9 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Muhammed el-Mekkî, ona Amr b. Yahya ona dedesi (Saîd b. Amr), ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) "Allah'ın gönderdiği her peygamber mutlaka çobanlık yapmıştır" buyurdu. Bunun üzerine sahabe "Sen de mi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Evet, ben de Mekke halkının koyunlarını (her koyun için) bir karârît (almak koşuluyla) güderdim" buyurdu.
Açıklama: Karârît: Dinâr'ın yirmide birine denk gelen bir para birimidir. Mekke civarında Ciyâd yakınlarında bir yerin adı olduğu da söylenmektedir.
Bana Ahmed b. Muhammed el-Mekkî, ona İbrahim b. Sa'd, ona Zührî, ona Salim, ona da babası (Abdullah b. Ömer) şöyle demiştir: Hayır, vallahi Peygamber (sav), İsa (as) için "kırmızı (çehreli)" demedi, ancak şöyle buyurdu: "Ben uykuda iken, Kâbe'yi tavaf ediyordum. O sırada iki kişi arasında, kollarını onların omuzlarına atmış bir şekilde yürüyen, esmer, uzun ve düz saçlı ve sanki saçlarından su damlayan bir kişi gördüm, 'bu kimdir?' diye sordum, 'Meryem oğlu' dediler. Ona yönelmek üzere yürüdüğüm sırada bir de kırmızı yüzlü, uzun boylu, kıvırcık saçlı, sağ gözü sakat, sanki salkımındaki emsalinden dışarı çıkmış iri bir üzüm tanesi gibi pörtlek birini gördüm. 'Bu kimdir?' diye sordum, 'bu, Deccal' dediler. İnsanlar içinde ona en çok benzeyen İbn Katan'dır." Zuhrî der ki: İbn Katan, Huzâa kabilesinden, Cahiliye devrinde helâk olmuş bir adamdır.