حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُسْلِمِ بْنِ هُرْمُزٍ عَنْ سَلَمَةَ الْمَكِّىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلَعَ مُعَاذَ بْنَ جَبَلٍ مِنْ غُرَمَائِهِ ثُمَّ اسْتَعْمَلَهُ عَلَى الْيَمَنِ فَقَالَ مُعَاذٌ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم اسْتَخْلَصَنِى بِمَالِى ثُمَّ اسْتَعْمَلَنِى .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24542, İM002357
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُسْلِمِ بْنِ هُرْمُزٍ عَنْ سَلَمَةَ الْمَكِّىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلَعَ مُعَاذَ بْنَ جَبَلٍ مِنْ غُرَمَائِهِ ثُمَّ اسْتَعْمَلَهُ عَلَى الْيَمَنِ فَقَالَ مُعَاذٌ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم اسْتَخْلَصَنِى بِمَالِى ثُمَّ اسْتَعْمَلَنِى .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ebu Âsım (Dahhâk b. Mahled en-Nebîl), ona Abdullah b. Müslim b. Hürmüz, ona Seleme el-Mekkî, ona da Cabir b. Abdullah rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), alacaklılarının elinden Muaz'ı kurtardı. Sonra da onu [vali olarak] Yemen'e görevlendirdi. Nitekim Muaz şöyle dedi: "Rasulullah (sav), malım karşılığında beni [alacaklılarımdan] kurtardı. Sonra da beni [vali olarak] Yemen'e görevlendirdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 25, /377
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Seleme el-Mekki (Seleme)
3. Ebu Ya'la Abdullah b. Müslim el-Fedekî (Abdullah b. Müslim b. Hürmüz)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
حدثنا أبو عاصم عن عبد الله بن مسلم عن سلمة المكي عن جابر بن عبد الله : قيل للنبي صلى الله عليه وسلم كيف أصبحت قال بخير من قوم لم يشهدوا جنازة ولم يعودوا مريضا
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165957, EM001133
Hadis:
حدثنا أبو عاصم عن عبد الله بن مسلم عن سلمة المكي عن جابر بن عبد الله : قيل للنبي صلى الله عليه وسلم كيف أصبحت قال بخير من قوم لم يشهدوا جنازة ولم يعودوا مريضا
Tercemesi:
— Cabir ilmî Abdullah'dan rivayet edildiğine göre, Peygamber ,$MtelkhU Aleyhi ve Selkm)'e soruldu:
— Nasıl sabahladınız? Peygamber şöyle buyurdu:
«— Bir cenazede bulunmayan ve bir hastayı ziyaret etmeyen kimselerden daha Jıayırh olarak (sabahladım).»[996]
Nasıl sabahladın veya geceyi nasıl geçirdin? diye bir insanın hali sorulunca, ona verilecek olan en güzel karşılık şüphesiz ki, Peygamber (Sallaltahü Aleyhi ve $€llem)'\n verdiği karşılıktır.
Bir müminin, rnümİn kardeşine karşı olan vazifelen sayılırken, bunlar arasında hasta ziyareti, cenazede bulunma, seiâm verme, davete icabet etme vardır. Bunlardan hiç olmazsa bir kısmının yerine getirilmiş olması, hiç yerine getirilmeme halinden çok daha iyi olduğu meydana çıkmaktadır. Onun için bu haklar gözetilerek günlük vazifeler arasına alınmalıdır.[997]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1133, /861
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Seleme el-Mekki (Seleme)
3. Ebu Ya'la Abdullah b. Müslim el-Fedekî (Abdullah b. Müslim b. Hürmüz)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
Konular:
Adab, hal hatır sorma
Cenaze, törenine katılmak
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
KTB, HASTA, HASTALIK