Açıklama: Bu rivayetten ilâ süresinin yirmi dokuz gün olduğunu anlamış olduk.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
252149, NS005620
Hadis:
5620 - أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللهِ بْنِ الْحَكَمِ الْبَصْرِيُّ، قَالَ: حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ، قَالَ: حَدَّثَنَا أَبُو يَعْفُورٍ، عَنْ أَبِي الضُّحَى، قَالَ: تَذَاكَرْنَا الشَّهْرَ عِنْدَهُ، فَقَالَ بَعْضُنَا: ثَلَاثِينَ، وَقَالَ بَعْضُنَا: تِسْعًا وَعِشْرِينَ، فَقَالَ أَبُو الضُّحَى: حَدَّثَنَا ابْنُ عَبَّاسٍ، قَالَ: أَصْبَحْنَا يَوْمًا وَنِسَاءُ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَبْكِينَ عِنْدَ كُلِّ امْرَأَةٍ مِنْهُنَّ أَهْلُهَا، فَدَخَلْتُ الْمَسْجِدَ فَإِذَا هُوَ مُلِأَ مِنَ النَّاسِ، قَالَ: فَجَاءَ عُمَرُ، فَصَعِدَ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، وَهُوَ فِي عُلِّيَّةٍ لَهُ فَسَلَّمَ عَلَيْهِ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ، ثُمَّ سَلَّمَ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ، فَرَجَعَ فَنَادَى بِلَالًا فَدَخَلَ عَلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، فَقَالَ: أَطَلَّقْتَ نِسَاءَكَ،؟ قَالَ: «لَا وَلَكِنِّي آلَيْتُ مِنْهُنَّ شَهْرًا» فَمَكَثَ تِسْعًا وَعِشْرِينَ، ثُمَّ نَزَلَ فَدَخَلَ عَلَى عَائِشَةَ
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Abdullah b. el-Hakem el-Basrî ona Mervan b. Mu’aviye, ona Ebu Ya’fûr’un şöyle anlattığını haber verdi. Ebü’d-Duhâ’ın yanında (Eşine ilâda bulunan yani bir ay süreyle yaklaşmamaya yemin eden kocanın ne kadar beklemesi gerektiğini) müzakere ediyorduk. Bazılarımız (bu sürenin) otuz gün, bazılarımız yirmi dokuz gün olduğunu belirtti. Bunun üzerine Ebü’d-Duhâ bize İbn Abbas’tan duyduğu şu olayı aktardı. Bir sabah vakti Hz. Peygamber’in eşlerinin ağlaması ile karşılaştık. Eşlerinden her birinin yanında ailesi vardı. Mescide girdim. Bir de ne göreyim mescid ağzına kadar insanlarla doluydu. Derken Ömer geldi ve Hz. Peygamber’in yanına çıktı. Rasul-i Ekrem üst kattaki odasında bulunuyordu. Ona selam verdi (ama) kimse selamını almadı. Sonra yine selam verdi. Yine selamını alan olmadı. Geri döndü ve Bilal’e seslendi. Bilal, Hz. Peygamber’in huzuruna girdi ve “Eşlerini boşadın mı?” diye sordu. Rasul-i Ekrem “Hayır. Fakat onlara bir ay süreyle yaklaşmamak üzere yemin ettim ( îlâ yaptım)” dedi. Sonra Hz. Peygamber yirmi dokuz gün bekledi ve ardından odasından aşağı indi ve Ayşe’nin odasına girdi.
Açıklama:
Bu rivayetten ilâ süresinin yirmi dokuz gün olduğunu anlamış olduk.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Kübra, Talak 5620, 5/274
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Duhâ Müslim b. Subeyh el-Hemdanî (Müslim b. Subeyh)
3. Ebu Yafur Abdurrahman b. Ubeyd es-Salebî (Abdurrahman b. Ubeyd)
4. Ebu Abdullah Mervan b. Muaviye el-Fezârî (Mervan b. Muaviye b. Haris b. Esma b. Harice)
5. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
KTB, SELAM
Selam, eve girerken Selam vermek,
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ الْبَصْرِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو يَعْفُورٍ عَنْ أَبِى الضُّحَى قَالَ تَذَاكَرْنَا الشَّهْرَ عِنْدَهُ فَقَالَ بَعْضُنَا ثَلاَثِينَ . وَقَالَ بَعْضُنَا تِسْعًا وَعِشْرِينَ . فَقَالَ أَبُو الضُّحَى حَدَّثَنَا ابْنُ عَبَّاسٍ قَالَ أَصْبَحْنَا يَوْمًا وَنِسَاءُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَبْكِينَ عِنْدَ كُلِّ امْرَأَةٍ مِنْهُنَّ أَهْلُهَا فَدَخَلْتُ الْمَسْجِدَ فَإِذَا هُوَ مَلآنُ مِنَ النَّاسِ - قَالَ - فَجَاءَ عُمَرُ رضى الله عنه فَصَعِدَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ فِى عُلِّيَّةٍ لَهُ فَسَلَّمَ عَلَيْهِ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ ثُمَّ سَلَّمَ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ ثُمَّ سَلَّمَ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ فَرَجَعَ فَنَادَى بِلاَلاً فَدَخَلَ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ أَطَلَّقْتَ نِسَاءَكَ فَقَالَ « لاَ وَلَكِنِّى آلَيْتُ مِنْهُنَّ شَهْرًا » . فَمَكَثَ تِسْعًا وَعِشْرِينَ ثُمَّ نَزَلَ فَدَخَلَ عَلَى نِسَائِهِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28350, N003485
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ الْبَصْرِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو يَعْفُورٍ عَنْ أَبِى الضُّحَى قَالَ تَذَاكَرْنَا الشَّهْرَ عِنْدَهُ فَقَالَ بَعْضُنَا ثَلاَثِينَ . وَقَالَ بَعْضُنَا تِسْعًا وَعِشْرِينَ . فَقَالَ أَبُو الضُّحَى حَدَّثَنَا ابْنُ عَبَّاسٍ قَالَ أَصْبَحْنَا يَوْمًا وَنِسَاءُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَبْكِينَ عِنْدَ كُلِّ امْرَأَةٍ مِنْهُنَّ أَهْلُهَا فَدَخَلْتُ الْمَسْجِدَ فَإِذَا هُوَ مَلآنُ مِنَ النَّاسِ - قَالَ - فَجَاءَ عُمَرُ رضى الله عنه فَصَعِدَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ فِى عُلِّيَّةٍ لَهُ فَسَلَّمَ عَلَيْهِ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ ثُمَّ سَلَّمَ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ ثُمَّ سَلَّمَ فَلَمْ يُجِبْهُ أَحَدٌ فَرَجَعَ فَنَادَى بِلاَلاً فَدَخَلَ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ أَطَلَّقْتَ نِسَاءَكَ فَقَالَ « لاَ وَلَكِنِّى آلَيْتُ مِنْهُنَّ شَهْرًا » . فَمَكَثَ تِسْعًا وَعِشْرِينَ ثُمَّ نَزَلَ فَدَخَلَ عَلَى نِسَائِهِ .
Tercemesi:
Ebu’d Duha (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir ayın kaç gün olduğunu tartışıyorduk bir kısmımız otuz gün bir kısmımız da yirmi dokuz gün diyorduk. Ebu’d Duha şöyle dedi: İbn Abbas bize şu olayı anlatmıştı. Peygamber hanımları yanlarında aileleri de olduğu halde ağlayarak bir gün sabahı etmiştik. Ben hemen mescide girdim. Bir de ne göreyim mescid doluydu. O sırada Ömer b. Hattab geldi ve Peygamber (s.a.v)’in yanına vardı, Peygamber (s.a.v) o gün kendisine ait yüksekçe bir odada idi. Ömer selâm verdi hiçbir kimse cevap vermedi, tekrar selâm verdi yine cevap veren olmadı, tekrar selâm verdi yine cevap veren olmadı sonra geri döndü Bilal’i çağırdı ve Peygamberin huzuruna girdi. Hanımlarını boşadın mı? diye sordu. Rasûlullah (s.a.v): “Hayır, bir ay onlara yaklaşmamaya yemin ettim” buyurdu. Rasûlullah (s.a.v) yirmi dokuz gün bekledi sonra bulunduğu yerden inerek hanımlarının yanına girdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Talak 32, /2314
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Duhâ Müslim b. Subeyh el-Hemdanî (Müslim b. Subeyh)
3. Ebu Yafur Abdurrahman b. Ubeyd es-Salebî (Abdurrahman b. Ubeyd)
4. Ebu Abdullah Mervan b. Muaviye el-Fezârî (Mervan b. Muaviye b. Haris b. Esma b. Harice)
5. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Hz. Peygamber, hanımlarını muhayyer bırakması
Yemin, İ'lâ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29120, N003581
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ حفص قَالَ دَخَلْتُ أَنَا وَأَبُو سَلَمَةَ عَلَى فَاطِمَةَ بِنْتِ قَيْسٍ قَالَتْ طَلَّقَنِى زَوْجِى فَلَمْ يَجْعَلْ لِى سُكْنَى وَلاَ نَفَقَةً - قَالَتْ - فَوَضَعَ لِى عَشْرَةَ أَقْفِزَةٍ عِنْدَ ابْنِ عَمٍّ لَهُ خَمْسَةُ شَعِيرٍ وَخَمْسَةُ تَمْرٍ فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ لَهُ ذَلِكَ فَقَالَ « صَدَقَ » . وَأَمَرَنِى أَنْ أَعْتَدَّ فِى بَيْتِ فُلاَنٍ وَكَانَ زَوْجُهَا طَلَّقَهَا طَلاَقًا بَائِنًا .
Tercemesi:
Ebu Bekir b. ebî Cehm (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ben ve Ebu Seleme Fatıma binti Kays’ın yanına girdim şunları anlattı: “Kocam beni boşadı. Bana ne mesken ne de nafaka bıraktı, amca oğluna benim için sadece on kafiz yiyecek bırakmıştı, onun da beşi arpa beşi de hurma idi. Hemen Rasûlullah (s.a.v)’in yanına geldim durumu ona haber verdim. Rasûlullah (s.a.v): “Doğru söylemiş” buyurdu ve falan kimsenin evinde iddetimi tamamlamamı emretti. Ravi diyor ki: Kocası onu geri dönülmeyecek şekilde kesinlikle boşamıştı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Talak 72, /2322
Senetler:
1. Fatıma bt. Kays el-Fihriyye (Fatıma bt. Kays b. Halid b. Vehb b. Sa'lebe)
2. Ebu Bekir b. Ebu Cehm el-Adevi (Ebu Bekir b. Abdullah b. Suhayr b. Huzeyfe)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
5. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Nafaka, üç talakla boşanmış kadının mesken ve nafaka hakkı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24938, N004396
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ الثَّوْرِىُّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ بْنِ رَافِعٍ عَنْ جَدِّهِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَجْعَلُ فِى قَسْمِ الْغَنَائِمِ عَشْرًا مِنَ الشَّاءِ بِبَعِيرٍ . قَالَ شُعْبَةُ وَأَكْبَرُ عِلْمِى أَنِّى سَمِعْتُهُ مِنْ سَعِيدِ بْنِ مَسْرُوقٍ وَحَدَّثَنِى بِهِ سُفْيَانُ عَنْهُ.
Tercemesi:
Rafi b. Hadîc (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) ganimet dağıtırken bir deveyi on koyuna denk tutmuştu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Dahâyâ 15, /2374
Senetler:
1. Ebu Abdullah Râfi' b. Hadîc el-Ensârî (Râfi' b. Hadîc b. Râfi' b. Adî b. Yezid b. Ceşm)
2. Ebu Rifâ'a Abâye b. Rifâ'a ez-Zürakî (Ayâbe b. Rifâ'a b. Râfi' b. Hudeyc)
3. Ebu Süfyan Said b. Mesruk es-Sevrî (Said b. Mesruk b. Hamza)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Ganimet, Hz. Peygamber'in taksimi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26773, N004130
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ وَاقِدِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ زَيْدٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَاهُ يُحَدِّثُ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ تَرْجِعُوا بَعْدِى كُفَّارًا يَضْرِبُ بَعْضُكُمْ رِقَابَ بَعْضٍ » .
Tercemesi:
İbn Ömer (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Benden sonra birbirlerinizin boynunu vurarak kafirlere benzemeyin.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Muhârebe 29, /2357
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Muhammed b. Zeyd el-Kuraşî (Muhammed b. Zeyd b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Vakid b. Muhammed el-Adevî (Vakid b. Muhammed b. Zeyd b. Abdullah b. Ömer)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Sahabe, Hz. Peygamber'den sonraki durumları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28182, N004170
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ عَنْ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ قَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَىُّ الْهِجْرَةِ أَفْضَلُ قَالَ « أَنْ تَهْجُرَ مَا كَرِهَ رَبُّكَ عَزَّ وَجَلَّ » . وَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الْهِجْرَةُ هِجْرَتَانِ هِجْرَةُ الْحَاضِرِ وَهِجْرَةُ الْبَادِى فَأَمَّا الْبَادِى فَيُجِيبُ إِذَا دُعِىَ وَيُطِيعُ إِذَا أُمِرَ وَأَمَّا الْحَاضِرُ فَهُوَ أَعْظَمُهُمَا بَلِيَّةً وَأَعْظَمُهُمَا أَجْرًا » .
Tercemesi:
Abdullah b. Amr (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Bir adam, Rasûlullah (s.a.v)’e hangi hicret daha değerlidir?” diye sordu. Peygamber (s.a.v)’de: “Allah’ın yasakladığı şeyleri terk etmendir” buyurdu. Rasûlullah (s.a.v) sözüne şöyle devam etti: “Hicret iki türlüdür 1- Şehirlinin hicreti, 2- Çölde yaşayanın hicreti. Çölde yaşayanın hicreti: Çağrıldığında gelmesi, emir olunduğunda yapmasıdır. Şehirlinin hicreti ise çölde yaşayanınkinden daha zordur. Fakat sevabı da daha büyüktür.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Bey'at 12, /2360
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Abdullah b. Malik ez-Zübeydî (Züheyr b. el-Akmer)
3. Abdullah b. Haris ez-Zübeydî (Abdullah b. Haris b. Cez' ez-Zübeydî)
4. Abdullah b. Mürra el-Muradî (Abdullah b. Amr b. Mürra b. Abdullah)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
7. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Bedevi, bedevilik
Siyer, Hicret
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28837, N004275
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ - وَهُوَ ابْنُ جَعْفَرٍ - قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ سَعِيدِ بْنِ مَسْرُوقٍ قَالَ حَدَّثَنَا الشَّعْبِىُّ عَنْ عَدِىِّ بْنِ حَاتِمٍ - وَكَانَ لَنَا جَارًا وَدَخِيلاً وَرَبِيطًا بِالنَّهْرَيْنِ - أَنَّهُ سَأَلَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ أُرْسِلُ كَلْبِى فَأَجِدُ مَعَ كَلْبِى كَلْبًا قَدْ أَخَذَ لاَ أَدْرِى أَيَّهُمَا أَخَذَ قَالَ « لاَ تَأْكُلْ فَإِنَّمَا سَمَّيْتَ عَلَى كَلْبِكَ وَلَمْ تُسَمِّ عَلَى غَيْرِهِ » .
Tercemesi:
Adiy b. Hatim (r.a)’den rivâyete göre, ki -iki nehir arasında cesur, girişken bir komşusu vardı- Rasûlullah (s.a.v)’e şöyle sordu: “Ey Allah'ın Rasûlü av için köpeğimi gönderiyorum, avı yakaladığında köpeğimle birlikte başka bir köpek de görüyorum ve hangisinin yakaladığını da bilmiyorum ne yapmalıyım?” Rasûlullah (s.a.v): “O avdan yeme çünkü sen kendi köpeğini gönderirken besmele çektin diğerine çekmedin.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sayd ve'z-zebâih 7, /2367
Senetler:
1. Ebû Tarîf Adî b. Hatim et-Taî (Adî b. Hatim b. Abdullah b. Sa'd b. Haşrec)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Süfyan Said b. Mesruk es-Sevrî (Said b. Mesruk b. Hamza)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Avlanma, avlanmayla ilgili hükümler
Köpek, avlanma, eğitilmiş köpekle avlanma
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ عَدِىٍّ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم بِمِثْلِ ذَلِكَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28838, N004276
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ قَالَ حَدَّثَنَا عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ عَدِىٍّ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم بِمِثْلِ ذَلِكَ .
Tercemesi:
Adiyy'den benzer bir hadis rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sayd ve'z-zebâih 7, /2367
Senetler:
1. Ebû Tarîf Adî b. Hatim et-Taî (Adî b. Hatim b. Abdullah b. Sa'd b. Haşrec)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Avlanma, avlanmayla ilgili hükümler
Köpek, avlanma, eğitilmiş köpekle avlanma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
245884, NS002877
Hadis:
2877 - أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللهِ بْنِ الْحَكَمِ، عَنْ مُحَمَّدٍ، قَالَ: حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، قَالَ: سَمِعْتُ وَرْقَاءَ، عَنْ سَعْدِ بْنِ سَعِيدٍ، عَنْ عُمَرَ بْنِ ثَابِتٍ، عَنْ أَبِي أَيُّوبَ، عَنْ رَسُولِ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ: «مَنْ صَامَ رَمَضَانَ وَسِتَّةً مِنْ شَوَّالٍ فَكَأَنَّمَا صَامَ الدَّهْرَ» قَالَ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ: سَعْدُ بْنُ سَعِيدٍ ضَعِيفٌ، كَذَلِكَ قَالَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ: وَهُمْ ثَلَاثَةُ إِخْوَةٍ يَحْيَى بْنُ سَعِيدِ بْنِ قَيْسٍ الثِّقَةُ الْمَأْمُونُ أَحَدُ الْأَئِمَّةِ، وَعَبْدُ رَبِّهِ بْنُ سَعِيدٍ لَا بَأْسَ بِهِ، وَسَعْدُ بْنُ سَعِيدٍ ثَالِثُهُمْ ضَعِيفٌ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Kübra, Sıyâm 2877, 3/240
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Ömer b. Sabit el-Hazreci (Ömer b. Sabit b. Haris)
3. Sa'd b. Said el-Ensari (Sa'd b. Said b. Kays b. Amr b. Sehl)
4. Ebu Bişr Verkâ b. Ömer el-Yeşkürî (Verkâ b. Ömer b. Küleyb)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
7. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Oruç, Şevval ayında altı gün Önemi, Fazileti
Ramazan, Ramazan ayının fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277060, N000867-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَكَمِ وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ وَرْقَاءَ بْنِ عُمَرَ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أُقِيمَتِ الصَّلاَةُ فَلاَ صَلاَةَ إِلاَّ الْمَكْتُوبَةُ » .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Namaz için kamet getirildiğinde ancak o vaktin farzı kılınır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İmâmet 60, /2143
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
4. Ebu Bişr Verkâ b. Ömer el-Yeşkürî (Verkâ b. Ömer b. Küleyb)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
7. Ahmed b. Abdullah el-Haşimi (Ahmed b. Abdullah b. Hakem b. Ferve)
Konular:
Namaz, kamet getirmek