peşin değişilebilir. Fazla alan ve verenler faiz alıp verirler. Ancak cinsleri ayrı olan ürünler ve şeyler bu kaidenin dışındadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 42, /2383
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Zür'a b. Amr el-Beceli (Herim b. Amr b. Cerir b. Abdullah)
3. Ebu Fadl Fudayl b. Ğazvan ed-Dabbi (Fudayl b. Ğazvan b. Cerir)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Ticaret, ribasız aynı cins malların değişebilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26600, N004573
Hadis:
أَخْبَرَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنْ أَبِيهِ عَنِ ابْنِ أَبِى نُعْمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الذَّهَبُ بِالذَّهَبِ وَزْنًا بِوَزْنٍ مِثْلاً بِمِثْلٍ وَالْفِضَّةُ بِالْفِضَّةِ وَزْنًا بِوَزْنٍ مِثْلاً بِمِثْلٍ فَمَنْ زَادَ أَوِ ازْدَادَ فَقَدْ أَرْبَى » .
Tercemesi:
Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Altın aynı miktar altınla; gümüşte aynı miktar gümüşle bozdurulur, kim fazla alır ve fazla verirse faiz muamelesi yapmış olur.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 46, /2383
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Abid Ebu Hakem Abdurrahman b. Ebu Ne'um el-Beceli (Abdurrahman b. Ebu Ne'um)
3. Ebu Fadl Fudayl b. Ğazvan ed-Dabbi (Fudayl b. Ğazvan b. Cerir)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Vasıl b. Abdulala el-Esedi (Vasıl b. Abdulala b. Hilal)
Konular:
Ticaret, yasak olan şekilleri