Öneri Formu
Hadis Id, No:
9972, M006694
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا بَكْرٌ - يَعْنِى ابْنَ مُضَرَ - عَنِ ابْنِ الْهَادِ أَنَّ زِيَادَ بْنَ أَبِى زِيَادٍ مَوْلَى ابْنِ عَيَّاشٍ حَدَّثَهُ عَنْ عِرَاكِ بْنِ مَالِكٍ سَمِعْتُهُ يُحَدِّثُ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهَا قَالَتْ جَاءَتْنِى مِسْكِينَةٌ تَحْمِلُ ابْنَتَيْنِ لَهَا فَأَطْعَمْتُهَا ثَلاَثَ تَمَرَاتٍ فَأَعْطَتْ كُلَّ وَاحِدَةٍ مِنْهُمَا تَمْرَةً وَرَفَعَتْ إِلَى فِيهَا تَمْرَةً لِتَأْكُلَهَا فَاسْتَطْعَمَتْهَا ابْنَتَاهَا فَشَقَّتِ التَّمْرَةَ الَّتِى كَانَتْ تُرِيدُ أَنْ تَأْكُلَهَا بَيْنَهُمَا فَأَعْجَبَنِى شَأْنُهَا فَذَكَرْتُ الَّذِى صَنَعَتْ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « إِنَّ اللَّهَ قَدْ أَوْجَبَ لَهَا بِهَا الْجَنَّةَ أَوْ أَعْتَقَهَا بِهَا مِنَ النَّارِ » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Bekir -İbn Mudar-, ona İbn Hâd [Ebu Abdullah Yezid], ona İbn Ayyâş'ın azatlısı Ziyad b. Ebu Ziyâd, ona Irâk b. Malik, ona Ömer b. Abdülaziz, ona da Hz. Aişe şöyle demiştir: "Yanındaki iki kızıyla yoksul bir kadın bana geldi. Ona üç hurma verdim. Kızlarına birer hurma verdi. Hurmalardan birini de yemek için ağzına götürürken kızlar o hurmayı da yemek istediler. Kadın yemek istediği hurmayı o ikisine paylaştırdı. Kadının bu yaptığı hoşuma gitti ve bunu Rasulullah'a (sav) anlattım. Allah Rasulü (sav): "Şüphesiz ki Allah (cc) bu yaptığına karşılık ona Cennet'i vacip kılmıştır. Yahut da onu Cehennem'den azat etmiştir." buyurdu.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Birr ve's-sıla ve'l-edeb 6694, /1085
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Irak b. Malik el-Ğıfarî (Irâk b. Malik)
3. Ziyad b. Meysere el-Mahzumi (Ziyad b. Meysere)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Bekir b. Mudar el-Kuraşî (Bekir b. Mudar b. Muhammed)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Aile, Çocuk, cennete girme vesilesi
KTB, ADAB
Sadaka, verilecek yerler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31038, İM003790
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ حُمَيْدِ بْنِ كَاسِبٍ حَدَّثَنَا الْمُغِيرَةُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعِيدِ بْنِ أَبِى هِنْدٍ عَنْ زِيَادِ بْنِ أَبِى زِيَادٍ مَوْلَى ابْنِ عَيَّاشٍ عَنْ أَبِى بَحْرِيَّةَ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « أَلاَ أُنَبِّئُكُمْ بِخَيْرِ أَعْمَالِكُمْ وَأَرْضَاهَا عِنْدَ مَلِيكِكُمْ وَأَرْفَعِهَا فِى دَرَجَاتِكُمْ وَخَيْرٍ لَكُمْ مِنْ إِعْطَاءِ الذَّهَبِ وَالْوَرِقِ وَمِنْ أَنْ تَلْقَوْا عَدُوَّكُمْ فَتَضْرِبُوا أَعْنَاقَهُمْ وَيَضْرِبُوا أَعْنَاقَكُمْ » . قَالُوا وَمَا ذَاكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ « ذِكْرُ اللَّهِ » . وَقَالَ مُعَاذُ بْنُ جَبَلٍ مَا عَمِلَ امْرُؤٌ بِعَمَلٍ أَنْجَى لَهُ مِنْ عَذَابِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ مِنْ ذِكْرِ اللَّهِ .
Tercemesi:
Bize Yakub b. Humeyd b. Kâsib, ona Muğire b. Abdurrahman, ona Abdullah b. Said b. Ebu Hind, ona İbn Ayyâş'ın azatlısı Ziyad b. Ebu Ziyad, ona Ebu Bahriyye, ona Ebu'd-Derdâ şöyle demiştir: " Hz. Peygamber, 'Size amellerinizin en hayırlısını, Mâlikiniz katında en çok beğenilen, derecelerinizi en çok yükselten, altın ve gümüşü Allah yolunda vermekten, düşmanınıza rastlayıp boyunlarını vurmaktan ve düşmanınızın sizi öldürmesinden (şehit etmesinden) daha faziletli ameli bildireyim mi?' diye sordu. Sahabiler, 'Bu amel nedir Yâ Resûlallah?' dediler. Hz. Peygamber, 'Allah'ı zikretmektir.' buyurdu." Ve (Ziyâd bin Ebî Ziyâd'dan anılan senedle rivayet edildiğine göre) Muâz bin Cebel şöyle demiştir: 'Hiç bir adam, kendisini Allah'ın azabından, Allah'ı anmaktan daha fazla kurtarıcı olan bir amel işlememiştir.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Edeb 53, /607
Senetler:
1. Ebu Derdâ Uveymir b. Malik el-Ensârî (Uveymir b. Zeyd b. Malik b. Kays b. Aişe b. Ümeyye)
2. Ebu Bahriyye Abdullah b. Kays el-Kindi (Abdullah b. Kays)
3. Ziyad b. Meysere el-Mahzumi (Ziyad b. Meysere)
4. Ebu Bekir Abdullah b. Said el-Fezari (Abdullah b. Said b. Ebu Hind)
5. Muğira b. Abdurrahman el-Mahzumî (Muğira b. Abdurrahman b. Haris b. Abdullah)
6. Ebu Yusuf Yakub b. Kasib el-Medenî (Yakub b. Humeyd b. Kasib)
Konular:
KTB, ADAB
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
Zikir, zamanı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
62959, HM013517
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ أَخْبَرَنَا أَبِي عَنِ ابْنِ إِسْحَاقَ حَدَّثَنِي زِيَادُ بْنُ أَبِي زِيَادٍ مَوْلَى ابْنِ عَيَّاشٍ قَالَ
انْصَرَفْتُ مِنْ الظُّهْرِ أَنَا وَعُمَرُ حِينَ صَلَّاهَا هِشَامُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ بِالنَّاسِ إِذْ كَانَ عَلَى الْمَدِينَةِ إِلَى عَمْرِو بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي طَلْحَةَ نَعُودُهُ فِي شَكْوَى لَهُ فَمَا قَعَدْنَا مَا سَأَلْنَا عَنْهُ إِلَّا قِيَامًا قَالَ ثُمَّ انْصَرَفْنَا فَدَخَلْنَا عَلَى أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ فِي دَارِهِ وَهِيَ إِلَى جَنْبِ دَارِ أَبِي طَلْحَةَ قَالَ فَلَمَّا قَعَدْنَا أَتَتْهُ الْجَارِيَةُ فَقَالَتْ الصَّلَاةَ يَا أَبَا حَمْزَةَ قَالَ قُلْنَا أَيُّ الصَّلَاةِ رَحِمَكَ اللَّهُ قَالَ الْعَصْرُ قَالَ فَقُلْنَا إِنَّمَا صَلَّيْنَا الظُّهْرَ الْآنَ قَالَ فَقَالَ إِنَّكُمْ تَرَكْتُمْ الصَّلَاةَ حَتَّى نَسَيْتُمُوهَا أَوْ قَالَ نُسِّيتُمُوهَا حَتَّى تَرَكْتُمُوهَا إِنِّي سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولَ بُعِثْتُ أَنَا وَالسَّاعَةُ كَهَاتَيْنِ وَمَدَّ أُصْبُعَيْهِ السَّبَّابَةَ وَالْوُسْطَى
Tercemesi:
Bize Yakub, ona babası, ona İbn İshak İbn Abbas’ın azadlısı Ziyad b. Ebu Ziyad’ın şöyle anlattığını rivayet etti:
Medine valisi Hişam b. İsmail insanlara öğle namazını kıldırdıktan sonra ben ve Ömer oradan ayrıldık. (Elem verici) hastalığa yakalanan Amr b. Abdullah b. Ebu Talha'yı ziyarete gittik. (Onun yanına varınca) daha oturmadan ayakta durumunu sorduk. Sonra oradan ayrılıp evi, Ebu Talha'nın evinin bitişiğinde olan Enes b. Malik'in evine gittik, oturunca Enes’in cariyesi geldi ve 'Namaz (vakti), ey Ebu Hamza!' dedi. Biz 'Allah sana rahmet etsin! Hangi namaz?' deyince Enes b. Malik 'İkindi namazı' diye cevap verdi. 'Biz öğleyi şimdi kıldık' dediğimizde Enes, 'Namazın (ilk vaktini) terk etmişiniz ki onu unutmuşsunuz (veya size unutturulmuş da terk etmişsiniz). Ben Rasulullah'ın (sav) şehadet ve orta parmağını birleştirerek (uzatarak) "Ben işte şu ikisi gibi kıyametin bize (yakın) olduğu bir zamanda gönderildim" dediğini duydum' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Enes b. Malik 13517, 4/607
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ziyad b. Meysere el-Mahzumi (Ziyad b. Meysere)
3. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
4. Ebu İshak İbrahim b. Sa'd ez-Zührî (İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
5. Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim el-Kuraşî (Yakub b. İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
Konular:
Hz. Peygamber, yüz halleri/beden dili
Kıyamet, yakın olması
KTB, ADAB
KTB, HASTA, HASTALIK
Namaz, vakti
Namaz, vaktinde eda etmek, geciktirmemek
Sahabe, örnekliği
Sahâbe, sahabilerin sünnete uyma hassasiyetleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
62696, HM016173
Hadis:
حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا خَالِدٌ يَعْنِي الْوَاسِطِيَّ قَالَ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ يَحْيَى الْأَنْصَارِيُّ عَنْ زِيَادِ بْنِ أَبِي زِيَادٍ مَوْلَى بَنِي مَخْزُومٍ عَنْ خَادِمٍ لِلنَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ رَجُلٍ أَوْ امْرَأَةٍ قَالَ
كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مِمَّا يَقُولُ لِلْخَادِمِ أَلَكَ حَاجَةٌ قَالَ حَتَّى كَانَ ذَاتَ يَوْمٍ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ حَاجَتِي قَالَ وَمَا حَاجَتُكَ قَالَ حَاجَتِي أَنْ تَشْفَعَ لِي يَوْمَ الْقِيَامَةِ قَالَ وَمَنْ دَلَّكَ عَلَى هَذَا قَالَ رَبِّي قَالَ إِمَّا لَا فَأَعِنِّي بِكَثْرَةِ السُّجُودِ
Tercemesi:
Beni Mahzum'un mevlası Ziyad b. Ebu Ziyad,
Rasulullah'ın erkek (ya da kadın) hizmetçisinden nakleder: Rasulullah'ın (Sallallahü aleyhi ve sellem) hizmetçisine söylediği sözlerden biri: "Herhangi bir ihtiyacın var mı?" olurdu. Nihayet (böyle bir soru
sorduğu günlerden) birinde bu hizmetçi:
'Ey Allah'ın Rasulü! (Evet) bir ihtiyacım var' dedi. Rasulullah: "İhtiyacın nedir?"
İhtiyacım kıyamet günü bana şefaat etmendir.'
"Bu konuda sana kim yol gösterdi?"
'Rabbim'
"İlla bunu istiyorsan çok secde yaparak bana yardımcı ol!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Hâdimu'n-Nebi 16173, 5/517
Senetler:
1. Mübhem Ravi (Mübhem)
2. Ziyad b. Meysere el-Mahzumi (Ziyad b. Meysere)
3. Amr b. Yahya el-Ensarî (Amr b. Yahya b. Umare b. Ebu Hasan b. Abduamr)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. Ebu Osman Affân b. Müslim el-Bahilî (Affân b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
Hz. Peygamber, hizmetçileri, köleleri
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, kadın ve hizmetçilere karşı davranışı
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Secde, secdenin fazileti
Şefaat, Hz. Peygamber'in
Yardımseverlik, muhtaç kimselerin ihtiyacını gidermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
159683, TŞ000344
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ بُكَيْرٍ ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ ، عَنْ زِيَادِ بْنِ أَبِي زِيَادٍ ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ كَعْبٍ الْقُرَظِيِّ ، عَنْ عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ ، قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم ، يُقْبِلُ بِوَجْهِهِ وَحَدِيثِهِ عَلَى أَشَرِّ الْقَوْمِ ، يَتَأَلَّفُهُمْ بِذَلِكَ فَكَانَ يُقْبِلُ بِوَجْهِهِ وَحَدِيثِهِ عَلَيَّ ، حَتَّى ظَنَنْتُ أَنِّي خَيْرُ الْقَوْمِ ، فَقُلْتُ : يَا رَسُولَ اللهِ ، أَنَا خَيْرٌ أَوْ أَبُو بَكْرٍ ؟ فَقَالَ : أَبُو بَكْرٍ ، فَقُلْتُ : يَا رَسُولَ اللهِ ، أَنَا خَيْرٌ أَوْ عُمَرُ ؟ فَقَالَ : عُمَرُ ، فَقُلْتُ : يَا رَسُولَ اللهِ ، أَنَا خَيْرٌ أَوْ عُثْمَانُ ؟ فَقَالَ : عُثْمَانُ ، فَلَمَّا سَأَلْتُ رَسُولَ اللهِ صلى الله عليه وسلم ، فَصَدَقَنِي فَلَوَدِدْتُ أَنِّي لَمْ أَكُنْ سَأَلْتُهُ
Tercemesi:
'Amr İbn'ül-'Âs (r.a) anlatıyor:
Resûlullah Efendimiz, bu yolla kalblerini kazanmak ve gönüllerini İslâm'a ısındırmak için, en belâlı kimseleri bile güler yüz ve tatlı sözle karşılardı. Nitekim beni de, dâima güler yüz ve tatlı sözle karşılamışlardır. O kadar ki ben, kendimi, çevresindeki insanların en hayırlısı olduğum kuruntusuna kaptırarak, bir defasında:
- "Yâ Resûlallah! Ben mi daha hayırlıyım, yoksa Ebû Bekir mi?" diye sorma cür'etini göstermiştim. Tabîî, aldığım cevap:
- "Ebû Bekir!." oldu. Tekrar sordum:
- "Yâ Resûlallah!. Ben mi daha hayırlıyım, yoksa Ömer mi?". Bu
defa da cevap:
- "Ömer!." oldu. Yine sordum.
- "Yâ Resûlallah!. Ben mi daha hayırlıyım, yoksa Osman mı?". Bu
sorumun cevabı da:
-"Osman!." oldu.
Resûlullah Efendimiz'e her sordukça, haliyle O bana, doğru ve gerçek cevâbı veriyordu. Kendi kendime:
- "Keşke bu suâlleri sormamış olaydım!." diyerek, sorduğuma pişmanlık duydum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Şemail-i Muhammediyye, 344, /551
Senetler:
1. Ebu Abdullah Amr b. As el-Kuraşî (Amr b. As b. Vail b. Hişam b. Suayd)
2. Ebu Hamza Muhammed b. Ka'b el-Kurazi (Muhammed b. Ka'b b. Süleym b. Esed b. Amr)
3. Ziyad b. Meysere el-Mahzumi (Ziyad b. Meysere)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Bükeyr Yunus b. Bükeyr eş-Şeybanî (Yunus b. Bükeyr b. Vasıl)
6. Ebu Musa İshak b. Musa el-Ensari (İshak b. Musa b. Abdullah b. Musa b. Abdullah b. Yezid)
Konular:
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Hz. Peygamber, şemaili
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
Sahabe, fazilet sıralaması
Sahabe, Hz. Peygamberin, sahabenin vs. sahabelerle ilgili değerlendirmeleri