Öneri Formu
Hadis Id, No:
52108, HM011686
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو سَعِيدٍ مَوْلَى بَنِي هَاشِمٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِي الْمَوَالِ مَوْلًى لِآلِ عَلِيٍّ قَالَ ثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِي عَمْرَةَ قَالَ
كَانَتْ جَنَازَةٌ فِي الْحِجْرِ فَجَاءَ أَبُو سَعِيدٍ فَوَسَّعُوا لَهُ فَأَبَى أَنْ يَتَقَدَّمَ وَقَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ إِنَّ خَيْرَ الْمَجَالِسِ أَوْسَعُهَا
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Said el-Hudrî 11686, 4/175
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. İbn Ebu Amra Abdurrahman b. Ebu Amra el-Ensari (Abdurrahman b. Amr b. Muhsin b. Amr b. Ubeyd b. Amr b. Mebzül)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Said Cerdeka el-Basrî (Abdurrahman b. Abdullah b. Ubeyd)
Konular:
Adab, oturma adabı
Mesken, Ev, geniş olması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10398, D001538
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ الْقَعْنَبِىُّ وَعَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مُقَاتِلٍ خَالُ الْقَعْنَبِىِّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى - الْمَعْنَى وَاحِدٌ - قَالُوا حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمَوَالِ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُنْكَدِرِ أَنَّهُ سَمِعَ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُنَا الاِسْتِخَارَةَ كَمَا يُعَلِّمُنَا السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ يَقُولُ لَنَا
"إِذَا هَمَّ أَحَدُكُمْ بِالأَمْرِ فَلْيَرْكَعْ رَكْعَتَيْنِ مِنْ غَيْرِ الْفَرِيضَةِ وَلْيَقُلِ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْتَخِيرُكَ بِعِلْمِكَ وَأَسْتَقْدِرُكَ بِقُدْرَتِكَ وَأَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ الْعَظِيمِ فَإِنَّكَ تَقْدِرُ وَلاَ أَقْدِرُ وَتَعْلَمُ وَلاَ أَعْلَمُ وَأَنْتَ عَلاَّمُ الْغُيُوبِ اللَّهُمَّ إِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ أَنَّ هَذَا الأَمْرَ - يُسَمِّيهِ بِعَيْنِهِ الَّذِى يُرِيدُ - خَيْرٌ لِى فِى دِينِى وَمَعَاشِى وَمَعَادِى وَعَاقِبَةِ أَمْرِى فَاقْدُرْهُ لِى وَيَسِّرْهُ لِى وَبَارِكْ لِى فِيهِ اللَّهُمَّ وَإِنْ كُنْتَ تَعْلَمُهُ شَرًّا لِى مِثْلَ الأَوَّلِ فَاصْرِفْنِى عَنْهُ وَاصْرِفْهُ عَنِّى وَاقْدُرْ لِىَ الْخَيْرَ حَيْثُ كَانَ ثُمَّ رَضِّنِى بِهِ." أَوْ قَالَ "فِى عَاجِلِ أَمْرِى وَآجِلِهِ."
[قَالَ ابْنُ مَسْلَمَةَ وَابْنُ عِيسَى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ جَابِرٍ.]
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'neb, ona el-Ka'neb'in dayısı Abdurrahman b. Mukatil (el-Kuşeyrî) ve Muhammed b. İsa (el-Bağdadî) -ki her ikisinin rivayetindeki mana aynıdır-, onlara Abdurrahman b. Ebu Mevali (el-Medenî), ona Muhammed b. Münkedir (el-Kuraşî), ona da Cabir b. Abdullah (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Kur'an'dan bir sureyi öğretir gibi bize istihareyi öğretir; bize şöyle buyururdu:
"İçinizden biri, bir iş yapmak istediği zaman farz namazın dışında iki rekât (nafile) namaz kılsın ve şöyle dua etsin: Allah'ım! Muhakkak ki ben, (her şeyi kuşatan) ilminle senden hayırlı olanı diliyorum. Kudretinle bana güç vermeni umuyorum. O büyük kereminden istiyorum. Şüphesiz senin gücün yeter. Benimse gücüm yetmez. Sen (her şeyi) bilirsin. Ben ise bilmem. Sen, bütün gizlilikleri en iyi bilensin. Allah'ım! Eğer bu işin-(burada) yapmayı istediği işi bizzat söyler- dinim, hayatım, ahiretim ve işimin sonucu bakımından hayırlı olduğunu biliyorsan onu benim için takdir et, onu benim için kolaylaştır ve onu benim için bereketli kıl. Allah'ım! Eğer bu işin benim için şer olduğunu biliyorsan -devamla ilk kısımda söylediklerinin aynısı tekrar ederek- beni ondan uzaklaştır, onu da benden uzaklaştır. Her nerede ise bana hayrı takdir et sonra da onunla beni hoşnut et." (Ravi tereddüt ederek) ya da (Rasulullah (sav), yukarıdaki dua ifadesinin ilgili kısmının yerine) "dünyam ve ahiretim" dedi.
[Ravilerden (Abdullah) b. Mesleme (el-Ka'neb) ve (Muhammed) b. İsa (el-Bağdadî) bu hadisin senedinin Muhammed b. Münkedir (el-Kuraşî) ile Cabir b. Abdullah (ra) kısmını, an (عن) lafzı üzerinden rivayet etmişlerdir.]
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: للَّهُمَّ إِنِّى أَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Vitr 367, /358
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Dua
Hz. Peygamber, duaları
Namaz, İstihare, namazı ve duası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14129, İM001383
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُوسُفَ السُّلَمِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمَوَالِ قَالَ سَمِعْتُ مُحَمَّدَ بْنَ الْمُنْكَدِرِ يُحَدِّثُ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُنَا الاِسْتِخَارَةَ كَمَا يُعَلِّمُنَا السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ يَقُولُ « إِذَا هَمَّ أَحَدُكُمْ بِالأَمْرِ فَلْيَرْكَعْ رَكْعَتَيْنِ مِنْ غَيْرِ الْفَرِيضَةِ ثُمَّ لْيَقُلِ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْتَخِيرُكَ بِعِلْمِكَ وَأَسْتَقْدِرُكَ بِقُدْرَتِكَ وَأَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ الْعَظِيمِ فَإِنَّكَ تَقْدِرُ وَلاَ أَقْدِرُ وَتَعْلَمُ وَلاَ أَعْلَمُ وَأَنْتَ عَلاَّمُ الْغُيُوبِ اللَّهُمَّ إِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ هَذَا الأَمْرَ - فَيُسَمِّيهِ مَا كَانَ مِنْ شَىْءٍ - خَيْرًا لِى فِى دِينِى وَمَعَاشِى وَعَاقِبَةِ أَمْرِى - أَوْ خَيْرًا لِى فِى عَاجِلِ أَمْرِى وَآجِلِهِ - فَاقْدُرْهُ لِى وَيَسِّرْهُ لِى وَبَارِكْ لِى فِيهِ وَإِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ - يَقُولُ مِثْلَ مَا قَالَ فِى الْمَرَّةِ الأُولَى - وَإِنْ كَانَ شَرًّا لِى فَاصْرِفْهُ عَنِّى وَاصْرِفْنِى عَنْهُ وَاقْدُرْ لِىَ الْخَيْرَ حَيْثُمَا كَانَ ثُمَّ رَضِّنِى بِهِ » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yusuf es-Sülemî, ona Halid b. Mahled, ona Abdurrahman b. Ebu’l-Mevvan’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Muhammed el-Münkedir’i Cabir b. Abdullah şöyle dedi, derken dinledim: Rasulullah (sav) bize Kur’ân’ı Kerim’den bir sure öğretir gibi istihâre yapmayı öğretir ve şöyle buyururdu: “Biriniz bir iş yapmak istediği zaman farz olmayarak iki rekât namaz kılsın, sonra da: “Allahumme innî estehîruke bi ilmike ve estakdiruke bi kudretike ve es’eluke min fadlike’l-azim. Fe inneke takdiru ve lâ akdir, ve ta‘lemu lâ a‘lem, ve ente allâmu’l-ğuyûb. Allahumme in kunte ta‘lemu haze’l-emra –ve artık o iş ne ise onun adını verir- hayrun lî fi dinî ve meâşî ve âkıbeti emrî –yahut: hayren lî fi âcili emrî ve âcilihî– fakdurhu lî ve yessirhu lî ve barik lî fihi. Ve in kunte ta‘lemu –ilk defasında söylediğinin bir benzerini söyler- ve in kâne şerran lî fasrifhu annî vasrifnî anhu. Vakdur li el hayra haysu mâ kâne summe raddinî bih: Allah’ım, ben senin ilmin ile senden hayırlısını diliyorum. Kudretin ile ona gücümün yetmesini sağlamanı diliyorum. Senin pek büyük lütfundan istiyorum çünkü sen muktedirsin, benim gücüm yetersizdir. Sen bilirsin, benim bilgim yetersizdir. Sen bütün gizlilikleri çok iyi bilensin. Allah’ım, sen bu iş için –artık o iş her ne ise onu ismen zikreder- benim dinim, hayatım ve işimin akıbeti itibari ile benim için hayırlı olduğunu biliyor isen –yahut da benim acil dünya işimde ve sonra gelecek olan (ahiretim) hakkında hayırlı olduğunu biliyor isen (der)- onu benim için takdir buyur, onu bana kolaylaştır, o işi benim için mübarek eyle ve eğer bu işin –birinci defasında söylediğinin aynısını söyler- benim için şer olduğunu biliyor isen onu benden uzaklaştır, beni de ondan uzaklaştır. Hayır her nerede ise onu benim için takdir buyur. Sonra da benim ona razı olmamı lütfeyle!”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 188, /223
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Heysem Halid b. Mahled el-Katavâni (Halid b. Mahled)
5. Ebu Hasan Ahmed b. Yusuf el-Ezdi (Ahmed b. Yusuf b. Halid b. Salim b. Zaviye)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, İstihare, namazı ve duası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275090, D001538-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ الْقَعْنَبِىُّ وَعَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مُقَاتِلٍ خَالُ الْقَعْنَبِىِّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى - الْمَعْنَى وَاحِدٌ - قَالُوا حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمَوَالِ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُنْكَدِرِ أَنَّهُ سَمِعَ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُنَا الاِسْتِخَارَةَ كَمَا يُعَلِّمُنَا السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ يَقُولُ لَنَا
"إِذَا هَمَّ أَحَدُكُمْ بِالأَمْرِ فَلْيَرْكَعْ رَكْعَتَيْنِ مِنْ غَيْرِ الْفَرِيضَةِ وَلْيَقُلِ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْتَخِيرُكَ بِعِلْمِكَ وَأَسْتَقْدِرُكَ بِقُدْرَتِكَ وَأَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ الْعَظِيمِ فَإِنَّكَ تَقْدِرُ وَلاَ أَقْدِرُ وَتَعْلَمُ وَلاَ أَعْلَمُ وَأَنْتَ عَلاَّمُ الْغُيُوبِ اللَّهُمَّ إِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ أَنَّ هَذَا الأَمْرَ - يُسَمِّيهِ بِعَيْنِهِ الَّذِى يُرِيدُ - خَيْرٌ لِى فِى دِينِى وَمَعَاشِى وَمَعَادِى وَعَاقِبَةِ أَمْرِى فَاقْدُرْهُ لِى وَيَسِّرْهُ لِى وَبَارِكْ لِى فِيهِ اللَّهُمَّ وَإِنْ كُنْتَ تَعْلَمُهُ شَرًّا لِى مِثْلَ الأَوَّلِ فَاصْرِفْنِى عَنْهُ وَاصْرِفْهُ عَنِّى وَاقْدُرْ لِىَ الْخَيْرَ حَيْثُ كَانَ ثُمَّ رَضِّنِى بِهِ." أَوْ قَالَ "فِى عَاجِلِ أَمْرِى وَآجِلِهِ."
[قَالَ ابْنُ مَسْلَمَةَ وَابْنُ عِيسَى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ جَابِرٍ.]
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'neb, ona el-Ka'neb'in dayısı Abdurrahman b. Mukatil (el-Kuşeyrî) ve Muhammed b. İsa (el-Bağdadî) -ki her ikisinin rivayetindeki mana aynıdır-, onlara Abdurrahman b. Ebu Mevali (el-Medenî), ona Muhammed b. Münkedir (el-Kuraşî), ona da Cabir b. Abdullah (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Kur'an'dan bir sureyi öğretir gibi bize istihareyi öğretir; bize şöyle buyururdu:
"İçinizden biri, bir iş yapmak istediği zaman farz namazın dışında iki rekât (nafile) namaz kılsın ve şöyle dua etsin: Allah'ım! Muhakkak ki ben, (her şeyi kuşatan) ilminle senden hayırlı olanı diliyorum. Kudretinle bana güç vermeni umuyorum. O büyük kereminden istiyorum. Şüphesiz senin gücün yeter. Benimse gücüm yetmez. Sen (her şeyi) bilirsin. Ben ise bilmem. Sen, bütün gizlilikleri en iyi bilensin. Allah'ım! Eğer bu işin-(burada) yapmayı istediği işi bizzat söyler- dinim, hayatım, ahiretim ve işimin sonucu bakımından hayırlı olduğunu biliyorsan onu benim için takdir et, onu benim için kolaylaştır ve onu benim için bereketli kıl. Allah'ım! Eğer bu işin benim için şer olduğunu biliyorsan -devamla ilk kısımda söylediklerinin aynısı tekrar ederek- beni ondan uzaklaştır, onu da benden uzaklaştır. Her nerede ise bana hayrı takdir et sonra da onunla beni hoşnut et." (Ravi tereddüt ederek) ya da (Rasulullah (sav), yukarıdaki dua ifadesinin ilgili kısmının yerine) "dünyam ve ahiretim" dedi.
[Ravilerden (Abdullah) b. Mesleme (el-Ka'neb) ve (Muhammed) b. İsa (el-Bağdadî) bu hadisin senedinin Muhammed b. Münkedir (el-Kuraşî) ile Cabir b. Abdullah (ra) kısmını, an (عن) lafzı üzerinden rivayet etmişlerdir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Vitr 367, /358
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Muhammed b. İsa el-Bağdadî (Muhammed b. İsa b. Necîh)
Konular:
Dua
Hz. Peygamber, duaları
Namaz, İstihare, namazı ve duası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275091, D001538-3
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ الْقَعْنَبِىُّ وَعَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مُقَاتِلٍ خَالُ الْقَعْنَبِىِّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى - الْمَعْنَى وَاحِدٌ - قَالُوا حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمَوَالِ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُنْكَدِرِ أَنَّهُ سَمِعَ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُنَا الاِسْتِخَارَةَ كَمَا يُعَلِّمُنَا السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ يَقُولُ لَنَا
"إِذَا هَمَّ أَحَدُكُمْ بِالأَمْرِ فَلْيَرْكَعْ رَكْعَتَيْنِ مِنْ غَيْرِ الْفَرِيضَةِ وَلْيَقُلِ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْتَخِيرُكَ بِعِلْمِكَ وَأَسْتَقْدِرُكَ بِقُدْرَتِكَ وَأَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ الْعَظِيمِ فَإِنَّكَ تَقْدِرُ وَلاَ أَقْدِرُ وَتَعْلَمُ وَلاَ أَعْلَمُ وَأَنْتَ عَلاَّمُ الْغُيُوبِ اللَّهُمَّ إِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ أَنَّ هَذَا الأَمْرَ - يُسَمِّيهِ بِعَيْنِهِ الَّذِى يُرِيدُ - خَيْرٌ لِى فِى دِينِى وَمَعَاشِى وَمَعَادِى وَعَاقِبَةِ أَمْرِى فَاقْدُرْهُ لِى وَيَسِّرْهُ لِى وَبَارِكْ لِى فِيهِ اللَّهُمَّ وَإِنْ كُنْتَ تَعْلَمُهُ شَرًّا لِى مِثْلَ الأَوَّلِ فَاصْرِفْنِى عَنْهُ وَاصْرِفْهُ عَنِّى وَاقْدُرْ لِىَ الْخَيْرَ حَيْثُ كَانَ ثُمَّ رَضِّنِى بِهِ." أَوْ قَالَ "فِى عَاجِلِ أَمْرِى وَآجِلِهِ."
[قَالَ ابْنُ مَسْلَمَةَ وَابْنُ عِيسَى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ جَابِرٍ.]
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'neb, ona el-Ka'neb'in dayısı Abdurrahman b. Mukatil (el-Kuşeyrî) ve Muhammed b. İsa (el-Bağdadî) -ki her ikisinin rivayetindeki mana aynıdır-, onlara Abdurrahman b. Ebu Mevali (el-Medenî), ona Muhammed b. Münkedir (el-Kuraşî), ona da Cabir b. Abdullah (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Kur'an'dan bir sureyi öğretir gibi bize istihareyi öğretir; bize şöyle buyururdu:
"İçinizden biri, bir iş yapmak istediği zaman farz namazın dışında iki rekât (nafile) namaz kılsın ve şöyle dua etsin: Allah'ım! Muhakkak ki ben, (her şeyi kuşatan) ilminle senden hayırlı olanı diliyorum. Kudretinle bana güç vermeni umuyorum. O büyük kereminden istiyorum. Şüphesiz senin gücün yeter. Benimse gücüm yetmez. Sen (her şeyi) bilirsin. Ben ise bilmem. Sen, bütün gizlilikleri en iyi bilensin. Allah'ım! Eğer bu işin-(burada) yapmayı istediği işi bizzat söyler- dinim, hayatım, ahiretim ve işimin sonucu bakımından hayırlı olduğunu biliyorsan onu benim için takdir et, onu benim için kolaylaştır ve onu benim için bereketli kıl. Allah'ım! Eğer bu işin benim için şer olduğunu biliyorsan -devamla ilk kısımda söylediklerinin aynısı tekrar ederek- beni ondan uzaklaştır, onu da benden uzaklaştır. Her nerede ise bana hayrı takdir et sonra da onunla beni hoşnut et." (Ravi tereddüt ederek) ya da (Rasulullah (sav), yukarıdaki dua ifadesinin ilgili kısmının yerine) "dünyam ve ahiretim" dedi.
[Ravilerden (Abdullah) b. Mesleme (el-Ka'neb) ve (Muhammed) b. İsa (el-Bağdadî) bu hadisin senedinin Muhammed b. Münkedir (el-Kuraşî) ile Cabir b. Abdullah (ra) kısmını, an (عن) lafzı üzerinden rivayet etmişlerdir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Vitr 367, /358
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Sehl Abdurrahman b. Mukatil el-Kuşeyrî (Abdurrahman b. Mukatil)
Konular:
Dua
Hz. Peygamber, duaları
Namaz, İstihare, namazı ve duası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26989, N003255
Hadis:
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى الْمَوَالِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُنَا الاِسْتِخَارَةَ فِى الأُمُورِ كُلِّهَا كَمَا يُعَلِّمُنَا السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ يَقُولُ « إِذَا هَمَّ أَحَدُكُمْ بِالأَمْرِ فَلْيَرْكَعْ رَكْعَتَيْنِ مِنْ غَيْرِ الْفَرِيضَةِ ثُمَّ يَقُولُ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْتَخِيرُكَ بِعِلْمِكَ وَأَسْتَعِينُكَ بِقُدْرَتِكَ وَأَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ الْعَظِيمِ فَإِنَّكَ تَقْدِرُ وَلاَ أَقْدِرُ وَتَعْلَمُ وَلاَ أَعْلَمُ وَأَنْتَ عَلاَّمُ الْغُيُوبِ اللَّهُمَّ إِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ أَنَّ هَذَا الأَمْرَ خَيْرٌ لِى فِى دِينِى وَمَعَاشِى وَعَاقِبَةِ أَمْرِى - أَوْ قَالَ فِى عَاجِلِ أَمْرِى وَآجِلِهِ - فَاقْدُرْهُ لِى وَيَسِّرْهُ لِى ثُمَّ بَارِكْ لِى فِيهِ وَإِنْ كُنْتَ تَعْلَمُ أَنَّ هَذَا الأَمْرَ شَرٌّ لِى فِى دِينِى وَمَعَاشِى وَعَاقِبَةِ أَمْرِى - أَوْ قَالَ فِى عَاجِلِ أَمْرِى وَآجِلِهِ - فَاصْرِفْهُ عَنِّى وَاصْرِفْنِى عَنْهُ وَاقْدُرْ لِى الْخَيْرَ حَيْثُ كَانَ ثُمَّ أَرْضِنِى بِهِ - قَالَ - وَيُسَمِّى حَاجَتَهُ » .
Tercemesi:
Câbir b. Abdullah (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) Kur’an’dan bir sûre öğretir gibi tüm işlerimizde bize istihare yapmayı öğretir ve şöyle buyururdu: “Biriniz önemli bir iş yapmak istediğinde nafile olarak iki rekat namaz kılsın ve şöyle dua etsin: “Allah’ım hakkımda hayırlısını bildiğin için ben de Senden hakkımda hayırlısı ne ise onu bana bildirmeni isterim. Senin güç ve kuvvetinle beni güçlendirmeni isterim. Ve her şeyi Senin büyük lütfundan isterim. Çünkü Senin her şeye gücün yeter. Benim ise hiçbir şeye gücüm yetmez. Sen her şeye gücü yetensin, benim ise hiçbir şeye gücüm yetmez. Sen her şeyi bilirsin. Ben ise bilemem. Akıl ve düşünmeyle bilinemeyecek her şeyi bilen sadece sensin. Ey Allah’ım şu yapacağım işin benim hakkımda, dinim, yaşantım ve işimin sonu hakkında hayırlı olduğunu biliyorsan –ki mutlaka bilmektesin- onu yapmayı bana kolay getir. Eğer bu iş benim hakkımda dinim, yaşantım ve işimin sonucu hakkında kötü olduğunu biliyorsan –ki mutlaka bilmektesin- onu benden uzaklaştır. Beni de ondan uzak kıl. Hayır nerede ise onu benim için takdir et ve beni ona razı et veya benim işlerimin acele olanını veya geleceğe ait olanını benim için takdir et diyerek; işi ne ise onu söyler.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Nikah 27, /2298
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Namaz, İstihare, namazı ve duası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
140090, BS003322
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ أَحْمَدَ بْنِ عَبْدَانَ أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عُبَيْدٍ الصَّفَّارُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ الْقَاضِى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى أُوَيْسٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمُوَالِ عَنِ ابْنِ الْمُنْكَدِرِ أَنَّهُ قَالَ : دَخَلْنَا عَلَى جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ وَهُوَ قَائِمٌ يُصَلِّى فِى ثَوْبٍ وَاحِدٍ مُلْتَحِفًا بِهِ ، فَلَمَّا انْصَرَفَ قُلْنَا : يَا أَبَا عَبْدِ اللَّهِ أَتُصَلِّى فِى ثَوْبٍ وَاحِدٍ مُلْتَحِفًا بِهِ وَهَذَا رِدَاؤُكَ مَوْضُوعٌ؟ فَقَالَ : نَعَمْ أَحْبَبْتُ أَنْ يَرَانِى الْجَاهِلُ أَمْثَالُكُمْ ، إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- كَانَ يُصَلِّى هَكَذَا. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ ابْنِ أَبِى الْمُوَالِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salât 3322, 4/229
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
5. İsmail b. İshak el-Kâdî (İsmail b. İshak b. İsmail b.Hammâd b. Zeyd b. Dirhem)
6. Ahmed b. Ubeyd es-Saffâr (Ahmed b. Ubeyd b. İsmail)
7. Ali b. Ahmed eş-Şîrâzî (Ali b. Ahmed b. Abdân b. Muhammed b. el-Ferec b. Said)
Konular:
Namaz, namazda giyim/elbise
Öneri Formu
Hadis Id, No:
156821, BS019554
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ الرُّوذْبَارِىُّ أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَكْرٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْوَزِيرِ الدِّمَشْقِىُّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ حَسَّانَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمَوَالِ حَدَّثَنَا فَائِدٌ مَوْلَى عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَلِىِّ بْنِ أَبِى رَافِعٍ عَنْ مَوْلاَهُ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَلِىِّ بْنِ أَبِى رَافِعٍ عَنْ جَدَّتِهِ سَلْمَى رَضِىَ اللَّهُ عَنْهَا خَادِمِ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَتْ : مَا كَانَ أَحَدٌ يَشْتَكِى إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَجَعًا فِى رَأْسِهِ إِلاَّ قَالَ :« احْتَجِمْ ». وَلاَ وَجَعًا فِى رِجْلَيْهِ إِلاَّ قَالَ :« اخْضِبْهُمَا ».
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Dahâyâ 19554, 19/506
Senetler:
1. Selma Mevla Rasulullah (Selma)
2. Ubeydullah b. Ali (Ubeydullah b. Ali b. Ubeydullah)
3. Faid Mevla Abadil (Faid)
4. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Hassan el-Bekrî (Yahya b. Hassan b. Hayyan)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Vezîr es-Sülemî (Muhammed b. Vezîr b. Hakem)
7. Ebû Dâvûd es-Sicistânî (Süleyman b. el-Eş'as b. İshak es-Sicistâni)
8. Ebû Bekir Muhammed b. Dâse el-Basrî (Muhammed b. Bekir b. Muhammed b. Abdurrezzak b. Dâse)
9. Ebu Ali Hasan b. Muhammed et-Tûsî (Hüseyin b. Muhammed b. Muhammed b. Ali b. Hâtim)
Konular:
Hacamat, vücuttan kan aldırmak
Hz. Peygamber, hizmetçileri, köleleri
Süslenme, kına ile boyamak/sürünmek
Tedavi, Tıbb-ı Nebevi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
156822, BS019555
Hadis:
وَأَخْبَرَنَا أَبُو طَاهِرٍ الْفَقِيهُ أَخْبَرَنَا أَبُو طَاهِرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ الْحَسَنِ الْمُحَمَّدَابَاذِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو قِلاَبَةَ : عَبْدُ الْمَلِكِ بْنُ مُحَمَّدٍ الرَّقَاشِىُّ الْبَصْرِىُّ بِبَغْدَادَ حَدَّثَنَا أَبُو عَامِرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الْمَوَالِى عَنْ أَيُّوبَ بْنِ حَسَنِ عَنْ جَدَّتِهِ سَلْمَى قَالَتْ : مَا سَمِعْتُ أَحَدًا يَشْكُو إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَجَعَ رَأْسِهِ إِلاَّ أَمَرَهُ بِالْحِجَامَةِ وَلاَ وَجَعَ رِجْلَيْهِ إِلاَّ أَمَرَهُ أَنْ يَخْضِبَهُمَا بِالْحِنَّاءِ. أَيُّوبُ بْنُ حَسَنٍ هُوَ ابْنُ عَلِىِّ بْنِ أَبِى رَافِعٍ وَقَدِ اخْتُلِفَ فِيهِ عَلَى ابْنِ أَبِى الْمَوَالِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Dahâyâ 19555, 19/507
Senetler:
1. Selma Mevla Rasulullah (Selma)
2. Ebu Süleyman Eyyüb b. Hassan el-Vasıti (Eyyüb b. Hassan)
3. Eyyüb b. Hasan el-Medenî (Eyyüb b. Hasan b. Ali b. Eslem)
4. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
5. Ebu Âmir Abdülmelik b. Amr el-Kaysî (Abdülmelik b. Amr)
6. Ebu Kilabe Abdulmelik b. Muhammed er-Rakkaşi (Abdulmelik b. Muhammed b. Abdullah b. Muhammed b. Abdulmelik b. Müslim)
7. Ebu Tahir Muhammed b. Hüseyin el-Muhammedâbâzî (Muhammed b. Hasan b. Muhammed)
8. Ebu Tahir Muhammed b. Mahmiş ez-Ziyâdî (Muhammed b. Muhammed b. Mahmiş b. Ali b. Davud b. Eyyüb)
Konular:
Hacamat, vücuttan kan aldırmak
Süslenme, kına ile boyamak/sürünmek
Tedavi, Tıbb-ı Nebevi
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا أبو عامر العقدي قال حدثنا عبد الرحمن بن أبي الموالي قال أخبرني عبد الرحمن بن أبي عمرة الأنصاري قال : أوذن أبو سعيد الخدري بجنازة قال فكأنه تخلف حتى أخذ القوم مجالسهم ثم جاء بعد فلما رآه القوم تسرعوا عنه وقام بعضهم عنه ليجلس في مجلسه فقال لا إني سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول خير المجالس أوسعها ثم تنحى فجلس في مجلس واسع
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165960, EM001136
Hadis:
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا أبو عامر العقدي قال حدثنا عبد الرحمن بن أبي الموالي قال أخبرني عبد الرحمن بن أبي عمرة الأنصاري قال : أوذن أبو سعيد الخدري بجنازة قال فكأنه تخلف حتى أخذ القوم مجالسهم ثم جاء بعد فلما رآه القوم تسرعوا عنه وقام بعضهم عنه ليجلس في مجلسه فقال لا إني سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول خير المجالس أوسعها ثم تنحى فجلس في مجلس واسع
Tercemesi:
— Abdurrahman itani Ebî Ömer haber vererek şöyle demiştir: Ebû Saîd El-Hudrî bir cenaze için. çağrıldı. Râvi der ki:
— Ebû Saîd sanki gecikir oldu da, insanlar nihayet yerlerini alıp oturdular. Sonra arkasından hemen geldi. İnsanlar onu görünce, (ona yer vermek için) koğuştular ve onlardan bir kısmı, kendi yerinde otursun diye onun için ayağa kalktı. Bunun üzerine Ebû Saîd şöyle dedi:
— Hayır, (kalkmayın)! Ben Resûlüllah (Sallaîhhü AleyhiveSelkm) İn şöyle buyurduğunu işittim:
«Oturma yerlerinin en hayırlısı, en geniş olanıdır.»
Sonra Ebû Saîd kenara çekilip geniş bir yerde oturdu.[1002]
Herhangi bir toplantıya veya meclîse sonradan gidildiği zaman, eğer makam ve isimlere göre yer ayrılmamışsâ, boş bulunan en uygun yere oturulur. Birbirine yer vermek ve böylece karışıklığa sebep olmak yoktur. Huzur ve sükûn böyle, temin edilir ve kimseye.de eziyet edilmemiş olur. işlerin e.n kolay ve rahat planını seçmek esas olduğundan, burada da aynı şeyi yapmak gerekir. Camİ âdabında bile, ön safların fazileti çok olmasına rağmen, camiye geç gelenlerin'öndeki cemaatı rahatsız edecek şekilde öne geçmeleri doğru değildir. Hele insanların yanlarına ve üzerlerine basarak geçmek asla İhtiyar edilmemelidir, ön saf faziletini almak isteyenlerin önceden camiye koşmaları gerekir. Ancak ön saflarda bulunanların da, safları boş bırakmayıp doldurmaları ve saf sıkışıklığını temin ederek vazifelerini yapmaları lâzımdır.
Ebû Saîd El-Hudrî/nfri,;hal tercemesi için 945 sayılı Hadîs-i Şerif açıklamasına bakılsın.[1003]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1163, /863
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. İbn Ebu Amra Abdurrahman b. Ebu Amra el-Ensari (Abdurrahman b. Amr b. Muhsin b. Amr b. Ubeyd b. Amr b. Mebzül)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebu Mevali el-Medeni (Abdurrahman b. Ebu Meval)
4. Ebu Âmir Abdülmelik b. Amr el-Kaysî (Abdülmelik b. Amr)
5. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî (Abdullah b. Muhammed b. Abdullah)
Konular:
Adab, oturma adabı
Hayırlı, Meclisin hayırlı olanı