Öneri Formu
Hadis Id, No:
277375, N001382-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ مَنْصُورٍ وَهَارُونُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ بَكَّارِ بْنِ بِلاَلٍ - وَاللَّفْظُ لَهُ - قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُسْهِرٍ قَالَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ يَحْيَى بْنِ الْحَارِثِ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ أَوْسِ بْنِ أَوْسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ غَسَّلَ وَاغْتَسَلَ وَغَدَا وَابْتَكَرَ وَدَنَا مِنَ الإِمَامِ وَلَمْ يَلْغُ كَانَ لَهُ بِكُلِّ خُطْوَةٍ عَمَلُ سَنَةٍ صِيَامُهَا وَقِيَامُهَا » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Mansur ve Harun b. Muhammed b. Bekkâr b. Bilal -hadisin lafzı bu isnadla geldi, onlara Ebu Mushir, ona Said b. Adulaziz, ona Yahya b. Haris, ona Ebu Eşas es-Sanânî, ona da Evs b. Evs (r.a),Nebi'nin şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Kim (sürdüğü yağ vb. şeylerle kirlenen başını) Cuma günü yıkar ve gusül abdesti alır, (mescide gitmek üzere) erkenden evden ayrılır, imamın yakınında bir yere oturur, [hutbeyi dinler ve imam namazdan ayrılıncaya kadar (namaz dışında)] başka bir şeyle ilgilenmezse [o kimseye namaza giderken] attığı her bir adım için bir sene oruç tutmuş ve o senenin gecelerini ibadetle geçirmiş gibi sevap verilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cumua 10, /2178
Senetler:
1. Evs b. Evs es-Sekafi (Evs b. Evs)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebu Amr Yahya b. Haris el-Gassânî (Yahya b. Haris)
4. Said b. Abdülaziz et-Tennuhi (Said b. Abdülaziz b. Ebu Yahya)
5. Ebu Müshir Abdula'la b. Müshir el-Ğassani (Abdula'la b. Müshir b. Abdula'la)
6. Ebu Said Amr b. Mansûr en-Nesâî (Amr b. Mansûr)
Konular:
Özel Zamanlar, cuma günü,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
160903, MK001118
Hadis:
حَدَّثَنَا هَاشِمُ بن مَرْثَدٍ الطَّبَرَانِيُّ ، وَوَرْدُ بن أَحْمَدَ بن لَبِيدٍ الْبَيْرُوتِيُّ ، قَالا : حَدَّثَنَا صَفْوَانُ بن صَالِحٍ ، حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بن مُسْلِمٍ ، حَدَّثَنَا سَعِيدُ بن بَشِيرٍ ، عَنْ مَطَرٍ الْوَرَّاقِ ، عَنْ أَبِي قِلابَةَ الْجَرْمِيِّ ، عَنْ أَبِي الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِيِّ ، عَنْ بِلالٍ رَضِيَ اللَّهُ تَعَالَى عَنْهُ ، قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَمْسَحُ عَلَى الْخُفَّيْنِ ، وَالْخِمَارِ .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Taberânî, Mu'cem-i kebîr, Bilal b. Rebah Müezzinü Rasulullah 1118, 1/314
Senetler:
1. Ebu Abdullah Bilal b. Rabah el-Habeşî (Bilal b. Rabah)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
4. Matar b. Tahman el-Varrak (Matar b. Tahman)
5. Ebu Abdurrahman Saîd b. Beşir el-Ezdî (Saîd b. Beşir)
6. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
7. Safvan b. Salih es-Sekafî (Safvan b. Salih b. Safvan)
8. Haşim b. Mersed et-Taberani (Haşim b. Mersed b. Süleyman b. Abdussamed)
8. Muhammed b. Ahmed el-Beyruti (Muhammed b. Ahmed b. Lebid)
Konular:
Abdest, Mesh, ayakkabı veya çizme üzerine
Abdest, Mesh, sarık ve başörtüsünün üzerine
حدثنا موسى بن إسماعيل قال حدثنا عبد الواحد قال حدثنا عاصم عن أبي قلابة عن أبى الأشعث الصنعاني عن أبى أسماء قال : من عاد أخاه كان في خرفة الجنة قلت لأبى قلابة ما خرفة الجنة قال جناها قلت لأبى قلابة عن من حدثه أبو أسماء قال عن ثوبان عن رسول الله صلى الله عليه وسلم
حدثنا بن حبيب بنابى ثابت قال حدثنا أبو أسامة عن المثنى أظنه بن سعيد قال حدثنا أبو قلابة عن أبى الأشعث عن أبى أسما الرحبي عن ثوبان عن النبي صلى الله عليه وسلم : نحوه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272869, EM000521-2
Hadis:
حدثنا موسى بن إسماعيل قال حدثنا عبد الواحد قال حدثنا عاصم عن أبي قلابة عن أبى الأشعث الصنعاني عن أبى أسماء قال : من عاد أخاه كان في خرفة الجنة قلت لأبى قلابة ما خرفة الجنة قال جناها قلت لأبى قلابة عن من حدثه أبو أسماء قال عن ثوبان عن رسول الله صلى الله عليه وسلم
حدثنا بن حبيب بنابى ثابت قال حدثنا أبو أسامة عن المثنى أظنه بن سعيد قال حدثنا أبو قلابة عن أبى الأشعث عن أبى أسما الرحبي عن ثوبان عن النبي صلى الله عليه وسلم : نحوه
Tercemesi:
Asım, Ebu Kılâbe'den; Ebu Kılâbe, Ebu'l-Eş'as San'anî'den; o da Ebu Esmâ'dan rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: "Kim hasta kardeşini ziyaret ederse, Cennet'in Hurfe'sinde bulunur." Ben, Ebu Kilâbe'ye dedim ki: Cennet'in Hurfe'si nedir? O dedi ki: Cennet'in toplanmış meyveleridir. Ebu Kılâbe'ye yine sordum: Ebu Esma bu hadîsi kimden nakletmiştir? Şu cevabı verdi: Sevban'dan; o da Rasûlullah (s.a)'dan.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 521, /417
Senetler:
1. Ebu Abdullah Sevban Mevla Rasulullah (Sevban b. Bücdüd)
2. Ebu Esma Amr b. Mersed er-Rahabî (Amr b. Mersed)
3. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
4. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
5. Müsenna b. Said ed-Dubaî (Müsenna b. Said)
6. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
7. Ebu Ukayl Yahya b. Habib el-Esedî (Yahya b. Habib b. İsmail b. Abdullah b. Habib)
Konular:
Cennet, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
KTB, ADAB
KTB, HASTA, HASTALIK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15653, İM001636
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا الْحُسَيْنُ بْنُ عَلِىٍّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ أَوْسِ بْنِ أَوْسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ مِنْ أَفْضَلِ أَيَّامِكُمْ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فِيهِ خُلِقَ آدَمُ وَفِيهِ النَّفْخَةُ وَفِيهِ الصَّعْقَةُ فَأَكْثِرُوا عَلَىَّ مِنَ الصَّلاَةِ فِيهِ فَإِنَّ صَلاَتَكُمْ مَعْرُوضَةٌ عَلَىَّ . فَقَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ تُعْرَضُ صَلاَتُنَا عَلَيْكَ وَقَدْ أَرَمْتَ - يَعْنِى بَلِيتَ - قَالَ « إِنَّ اللَّهَ حَرَّمَ عَلَى الأَرْضِ أَنْ تَأْكُلَ أَجْسَادَ الأَنْبِيَاءِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona el-Huseyn b. Alî, ona Abdurrahman b. Yezid b. Câbir, ona Ebu el-Eşâs es-Sanânî, ona da Evs b. Evs'ten (es-Sakafî) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Şüphesiz Cuma günü en faziletli günlerinizdendir. Âdem (as) o gün yaratılmıştır. Nafha (ikinci sûr üfürülmesi) ondadır. Ve Sa'ka (birinci sûr üfürülmesi) ondadır. Artık onda benim üzerime bol bol salâvat getiriniz. Çünkü (o günkü) salâvatınız bana sunulur." Bir adam: Yâ Rasulullah! Senin bedenin yer tarafından yenmişken (Şeddâd, dedi ki) yâni çürümüşken bizim salavatımız nasıl sana sunulur? diye sordu. O:
"Allah, Peygamberlerin cesedlerini yemesini yere yasak etmiştir." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mâ câe fi'-cenâiz 65, /263
Senetler:
1. Evs b. Evs es-Sekafi (Evs b. Evs)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Abdurrahman b. Yezid el-Ezdî (Abdurrahman b. Yezid b. Câbir)
4. Ebu Abdullah Hüseyin b. Ali el-Cu'fi (Hüseyin b. Ali b. Velid)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Peygamberler, cesetleri çürür mü?
Salavat, Dua, Hz. Peygamber'e
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27426, İM002603
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ وَابْنُ أَبِى عَدِىٍّ عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَصَابَ مِنْكُمْ حَدًّا فَعُجِّلَتْ لَهُ عُقُوبَتُهُ فَهُوَ كَفَّارَتُهُ وَإِلاَّ فَأَمْرُهُ إِلَى اللَّهِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed el-Müsenna, ona Abdülvahhab ve İbn Ebu Adi, ona Halid el-Hazzâ, ona Ebu Kılabe, ona Ebu'l-Eş'as, ona Ebu Ubâde b. Sâmıt’ten rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Sizden herhangi birisinin (işlediği suçtan dolayı) basma had gelmekle cezasını dünyada çekerse o ceza onun (günahının) kefaretidir. Şayet (işlediği suçun) cezasını dünyada çekmezse artık (ahirette) onun işi Allah'a kalır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 33, /420
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
4. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
5. Ebu Amr Muhammed b. İbrahim es-Sülemî (Muhammed b. İbrahim b. Ebu Adî)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hadler, hadler keffarettir
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276329, İM002603-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ وَابْنُ أَبِى عَدِىٍّ عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَصَابَ مِنْكُمْ حَدًّا فَعُجِّلَتْ لَهُ عُقُوبَتُهُ فَهُوَ كَفَّارَتُهُ وَإِلاَّ فَأَمْرُهُ إِلَى اللَّهِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsenna, ona Abdülvahhab ve İbn Ebu Adi, ona Halid el-Hazzâ, ona Ebu Kılabe, ona Ebu'ş-Eş'as, ona da Ubâde b. Sâmıt'ten rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Sizden herhangi birisinin (işlediği suçtan dolayı) başına had gelmekle cezasını dünyada çekerse o ceza onun (günahının) kefaretidir. Şayet (işlediği suçun) cezasını dünyada çekmezse artık (ahirette) onun işi Allah'a kalır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 33, /420
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
4. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
5. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hadler, hadler keffarettir
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21875, T003704
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ الثَّقَفِىُّ حَدَّثَنَا أَيُّوبُ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ أَنَّ خُطَبَاءَ قَامَتْ بِالشَّامِ وَفِيهِمْ رِجَالٌ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَامَ آخِرُهُمْ رَجُلٌ يُقَالُ لَهُ مُرَّةُ بْنُ كَعْبٍ فَقَالَ: لَوْلاَ حَدِيثٌ سَمِعْتُهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَا قُمْتُ . وَذَكَرَ الْفِتَنَ فَقَرَّبَهَا فَمَرَّ رَجُلٌ مُقَنَّعٌ فِى ثَوْبٍ فَقَالَ :هَذَا يَوْمَئِذٍ عَلَى الْهُدَى فَقُمْتُ إِلَيْهِ فَإِذَا هُوَ عُثْمَانُ ابْنُ عَفَّانَ . قَالَ: فَأَقْبَلْتُ عَلَيْهِ بِوَجْهِهِ فَقُلْتُ: هَذَا؟ قَالَ نَعَمْ . قَالَ :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ حَوَالَةَ وَكَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ .
Tercemesi:
Ebû’l Eş’as es Sananî (r.a.)’den rivâyete göre, Şam’daki bazı hatipler, Osman’ın öldürülmesi olayı üzerinde birer konuşma yaptılar aralarında Peygamberlerin ashabından bazı kimseler de vardı. Bu hatiplerin sonuncusu Murre b. Ka’b denilen bir sahabi idi o da kalkıp şöyle konuştu: “Rasûlullah (s.a.v.)’den işittiğim bir hadis olmasaydı kalkıp konuşmazdım.” Rasûlullah (s.a.v.), bir gün kargaşalıklardan bahsetti ve onların yakın olduğunu söyledi. Bu esnada elbisesine bürünerek bir kimse oradan geçti. Rasûlullah (s.a.v.): “O kimse için işte bu kimse o gün hidayet üzeredir” buyurdu. Kalkıp baktım ki bu kimse Osman b. Affân imiş. Onun yüzünü Rasûlullah (s.a.v.)’e çevirdim ve bu mu? dedim. Rasûlullah (s.a.v.) de: “Evet” buyurdu.Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.Bu konuda İbn Ömer, Abdullah b. Havale ve Ka’b b. Ucre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Menâkıb 18, 5/628
Senetler:
1. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
Konular:
KTB, ŞEHİT, ŞEHİTLİK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26580, N004567
Hadis:
أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ آدَمَ عَنْ عَبْدَةَ عَنِ ابْنِ أَبِى عَرُوبَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ مُسْلِمِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ - وَكَانَ بَدْرِيًّا وَكَانَ بَايَعَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَنْ لاَ يَخَافَ فِى اللَّهِ لَوْمَةَ لاَئِمٍ - أَنَّ عُبَادَةَ قَامَ خَطِيبًا فَقَالَ أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّكُمْ قَدْ أَحْدَثْتُمْ بُيُوعًا لاَ أَدْرِى مَا هِىَ أَلاَ إِنَّ الذَّهَبَ بِالذَّهَبِ وَزْنًا بِوَزْنٍ تِبْرُهَا وَعَيْنُهَا وَإِنَّ الْفِضَّةَ بِالْفِضَّةِ وَزْنًا بِوَزْنٍ تِبْرُهَا وَعَيْنُهَا وَلاَ بَأْسَ بِبَيْعِ الْفِضَّةِ بِالذَّهَبِ يَدًا بِيَدٍ وَالْفِضَّةُ أَكْثَرُهُمَا وَلاَ تَصْلُحُ النَّسِيئَةُ أَلاَ إِنَّ الْبُرَّ بِالْبُرِّ وَالشَّعِيرَ بِالشَّعِيرِ مُدْيًا بِمُدْىٍ وَلاَ بَأْسَ بِبَيْعِ الشَّعِيرِ بِالْحِنْطَةِ يَدًا بِيَدٍ وَالشَّعِيرُ أَكْثَرُهُمَا وَلاَ يَصْلُحُ نَسِيئَةً أَلاَ وَإِنَّ التَّمْرَ بِالتَّمْرِ مُدْيًا بِمُدْىٍ حَتَّى ذَكَرَ الْمِلْحَ مُدًّا بِمُدٍّ فَمَنْ زَادَ أَوِ اسْتَزَادَ فَقَدْ أَرْبَى .
Tercemesi:
Ubâde b. Samit (r.a) ki Bedir savaşına katılmış, Allah’ın dini yolunda kınayanın kınamasından korkmayacağına söz vererek Rasûlullah (s.a.v)’e biat eden bir kimsedir. Bir gün kalkarak insanlara şöyle hitap etmiştir: “Ey İnsanlar! ne olduğunu bilmediğim bir sürü alışveriş çeşitleri ortaya çıkardınız. İyi bilin ki sikke veya külçe altın aynı ayar ve aynı miktarda altınla bozdurulur. Gümüş’te aynı şekilde sikke veya külçe olarak aynı ayar ve aynı miktarda gümüşle bozdurulur. Peşin olmak şartıyla altınla gümüşü farklı olarak bozdurmak (alıp satmak) caizdir. Vadeli olursa yani veresiye olursa caiz değildir. Dikkat edin! Buğdayı buğdayla, arpayı arpayla aynı ölçeklerde peşin olarak değişebilirsiniz. Veresiye olmamak şartıyla daha çok arpayla daha az buğdayı değiştirebilirsiniz. Veresiye olursa bu caiz değildir. Dikkat edin! Hurma da aynı ölçek hurma ile peşin olarak değiştirilebilir. Tuz da aynı ölçekle değiştirilebilir. Kim fazla ister ve fazla verirse faiz muamelesi yapmış olur.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 44, /2383
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebu Abdullah Müslim b. Yesar el-Basri (Müslim b. Yesar)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
6. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
7. Muhammed b. Adem el-Cühenî (Muhammed b. Adem b. Süleyman)
Konular:
HZ.PEYGAMBER DÖNEMİNDEKİ ARAÇ-GEREÇLER
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26585, N004568
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَإِبْرَاهِيمَ بْنُ يَعْقُوبُ قَالاَ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَاصِمٍ قَالَ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ قَالَ حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَبِى الْخَلِيلِ عَنْ مُسْلِمٍ الْمَكِّىِّ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الذَّهَبُ بِالذَّهَبِ تِبْرُهُ وَعَيْنُهُ وَزْنًا بِوَزْنٍ وَالْفِضَّةُ بِالْفِضَّةِ تِبْرُهُ وَعَيْنُهُ وَزْنًا بِوَزْنٍ وَالْمِلْحُ بِالْمِلْحِ وَالتَّمْرُ بِالتَّمْرِ وَالْبُرُّ بِالْبُرِّ وَالشَّعِيرُ بِالشَّعِيرِ سَوَاءً بِسَوَاءٍ مِثْلاً بِمِثْلٍ فَمَنْ زَادَ أَوِ ازْدَادَ فَقَدْ أَرْبَى » . وَاللَّفْظُ لِمُحَمَّدٍ لَمْ يَذْكُرْ يَعْقُوبُ « وَالشَّعِيرُ بِالشَّعِيرِ » .
Tercemesi:
Ubâde b. Samit (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Altın altınla sikke veya külçe aynı miktarla peşin bozdurulur. Gümüş gümüşle sikke veya külçe aynı miktarla peşin bozdurulur. Tuz tuzla, hurma hurmayla, buğday buğdayla, arpa arpayla misli misline alınıp satılabilir. Fazla alan veya veren faiz muamelesi yapmış olur.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 44, /2383
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebu Abdullah Müslim b. Yesar el-Basri (Müslim b. Yesar)
4. Ebu Halil Salih b. Ebu Meryem ed-Duba'î (Salih b. Ebu Meryem)
5. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
6. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
7. Ebu Osman Amr b. Asım el-Kaysi (Amr b. Asım b. Ubeydullah)
8. Ebu İshak İbrahim b. Yakub es-Sa'dî (İbrahim b. Yakub b. İshak)
Konular:
Ticaret, ribasız aynı cins malların değişebilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277666, N004568-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَإِبْرَاهِيمَ بْنُ يَعْقُوبُ قَالاَ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَاصِمٍ قَالَ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ قَالَ حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَبِى الْخَلِيلِ عَنْ مُسْلِمٍ الْمَكِّىِّ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الذَّهَبُ بِالذَّهَبِ تِبْرُهُ وَعَيْنُهُ وَزْنًا بِوَزْنٍ وَالْفِضَّةُ بِالْفِضَّةِ تِبْرُهُ وَعَيْنُهُ وَزْنًا بِوَزْنٍ وَالْمِلْحُ بِالْمِلْحِ وَالتَّمْرُ بِالتَّمْرِ وَالْبُرُّ بِالْبُرِّ وَالشَّعِيرُ بِالشَّعِيرِ سَوَاءً بِسَوَاءٍ مِثْلاً بِمِثْلٍ فَمَنْ زَادَ أَوِ ازْدَادَ فَقَدْ أَرْبَى » . وَاللَّفْظُ لِمُحَمَّدٍ لَمْ يَذْكُرْ يَعْقُوبُ « وَالشَّعِيرُ بِالشَّعِيرِ » .
Tercemesi:
Ubâde b. Samit (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Altın altınla sikke veya külçe aynı miktarla peşin bozdurulur. Gümüş gümüşle sikke veya külçe aynı miktarla peşin bozdurulur. Tuz tuzla, hurma hurmayla, buğday buğdayla, arpa arpayla misli misline alınıp satılabilir. Fazla alan veya veren faiz muamelesi yapmış olur.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 44, /2383
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebu Abdullah Müslim b. Yesar el-Basri (Müslim b. Yesar)
4. Ebu Halil Salih b. Ebu Meryem ed-Duba'î (Salih b. Ebu Meryem)
5. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
6. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
7. Ebu Osman Amr b. Asım el-Kaysi (Amr b. Asım b. Ubeydullah)
8. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Ticaret, ribasız aynı cins malların değişebilmesi