144 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ca'fer b. Avn, ona Ebu Umeys, ona Avn b. Ebu Cuhayfe, ona da babası (Vehb b. Vehb) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) Selmân ile Ebu Derdâ'yı kardeş yapmıştı. Bir gün Selman, Ebu Derdâ'yı ziyaret etti. Eve gidince, Ümmü Derdâ'nın yıpranmış eski elbiseler giydiğini gördü. Ona 'Bu halin nedir?' diye sordu. ÜmmübDerdâ, 'Kardeşin Ebu Derdâ'nın dünya ile alakası yok' diye cevap verdi. Ardından Ebu Derdâ da geldi, Selmân için yemek yaptı ve 'Sen ye, ben oruçluyum' dedi. Selmân 'Sen yemezsen ben de yemem!' deyince Ebu Derdâ yemekten yedi. Geceleyin Ebu Derdâ (namaz için) kalktı. Selmân ona, 'Yat, uyu!' dedi. Bunun üzerine biraz uyudu. Selmân da uyudu. Sonra tekrar kalkmak istedi. Selmân yine 'Uyu!' dedi. Gecenin sonuna doğru Selmân 'Haydi şimdi kalk' dedi. Birlikte namaz kıldılar. Selman, Ebu Derdâ'ya, 'Rabbinin sende hakkı vardır. Nefsinin sende hakkı vardır. Ailenin de sende hakkı vardır. Her hak sahibine hakkını ver' dedi. Ebu Derdâ, Hz. Peygamber'e (sav) gelip bu durumu söyledi. Hz. Peygamber (sav) de 'Selmân doğru söylemiş' buyurdu. Hadisin isnadında ismi geçen Ebu Cuhayfe'nin adı Vehb es-Süvâî'dir. Ona Vehb el-Hayr da denilir.
Bize Cafer, ona İbrahim el-Hecerî, ona da Ebu Iyad, Ebu Hureyre (r.a.)'ın şöyle dediğini rivayet etti. Rasûlullah (s.a.v.), -Müslümanın, her gün bir sadaka vermesi gereklidir, buyurdu. Sahabiler, - Buna kim güç yetirebilir, dediler. (Bunun üzerine) Rasûlullah (s.a.v.), - "Müslümana yol göstermen sadakadır, Müslümanın selamına karşılık vermen sadakadır, iyiliği emretmen kötülüğe engel olman (emr-i bi'l-maruf ve nehy-i ani'l-münker) sadakadır, buyurdu."
Bize Abdullah b. Ebu Şeybe, ona Cafer b. Avn, ona Süfyân, ona Ebu İshak, ona Amr b. Meymûn, ona da Abdullah (b. Mesud) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Kabe'nin gölgesinde namaz kılardı. (O arada) Mekke'nin kırsalında deve kesilmişti. Ebu Cehil ve Kureyş'ten insanlar birilerini gönderip (kesilen devenin) derisini getirttiler ve onu Hz. Peygamber'in (sav) üzerine attılar. Fatıma gelip Nebî'nin üzerinden onu kaldırdı. Hz. Peygamber (sav) de "Allah'ım! Kureyş'i sana havale ediyorum! Allah'ım! Kureyş'i sana havale ediyorum! Allah'ım! Kureyş'i sana havale ediyorum! Ebu Cehil b. Hişâm'ı, Utbe b. Rabî'a'yı, Şeybe b. Rabî'a'yı, Velid b. Utbe'yi, Übey b. Halef'i ve Ukbe b. Ebu Mu'ayt'ı sana havale ediyorum" buyurdu. Onların hepsini Bedir kuyusunda öldürülmüş olarak gördüm. Ebu İshak der ki: Yedinci ismi unuttum. Yusuf b. İshak, Ebu İshak'tan naklen "Ümeyye b. Halef" ifadesini zikretmiştir. Şu'be de "Ümeyye" ya da "Übey" demiştir. Doğrusu "Ümeyye"'dir.