Giriş

Bize Yezid b. Harun, ona Muhammed (İbn İshâk), ona Salih b. İbrahim, ona Abdurrahman A'rec ona da Ebu Hüreyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Üzüm bağına, 'kerm [cömert, kerem sahibi]' demeyin. 'Kerm', ancak müslüman kişidir."


Açıklama: Câhiliye döneminde kendisinden içki yapıldığı ve içki içen insanların kontrollerini kaybederek fazla harcama ve ikramda bulunmalarına sebep olduğu için üzüme cömert anlamında "kerm" denilmekteydi. Hz. Peygamber ise üzüme bu ismin verilmesini uygun görmemiştir (Nevevî, el-Minhâc [Beyrut, 1972], 15/4). Hadisin bu tarikinde yer alan ünlü siyer âlimi İbn İshak hadis âlimleri tarafından müdellis olarak nitelenmiştir. Bu nedenle, hadisin isnadında İbn İshak'ın, Sâlih'ten "an" rivayet lafzı ile rivayette bulunması rivayeti teknik olarak zayıf durumuna düşürmüştür. Fakat hadisin sahih başka tarikleri vardır.

    Öneri Formu
45543 DM002742 Darimi, İsti'zan, 64

Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Yusuf b. Mâcişûn, ona Salih b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf, ona babası (İbrahim b. Abdurrahman), ona da dedesi (Abdurrahman b. Avf) (ra) şöyle rivayet etmiştir: Ben Ümeyye b. Halef'e, Mekke'deki varlığımı koruması karşılığında ben de onun Medine'deki varlığını koruyacağımı bildiren bir mektup yazdım. Mektuba (ismimi Abdurrahman yazıp) Rahman kelimesini zik­redince, bana "Rahman'ı ben tanımam, sen bana Cahiliye dönemindeki isminle yaz" dedi. Bu sefer ben ona "Abdu Amr" diye yazdım. Bedir savaşı günü, in­sanlar uyuduğu bir sırada, Umeyye b. Halefi korumak için, alıp bir dağa çıktım. Fakat Bilâl onu gördü. Hemen koşup, bir Ensâr meclisinde dikildi ve "işte Umeyye b. Halef, yakalayın onu. Eğer Umeyye kurtulursa ben kurtulmam" diye haykırdı. Bunun üzerine Ensardan bir grup mücahit ile birlikte izlerimizin üzerinden yürüyerek bizi takibe koyuldular. Mücahitlerin bize yetişeceklerinden endişe edince, Ümeyye'nin oğlu Ali'yi geride bırakarak Ensar'ı onunla meşgul edip (Ümeyye'yi kurtarmayı) düşündüm. Ancak onu öldürüp takibe devam ettiler. Ümeyye şişman bir adamdı. Kovalayanlar bize yetişince, ben Umeyye'ye "çök" dedim, o da çöktü. Onu korumak için kendimi siper ettim. Fakat kılıçlarını altımdan Umeyye'ye sapladılar ve onu öldürdüler. Bu sırada mücahitlerden biri kılıcıyla benim aya­ğımı yaraladı. (Râvi İbrahim b. Abdurrahman der ki:) Abdurrahmân b. Avf, ayağının üstündeki bu kılıç izini bize gösterirdi.


    Öneri Formu
16380 B002301 Buhari, Vekâlet, 2

Bize Yezîd, ona Muhammed b. İshak, ona Salih b. İbrahim, ona Abdurrahman el-A'rec, ona da Ebu Hureyre Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Sizden biriniz üzüm bağına kerm demesin. Kerm (şerefli) olan ancak Müslüman kişidir."


    Öneri Formu
48185 HM007896 İbn Hanbel, II, 291


    Öneri Formu
142078 BS005312 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, III, 163

Bize Müsedded, ona Yusuf b. Mâcişûn, ona Salih b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf, ona babası (İbrahim b. Abdurrahman b. Avf), ona da dedesi (Abdurrahman b. Avf) şöyle demiştir: Bedir günü, harp düzeninde iken, sağıma soluma baktım, gözüme Ensar'dan genç yaşta iki delikanlı ilişti. Ben bunlardan çok daha güçlü ve yapılı iki kimse arasında olmayı diledim. Bu iki gençten biri beni gözü ile sözdü ve “ey amca, Ebu Cehil'i tanır mısın?” diye sordu. Ben de “evet tanırım, ey kardeşim oğlu, Ebu Cehil'i ne yapacaksın?” diye sordum. da “duydum ki o Rasulullah'a (sav) sövüyormuş. Hayatım elinde olana yemin olsun ki, eğer onu görürsem artık aramızda eceli gelen ölünceye kadar, gölgem onun gölgesinden ayrılmayacaktır” dedi. Ben bu (cesarete) hayret ettim. Sonra diğer genç de beni süzdü ve anı şeyi söyledi. Tam da bu sırada, insanlar arasında oradan oraya koşuşturup duran Ebu Cehil'i gördüm ve “delikanlılar, şu öteye beriye koşuşturan kişi, bana sormuş olduğunuz Ebu Cehil'dir” dedim. Onlar da çabucak kılıçlarına sarılıp öldürünceye kadar Ebu Cehil'e kılıçlarıyla vurdular. Sonra dönüp Rasulullah'ın huzuruna gelip olan biteni haber verdiler. Rasulullah (sav) "Ebu Cehil'i hanginiz öldürdü?" diye sordu. Bunlardan her biri “ben öldürdüm” dedi. Rasulullah "Kılıçlarınızı sildiniz mi?" diye sordu. Onlar “hayır silmedik” diye cevap verdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) kılıçlarına baktı ve "onu her ikiniz öldürmüşsünüz. Ebu Cehil'in ele geçen eşyası Muâz b. Amr b. Cemûh'a aittir" buyurdu. Bu iki delikanlı Muâz b. Afra ile Muâz b. Amr b. Cemûh idi.


    Öneri Formu
30551 B003141 Buhari, Farzu'l-Humus, 18

Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Yusuf b. Mâcişûn, ona Salih b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf, ona babası (İbrahim b. Abdurrahman), ona da dedesi Abdurrahman şöyle demiştir: Ben Ümeyye b. Halef'e bir mektup yazıp karşılıklı birbirimizi himaye etme antlaşması yaptık. Nihayet Bedir günü olunca, -Abdurrahman burada Ümeyye'nin ve oğlunun öldürülüşünü anlattı- Bilal “eğer Ümeyye kurtulursa benim için hiç kurtuluş yoktur” dedi.


    Öneri Formu
31028 B003971 Buhari, Megâzî, 8


    Öneri Formu
31009 B003964 Buhari, Megâzî, 8


    Öneri Formu
113718 MŞ017281 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Nikah, 175